Return to Video

Bebek bezleri beyinle ilgili bu yeni çalışmaya ilham kaynağı oldu

  • 0:01 - 0:02
    Herkese merhabalar.
  • 0:02 - 0:05
    Bugün yanımda bir bebek bezi getirdim.
  • 0:07 - 0:08
    Sebebini birazdan anlayacaksınız.
  • 0:09 - 0:11
    Bebek bezlerinin ilginç özellikleri var.
  • 0:11 - 0:13
    Su eklendiğinde inanılmaz
    derecede şişebilirler, ki bu da
  • 0:13 - 0:16
    milyonlarca bebek tarafından
    her gün yapılan bir deney.
  • 0:16 - 0:17
    (Gülüşmeler)
  • 0:17 - 0:19
    Fakat bunun sebebi
  • 0:19 - 0:21
    çok akıllıca tasarlanmış olmaları.
  • 0:21 - 0:24
    Şişebilir malzeme denen
    bir şeyden yapılmışlar.
  • 0:24 - 0:27
    Su eklediğiniz zaman şişerek hacmini
  • 0:27 - 0:28
    belki de bin katına kadar arttırabilen
  • 0:28 - 0:30
    özel bir madde.
  • 0:30 - 0:33
    Bu da çok güçlü endüstriyel
    türden bir polimer.
  • 0:34 - 0:36
    Fakat bizim, MIT'deki grubumla
    yapmaya çalıştığımız,
  • 0:36 - 0:40
    buna benzer bir şeyi insan beynine
    yapıp yapamayacağımızı bulmak.
  • 0:40 - 0:41
    Beynin içine bakabileceğimiz,
  • 0:41 - 0:43
    beynin yapıtaşları olan biyomolekülleri ve
  • 0:43 - 0:46
    üç boyutta nasıl
    düzenlendiklerini görebilecek,
  • 0:46 - 0:48
    beynin yapısını, hatta temel gerçekliğini
  • 0:48 - 0:50
    görebileceğimiz kadar büyütebilir miyiz?
  • 0:51 - 0:52
    Eğer bunu başarabilirsek
  • 0:52 - 0:55
    beynin düşünce, duygu, eylem
    ve his üretmek üzere
  • 0:55 - 0:58
    nasıl düzenlendiğini belki de
    daha iyi anlayabiliriz.
  • 0:59 - 1:02
    Belki de, neyin gerçekten
    sebep olduğunu ve
  • 1:02 - 1:04
    kökenini bilmediğimiz,
  • 1:04 - 1:07
    Alzheimer, epilepsi, Parkinson gibi
  • 1:07 - 1:10
    çok az tedavi ve çok daha az
  • 1:10 - 1:13
    kalıcı çareleri olan hastalıklara
  • 1:13 - 1:16
    sebep olan değişimleri tespit edebiliriz.
  • 1:17 - 1:18
    MIT'deki grubumuz,
  • 1:18 - 1:21
    nörobilimin son yüzyılda sahip olduğundan
  • 1:21 - 1:24
    daha farklı bir bakış
    açısı geliştirmeye çalışıyor.
  • 1:24 - 1:26
    Bizler tasarımcıyız. Mucidiz.
  • 1:26 - 1:28
    Beyni incelememizi ve
    onarmamızı sağlayacak
  • 1:28 - 1:30
    yeni teknolojiler üretmeye çalışıyoruz.
  • 1:31 - 1:32
    Bunun sebebi de
  • 1:32 - 1:35
    beynin inanılmaz derecede karmaşık olması.
  • 1:35 - 1:38
    Nörobilimin ilk yüzyılı boyunca beynin,
  • 1:38 - 1:40
    son derece özelleşmiş ve
    karmaşık geometriye sahip,
  • 1:41 - 1:44
    üzerinden akım geçen nöron adı
    verilen hücrelerden oluşmuş
  • 1:45 - 1:49
    karmaşık bir ağ olduğunu öğrendik.
  • 1:50 - 1:52
    Yani nöronlar bu ağ içinde bağlantılılar.
  • 1:52 - 1:55
    Nöronların birbirleriyle konuşmasını
  • 1:55 - 1:56
    kimyasallar yardımıyla sağlayan
  • 1:56 - 1:58
    "sinaps"larla birbirlerine bağlılar.
