Return to Video

Benim oğlum Columbine katliamcısıydı. Bu benim hikayem.

  • 0:01 - 0:04
    Oğlumun sesini son duyuşum,
  • 0:04 - 0:06
    okula gitmek için
  • 0:06 - 0:07
    ön kapıdan çıkarkendi.
  • 0:08 - 0:11
    Karanlıkta tek bir kelime söyledi:
  • 0:11 - 0:13
    "Hoşçakal."
  • 0:13 - 0:16
    Tarih 20 Nisan 1999 idi.
  • 0:17 - 0:20
    Sabahın ilerleyen saatlerinde,
    Columbine Lisesinde,
  • 0:20 - 0:23
    oğlum Dylan ve arkadaşı Eric
    intihar etmeden önce,
  • 0:23 - 0:25
    12 öğrenci ve 1 öğretmeni öldürdüler
  • 0:26 - 0:30
    ve 20'den fazla insanı yaraladılar.
  • 0:31 - 0:34
    13 masum insan öldürülmüştü,
  • 0:34 - 0:37
    sevdiklerini keder ve
    travma içinde bırakarak.
  • 0:38 - 0:43
    Diğerleri kalıcı özür ve şekil
    bozukluğu ile sonuçlanan
  • 0:43 - 0:44
    hasarlar aldı.
  • 0:46 - 0:48
    Ama trajedinin büyüklüğü sadece
  • 0:48 - 0:52
    ölü ve yaralıların sayısıyla ölçülemez.
  • 0:53 - 0:55
    Okulda olanların,
  • 0:55 - 0:58
    kurtarmaya yardım edenlerin
    ya da temizleyenlerin
  • 0:58 - 1:01
    yaşadığı psikolojik hasar ölçülemez.
  • 1:02 - 1:06
    Columbine'deki trajedinin büyüklüğünü
    belirlemenin hiç bir yolu yok,
  • 1:07 - 1:09

    özellikle, kendi katliamlarını
  • 1:09 - 1:12
    yapacak nişancılar için bir kılavuz
    olabildiğinde.
  • 1:14 - 1:15
    Columbine bir gelgit dalgasıydı,
  • 1:16 - 1:17
    ve çarpma gerçekleşince
  • 1:17 - 1:21
    halkın ve toplumun olayın
    etkisini anlaması
  • 1:21 - 1:23
    yıllar aldı.
  • 1:25 - 1:29
    Oğlumun mirasını kabul
    etmek yıllarımı aldı.
  • 1:30 - 1:33
    Hayatının sonunu belirleyen
    acımasız davranışı,
  • 1:33 - 1:36
    bana onun tanıdığım kişiden tamamen
    farklı biri olduğunu gösterdi.
  • 1:38 - 1:40
    Sonraları, insanlar sordu,
  • 1:40 - 1:42
    ''Nasıl bilemedin?''
  • 1:43 - 1:44
    ''Nasıl bir annesin sen?''
  • 1:45 - 1:48
    Aynı soruları ben de kendime
    soruyorum.
  • 1:49 - 1:52
    Vurulmalardan önce, kendimi
    iyi bir anne sanıyordum.
  • 1:53 - 1:55
    Çocuklarımın, sempatik,
  • 1:55 - 1:59
    sağlıklı ve sorumlu yetişkinler
    olmalarına yardım etmek
  • 1:59 - 2:01
    hayatımın en önemli rolüydü.
  • 2:02 - 2:05
    Ancak trajedi beni, bir ebeveyn olarak
    başarısız olduğuma ikna etti
  • 2:06 - 2:10
    ve bugün beni buraya getiren şey
    kısmen bu başarısızlık duygusu.
  • 2:11 - 2:12
    Babası bir yana,
  • 2:13 - 2:16
    Dylan'ı tanıyan ve en çok seven
    tek kişi bendim.
  • 2:17 - 2:19
    Eğer biri neler olacağını bilebilseydi,
  • 2:19 - 2:21
    o ben olmalıydım, değil mi?
  • 2:22 - 2:23
    Ancak, bilemedim.
  • 2:25 - 2:27
    Bugün, öldüren ve yaralayan birinin
  • 2:27 - 2:31
    annesi olmanın nasıl bir şey olduğunu
    paylaşmak için buradayım.
