-
Adým Jane Vasco.
-
Seni takýmýmda kullanabilirim.
-
Neuro' larý avlayan gizli bir
hükümet teţkilatýnda çalýţýyorum.
-
Neuro' lar : Zihinleri ile çok kötü ţeyler
yapabilen insanlar.
-
Ýlk görevimde,
-
baţýma garip bir ţey geldi.
-
Tamam kabul,çok garip bir ţey.
-
Bazý cevaplara ulaţana
kadar hayatýmý
-
iţimi yapmaya adadým.
-
Aspirininizi yanýnýzdan ayýrmayýn
-
çünkü size bir ţey diyeyim,
-
acý iđrenç bir ţey.
-
Beţ araç birbirine
girmiţ durumda
-
Pekala herkes iletiţim setini
kontrol etsin.
-
Maureen?
-
Tamam.
-
Connor?
-
Tamam.
-
Pekala,attýđýnýz adýma
dikkat edin,
-
mayýnlarý ve bubi tuzaklarý
olduđunu biliyoruz.
-
El yapýmý bir ţeyleri de
olabilir.
-
Muhtemelen.
-
Pekala,herkes yerini alsýn.
-
Ben emir vermeden harekete
geçmek yok.
-
Anlaţýldý mý?
-
Anlaţýldý.
-
Anlaţýldý.
-
Pekala, kýpýrdayýn!
-
Maureen, yerine geç.
-
Dikkat et!
-
Bauers, vuruldun mu?
-
Hayýr,ama bu ani saldýrýnýn pek
iţe yaramadýđý ortada.
-
Connor, yerini aldýn mý?
-
Connor, connor...
-
Connor!!!
-
Vuruldu!
-
Bauer, neden yaylým ateţi,
açmýyorsun?
-
Üç diyince,
-
Pekala,
1...
-
2...
-
3
-
Demek bu noktaya geldik.
-
Evet.
-
Bu noktaya geldik.
-
Hayatýmýzý bazý cevaplarýn peţinde
koţarak harcýyoruz.
-
Gerçekte kimim ben?
-
Neden buradayým.
-
David Hasselhoff neden Almanyada
bu kadar önemli biri?
-
Cevaplarý bulmanýn hep bir tatmin
-
duygusu yaratacađýný zannediyoruz.
-
Ama genelde tek elde ettiđimiz
daha fazla soru oluyor.
-
Kendimle ilgili keţfettiđim
ţey
-
biraz da olsa hafýza kaybýna
uđramak istediđim oldu.
-
Bendeki talihle bu olsa bile
unutacađým ţey ismim olur.
-
Acý ise olduđu yerde kalýr.
-
Hey,D.E.A de ki eski patronunla
ilgili bir haberim var.
-
Earl pike.
-
Evet.
-
Görünüţe bakýlýrsa erken
emekli olmayý düţünüyor.
-
Ţaka yapýyorsun.
-
Teđmen Pike iţini severdi.
-
O dediđim vurulana kadardý.
-
Olayla ilgili onunla görüţtüm.
-
Vurulmak içindeki Allah korkusunu
ortaya çýkarmýţ gibi görünüyor.
-
Ýţi gücü býrakacak kadar mý?
-
Adam kalbinin iki buçuk santim
yakýnýna kurţun yemiţ.
-
Biz olsak ne yapardýk demek
söylemek kolay deđil,
-
onun yaţadýđýný yaţamadýđýmýz
sürece.
-
Brian ve ben bir
müddettir çýkýyoruz.
-
Ayný anda hem heyecan verici
hem de korkutucu olacak
-
bir süredir çýkýyoruz.
-
Hala onunla ilgili öđreneceđim
çok ţey var ve onun benimle
-
ilgili öđrenmesine engel olmam
gereken pek çok ţey var.
-
ÇEVÝRÝ : GLASYALABOLAS TO NÝENNA
-
Gel.
-
''4 numara''
-
Bingo!
-
Bingo!
-
Bingo!
-
Oh,merhaba.
-
Böldüđümüz için teţekkürler.
-
Yađmur baţladý da.
-
Sorun deđil.
-
Bize katýlmak ister misiniz?
-
Rezervasyon yaptýrdýđýmýz
yerler vardý.
-
Bu çok kötü.
-
Ben bayanlar tuvaletine
bir gideyim.
-
Biraz kurulanayým.
-
Senin gazeten yeni bir
meteorolog bulsa iyi olur.
-
Numara o-69.
-
Her ţey yolunda mý?
-
Gitmem lazým.
-
Ama daha ţey...
-
Çok üzgünüm.
-
Tam olarak açýklayamam ama,
-
Görev çađýrýyor.
-
Evet öyle bir ţey.
-
Söz bunu sana telafi edeceđim.
-
Dört gözle bekleyeceđim.
-
Hey.
-
Seni de sürüklediđim için özür dilerim ama
bunu görmen lazým.