  • 1:59 - 2:01
    Şimdi, beynin yoğunluğu inanılmaz.
  • 2:01 - 2:03
    Beyninizin bir milimetrekübünde
  • 2:03 - 2:05
    bu nöronlardan yaklaşık 100.000 tane
  • 2:05 - 2:08
    ve belki de milyarlarca
    bu bağlantılardan var.
  • 2:09 - 2:10
    Ama durum daha da vahim.
  • 2:10 - 2:13
    Diyelim ki bir nörona çok
    yakından bakabiliyoruz
  • 2:13 - 2:15
    ve tabii ki burada görünen
    sanatsal bir temsil.
  • 2:15 - 2:18
    Göreceğiniz şey, karmaşık 3 boyutlu
    yapılara sahip nano boyutlarda
  • 2:18 - 2:20
    binlerce biyomolekül olurdu.
  • 2:20 - 2:24
    Bunlar o elektrik sinyallerini ve
    kimyasal alışverişleri
  • 2:24 - 2:28
    kontrol ederek nöronların
    birlikte çalışmasını,
  • 2:28 - 2:34
    dolayısıyla düşünce, duygu ve benzeri
    şeyleri üretmelerini sağlıyorlar.
  • 2:34 - 2:38
    Şimdi, nöronların beynin
    içinde nasıl düzenlenip
  • 2:38 - 2:39
    ağlar oluşturduklarını
  • 2:39 - 2:42
    ve nöronların içindeki biyomoleküllerin
  • 2:42 - 2:43
    bu karmaşık, düzenli makineleri
  • 2:43 - 2:45
    nasıl oluşturduklarını bilmiyoruz.
  • 2:46 - 2:47
    Bu durumu anlamak için de
  • 2:47 - 2:49
    yeni teknolojilere ihtiyacımız var.
  • 2:50 - 2:51
    Eğer nöronlar ve moleküllerin
  • 2:51 - 2:54
    ve nöronlar ve ağların
    yapısına bakabilsek,
  • 2:54 - 2:56
    eğer bakabilmemizi sağlayan
    haritalarımız olsa,
  • 2:56 - 2:59
    belki de beynin, duyumsal
    bölgelerden bilgiyi alıp,
  • 3:00 - 3:02
    duygu ve hislerle karıştırıp
    kararlarımızı ve
  • 3:02 - 3:05
    eylemlerimizi nasıl
    oluşturduğunu anlayabiliriz.
  • 3:05 - 3:08
    Belki de beyindeki bir
    hastalığa sebep olan
  • 3:08 - 3:10
    değişikleri tam olarak tespit edebiliriz.
  • 3:10 - 3:13
    Bu moleküllerin ne şekilde
    değiştiklerini bildiğimizde
  • 3:13 - 3:16
    – sayıları mı artmış,
    düzenleri mi değişmiş –
  • 3:16 - 3:19
    bu değişimleri yeni
    ilaçlar için hedef olarak
  • 3:19 - 3:21
    ya da bunları beyin
    hastalıklarına sebep olan
  • 3:21 - 3:24
    beyinsel işlemleri onarmak için beyne
  • 3:24 - 3:27
    enerji sağlamanın yeni yollarını
    bulmak için kullanabiliriz.
  • 3:28 - 3:30
    Son yüzyıl boyunca bu durumu ele alan
  • 3:30 - 3:32
    bir sürü farklı teknoloji gördük.
  • 3:32 - 3:34
    Sanırım hepiniz MRI makineleriyle alınmış
  • 3:34 - 3:36
    beyin görüntüleri görmüşsünüzdür.
  • 3:36 - 3:39
    Bunların en önemli özelliği
    müdahalesiz olmaları,
  • 3:39 - 3:42
    yani canlı insanlar
    üzerinde kullanılabiliyorlar.
  • 3:42 - 3:45
    Ama aynı zamanda,
    uzamsal anlamda ilkeller.
  • 3:45 - 3:47
    Bu küçük damlacıkların
    -yani voksellerin- içinde
  • 3:47 - 3:50
    milyonlarca ve milyonlarca
    nöron olabiliyor.