  • 2:32 - 2:36
    Bu trajediden sonra, yıllarca,
    geçmişi detaylıca düşündüm,
  • 2:36 - 2:40
    bir ebeveyn olarak nerede başarısız
    olduğumu anlamaya çalıştım.
  • 2:40 - 2:43
    Ancak basit cevaplar yok.
  • 2:43 - 2:45
    Size herhangi bir çözüm sunamam.
  • 2:46 - 2:47
    Tüm yapabileceğim
  • 2:48 - 2:50
    öğrendiğim şeyleri paylaşmak.
  • 2:51 - 2:55
    Katliamdan önce beni tanımayan
    insanlarla konuştuğumda,
  • 2:55 - 2:57
    üç zorlukla başa çıkmam gerekiyor.
  • 2:58 - 3:01
    Birincisi, bunun gibi bir odaya girdiğimde
  • 3:01 - 3:05
    içeride oğlumun yaptıkları yüzünden
    bir kayıp yaşayan birinin
  • 3:05 - 3:07
    olup olmadığını bilmiyorum.
  • 3:08 - 3:12
    Bunu kendisi yapmak için burada olmayan
    bir aile üyemin neden olduğu acıyı,
  • 3:12 - 3:14
    itiraf etme ihtiyacı hissediyorum.
  • 3:15 - 3:18
    Bu yüzden öncelikle, eğer oğlum size
    acı verdiyse,
  • 3:18 - 3:22
    bütün kalbimle özür dilerim.
  • 3:24 - 3:25
    Baş etmem gereken ikinci zorluk ise,
  • 3:26 - 3:30
    oğlumun ölümünden bir intihar
    olarak bahsettiğimde,
  • 3:31 - 3:34
    anlayış ve hatta merhamet istemeliyim.
  • 3:34 - 3:37
    Ölümünden iki yıl önce,
  • 3:37 - 3:39
    bir not defterinde bir sayfaya
  • 3:39 - 3:40
    kendini kestiğini yazmıştı.
  • 3:41 - 3:42
    Acı içinde olduğunu
  • 3:42 - 3:45
    ve hayatını sonlandırmak için
    silah almak istediğini söylüyordu.
  • 3:46 - 3:50
    Bunların hiçbirinden ölümünden
    aylar sonraya kadar haberim olmadı.
  • 3:51 - 3:54
    Onun ölümünden bir intihar olarak
    bahsettiğimde,
  • 3:54 - 3:58
    hayatının sonunda sergilediği korkunçluğu
    önemsizleştirmeye çalışmıyorum.
  • 3:59 - 4:01
    Onun intihar düşüncesinin nasıl
  • 4:01 - 4:03
    adam öldürmeye sebep olduğunu
  • 4:03 - 4:04
    anlamaya çalışıyorum.
  • 4:05 - 4:08
    Pek çok okumadan
    ve uzmanla konuşmadan sonra,
  • 4:08 - 4:12
    onun katliama başvurma sebebinin,
    öldürme isteğinden değil,
  • 4:12 - 4:15
    ölme arzusundan kaynaklandığına
  • 4:15 - 4:17
    inanmaya başladım.
  • 4:18 - 4:24
    Oğlumun cinayeti ve intiharı hakkında
    konuştuğumda karşılaştığım üçüncü zorluk,
  • 4:24 - 4:26
    akıl sağlığı hakkında konuşmam ya da --
  • 4:28 - 4:29
    - affedersiniz -
  • 4:29 - 4:32
    akıl sağlığı hakkında konuşmam,
  • 4:32 - 4:36
    aslında beyin sağlığı demeyi tercih
    ediyorum, çünkü daha somut.
  • 4:36 - 4:39
    Ve aynı zamanda, şiddet hakkında
    konuşuyorum.
  • 4:40 - 4:43
    Son yapmak istediğim ise,
    zihinsel hastalıklar etrafında var olan
  • 4:43 - 4:46
    yanlış anlamalar için katkıda bulunmak.
  • 4:46 - 4:51
    Akıl hastalığı olanların yalnızca
    küçük bir kısmı
  • 4:51 - 4:53
    başka insanlara karşı şiddetlidir,
  • 4:55 - 4:58
    fakat bunlardan intihar yoluyla ölenlerin,
  • 4:58 - 5:02
    %75, belki %90'ından fazlasının
  • 5:02 - 5:06
    bir çeşit teşhis edilebilir bir
    akıl hastalığı var.