-
Ajan Vasco.
-
Yanýnda hangi ajanlarýn olacađýný
bilemiyorum ama
-
bildiđim ţu ki
üç gün içinde
-
sen ve ekibin beni
tutuklamaya çalýţacaksýnýz.
-
Ýţler iyi gitmeyecek.
-
Üç takým arkadaţýn ölecek.
-
Ardýndan da sen beni vuracaksýn.
-
Kavuniçi renkli bir
kapýnýn önünde öleceđim.
-
Bu bir tür ţaka falan mý?
-
Ýzlemeye devam et.
-
Kulađa nasýl geldiđini biliyorum
ama bana inanmak zorundasýn.
-
Bu öngördüđüm ţeylerin
hepsi gerçek olur.
-
Ben durduramýyorum ama
belki sen durdurabilirsin.
-
Lütfen benim
peţimden gelmeyin.
-
Ekibini benden uzak tut.
-
Onlarýn ve benim hayatýmý
kurtarmanýn tek yolu bu.
-
Bunu bir tuvalette mi buldun?
-
Cama bantlanmýţ benim
onu bulmamý bekliyordu.
-
Kim senin o gece
nerede olduđunu bilebilir?
-
Hiç kimse.
-
Olay da bu ya.
-
Brian ve ben akţam yemeđine gidiyorduk.
-
Birden bire yađmur bastýrdý.
-
Bizde bir yaţlýlar
merkezine sýđýndýk.
-
Seni oraya bilerek yönlendirmediđine
emin misin?
-
Ama birden yađmur baţladý.
-
Tam dođru zamaný tutturup
-
beni korkutmak için mi
böyle bir plan yapacak?
-
Hiç sanmýyorum.
-
Sence ne yapmalýyým?
-
Jane bu adamýn kim
olduđun bilmiyoruz.
-
Henüz araţtýrdýđýmýz
biri bile deđil.
-
Belki zekice hazýrlanmýţ
bir ţakadýr.
-
Neyse yarýn görüţürüz.
-
Elimizde yeni bir tane olabilir.
-
Kaç olay var Riley.
-
Bunu da sayarsak dört.
-
Neler oluyor?
-
Riley bir dizi sýra dýţý telefonu
takip etmiţ.
-
Neuro olabilir.
-
Kuzey Carolina'da dün meydana gelen
uçak kazasýný hatýrlýyor musun?
-
Biri o sabah havayollarý ţirketini aramýţ,
-
onlarý uçuţu iptal
etmeleri için uyarmýţ.
-
Polislerde bu ihbarý yapanýn
-
olayla alakalý olabileceđini düţünmüţ.
-
Numarayý tespit edip,
-
adamý sorguya almýţlar.
-
Ayný adam üç birbirinden farklý
ihbarda daha bulunmuţ.
-
Hepside olmuţ.
-
Tamamen dediđi gibi.
-
Ýţte adamýmýz.
-
Lanet olsun.
-
Araţtýrdýđýmýz biri deđil öyle mi?
-
Ne?
-
Görmen gereken bir ţey var.
-
Bu adamadan bir mesaj aldým.
-
Ekibini uzak tut.
-
Onlarýn ve benim hayatýmýzý
kurtarmanýn tek yolu bu.
-
Adamýn adý
Ethan Grant.
-
Sabýka kaydý hiç bir ţeysi yok.
-
Polise uçak kazasýný gerçekleţmesinden
-
önce gördüđünü söylemiţ.
-
Onu olayla iliţkilendirebilecek baţka
hiçbir bađlantý yok.
-
Ama baţka aramalarda
olmuţ deđil mi;?
-
Havayollarýna ihbarý yapan ses
kimliđini
-
üç baţka ihbarla örtüţüyor.
-
Ýnsanlarý olacak olan kötü
ţeyler için uyarýyor.
-
Dođalgaz patlamasý,
-
ilkokulda yangýn,
bir de ţunu dinle
-
Amarillo, Texas' ý vuracak
olan bir kasýrga.
-
Bence tam çiplemelik.
-
Adamýn dediđini duydun.
-
Eđer haklýysa,
-
-ki dediklerine bakacak
olursak haklýdýr
-
üçünüz öleceksiniz.
-
tabi eđer birinin gerçekten geleceđi
gördüđüne inanabiliyorsan.
-
Ýnanmýyor olsam da;
-
neden riske atalým ki?
-
Adam bir suç iţlemedi.
-
Tek yapmaya çalýţtýđý ţey insanlarýn
hayatlarýný kurtarmaya çalýţmak.
-
Ţimdilik evet.
-
Ama o bir Neuro ise ve geleceđi
görebiliyorsa
-
tahmin et bakalým daha
neleri yapabilir.
-
At yarýţlarýna, dövüţlere
iddaa' ya önümüzdeki
-
yirmi yýl boyunca
bahis oynadýđýný düţün!