  • 3:50 - 3:53
    Yani bizim bilinçli ve güçlü
    yaratıklar oluşumuza
  • 3:53 - 3:54
    katkı sağlayan moleküllerdeki
  • 3:55 - 3:57
    ya da nöronların bağlantılarındaki
  • 3:57 - 4:01
    değişimleri gösterebilecek
    çözünürlüğe sahip değiller.
  • 4:02 - 4:05
    Öbür taraftan, mikroskoplar var.
  • 4:05 - 4:08
    Mikroskoplar ışığı kullanarak küçük
    şeyleri görmemizi sağlıyorlar.
  • 4:08 - 4:11
    Yüzyıllarca bakterilere
    bakmak için kullanıldılar.
  • 4:11 - 4:12
    Nörobilim bakımından da
  • 4:12 - 4:15
    mikroskoplar, 130 yıl kadar
    önce nöronların
  • 4:15 - 4:17
    ilk keşfini sağlayan araçlar.
  • 4:17 - 4:20
    Ama ışık temelde kısıtlayıcıdır.
  • 4:20 - 4:23
    Sıradan bir mikroskopla molekülleri
    teker teker göremezsiniz.
  • 4:23 - 4:25
    O küçük bağlantıları göremezsiniz.
  • 4:25 - 4:29
    O hâlde beyne bakma yetimizi güçlendirmek,
  • 4:29 - 4:31
    beynin gerçek ve temel
    yapısını görmek istiyorsak,
  • 4:31 - 4:35
    elimizdekilerden daha gelişmiş
    teknolojilere ihtiyacımız olacak.
  • 4:36 - 4:38
    Birkaç yıl önce düşünmeye başladık:
  • 4:38 - 4:39
    Neden tam tersini yapmıyoruz ki?
  • 4:39 - 4:42
    Madem beyne yakından bakmak bu kadar zor,
  • 4:42 - 4:44
    niye onu büyütmeyelim ki?
  • 4:44 - 4:46
    Çalışmaya iki yüksek lisans
    öğrencisiyle başladık:
  • 4:46 - 4:47
    Fei Chen ve Paul Tillberg.
  • 4:47 - 4:50
    Şimdi başka insanlar da
    yardımcı oluyorlar.
  • 4:50 - 4:54
    Bebek bezindeki gibi polimerleri
    alıp fiziksel olarak
  • 4:54 - 4:57
    beynin içine yerleştirmeye
    çalışmaya karar verdik.
  • 4:57 - 4:58
    Eğer düzgün yapabilirsek,
  • 4:59 - 5:00
    su eklediğimizde
  • 5:00 - 5:01
    beyni bir ihtimal şişirip
  • 5:01 - 5:04
    içindeki bu biyomolekülleri
    ayırt edebiliriz.
  • 5:05 - 5:07
    Bu bağlantıları görerek
    beyni haritalayabiliriz.
  • 5:08 - 5:10
    Bu tabii oldukça etkileyici olabilir.
  • 5:10 - 5:13
    Burada küçük bir deney hazırladık.
  • 5:14 - 5:16
    Bir miktar saf bebek bezi malzememiz var.
  • 5:16 - 5:18
    İnternetten almak, bebek bezindeki minicik
  • 5:18 - 5:22
    taneleri ayıklamaktan çok daha kolay.
  • 5:22 - 5:24
    Bu saflaştırılmış polimerden sadece bir
  • 5:25 - 5:26
    tatlı kaşığı kadar ekleyeceğim.
  • 5:27 - 5:29
    Burada da bir miktar suyumuz var.
  • 5:29 - 5:32
    Şimdi de bu kadar bebek bezi malzemesinin
  • 5:32 - 5:35
    boyutunun ne kadar artacağını göreceğiz.
  • 5:37 - 5:39
    Gözlerinizin önünde boyutunun
  • 5:39 - 5:41
    yaklaşık bin katına
    çıktığını göreceksiniz.