  • 5:06 - 5:08
    Hepinizin çok iyi bildiği gibi,
  • 5:08 - 5:11
    akıl sağlığı sistemimiz, herkese
    yardım etmek için donatılmamış
  • 5:12 - 5:14
    ve yıkıcı düşünceleri olan herkes
  • 5:15 - 5:16
    özel bir tanı için
  • 5:16 - 5:18
    kritere uymaz.
  • 5:19 - 5:23
    Devam eden korku, öfke ya da ümitsizlik
  • 5:23 - 5:25
    duyguları olan hastaların çoğu
  • 5:25 - 5:27
    asla değerlendirilmez veya
    tedavi edilmezler.
  • 5:28 - 5:32
    Yalnızca bir davranışsal krize girerlerse,
    dikkatimizi çekerler.
  • 5:33 - 5:35
    Eğer tahminler doğruysa,
  • 5:35 - 5:38
    intiharların yüzde ikisi
  • 5:38 - 5:41
    başka bir kişinin öldürülmesini de
    içeriyor.
  • 5:42 - 5:46
    İntihar oranları artarsa
    ki bazı kitlelerde artmakta,
  • 5:47 - 5:49
    cinayet içeren intiharlar da artacak.
  • 5:51 - 5:56
    Dylan'ın aklında ölümünden önce
    neler olduğunu anlamak istedim.
  • 5:56 - 6:00
    Bu yüzden, yakınları intihara teşebbüs
    etmiş kimselerden cevaplar aradım.
  • 6:02 - 6:06
    Araştırmalar yaptım ve her fırsatta
    bağış toplama kampanyalarında
  • 6:06 - 6:08
    gönüllü oldum.
  • 6:08 - 6:12
    İntihar teşebbüs edip kurtulan
  • 6:13 - 6:14
    kişilerle konuştum.
  • 6:15 - 6:17
    En faydalı sohbetlerimden biri,
  • 6:17 - 6:19
    ofisimde başkasıyla konuşurken
  • 6:19 - 6:20
    kulak misafiri olan
  • 6:20 - 6:22
    bir iş arkadaşımla olan
    konuşmaydı.
  • 6:23 - 6:26
    Dylan bu kadar korkunç bir şey yaptıysa
  • 6:26 - 6:29
    beni sevmiş olamaz dediğimi duymuş.
  • 6:30 - 6:32
    Sonra, beni yalnız bulduğunda,
  • 6:33 - 6:35
    kulak misafiri olduğu için özür dilediğini
  • 6:35 - 6:37
    fakat yanıldığımı söyledi.
  • 6:38 - 6:40
    O, üç küçük çocukla
  • 6:41 - 6:42
    bekar ve genç bir anne iken,
  • 6:43 - 6:47
    bunalıma girmiş ve güvende olması için
    hastaneye yatırılmış.
  • 6:48 - 6:50
    O dönemlerde, eğer ölürse,
  • 6:50 - 6:54
    çocuklarının daha iyi durumda
    olacaklarına eminmiş.
  • 6:54 - 6:56
    Bu yüzden, hayatını sonlandırmak için
    bir plan yapmış.
  • 6:57 - 7:01
    Anne sevgisinin dünyadaki
    en güçlü bağ olduğuna
  • 7:01 - 7:04
    ve çocuklarını dünyadaki her şeyden
    daha çok sevdiğine beni ikna etti,
  • 7:05 - 7:07
    fakat hastalığı yüzünden,
  • 7:07 - 7:10
    çocuklarının onsuz
    daha iyi olacağına emindi.
  • 7:12 - 7:14
    Onun söylediklerinden ve
    diğerlerinden öğrendiğim;
  • 7:14 - 7:19
    intihar yoluyla ölmek için
    sözde kararlar vermiyor ya da
  • 7:19 - 7:20
    seçimler yapmıyoruz,
  • 7:20 - 7:23
    tıpkı hangi arabayı kullanacağımız
  • 7:23 - 7:26
    ya da cumartesi gecesi nereye
    gideceğimiz gibi.
  • 7:26 - 7:29
    Biri, yoğun olarak intihar durumundaysa,
  • 7:29 - 7:34
    dördüncü derece acil sağlık
    hizmeti alacak durumdadır.
