Matematiği bu kadar çekici kılan nedir?
-
0:01 - 0:05Fransızlar’ın diğerlerinden daha iyi
yaptığı şey nedir? -
0:06 - 0:08Anket yaparsanız
-
0:08 - 0:10ilk üç cevap şöyle olurdu:
-
0:10 - 0:14Aşk, şarap ve mızmızlanma.
-
0:14 - 0:16(Kahkaha)
-
0:16 - 0:17Belki.
-
0:18 - 0:20Dördüncüsünü ben söyleyeyim:
-
0:20 - 0:21Matematik.
-
0:22 - 0:25Paris’te dünyadaki diğer tüm
şehirlerden daha fazla matematikçi -
0:25 - 0:26olduğunu biliyor muydunuz?
-
0:27 - 0:29Ve matematikçilerin isimlerinin
verildiği daha çok cadde. -
0:30 - 0:33Matematikçilerin Nobel Ödülü denilen,
-
0:33 - 0:3640 yaşın altındaki
matematikçileri ödüllendiren -
0:36 - 0:40Fields Madalyası
istatistiklerine bakarsanız, -
0:40 - 0:44Fransa’nın diğer ülkelerden
daha fazla madalyası -
0:44 - 0:45olduğunu göreceksiniz.
-
0:46 - 0:49Nedir bu matematikte bu kadar çekici olan?
-
0:50 - 0:53Sonuçta sıkıcı ve soyut görünüyor,
-
0:53 - 0:57numaralar, hesaplamalar
ve uygulanacak kurallar. -
0:59 - 1:01Matematik soyut olabilir,
-
1:01 - 1:02ama sıkıcı değildir
-
1:02 - 1:04ve hesaplamakla sınırlı değildir.
-
1:04 - 1:06Temel faaliyetimizi düşünme
-
1:06 - 1:08ve kanıtlamayla ilgilidir.
-
1:09 - 1:10Çoğumuzun övdüğü
-
1:10 - 1:12hayal gücüyle ilgilidir.
-
1:12 - 1:14Doğruyu bulmakla ilgilidir.
-
1:16 - 1:18Aylarca kafa yorduktan sonra
-
1:18 - 1:21sorununuzun çözüm yolunu bulmanın
-
1:21 - 1:24verdiği mutluluk gibisi yok.
-
1:25 - 1:29Büyük matematikçi André Weil bunu --
-
1:29 - 1:30şaka yapmıyorum --
-
1:30 - 1:31cinsel hazza benzetmiştir.
-
1:32 - 1:38Ama bu duygunun saatlerce hatta
günlerce sürebileceğini de eklemiştir. -
1:39 - 1:41Ödül büyük olabilir.
-
1:41 - 1:45Gizli matematiksel gerçekler
bütün fiziksel dünyamızın içindeler. -
1:46 - 1:48Duygularımızla algılayamıyoruz
-
1:48 - 1:51ama matematiksel
merceklerle görebiliyoruz. -
1:52 - 1:54Gözlerinizi bir an kapatın
-
1:54 - 1:57ve çevrenizde nelerin olduğunu düşünün.
-
1:58 - 2:02Her saniye milyarlarcası ve
milyarlarcası size çarpan -
2:02 - 2:05havadaki görünmez parçacıklar,
-
2:05 - 2:07hepsi de tam bir kaos içinde.
-
2:07 - 2:08Yine de,
-
2:08 - 2:13istatistikleri matematiksel fizikle
tam olarak bilinebilir. -
2:14 - 2:17Ve şimdi gözlerinizi
-
2:17 - 2:20bu parçacıkların hızlarının
istatistiklerine bakmak için açın. -
2:21 - 2:24Ünlü çan şeklindeki Gauss Eğrisi
-
2:24 - 2:26ya da Hataların Kanunu --
-
2:26 - 2:29ortalama davranışa göre sapmalar.
-
2:30 - 2:34Bu eğri bize parçacıkların
hızının istatistiklerini -
2:34 - 2:36aynı bir demografik eğrinin
-
2:36 - 2:40bireylerin yaşını
gösterdiği gibi gösteriyor. -
2:41 - 2:44Bu eğri en önemli eğrilerden biri.