-
Ben baţkanýn güvenliđi ile
ilgili ţeyleri önceden
-
bilebilmesinden kaygý duyarým.
-
Yada nükleer silahlarýn
nakil protokoller.
-
Neden birilerine zarar vermek
istediđini farz ediyorsunuz ki?
-
Çünkü yapabilir.
-
Geleneksel kanun koruyucular
onunla baţ edemeyebilir.
-
Her Neuro ve onlarý böyle yapan
ţey her ne ise
-
bizim problemimizdir.
-
Bu canýmýza mal olsa bile.
-
Hadi bunun peţini
býrakalým Andre.
-
Hala polis gözetiminde mi?
-
Hayýr.
-
Onu serbest býrakmak zorunda kalmýţlar.
-
Bravo federallere.
-
Bu onu aldýklarý adres.
-
Ev ablasý Sarah' a ait.
-
Eđer illa ki bu iţi
yapacaksanýz,
-
Bende sizinle geliyorum.
-
Neden?
-
Bu iţten ölmeden kurtulacađý garanti
olan tek kiţi benim.
-
Burada deđil.
-
Ne zaman gelir?
-
Ethan burada yaţamýyor.
-
O aramayý yaptýđýnda
-
birkaç günlüđüne ziyarete gelmiţti.
-
Polis onu aldýktan sonra,
-
bir daha buraya geleceđini sanmam.
-
Onu nerede bulabileceđimizi biliyor musun?
-
Bilmiyorum.
-
Kendi kardeţinin nerede
yaţadýđýný bilmiyor musunuz?
-
Ýţe gitmek zorundayým.
-
Neler yapabildiđini biliyoruz.
-
O uçaktaki insanlarý kurtarmaya
çalýţtýđýný biliyoruz.
-
Ona inanmadýlar.
-
Asla inanmazlar.
-
Bir yýl önce falan baţladý.
-
Ondan önce Ethan
sýradan görünen biriydi.
-
Ne kadar sýradan?
-
Grafik dizayn iţi yapýyordu.
-
Ýyide bir hayatý vardý.
-
Ama birden bir ţeyler deđiţti.
-
Ethan kötü ţeyler olacađý ile
ilgili bir ţeyler
-
olacađýný hissedebiliyordu.
-
ve birkaç gün içinde kötü
ţeyler olmaya baţladý.
-
Sonrasýnda ise hisleri daha da
güçlenmeye baţladý.
-
Ne zaman olacađý, nerede olacađý gibi.
-
Ve ne kadar kiţinin öleceđi gibi.
-
Büyük patlama hakkýnda uyarmak için
-
Denver' da ki petrol ţirketini aradý.
-
Birilerinin bunu kontrol edeceđi
cevabýný verdiler.
-
Anlaţýlan birileri kontrol edene
kadar olan oldu.
-
Devamlý ayný ţey oldu.
-
Hiç kimse dinlemedi.
-
Gerçekten de kardeţinle
konuţmamýz gerekiyor.
-
Bir kez daha soruyorum.
-
Onu nerede bulabileceđimizi
biliyor musun?
-
Keţke bilseydim.
-
Bu olanlar baţladýđýndan beri,
-
Ethan dünyadan koptu gitti.
-
Bu önseziler baţladýđýnda o
-
bunlarýn bir çeţit gizli Hükümet
deneyinin
-
sonucu olduđunu sanýyordu.
-
Ţimdi onu yakalayýp kesip
biçerek inceleyeceklerini
-
yada yeteneđini istismar
edeceklerini düţünüyor.
-
Sizinle konuţmuţ olmamdan
hoţlanacađýný sanmýyorum.
-
Bayan Grant, buradayýz
çünkü kardeţiniz
-
bana bir mesaj gönderdi.
-
Ne hakkýnda?
-
Bir diđer felaket.
-
Benim durdurmamý istediđi
bir felaket.
-
Sana kaç kiţinin öleceđini söyledi mi?
-
Kendisinin ölenlerin arasýnda
olacađýný söyledi mi?
-
Neden sordun?
-
Çünkü bu hafta beni
görmeye geldiđinde
-
sanki bana veda ediyormuţ
gibi bir hisse kapýldým.
-
Alo?
-
Ethan.
-
Hatta tut.
-
Riley, bunu alýyor musun?
-
Ýzini sürmeni istiyorum.
-
Tamamdýr.
-
Bana iki ajanýn ţu an
salonumda oturduđunu söylüyor.
-
Korkunç bir kaza olacakmýţ.
-
Batý vadi güç istasyonunun orada
-
bir saat içinde bir patlama olacak.
-
Ţehirden beţ blok
bundan zarar görecek.
-
Delancy ile dördüncü caddenin
kesiţimi de dahil.
-
Trafik ýţýklarýndan birinde güç
kesilmesi olacak ve bu olduđunda
-
Beţ tane arabanýn birbirine girdiđi
bir kazaya neden olacakmýţ.