  • 5:50 - 5:51
    Çok daha fazla ekleyebilirim ama
  • 5:51 - 5:53
    sanırım elimizdeki bu minik molekülün
  • 5:53 - 5:55
    çok ilginç ve doğru kullanabilirsek
  • 5:55 - 5:57
    beyne geçmiş yöntemlerle
  • 5:58 - 6:00
    bakamadığımız kadar yakından bakma
  • 6:00 - 6:02
    olanağı sağlayacağını anlamışsınızdır.
  • 6:03 - 6:05
    Tamam. Şimdi biraz kimya.
  • 6:05 - 6:07
    Bebek bezi polimerinin
    içinde neler oluyor?
  • 6:08 - 6:09
    Yakından bakarsak
  • 6:09 - 6:12
    ekrandakine benzer bir şeyler olacaktır.
  • 6:12 - 6:16
    Polimerler uzun ince zincirler
    hâlinde dizilmiş atomlardır.
  • 6:17 - 6:18
    Zincirler çok çok ince,
  • 6:18 - 6:20
    yaklaşık bir biyomolekül genişliğinde
  • 6:20 - 6:21
    ve bu polimerler son derece yoğun.
  • 6:22 - 6:23
    Birbirlerinden yaklaşık bir biyomolekül
  • 6:23 - 6:25
    genişliğinde mesafelerle ayrılmışlar.
  • 6:26 - 6:27
    Bu da bizim için çok iyi,
  • 6:27 - 6:29
    çünkü beyindeki her şeyi
    birbirinden uzaklaştırabiliriz.
  • 6:30 - 6:32
    Su eklediğimizde ise,
  • 6:32 - 6:34
    şişebilir malzeme suyu emecek,
  • 6:34 - 6:36
    polimer zincirleri
    birbirlerinden uzaklaşacak
  • 6:36 - 6:39
    ve bütün malzeme daha
    büyük hâle gelecek.
  • 6:40 - 6:42
    Bu zincirler de çok küçük olduklarından ve
  • 6:42 - 6:44
    aralarında biyomoleküler
    mesafeler olduğundan dolayı
  • 6:44 - 6:46
    beyni şişirip görebileceğimiz kadar
  • 6:46 - 6:47
    büyütmemizi sağlayabilirler.
  • 6:48 - 6:49
    O zaman sıkıntımız şu:
  • 6:49 - 6:52
    Bu polimer molekülleri beynin
    içine nasıl koyabiliriz ki
  • 6:52 - 6:55
    bütün biyomolekülleri ayırabilelim?
  • 6:55 - 6:56
    Eğer bunu yapabilirsek
  • 6:56 - 6:58
    belki de beynin temel
    yapısını haritalayabiliriz.
  • 6:58 - 7:00
    Kablolamayı görebiliriz.
  • 7:00 - 7:03
    İçeri bir göz atıp içerideki
    molekülleri görebiliriz.
  • 7:04 - 7:06
    Biyomoleküllerin nasıl görünebileceklerini
  • 7:06 - 7:09
    ve bizim onların nasıl
    ayırabileceğimizi açıklayabilmek için
  • 7:09 - 7:12
    temsili birkaç animasyon hazırladık.
  • 7:13 - 7:13
    Birinci adım:
  • 7:13 - 7:15
    Öncelikle yapmamız gereken şey,
  • 7:15 - 7:18
    burada kahverengiyle
    belirtilmiş her biyomoleküle
  • 7:19 - 7:21
    küçük bir kulp, bir çapa eklemek.
  • 7:21 - 7:24
    Beyindeki molekülleri birbirinden
    uzaklaştırmamız gerekiyor,
  • 7:24 - 7:26
    bunun için de küçük bir
    kulpa sahip olmalıyız ki
  • 7:26 - 7:30
    polimerler onlara bağlanıp
    molekülleri çekebilsin.
  • 7:31 - 7:35
    Hâliyle, bebek bezi polimerini alıp da
    beynin üzerine boca edersek
  • 7:35 - 7:36
    beynin üstünde kalır.
  • 7:36 - 7:39
    Dolayısıyla bu polimerleri
    beynin içinde elde etmeliyiz.
  • 7:39 - 7:41
    İşte bu konuda şansımız var.