-
2:44 - 2:47Ve tekrar tekrar biz matematikçiler için
-
2:47 - 2:50çok değerli olan evrenselliğin harika bir
-
2:50 - 2:53örneği olarak birçok teori ve
-
2:53 - 2:57deneyde karşımıza çıkıyor.
-
2:58 - 2:59Bu eğri hakkında,
-
2:59 - 3:02ünlü bilim adamı Francis Galton,
-
3:02 - 3:07“Eğer bilselerdi Yunanlar
bu eğriyi tanrılaştırırdı. -
3:07 - 3:10Anlamsızlığın en yüce kanunu” demiştir.
-
3:12 - 3:18Ve bu yüce tanrıçayı somutlaştırmak için
Galton kutusundan daha iyi bir yol yok. -
3:20 - 3:23Kutunun içinde küçük topların
-
3:23 - 3:28rastgele aşağı düşeceği dar tüneller var,
-
3:28 - 3:34sağa ya da sola veya sola, vs.
-
3:34 - 3:37Tamamen rastgele ve kaos içinde.
-
3:38 - 3:44Bu rastgele tünellerde
neler olacağına beraber bakalım. -
3:44 - 3:50(Kutu sallama)
-
3:50 - 3:52Bu biraz da egzersiz,
-
3:53 - 3:57çünkü birkaç trafik sıkışıklığını
gidermemiz lazım. -
4:00 - 4:01İşte.
-
4:01 - 4:05Rastgeleliğin bana sahnede
oyun oynayacağını düşünüyorsunuz. -
4:08 - 4:09Tamamdır.
-
4:10 - 4:13Anlamsızlığın en yüce tanrıçası.
-
4:13 - 4:15Gauss Eğrisi,
-
4:15 - 4:21bu saydam kutuda tıpkı
“Sandman”deki Düş gibi sıkışıp kalmış. -
4:23 - 4:25Size gösterdim,
-
4:25 - 4:31ama öğrencilerime bunun neden
başka bir eğri olamayacağını açıklıyorum. -
4:31 - 4:34Ve bu tanrıçanın gizemine dayanıyor,
-
4:34 - 4:39güzel bir tesadüfü güzel
bir açıklamayla değiştirerek. -
4:39 - 4:41Bütün bilimler böyledir.
-
4:42 - 4:48Ve güzelim matematiksel açıklamalar
sadece kendi tatminimiz için değiller. -
4:48 - 4:50Aynı zamanda dünya
görüşümüzü de değiştiriyorlar. -
4:51 - 4:52Örneğin,
-
4:52 - 4:53Einstein,
-
4:53 - 4:55Perrin,
-
4:55 - 4:56Smoluchowski,
-
4:56 - 4:59rastgele tünellerin
matematiksel analizlerini -
4:59 - 5:01ve Gauss Eğrisi’ni kullanarak
-
5:01 - 5:06dünyamızın atomlardan
oluştuğunu açıkladılar. -
5:08 - 5:09Bu, matematiğin dünya görüşümüzü
-
5:09 - 5:13kökten değiştirdiği ilk sefer değildi.
-
5:14 - 5:162.000 yıldan da önce,
-
5:16 - 5:18antik Yunan dönemlerinde,
-
5:20 - 5:21zaten ortaya çıkmıştı.
-
5:22 - 5:23O zamanlar,
-
5:23 - 5:26dünyanın yalnızca
küçük bir kısmı keşfedilmişti -
5:26 - 5:29ve Dünya sınırsız görünüyor olabilirdi.
-
5:30 - 5:32Ama dâhi Eratosten,
-
5:32 - 5:33matematiği kullanarak,
-
5:33 - 5:38Dünya’yı yüzde 2’lik
hata payıyla hesaplayabilmiştir. -
5:40 - 5:41Başka bir örnek daha.