-
Onbir kiţide ölecekmiţ.
-
Güç istasyonu mu dedi?
-
Dediđine göre onu dinlememiţler.
-
Belki seni dinlerler.
-
Býrak ta ben onunla konuţayým.
-
Ethan...
-
yürü.
-
Onbeţ dakika içinde güç
istasyonuna varabiliriz.
-
Hey hey hey.
-
Bizim o yolda olduđumuz bilirse.
-
bizi aradan çýkaracak bir
numara yapabilir.
-
Bunu ţansa býrakýr mýsýn?
-
Evet biliyorum.
-
Sen yapamazsan kim yapabilir?
-
O zaman býrak da müdürünle
konuţayým!
-
Teţekkürler
-
Riley onlarýn güç kontrol sistemlerine
girmesinin
-
bir saati bulacađýný söylüyor.
-
O kadar sürede ben oraya
kendim bile varabilirim.
-
Evet, evet.
-
Adým Jane Vasco.
Federal ajaným.
-
Sizin güç istasyonlarýnýzdan
biri ile ilgili bir tehdit
-
olduđuna dair bir bilgi aldýk.
-
Bir an önce bunu kontrol
etmeniz ţu an çok önemli.
-
Hayýr, hayýr, hayýr.
Üzgünüm efendim,
-
Bu detaylar gizlidir!
-
Bunu size bizzat talimat
olarak veriyorum.
-
Eđer bir hata yapacak olursanýz
-
bu olayda
-
Ne?
-
Affedersiniz, merhaba.
-
Riley bu sabah Ethanýn
kardeţini aradýđý
-
yeri tespit etti.
-
Bu kadarý bile bu adamýn söyledikleri
hakkýnda bir kanýt deđil mi?
-
Dedi ki eđer peţinden gidersek
aramýzdan üç kiţi ölecek.
-
Yada aranýzdan üçü mü demeliydim?
-
Bunun peţini býrakmalýyýz Andre.
-
Yapamam Jane.
-
Bunu biliyorsun.
-
Bizim ţu an yaţadýđýmýzý o
her seferinde yaţýyor.
-
Her seferinde felaket
olacađýný görüyor.
-
Ţimdi sen hükümetin tetikçisi
gibi davranýyorsun tam da onun
-
korktuđu ţey?
-
Tamda öyle deđil,
-
Belki de ona yardým edebiliriz.
-
Ţimdiye kadar pek bir ettik zaten.
-
Ţu önsezileri için diyorum.
-
Eđer o da bir Neuro ise
onu çipleyebiliriz.
-
Onu rahatlatacaktýr.
-
Ama sen bu ýzdýrabý hayatýnýn
-
sonuna kadar yaţasýn diyorsan.
-
Hayýr sen Ethan'ýn imha
edilmesi gereken bir
-
bomba olduđuna inanýyorsun.
-
Ona yardým etmeyi
düţündüđün yok.
-
Seninse var.
-
Sen dengesizin ţerefsizin
tekisin biliyorsun deđil mi?
-
Ethan' ýn aradýđý yer kýz kardeţine
bir mil uzakta
-
bir silah ve mühimmat dükkanýymýţ.
-
Connor ve Maureen bizimle
orada mý buluţacak?
-
Oranýn kapýsýnýn turuncu olmadýđýna
eminsin deđil mi?
-
Ýyi tarafýndan bak evlat,
-
bugün cumartesi deđil.
-
Evet bu sabah buradaydý.
-
Telefonu kullanmak istedi.
-
Kaç arama yaptý biliyor musun?
-
Sadece bir tane.
-
Ţehir içi.
-
Uzun mesafeli aramalara
izin vermiyorum.
-
Onu daha önce de görmüţ müydün?
-
Sam?
-
Tabii ki.
-
Arada sýrada gelir.
-
Sam?
-
Adý Sam' mi dedin?
-
Deđil mi?
-
Ne satýn alýr genelde?
-
Temel ţeyler.
-
Pil, ip, su temizleme
tabletleri
-
yaţam destek ekipmanlarý.
-
Eh ben mokaçino satmýyorum burada.
-
Orasý belli.
-
Sam' e hiç silah sattýn mý?
-
Tabii ki.
-
Av tüfeđi.
-
Baţka?
-
Birkaç býçak.
-
Dediđim gibi temel ţeyler.
-
El bombalarý ve yarý otomatik silahlar.
-
Bak sen...
-
Ţimdi ne olacak?
-
Dükkaný kapatýp beni de
-
tutuklayacak mýsýn?
-
Son kýsmý atlayabiliriz,
-
bana Sam' in adresini verirsen.
-
Ýţte.
-
Sam Whittaker.
-
403 Morningside yolu.
-
Bu onun kýz kardeţinin adresi.
-
Bana verdiđi bu.
-
Anlaţmamýz devam ediyor
hala deđil mi?
-
Bu ne?
-
Bilmiyorum.