  • 7:35 - 7:39
    Düşünceleri bozulur ve öz yönetim
    araçlarına erişimlerini kaybederler.
  • 7:40 - 7:43
    Plan yapabilseler ve mantıklı hareket
    edebilseler bile,
  • 7:44 - 7:47
    gerçeklik algıları, gerçekleri yorumlayan
  • 7:47 - 7:50
    ıstırapları tarafından saptırılır.
  • 7:51 - 7:55
    Bazıları bu durumlarını saklamakta
    çok iyi olabilir
  • 7:55 - 7:57
    ve genellikle bunu yapmak için
    iyi nedenleri var.
  • 7:59 - 8:02
    Çoğumuzun belli dönemlerde,
    intihar düşünceleri vardır,
  • 8:02 - 8:06
    fakat, sürekli intihar düşüncesi ve
  • 8:06 - 8:08
    intihar yöntemleri planlama
  • 8:08 - 8:10
    patolojik belirtilerdir
  • 8:10 - 8:12
    ve pek çok hastalık gibi
  • 8:12 - 8:15
    sağlık durumu tespit edilmeli ve
    tedavi yapılmalı,
  • 8:16 - 8:17
    bir hayat kaybedilmeden önce.
  • 8:19 - 8:21
    Fakat, oğlumun ölümü sadece
    bir intihar değildi.
  • 8:22 - 8:24
    Toplu bir katliamı içeriyordu.
  • 8:25 - 8:31
    Ben onun intihar düşüncesinin nasıl
    cinayet halini aldığını bilmek istedim.
  • 8:32 - 8:35
    Fakat araştırmalar az ve
    basit cevaplar yok.
  • 8:36 - 8:39
    Evet, muhtemelen devamlı bir
    depresyondaydı.
  • 8:41 - 8:46
    Mükemmeliyetçi ve kendine yeten
    bir kişiliği vardı
  • 8:47 - 8:51
    ve bu onun diğerlerinden yardım talebinde
    bulunma ihtimalini azalttı.
  • 8:52 - 8:59
    Okulda küçük düşürülmüş, alçaltılmış ve
    öfkeli hissetmesine neden olan
  • 8:59 - 9:01
    tetikleyici olaylar yaşamıştı.
  • 9:02 - 9:05
    Bir çocukla karmaşık
    bir arkadaşlığı vardı.
  • 9:05 - 9:10
    Çocuk, oğlumla öfke ve yabancılaşma
    duygularını paylaşıyordu
  • 9:10 - 9:13
    ve ciddi olarak aklen dengesiz,
  • 9:13 - 9:15
    yönlendirici ve adam
    öldürmeye meyilliydi.
  • 9:16 - 9:19
    Ve üstelik, hayatının aşırı hassas ve
  • 9:19 - 9:22
    kırılgan döneminde,
  • 9:23 - 9:26
    Dylan silaha erişim yolunu buldu,
  • 9:26 - 9:28
    evimizde asla silah olmadığı halde.
  • 9:29 - 9:34
    17 yaşında bir çocuk için yasal olarak
    ya da yasa dışı silah satın almak,
  • 9:34 - 9:39
    - benim bilgim ya da iznim olmadan -
    dehşete düşürecek kadar kolaydı.
  • 9:40 - 9:44
    Ve her nasılsa, 17 yıl ve pek çok
    okul katliamından sonra
  • 9:45 - 9:47
    hala dehşete düşürecek kadar kolay.
  • 9:49 - 9:52
    Dylan'ın o gün yaptığı şey, kalbimi kırdı
  • 9:53 - 9:55
    ve bir travmanın çok sık yaptığı gibi,
  • 9:55 - 9:58
    bedenime ve zihnime büyük zararlar verdi.
  • 9:59 - 10:02
    Katliamdan iki yıl sonra,
    meme kanseri oldum
  • 10:03 - 10:07
    ve bundan iki yıl sonra,
    akıl sağlığı sorunlarım başladı.
  • 10:08 - 10:12
    Dinmek bilmeyen acım yetmezmiş gibi,
  • 10:12 - 10:15
    Dylan'ın öldürdüğü birisinin ailesiyle
  • 10:16 - 10:18
    karşılaşmaktan
  • 10:18 - 10:20
    veya basın ya da öfkeli
    bir vatandaş tarafından
  • 10:20 - 10:22
    sıkıştırılmaktan ödüm kopuyordu.