-
5:42 - 5:461673’te, Jean Richer
-
5:46 - 5:53Cayenne’de sarkacın Paris’tekinden ufak
farkla daha yavaş sallandığını fark etti. -
5:54 - 5:59Sadece bu gözlem ve
dâhiyane matematikle, -
5:59 - 6:01Newton, Dünya’nın
-
6:01 - 6:07kutuplardan çok az basık
olduğu sonucunu çıkardı, -
6:07 - 6:08yüzde 0.3 kadar --
-
6:09 - 6:13o kadar küçük ki dünyanın gerçek
görünüşünde fark etmezdiniz bile. -
6:14 - 6:18Bu hikâyeler matematiğin,
-
6:18 - 6:23sezgilerimizin dışına çıkıp
-
6:24 - 6:27sonsuz görünen Dünya’yı
hesaplayabildiğini, -
6:27 - 6:29görünmez atomları görebildiğini
-
6:29 - 6:33veya şeklin algılanamayan çeşitlerini
keşfedebildiğini gösteriyor. -
6:33 - 6:37Bu konuşmadan aklınızda
kalması gereken bir şey varsa, -
6:37 - 6:38o da şudur:
-
6:38 - 6:42Matematik sezgilerimizin
ötesine geçmemize -
6:42 - 6:46ve algımızın ötesindeki bölgeleri
keşfetmemize olanak sağlar. -
6:48 - 6:51Hepinizin dâhil olduğu
modern bir örnek: -
6:51 - 6:53İnternet’te araştırma yapmak.
-
6:54 - 6:55Dünya Çapında Ağ,
-
6:55 - 6:57bir milyardan fazla internet sitesi --
-
6:57 - 6:59hepsine göz atmak mı istiyorsunuz?
-
7:00 - 7:01Programlama gücü iş görürdü
-
7:01 - 7:05ancak verideki gizli bilgiyi bulmada
matematiksel modelleme olmadan -
7:05 - 7:07faydasız olurdu.
-
7:08 - 7:11Basit bir sorunu ele alalım.
-
7:12 - 7:16Bir suç davasında çalışan bir
dedektif olduğunuzu hayal edin -
7:16 - 7:19ve birçok insanda gerçeklerin
kendi versiyonları var. -
7:20 - 7:22İlk kimle konuşmak istersiniz?
-
7:23 - 7:25Mantıklı yanıt:
-
7:25 - 7:26Birinci görgü tanıkları.
-
7:27 - 7:28Yani.
-
7:28 - 7:327 numaralı biri olduğunu varsayın,
-
7:32 - 7:34size bir hikâye anlatıyor,
-
7:34 - 7:36nereden duyduğunu sorunca,
-
7:36 - 7:39kaynak olarak
3 numaralı kişiyi gösteriyor. -
7:39 - 7:41Ve belki de 3 numaralı kişi de
-
7:41 - 7:44birincil kaynak olarak
1 numaralı kişiyi gösteriyor. -
7:44 - 7:46Şimdi 1 numara birinci görgü tanığı,
-
7:46 - 7:49kesinlikle öncelikle onunla
konuşmak istiyorum. -
7:50 - 7:51Ve grafikten
-
7:51 - 7:554 numaralı kişinin de birinci
görgü tanığı olduğunu görüyoruz. -
7:55 - 7:57Ve belki de ilk onunla görüşmek isteriz,
-
7:57 - 7:59çünkü onu işaret eden daha çok insan var.
-
8:00 - 8:03Peki, bu kolaydı.
-
8:03 - 8:08Ya şahitlik eden bir sürü
insan olsaydı ne yapardınız? -
8:09 - 8:10Bu grafik
-
8:10 - 8:16karmaşık bir suç
davasındaki bütün şahitler de olabilir, -
8:16 - 8:20birbirlerini işaret eden,
birbirlerini gösteren -
8:20 - 8:22İnternet sayfaları da olabilir.
-
8:23 - 8:25Hangisi daha güvenilir?
-
8:26 - 8:27Pek açık değil.
-
8:28 - 8:30PageRank’e girin,
-
8:30 - 8:33Google’ın erken mihenk taşlarından biri.