-
Sen biliyor musun?
-
Ţu kenara karalanmýţ semboller.
-
Tanýdýk geliyor ama emin deđilim.
-
Baţka bir ţey var mý?
-
Bizim iţte özel hayata
pek karýţýlmaz.
-
Özellikle de böyle birinin.
-
Yani ?
-
Sizin eleman Sam baya bir silah
-
mermi , bubi tuzađý
-
mayýn ve el bombasý depoladý.
-
Sence hala bir tehdit
oluţturmuyor mu?
-
Adamla ilgili hiçbir ţey yok.
-
Banka kaydý,telefon kaydý
ehliyet
-
Sam Whitaker sahte isminde de
ayný durum geçerli.
-
Nasýl gözlerden uzak duracađýný
çok iyi biliyor.
-
Ama herkesin ayađý kayar
-
ve bende yakalarým.
-
Paranoyak bir neuro
yada silah fetiţisti.
-
Güzel iţte.
-
Bunu o mu çizmiţ?
-
Evet, Jane tanýdýk
geliyor dedi.
-
Evet, bu tosrona logosu.
-
O garip spor ayakkabýlarý
bunlar yapýyordu
-
Bir zamanlar çok modaydý.
-
Bende üç çift var.
-
Tamam demek ki Neuro' muz
ţapţal ayakkabýlardan hoţlanýyor..
-
Tamam beyler Tosrona' nýn ţehir
merkezinde bir fabrikasý var.
-
Yaklaţýk bir yýl önce kapatýlan.
-
Bu!
-
Ýţte bu Tosrona.
-
Hala boţ.
-
Aţađý yukarý tüm bölge
terkedilmiţ.
-
Gözlerden uzak yaţamak için
harika bir yer.
-
Bir kontrol etmeliyiz.
-
Herkesin illa bir yerde
ayađý kayar demiţtim.
-
Tabi bu kaymaysa.
-
Ýyi noktaya parmak bastýn.
-
Onun yerini tespit edeceđimizi
zaten biliyordur.
-
Belki de bizim onu bulmamýzý
istiyordur.
-
Neden?
-
Bizi bir tuzađa çekmek için mi?
-
Belki.
-
Kimseye tuzak kurmaya
çalýţtýđý falan yok.
-
Bize peţime düţmeyin dedi.
-
Bu adamýn peţinde olmaktan
korkuyor musun?
-
Korkacak biri varsa oda sensin.
-
Onun dediđine bakýlýrsa ben
bu iţten sađ çýkacađým.
-
Belki de baţka seçeneđimiz
yoktur.
-
Ţimdiye kadar yaţadýklarýmýz
bile bize geleceđi
-
deđiţtiremeyeceđimizi göstermedi mi?
-
Her zaman bir seçenek vardýr.
-
Olmak zorunda.
-
Eđer bu kaderse onu yaţýyoruz iţte.
-
Bu önsezilerin falan hiç bir
anlamý yok.
-
Bir teoride ţu.
-
Kabul etmediđimizi düţün.
-
Benden baţka kimse kaderimi
deđiţtiremez.
-
Hepimizin inanmak istediđi ţey
bu deđil mi?
-
Sen inanmýyor musun?
-
Haklýsýn diyelim,
-
Sýrf kendi kýçýmýzý kurtarmak
için o elemaný
-
o kadar silahla rahat býraktýk
diyelim,
-
eđer o silahlarý kullanacak olursa,
-
ve masumlara zarar verecek olursa,
-
o dökülen kanýn sorumlusu
biz oluruz.
-
Katýlýyorum.
-
Buda bizim aldýđýmýz risk.
-
Bizim seçimimiz.
-
Bađlý görünmüyor.
-
Herhangi bir yaţam
belirtisi yok.
-
Gitmeye hazýrýz
-
Tamam, devam edin.
-
Bekle!
-
Herkes dursun.
-
Ne?
-
Ethan kendisinin turuncu renkli
bir kapýnýn önünde öleceđini
söylemiţti.
-
Ýyi, demek ki dođru yerdeyiz.
-
Býrak da bari önden ben gideyim.
-
Giriyoruz.
-
Ýçerideyiz.
-
Üst kata çýkýyoruz
-
Gözlerini açýk tut.
-
Bu herifin ateţ gücü
oldukça fazla
-
Riley, bunu duyuyor musun?
-
Hem de gün gibi.
-
Isý yardýmýyla baţka kimse
var mý bakýyorum.
-
Bizi haberdar et.
-
Burasý tamamen ýssýz Patron.
-
Bakmaya devam et,buralarda
bir yerde olmalý
-
Maureen, pozisyonun ne?
-
Yan giriţ kapýsý.
Güneybatý köţesi.
-
Burada kimse yok.
-
Buraya aylardýr gelip
giden olmamýţ.
-
Tamamen çuvalladýk.
-
Karalamalardan ipucu olursa
bu kadar olur.