  • 7:41 - 7:42
    Zira monomer dediğimiz
  • 7:42 - 7:44
    bu küçük yapıtaşlarını elde edip
  • 7:44 - 7:46
    beynin içinde reaksiyona sokarsak,
  • 7:46 - 7:48
    bu uzun zincirleri beyin dokusunun
  • 7:48 - 7:51
    içinde elde edebiliyoruz.
  • 7:51 - 7:53
    Tam da beyin dokusunun içinde.
  • 7:53 - 7:56
    Biyomoleküllerin arasından
    ve etrafından dolanarak
  • 7:56 - 7:58
    karmaşık ağlarını örecekler
  • 7:58 - 8:00
    ve en sonunda, molekülleri
  • 8:00 - 8:02
    birbirlerinden uzaklaştırmanızı
    sağlayabilirler.
  • 8:02 - 8:06
    Ve her bahsettiğim kulplardan
    birine rastladıklarında
  • 8:06 - 8:07
    onlara tutunacaklar,
  • 8:08 - 8:11
    ki bu da molekülleri çekmek için
    tam da ihtiyacımız olan şey.
  • 8:12 - 8:13
    O hâlde kritik an.
  • 8:13 - 8:16
    Bu numuneyi, onu gevşetecek
  • 8:16 - 8:19
    bir kimyasala maruz bırakmalıyız
  • 8:19 - 8:20
    ki su eklediğimizde
  • 8:21 - 8:23
    şişebilir malzeme şişsin,
  • 8:23 - 8:25
    polimer zincirleri bu sefer
  • 8:25 - 8:28
    biyomolekülleri de peşlerinden
    sürükleyerek açılsınlar.
  • 8:28 - 8:31
    Ve tıpkı balonun üstüne
    bir resim çizmişiz de
  • 8:31 - 8:32
    onu şişiriyormuşuz gibi,
  • 8:32 - 8:33
    resim hâlâ aynı resim
  • 8:33 - 8:36
    ama mürekkep tanecikleri
    birbirlerinden uzaklaşmış hâlde;
  • 8:36 - 8:39
    ki demin üç boyutta
    yaptığımız da tam olarak bu.
  • 8:39 - 8:41
    Son bir şey var.
  • 8:41 - 8:43
    Burada gösterildiği üzere
  • 8:43 - 8:45
    bütün biyomoleküller kahverengi.
  • 8:45 - 8:47
    Çünkü birbirlerine çok benziyorlar.
  • 8:47 - 8:49
    Biyomoleküller aynı atomlardan oluşurlar,
  • 8:49 - 8:51
    sadece düzenleri farklıdır.
  • 8:52 - 8:53
    Onları görünür hâle getirmek için
  • 8:53 - 8:54
    son bir şeye ihtiyacımız var.
  • 8:55 - 8:58
    Onları ayırt edebilmek
    için parlak renklerde
  • 8:58 - 8:59
    etiketler gerekli.
  • 8:59 - 9:02
    Yani bir biyomolekül türü
    mavi renkle işaretlenir.
  • 9:02 - 9:04
    Bir diğeri kırmızı olur
  • 9:04 - 9:05
    ve böyle gider.
  • 9:06 - 9:07
    Bu da son adım.
  • 9:07 - 9:10
    Sonuç olarak beyin gibi bir şeye ve
  • 9:10 - 9:11
    teker teker moleküllere bakabiliyoruz,
  • 9:12 - 9:14
    çünkü onları birbirlerinden
    ayırt edebilecek kadar
  • 9:14 - 9:15
    uzaklaştırmış olduk.
  • 9:16 - 9:19
    Burada umudumuz
    görünemeyeni görünür kılmak.
  • 9:19 - 9:21
    Küçük ve karanlık gibi
    görünen şeyleri alıp,
  • 9:21 - 9:24
    hayatla ilgili bilgi takımyıldızları
  • 9:24 - 9:25
    gibi görünene kadar şişirebiliriz.
  • 9:26 - 9:28
    İşte gerçekte nasıl olabileceğine
    dair bir video.
  • 9:28 - 9:30
    Buradaki petri kabında
    küçük bir beynimiz var --
  • 9:30 - 9:32
    yani bir beynin küçük bir parçası.
  • 9:32 - 9:34
    Polimeri içine yerleştirdik,
  • 9:34 - 9:35
    şimdi de suyu ekliyoruz.