-
8:33 - 8:38Bu algoritma en alakalı internet
sayfalarını bulmak için -
8:38 - 8:41Galton Kutusu’nda kullandığımız
rastgelelikle aynı şekilde -
8:41 - 8:47matematiksel rastgelelik
kanunlarını kullanıyor. -
8:47 - 8:50Bu grafiğe bir kısım küçük,
-
8:50 - 8:53dijital bilye gönderelim
-
8:53 - 8:56ve rastgele gidip gelmelerini izleyelim.
-
8:56 - 8:58Bir sayfaya her geldiklerinde
-
8:58 - 9:02rastgele seçilmiş bir bağlantıyla
diğerine geçecekler. -
9:02 - 9:04Tekrar, tekrar ve tekrar.
-
9:04 - 9:06Ve küçük, büyüyen direkler,
-
9:06 - 9:10bir sayfanın bilyeler tarafından
ne kadar ziyaret edildiğinin -
9:10 - 9:12kaydını tutacak.
-
9:12 - 9:13Haydi bakalım.
-
9:13 - 9:15Rastgelelik, rastgelelik.
-
9:16 - 9:17Ve zaman içinde,
-
9:17 - 9:21eğlenceyi artırmak için geçişleri
tamamıyla rastgele yapalım. -
9:22 - 9:24Şuna bakın:
-
9:24 - 9:27Kaostan bir çözüm ortaya çıkıyor.
-
9:27 - 9:30En yüksek direkler diğerlerinden daha iyi
-
9:30 - 9:34bağlantısı olan ve
daha fazla işaret edilen -
9:34 - 9:36sayfaları gösteriyor.
-
9:36 - 9:38Hangi sayfaları
-
9:38 - 9:41ilk önce deneyeceğimizi
açıkça görüyoruz. -
9:42 - 9:43Bir kez daha,
-
9:43 - 9:45sonuç kaostan ortaya çıkıyor.
-
9:46 - 9:48Elbette o zamandan beri,
-
9:48 - 9:52Google daha karmaşık algoritmalar buldu,
-
9:52 - 9:54ama yine de bu çok güzeldi.
-
9:55 - 9:56Ve hâlâ,
-
9:56 - 9:58bir milyonda yalnızca bir sorun.
-
9:59 - 10:01Dijital alanın ilerleyişiyle,
-
10:01 - 10:06daha fazla sorun
matematiksel analizle çözüldü, -
10:06 - 10:10matematikçilerin işi
daha yararlı hâle geldi, -
10:11 - 10:14öyle ki birkaç yıl önce,
-
10:14 - 10:18Wall Street Journal tarafından
2009’da yayınlanan -
10:18 - 10:22en iyi ve en kötü işler araştırmasında
-
10:22 - 10:25yüzlerce iş arasından
bir numara gösterildi. -
10:25 - 10:27Matematikçi --
-
10:27 - 10:29dünyadaki en iyi iş.
-
10:30 - 10:33Bunun nedeni uygulamalar:
-
10:33 - 10:35İletişim teorisi,
-
10:35 - 10:37bilgi teorisi,
-
10:37 - 10:38oyun teorisi,
-
10:38 - 10:39basınçlı algılama,
-
10:39 - 10:41makine öğrenimi,
-
10:41 - 10:43grafik analizi,
-
10:43 - 10:44harmonik analiz
-
10:44 - 10:47ve belki olasılıksal süreçler,
-
10:47 - 10:49doğrusal programlama
-
10:49 - 10:51ya da akışkan simülasyonu.
-
10:51 - 10:55Bu alanların her biri
muazzam bir endüstriyel uygulama. -
10:55 - 10:56Bunların vasıtası ile,
-
10:56 - 10:58matematikte çok para var.
-
10:59 - 11:01Kabul etmem gerekir ki
-
11:01 - 11:04iş matematikten para yapmak olunca
-
11:04 - 11:08Amerikalılar açık ara dünya şampiyonu.