-
En azýndan yaţýyorsunuz.
-
Nedir tüm bunlar?
-
Silah dükkanýnda bulduđumuz
kađýtlarda iţe yarayacak
-
parmak izleri çýktý.
-
Ethan Grant' ýn pek çok sahte
ismine de uyuyor.
-
Hepsi üstünde çalýţýyorum.
-
Seninde iţin zor.
-
Eh tabi ne yapalým.
Ýţimiz bu.
-
Merak ediyorum da acaba
Ethan Grant'ýn aramalarýndaki
-
ses dosyalarýný ayýrabilir misin?
-
Tabi.
-
Ama bütün sistemleri ţu an
iţinde kullanýyorsan...
-
Sen iste yeter ki.
-
Hemen getiriyorum.
-
Burada bekle tamam mý?
-
Ýţte bunlar caným.
-
Bunlarý beraber dinlemeliyiz
deđil mi?
-
Evet.
-
Bunlara sonra bakarým.
-
Agent Vasco.
-
Ethan,
neredesin?
-
Buraya geleceđini biliyordum.
-
Görmüţtüm.
-
Ben sana inanýyorum.
-
Ekibime olacaklar ile ilgili
gördüklerine de inanýyorum.
-
Nasýl durdurabilirim?
-
Anlamýyorsun, kaderin önüne
geçilmez.
-
Kimse geçemez.
-
O sanki yaţayan bir ţeymiţ gibi
-
Hepimize kendi karanlýđýna
dođru yutuyor.
-
Burada ne yapýyorsun?
-
Bana neden o uyarý mesajýný
gönderdin?
-
Bizi kader denen dipsiz çukurda
çýkarabilecek tek kiţinin sen
-
olabileceđine ufak bir
ţans veriyorum da ondan.
-
Anlamýyorum.
-
O gördüđüm felaketler sýradan
bir ţekilde olmadý.
-
Olaylarý birbirine bađlayan
bir zincir var.
-
Ben nerede devreye giriyorum peki?
-
Benim gördüđüm olaylarý engelleme
zinciri kýrma
-
ihtimalim hiç kalmadý.
-
Ama benim var.
-
Sen tek umutsun.
-
Beyhude bir umut olsa bile.
-
Ayrýca arkadaţlarýn alnýndaki
kara yazýnýnda
-
tek çaresi sen olabilirsin.
-
Ekibi uyarmaya çalýţtým.
-
Ama beni dinlemediler.
-
Ţimdi benim nasýl hissettiđimi
anlamýţsýndýr.
-
Kader ađlarýný ördüđünde
-
kaçacak hiç bir yerin yoktur.
-
Ţehir merkezindeki Tosrona
binasýný bulduk bile.
-
Turuncu renkli
kapýsý olan
-
o bahsettiđin...
-
öleceđim yer.
-
O zaman uzak dur oradan.
-
Çýk ortaya da seni göreyim.
-
Seni hemen ţimdi bu
iţten kurtarabilirim.
-
Artýk baţka ţansým kalmadý.
-
Ne yaparsam yapayým,
ne kadar denersem deneyeyim
-
deđiţtiremiyorum.
-
Kader ađlarýný örüyor.
-
O kadar silahý kader mi aldý?
-
Kader mi çekecek tetiđi?
-
Eđer ekibimden herhangi biri
zarar görecek olursa,
-
bundan kaderi deđil seni
sorumlu tutarým.
-
Bu konuda yanýlýyorsun Jane.
-
Hepimizin hayatý senin ellerinde.
-
Ayný zincirde
-
Her neyse.
-
Haydi teslim ol ve
bu iţ burada bitsin.
-
Elimdeki ţey hem arkadaţlarýmý
kurtaracak hem de
-
senin ýzdýrabýna son verecek.
-
Ve benim özelliđimi alýp götürecek.
-
Senin özelliđin sana iţkence ediyor.
-
Yaţamaya devam edemeyeceđin
bir iţkence.
-
Aksine bu küçük dünya da
bana biraz acý çektirse de
-
yine de gerçeđi
yaţamamý sađladý.
-
Dediđin gibi seçme
ţansým vardý.
-
Üzgünüm, Jane.
-
Bu ţekilde olmayacak.
-
Üzgünüm bayan.
-
Yazýyý okumadýnýz mý?
-
Sadece erkekler.
-
Bir dakika...
-
Hemen gitmelisiniz.
-
Ýţte bu.
-
Grant dokuz yaţýndayken
-
eyalet telaffuz yarýţmasýný
kazanmýţ.
-
Bundan sonrasý çorap
söküđü gibi gelir.
-
Hey, Jane,
neler oluyor?
-
Vasco.
-
Bana bunun tekila
olduđunu söyle,
-
çünkü kendimden geçiyorum.
-
Zinciri kýrmak için bir ţeyler
yapmak zorundaydým.
-
Üzgünüm.
-
Jane?