  • 10:23 - 10:25
    Haberleri açıp dinlemekten,
  • 10:26 - 10:30
    korkunç ebeveyn ya da iğrenç insan diye
    seslenildiğimi duymaktan korkuyordum.
  • 10:33 - 10:35
    Panik ataklar geçirmeye başladım.
  • 10:37 - 10:41
    İlk kriz katliamdan dört yıl sonra başladı.
  • 10:41 - 10:44
    Atak anında, yazılı ifade vermeye ve
    kurbanların aileleriyle
  • 10:44 - 10:47
    yüz yüze tanışmaya gitmek için
    hazırlanıyordum.
  • 10:48 - 10:51
    İkinci kriz katliamdan 6 yıl sonra oldu.
  • 10:51 - 10:54
    İlk defa bir konferansta cinayetler
    ve intihar hakkında
  • 10:54 - 10:56
    konuşmak için hazırlanıyordum.
  • 10:58 - 11:00
    İki kriz de birkaç hafta sürdü.
  • 11:02 - 11:04
    Ataklar her yerde oluyordu:
  • 11:04 - 11:08
    hırdavatçıda, ofisimde
  • 11:08 - 11:10
    ve hatta yatakta kitap okurken.
  • 11:11 - 11:15
    Zihnim birdenbire dönüp duran
    korku döngüsüne kilitlenirdi
  • 11:16 - 11:18
    ve kendimi sakinleştirmek
  • 11:18 - 11:22
    ve bir çözüm yolu bulmak için
    ne kadar uğraşsam da
  • 11:22 - 11:23
    yapamadım.
  • 11:24 - 11:27
    Sanki beynim beni öldürmeye çalışıyordu.
  • 11:28 - 11:30
    Ve sonra, korkmaktan korkmak
  • 11:31 - 11:32
    tüm düşüncelerimi tüketti.
  • 11:33 - 11:36
    O an, hatalı işleyen bir zihne sahip
    olmanın neler hissettirdiğini
  • 11:36 - 11:38
    ilk öğrendiğim andı.
  • 11:39 - 11:42
    Ve gerçekten zihin sağlığı savunucusu
    olduğum zamandı.
  • 11:44 - 11:47
    Terapi, ilaç tedavisi ve kişisel bakımla,
  • 11:47 - 11:49
    hayat, zamanla mevcut şartlar altında
  • 11:49 - 11:52
    normal olarak düşünülebilecek
    şeye döndü.
  • 11:53 - 11:55
    Geriye dönüp neler olduğuna baktığımda,
  • 11:55 - 11:59
    oğlumun sarmalının işlev
    bozukluğuna dönmesinin,
  • 12:00 - 12:03
    muhtemelen yaklaşık iki yıllık bir
    dönemde olduğunu görebiliyordum,
  • 12:03 - 12:05
    yardım alabilmesi için bol bir zaman,
  • 12:06 - 12:10
    şayet, birisi onun yardıma ihtiyacı
    olduğunu ve ne yapılması gerektiğini
  • 12:10 - 12:11
    bilmiş olsaydı.
  • 12:16 - 12:18
    Birisi bana ne zaman:
  • 12:18 - 12:21
    "Sen nasıl bilemedin?" diye sorsa,
  • 12:21 - 12:23
    mideme yumruk yemiş gibi hissediyorum.
  • 12:24 - 12:28
    Bu soru itham taşıyor ve suçluluk
    duygumu kamçılıyor.
  • 12:28 - 12:31
    Ne kadar çok terapi almış olursam olayım,
  • 12:31 - 12:33
    asla tamamen kökünü kurutamayacağım.
  • 12:34 - 12:36
    Ancak öğrendiğim bir şey var:
  • 12:37 - 12:39
    sevgi, intihara meyilli birini,
  • 12:39 - 12:41
    kendini yaralamasını engellemek için
  • 12:41 - 12:42
    yeterli olsaydı,
  • 12:43 - 12:45
    intiharlar çok nadir olurdu.
  • 12:46 - 12:48
    Ancak, sevgi yeterli değil
  • 12:49 - 12:51
    ve intihar yaygın bir şey.