  • 9:35 - 9:38
    Gözlerinizin önünde
  • 9:38 - 9:40
    -- video yaklaşık altmış kat
    hızlandırılmış --
  • 9:40 - 9:42
    bu küçük beyin dokusunun
    şişip büyüdüğünü göreceksiniz.
  • 9:43 - 9:45
    Hacmini yüz katına kadar hatta
    daha fazla büyütebilir.
  • 9:46 - 9:49
    İşin havalı kısmı da şu ki
    bu polimerler o kadar küçük ki,
  • 9:49 - 9:51
    biyomolekülleri birbirlerinden
    eşit oranda ayırmış oluyoruz.
  • 9:51 - 9:53
    Düzenli bir büyüme gözlemliyoruz.
  • 9:53 - 9:56
    Yapıdaki düzenle ilgili
    bir bilgi kaybımız olmuyor.
  • 9:56 - 9:58
    Sadece kolay görünür hâle getiriyoruz.
  • 9:59 - 10:02
    İşin sonunda gerçek
    bir beyin yapısını alıp
  • 10:02 - 10:05
    -- örneğin hafızayla ilgili
    bir beyin parçası --
  • 10:05 - 10:06
    ona yakından bakabiliriz.
  • 10:06 - 10:09
    Bu devrelerin yapısını
    inceleme şansını elde edebiliriz.
  • 10:09 - 10:11
    Belki bir gün bir anıyı okuyabiliriz.
  • 10:11 - 10:14
    Belki de bu devrelerin duyguları
    nasıl işlediğine bakıp
  • 10:15 - 10:18
    bizi biz yapmak üzere
  • 10:18 - 10:20
    beynin nasıl bir ağ
    oluşturduğuna bakabiliriz.
  • 10:20 - 10:23
    Ve elbette, umuyoruz ki,
    beyindeki hastalıkların
  • 10:23 - 10:25
    sebeplerini moleküler
    düzeyde belirleyebiliriz.
  • 10:26 - 10:28
    Örneğin ya hücrelerin içine bakıp, vay,
  • 10:28 - 10:31
    epilepsi sorunu yaşayan,
    parkinson geçiren
  • 10:31 - 10:34
    ya da başka bir şekilde hasar görmüş
  • 10:34 - 10:36
    bu beyin dokusundaki
  • 10:36 - 10:38
    değişmiş 17 molekül işte
    bunlar, diyebilseydik?
  • 10:38 - 10:41
    Hasar görmüş bu yapıların sistemli
    bir listesini oluşturabilirsek,
  • 10:41 - 10:43
    tedaviler için hedeflerimizi elde ederiz.
  • 10:43 - 10:45
    Onlara bağlanacak ilaçlar üretebiliriz.
  • 10:45 - 10:48
    Dünya çapında milyonlarca insanı etkileyen
  • 10:48 - 10:51
    Parkinson, epilepsi ya da
    başka hastalıkların tedavisi için
  • 10:51 - 10:54
    beynin farklı bölgelerine
    enerji gönderebiliriz.
  • 10:55 - 10:57
    Şimdilerde ilginç bir durum ortaya çıktı.
  • 10:57 - 11:00
    Biyotıp dünyasında numuneleri
    büyütmenin yardımcı olabileceği
  • 11:00 - 11:03
    başka problemlerin de olduğu ortaya çıktı.
  • 11:03 - 11:06
    Burada gördüğünüz bir gerçek
    bir insanın göğüs kanseri biyopsisi.
  • 11:07 - 11:08
    Kansere bakarsak,
  • 11:09 - 11:10
    bağışıklık sistemine bakarsak,
  • 11:10 - 11:13
    yaşlanmaya ve gelişime bakarsak --
  • 11:13 - 11:17
    bütün bu süreçler büyük ölçekli
    biyolojik sistemler içeriyorlar.
  • 11:17 - 11:21
    Fakat tabii ki, sorunlar
    o küçük nano-ölçekli
  • 11:21 - 11:25
    hücre ve organların işlemesini sağlayan
    o küçük makinelerle başlıyor.