-
Seni bayýltanýn kesin olarak
-
Jane olduđuna emin misin?
-
Vasco' yu tanýyamayacak
deđilim herhalde.
-
Bunu yapan Jane' di .
-
Seni bir saat kadar baygýn
tutacak kadar doz vermiţ.
-
Yetecek kadar.
-
Neye?
-
Sakin, sakin ol.
-
Çalýţtýđýn istasyonda biraz
hasar var zaten.
-
Ne demek hasar?
-
Yapma be!
-
Riley...
-
hayýr, hayýr, hayýr
-
Aklým almýyor.
-
Bunu neden yapsýn?
-
Ýzini kaybettirmek için.
-
Gelirken Jane' in evine
uđradým.
-
Biraz kýyafet ve bavul almýţ
yanýna giderken.
-
Kendi yer belirleyicisini
ise býrakmýţ.
-
Allah Aţkýna biri bana burada
ne olduđunu söylesin artýk!
-
Jane hala geleceđi deđiţtirmeye
çalýţýyor.
-
Ethan Grant' ýn gördüđü geleceđi.
-
Ţehri terk ederek mi?
-
Görünüţe bakýlýrsa Ethan' dan
olabildiđince uzađa gidiyor.
-
Tosrona fabrikasý ve bizden de
ayný zamanda.
-
O olmadan Ethan' ýn önsezisi
-
gerçekleţemez.
-
Bizim Grant' ý yarýna kadar
bulamayacađýmýzý düţünerek gitti.
-
Yarýn?
-
Bugün demek istedin herhalde.
-
Saat sabahýn altýsý oldu.
-
Tamir edebilir misin?
-
Bu iţte iyiyimdir ama ölüyü
diriltemem.
-
ama tabi,
-
dur bir dakika
-
Ýlk taţýnabilir iţlemcilerden.
-
Koleksiyoncu iţi.
-
Ýţe yarayacaktýr çünkü
-
benim iţletim sistemimin bir
önceki versiyonu yüklü.
-
Ama felaket yavaţ çalýţýr.
-
Biliyor musunuz bilgisayar olmadan
önce de adalet
-
yerini bulabiliyordu.
-
Sanýrým yapmamýz gereken eski
moda bir
-
araţtýrma yapmak olacak.
-
Connor, Sarah Grant' in evine
gideceđiz.
-
Ethan' ýn izini sürebileceđimiz
en yakýn
-
yer orasý.
-
Peki ya Jane?
-
Onu nasýl bulacađýz?
-
Bulamayýz.
-
Tehlikede olduđuna dair
bir bulgu yok.
-
Birde onun yeteneklerini
hesaba katarsak
-
gerek yok,biz Ethan' a
odaklanalým.
-
Burada sadece bir tek
yatak görüyorum,
-
Kardeţin nerede yatýyordu?
-
Bu çekyatta.
-
Bir kontrol edelim.
-
Son birkaç aydýr bu çekyatta
yatýp kalkan ,
-
tek kiţi Ethan mýydý?
-
Evet.
-
Ýđrenç.
-
Vasco sýrf bu yüzden
geberticem seni.
-
Ne buldun?
-
Sargý bezine benziyor.
-
Ethan' ýn mý?
-
Galiba.
-
Bu herifi bu günden tezi yok
çiplemeliyiz.
-
Andre.
-
O pislikten örnek istiyorum.
-
Araba fazla ýsýnma yaptý.
Bende öyle.
-
Neyse, ţu an önemi olan tek ţey
bu kadar uzaktan
-
istesem de bu mesafeden olacak
olanlarý yaţamak için geri
-
dönemem.
-
Pisliđin inceleme sonuçlarý.
-
Fazla ţaţýrtýcý bir durum yok.
-
Ama nereye ait olacađýný
anlayabiliriz deđil mi?
-
Karţýlaţtýrabileceđimiz cođrafi
örnekler bulursak evet.
-
Bu tarz bilgiler nerede vardýr?
-
U.S. Cođrafi Gözlem Merkezi?
-
E.P.A?
-
Analizleri yapmayý kabul
etseler bile,
-
sonuçlarý almamýz aylar alýr.
-
O zaman hiç sormayýz.
-
Riley...
-
E.P.A yý bununla mý hack
etmemi istiyorsun?
-
Yapamam mý diyorsun?
-
Tabii ki yaparým.
-
Sadece zaman meselesi.
-
Bir saate kadar olsa
güzel olur.
-
Giriţ kodlarýný bununla kýrmak,
-
tabi onlarýn tüm veritabanýna
girmemize
-
gerek yok.
-
Kirletici madde analizleri ve toprak
karţýlaţtýrmalarý yeterli.
-
Onlarýn bilgisayarý bunu benim
için yapabilir.
-
Al bakalým.
-
Burasý Tosrona.
-
Hala bomboţ.
-
Görünüţe göre tamamen terkedilmiţ.
-
Burada hiç kimse yok.