  • 12:52 - 12:54
    10 ila 34 yaş arası insanlarda
  • 12:55 - 12:57
    ikinci en önemli ölüm sebebi.
  • 12:58 - 13:00
    ve Amerikan gençliğinin yüzde 15'i
  • 13:00 - 13:03
    geçen yıl, intihar planı
  • 13:03 - 13:04
    yaptıklarını bildirdi.
  • 13:06 - 13:10
    Öğrendim ki, her ne kadar yapabileceğimize
    inanmak istesek bile,
  • 13:11 - 13:14
    sevdiklerimizin düşündüğü
    ve hissettiği her şeyi
  • 13:14 - 13:16
    bilemeyiz ve kontrol edemeyiz
  • 13:17 - 13:20
    ve bir şekilde farklı olduğumuza olan
    dik başlı inancımız,
  • 13:21 - 13:23
    sevdiklerimizin kendilerini
    veya bir başkasını asla
  • 13:23 - 13:25
    incitmeyi düşünmeyeceklerine inanmamız
  • 13:26 - 13:28
    gözümüzün önündeki şeyi
  • 13:28 - 13:30
    görmemize engel olabilir.
  • 13:32 - 13:35
    Ve eğer en kötü senaryo gerçekleşirse,
  • 13:37 - 13:39
    kendimizi, doğru soruları bilmediğimiz,
  • 13:39 - 13:41
    veya doğru soruları sormadığımız
  • 13:41 - 13:46
    veya doğru tedaviyi bulmadığımız için
    bağışlamayı öğrenmek zorundayız.
  • 13:47 - 13:48
    Sevdiğimiz birilerinin,
  • 13:49 - 13:51
    söylediklerinin veya
    davranışlarının aksine
  • 13:52 - 13:54
    acı çekebiliyor olduklarını
  • 13:55 - 13:56
    daima farz etmeliyiz.
  • 13:57 - 13:59
    Tüm benliğimizle
  • 14:00 - 14:01
    yargılamadan
  • 14:02 - 14:04
    ve çözüm sunmadan dinlemeliyiz.
  • 14:07 - 14:11
    Hayatımın kalan kısmında, bu trajediyle
  • 14:11 - 14:13
    ve bu trajedilerle
  • 14:13 - 14:14
    yaşayacağımı biliyorum.
  • 14:15 - 14:17
    Pek çoklarının zihninde,
    kaybettiğim şeyin
  • 14:21 - 14:25
    diğer ailelerin kaybettikleri ile
    karşılaştırılamayacağını biliyorum.
  • 14:26 - 14:29
    Çabamın, diğerlerininkini daha
    kolaylaştırmayacağını biliyorum.
  • 14:31 - 14:36
    Benim acıya bile hakkım olmadığını
    düşünenlerin olduğunu da biliyorum,
  • 14:36 - 14:39
    ama sadece kalıcı cezalı bir hayata.
  • 14:42 - 14:44
    Sonunda bildiğim şey şu noktaya geldi:
  • 14:45 - 14:51
    trajik gerçek şu ki, aramızdaki
    en açıkgöz ve sorumlu olanlarımız bile
  • 14:52 - 14:53
    yardım edemeyebilir,
  • 14:55 - 14:57
    ancak sevginin hatırına,
  • 14:57 - 14:59
    bilinemeyeni bilmek için
  • 14:59 - 15:01
    denemeyi asla bırakmamalıyız.
  • 15:02 - 15:03
    Teşekkürler.
  • 15:03 - 15:05
    (Alkışlar)
Title:
Benim oğlum Columbine katliamcısıydı. Bu benim hikayem.
Speaker:
Sue Klebold
Description:

Sue Klebold, Columbine Lisesi'ndeki katliamı yapan 2 nişancıdan biri olan, 12 öğrenci ve 1 öğretmeni öldüren Dylan Klebold'un annesidir. Sue yıllarını aile hayatının detaylarına dalarak , oğlunun şiddetini nasıl engelleyebilirdi diye düşünmekle geçiriyor. Bu zor ve sarsıcı konuşmada, Klebold akıl sağlığı ve şiddetin bir yerde kesiştiğini keşfediyor, ailelere ve profesyonelleri, intihar ve cinayetin arasındaki bağlantıyı incelemelerini destekliyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
15:18

Turkish subtitles

Revisions