  • 11:25 - 11:28
    Yani aslında başarmaya çalıştığımız şey,
  • 11:28 - 11:31
    bu teknolojiyi hayatın
    yapıtaşlarını haritalamak için
  • 11:31 - 11:33
    çeşitli hastalıklar
    çerçevesinde kullanabilmek.
  • 11:33 - 11:35
    Bir tümördeki moleküler
    değişimleri belirledikten sonra
  • 11:36 - 11:38
    onların peşinden daha
    zekice yöntemlerle gidip
  • 11:38 - 11:42
    tam olarak istediğimiz hücreleri
    öldürecek ilaçlar kullanabilir miyiz?
  • 11:42 - 11:44
    Pek çok ilaç, çok yüksek risk arz ediyor.
  • 11:44 - 11:46
    Hatta işler bazen tamamen tahmin işi.
  • 11:47 - 11:50
    Umudum bir ay yolculuğu kadar
    yüksek riskli ve belirsiz bir işi
  • 11:50 - 11:52
    daha güven veren bir işe çevirebilmek.
  • 11:52 - 11:54
    Eğer gerçekten aya indikleri ilk
  • 11:54 - 11:55
    ay yolculuğunu düşünürseniz,
  • 11:55 - 11:58
    o yolculuk sağlam bilimsel
    temellere sahipti.
  • 11:58 - 11:59
    Yer çekimini anlıyorduk,
  • 11:59 - 12:00
    aerodinamiği anlıyorduk.
  • 12:00 - 12:02
    Nasıl roket yapılır biliyorduk.
  • 12:02 - 12:04
    Bilimsel riskler kontrol altındaydı.
  • 12:05 - 12:07
    Yine de mühendislik anlamında
    inanılmaz bir atılımdı.
  • 12:07 - 12:10
    Ama tıpta her zaman bütün
    yasalar elimizde olmuyor.
  • 12:10 - 12:13
    Yer çekimine ve aerodinamiğe dair
  • 12:13 - 12:16
    bütün yasalara sahip miyiz?
  • 12:16 - 12:17
    Bana kalırsa teknolojiyle
  • 12:17 - 12:19
    - bugün konuştuğum
    gibi teknolojilerle -
  • 12:19 - 12:21
    onları türetebiliriz.
  • 12:21 - 12:24
    Yaşayan sistemlerdeki
    kalıpları haritalayabilir,
  • 12:24 - 12:28
    bizi uğraştıran hastalıkların
    üstesinden gelebiliriz.
  • 12:29 - 12:31
    Eşimle iki küçük çocuğumuz var
  • 12:31 - 12:34
    ve bir biyomühendis olarak
    bir umudum hayatı onlar için
  • 12:34 - 12:36
    bizimkinden daha güzel
    bir hâle getirmek.
  • 12:37 - 12:40
    Bir diğer umudum ise tıbbı ve biyolojiyi
  • 12:40 - 12:45
    talihle yönetilen ve yüksek riskli
    maceralar olmaktan çıkarıp
  • 12:45 - 12:49
    beceri ve çok çalışma sonucu başarılı
    olduğumuz alanlara çevirebilmek.
  • 12:49 - 12:51
    Bu hepimiz için büyük bir ilerleme olur.
  • 12:51 - 12:52
    Çok teşekkürler.
  • 12:52 - 13:02
    (Alkış)
Title:
Bebek bezleri beyinle ilgili bu yeni çalışmaya ilham kaynağı oldu
Speaker:
Ed Boyden
Description:

Nöromühendis Ed Boyden beyinlerimizdeki minik biyomoleküllerin düşüncelerimizi, hislerimizi ve duygularımızı nasıl oluşturduğunu ve alzheimer ve epilepsi gibi hastalıklara hangi moleküler değişimlerin sebep olduğunu bilmek istiyor. Bu görünmez yapılara yakından bakmaktansa, o şunu merak etti: Peki ya biz onları fiziksel olarak büyütürsek ve daha kolay görmemizi sağlarsak nasıl olur? Bebek bezlerinin şişmesini sağlayan polimerin, beynin yapısını anlamada nasıl anahtar bir rol oynayabileceğini öğrenin.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
13:15

Turkish subtitles

Revisions