-
11:08 - 11:12Dâhi, sembolik milyarderleri,
inanılmaz, dev şirketleriyle -
11:12 - 11:16ve hepsi nihayetinde
iyi algoritmaya dayanıyor. -
11:17 - 11:21Bütün bu güzellik, fayda ve zenginlikle
-
11:21 - 11:23matematik gerçekten daha
çekici görünüyor. -
11:24 - 11:26Ama sakın
-
11:26 - 11:30matematik araştırmacısının hayatının
kolay olduğunu sanmayın. -
11:31 - 11:34İçinde karışıklık,
-
11:34 - 11:35hüsran
-
11:36 - 11:39ve kavrayış için umutsuz bir mücadele var.
-
11:40 - 11:42Size şimdi
-
11:42 - 11:46matematik hayatımdaki en
çarpıcı günlerden birini anlatacağım. -
11:47 - 11:48Ya da en çarpıcı
-
11:48 - 11:49gecelerden biri mi demeliydim?
-
11:51 - 11:52O zamanlar,
-
11:52 - 11:55Princeton İleri Çalışmalar
Enstitüsü’nde kalıyordum -- -
11:55 - 11:57uzun yıllar Albert Einstein'ın eviydi
-
11:57 - 12:02ve tartışmalı olarak matematiksel
araştırmaların kutsal mekânı sayılıyor. -
12:03 - 12:07O gece anlaşılması zor bir
kanıt üzerinde çalışıyordum -
12:07 - 12:08ve bitmemişti.
-
12:09 - 12:12Kanıt, elektron kitlesi olan
-
12:12 - 12:15plazmaların paradoksik
kararlılık özelliğini -
12:15 - 12:17anlamaya dayalıydı.
-
12:18 - 12:21Plazmanın kusursuz dünyasında,
-
12:21 - 12:23çarpışma yoktur
-
12:23 - 12:27ve alışık olduğumuz kararlılık
sağlayan sürtünme yoktur. -
12:27 - 12:29Yine de,
-
12:29 - 12:32bir plazmanın dengesini
çok az bozarsanız, -
12:32 - 12:34ortaya çıkan elektrik alanının
-
12:34 - 12:37kendiliğinden ortadan kalktığını
-
12:37 - 12:39ya da gizemli bir sürtünme kuvvetiyle
-
12:39 - 12:42yok olduğunu göreceksiniz.
-
12:43 - 12:45Bu paradoksik etki,
-
12:45 - 12:46Landau sönümlemesi,
-
12:46 - 12:49en önemli plazma bilimlerindendir
-
12:49 - 12:52ve matematiksel fikirler
sonucu keşfedilmiştir. -
12:53 - 12:54Ama hâlâ
-
12:54 - 12:58bu etkinin tam bir
matematiksel açıklaması yoktu. -
12:58 - 13:03Eski öğrencim ve baş ortağım
Clément Mouhot ile birlikte, -
13:03 - 13:05Paris'te,
-
13:05 - 13:09böylesi bir kanıt üzerinde
aylarca çalıştık. -
13:10 - 13:11Aslında,
-
13:11 - 13:16yanlışlıkla bunu çözebileceğimizi
açıklamıştım bile. -
13:16 - 13:18Ama gerçekte,
-
13:18 - 13:20kanıt işe yaramıyordu.
-
13:20 - 13:25100’lerce sayfa karmaşık,
matematiksel tartışmalara, -
13:25 - 13:26bir yığın keşfe ve
-
13:26 - 13:28devasa hesaplamalara rağmen,
-
13:28 - 13:29işe yaramıyordu.
-
13:29 - 13:31O gece Princeton’da,
-
13:31 - 13:35tartışmalar zincirindeki
mutlak boşluk beni deli ediyordu. -
13:36 - 13:40Bütün enerjimi, tecrübemi ve
numaralarımı ortaya koyuyordum, -
13:40 - 13:42ama hiçbir şey olmuyordu.
-
13:43 - 13:46Gece saat 1, 2, 3.
-
13:46 - 13:48İşe yaramıyordu.
-
13:49 - 13:53Saat 4 civarı, moralim bozuk
olarak yatağa girdim. -
13:54 - 13:56Birkaç saat sonra,
-
13:56 - 13:58kalktım ve dedim,
-
13:58 - 14:01“Ah, çocukları okula bırakmam gerek--”
-
14:01 - 14:02O da ne?
-
14:02 - 14:04Yemin ederim ki kafamda bir ses duydum.