-
aylardýr kimse gelip gitmemiţ.
-
Polis eđitim alaný.
-
Ayný Tosrona ayakkabý fabrikasýna
benziyor.
-
Buraya kadar geldim.
-
Tam burada arabam bozuldu.
-
Peki nasýl oluyor da Andre nin
arabasý ţurada park etmiţ duruyor.
-
Soru ţu : Kaderin kendisi ile karţý
karţýya kaldýđýnýzda kime
-
güvenebilirsiniz ki?
-
Evet, kuzey batý köţesinde
bir hareket gördüm.
-
Bekleyin.
-
Evet, kuzey batý köţesi.
-
Ýţte baţlýyoruz.
-
Vasco' ya söylediđi gibi, öngördüđü
gibi olmayabilir.
-
Göreceđiz.
-
Pekala, herkes iletiţim setlerini
kontrol etsin.
-
Maureen?
-
Tamam.
-
Connor?
-
Tamam.
-
Pekala, herkes attýđý adýma
dikkat etsin.
-
Mayýnlarý ve bubi tuzaklarý
olduđunu biliyoruz.
-
El yapýmý bir ţeyleri de olabilir.
-
Olabilir.
-
Tamam, herkes yerini alsýn.
-
Ben emir verene kadar
harekete geçmek yok.
-
Anlaţýldý mý?
-
Anlaţýldý.
-
Anlaţýldý.
-
Pekala, kýpýrdayýn.
-
Bauers, vuruldun mu?
-
Hayýr,ama bu ani saldýrýnýn pek
iţe yaramadýđý ortada.
-
Connor, yerini aldýn mý?
-
Evet, buradayým.
-
Tamam, onun ateţini
susturmaya çalýţacađým.
-
Bunu yaptýđýmda sende...
-
Connor, bekle!
-
Connor!!!
-
Bauer, biraz yaylým ateţi açsana,
-
Üç diyince.
-
Pekala, 1...
-
2...
-
3!!
-
Merak etme Andre, seni
buradan götüreceđim.
-
Çok kötü mü?
-
Nasýl yani?
-
Bu seferki fena acýttý.
-
Ama ben Andre öldü sandým.
-
Connor ve Andre' yi bayýlttým.
-
Ama...
-
anlayamýyor musun?
-
Onlarýn yerine ben ölüyorum.
-
Kaderimi kandýrýyorsun?
-
Kandýrdýđýmý da nereden çýkardýn?
-
Belki de Ethan' ýn gördüđü
tam olarak da buydu,
-
ve gördüđü ţeyin üç ayrý
kiţinin öldüđü
-
olduđunu zannetti.
-
Daha iki oldu.
-
Maureen' in söylediđi mantýklý
ţeylerden biri de
-
insan baţkalarýnýn baţýna gelirken
gördüđü ţeyi
-
kendi baţýna geleceđinde göremezmiţ
sözüdür.
-
Geriye bir tane kaldý.
-
Üzgünüm Mo.
-
Demek bu noktaya geldik.
-
Evet.
-
Geldik.
-
Bu çip senin yeteneđini
kullanmaný engelleyecek.
-
Baţka öngörü olmayacak.
-
Ama kendimi
ölü olarak görmüţtüm.
-
Gördüđün her ţeye
o kadar da inanma.
-
Demek mümkünmüţ.
-
Gördüklerim, deđiţtirilebilirmiţ.
-
Hadi.
-
Dikkat et.
-
Hayýýýýýýýýýýr!
-
Connor?
-
Baţka bir oda.
-
Hey,
-
Bugün üç kiţinin
hayatýný kurtardýn.
-
Ethan benden yardým istemiţti ama
yine de ţu an yaţamýyor.
-
Bense bu iţten bir çizik
bile almadan kurtuldum.
-
Jane 1-13?
-
Bu ne?
-
Adamýmýz sadece paranoyak deđilmiţ,
-
ayný zamanda da hastalýk hastasýymýţ.
-
Hayýr, o hazýrlanýyormuţ.
-
Ne için?
-
Olacađýný gördüđü kötü ţey için.
-
Pek çođumuz geleceđe küçük bir bakýţ
atabilmek için her ţeyini verebilir,
-
Ethan ise kendi geleceđi çaresizce gördü.
-
Ve bu ona son nefesini
verene kadar ýzdýrap oldu.
-
Eksiklerimizi kötülemek dođamýzda var.
-
Geleceđi görmeden daha iyi
olacađýna da kendimizi
-
ikna ederiz.
-
Ethan' ýn yeteneđi onun kusuruydu.
-
Bir öngörüsünü benimle paylaţma
geređi duydu.
-
Belki bunun nedeni benimde onun
gibi farklý olmamdý.
-
Ama merak etmeden duramýyorum.
-
Benimle paylaţmadýklarý neydi?
ÇEVÝRÝ : GLASYALABOLAS TO NÝENNA