-
14:05 - 14:07“İkinci devreyi diğer tarafa koy,
-
14:07 - 14:09Fourier dönüşümü ve L2’yi ters çevir.”
-
14:09 - 14:10(Kahkaha)
-
14:10 - 14:12Kahretsin,
-
14:12 - 14:14çözümün başlangıcı buydu!
-
14:16 - 14:17Görüyorsunuz,
-
14:17 - 14:19biraz dinlendiğimi zannetmiştim,
-
14:19 - 14:22ama beynim çalışmaya devam etti.
-
14:23 - 14:25O anlarda,
-
14:25 - 14:27kariyerinizi ya da iş
arkadaşlarınızı düşünmüyorsunuz, -
14:27 - 14:31bu problemle aranızdaki
tam anlamıyla bir savaş. -
14:32 - 14:33Bununla beraber,
-
14:33 - 14:37sıkı çalışmanıza ödül olarak
terfi almanızdan bir zarar gelmez. -
14:38 - 14:43Landau sönümlemesinin muazzam
analizini tamamladıktan sonra, -
14:43 - 14:45şanslıyım ki
-
14:45 - 14:48gıptayla bakılan Fields Madalyası'nı
-
14:48 - 14:51bizzat Hindistan başbakanından
-
14:51 - 14:54Ağustos 2010’da, Haydarabad’da aldım.
-
14:55 - 14:59Matematikçilerin hayal
bile edemeyeceği bir rüya, -
14:59 - 15:01yaşadığım sürece unutmayacağım bir gün.
-
15:02 - 15:04O tarz bir durumdayken
-
15:04 - 15:06ne düşünürsünüz?
-
15:06 - 15:07Gurur, değil mi?
-
15:08 - 15:11Ve bunu mümkün kılan
iş arkadaşlarına minnettarlık. -
15:12 - 15:15Ortak bir macera olduğundan,
-
15:15 - 15:19bunu paylaşmalısınız,
yalnızca iş arkadaşlarınızla değil. -
15:20 - 15:22İnanıyorum ki matematiksel
bir araştırmanın -
15:22 - 15:25heyecanını herkes takdir eder
-
15:25 - 15:30ve arkasındaki insanların
ve fikirlerin hikâyesini paylaşır. -
15:30 - 15:35Ben de personelimle birlikte
Institut Henri Poincare’de çalışıyorum, -
15:35 - 15:40ortaklarla ve dünya çapında
matematiksel iletişimin sanatçılarıyla -
15:40 - 15:45ve kendi çok özel matematik
müzemizi kurma amacıyla. -
15:47 - 15:48Birkaç yıl içinde,
-
15:49 - 15:50Paris’e geldiğinizde,
-
15:50 - 15:56harika gevrek bageti
ve bezeyi tattıktan sonra -
15:56 - 16:00bizi, Institut Henri Poincare’de
ziyaret edin ve -
16:00 - 16:02matematik hayalini bizimle paylaşın.
-
16:02 - 16:04Teşekkür ederim.
-
16:04 - 16:11(Alkış)
- Title:
- Matematiği bu kadar çekici kılan nedir?
- Speaker:
- Cédric Villani
- Description:
-
Gizli gerçekler hayatımızın içindeler; duyularımızla algılayamıyoruz ama matematik bizim sezgilerimizin dışına çıkıp bu gizemi açığa çıkarmamıza olanak sağlıyor. Matematikteki önemli gelişmelerin bu incelemesinde, Fields Madalyası sahibi Cédric Villani keşfetmenin heyecanından ve matematikçilerin bazen kafa karıştırıcı olabilen yaşantısından bahsediyor."Güzelim matematiksel açıklamalar yalnızca kendi tatminimiz için değildir," diyor. "Dünya görüşümüzü değiştiriyorlar."
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 16:23
Meric Aydonat edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Eren Gokce approved Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Eren Gokce edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Eren Gokce edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Sancak Gülgen accepted Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Sancak Gülgen edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Mustafa GÜL edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? | ||
Mustafa GÜL edited Turkish subtitles for What's so sexy about math? |