Return to Video

Sıkkınlık nasıl en parlak fikirlere neden olur?

  • 0:01 - 0:05
    Oğlum ve iPhone, üç hafta arayla
  • 0:05 - 0:07
    Haziran 2007'de doğdular.
  • 0:08 - 0:11
    Erkenden benimseyenler bu
    yeni muhteşem aleti ellerine almayı
  • 0:11 - 0:14
    beklemek için dışarıda
    sıraya girdiklerinde,
  • 0:14 - 0:18
    ben ellerimde bana
    sürekli bildirim gönderen
  • 0:18 - 0:20
    başka bir şeyle, evde mahsur kalmıştım --
  • 0:20 - 0:22
    (Gülüşmeler)
  • 0:22 - 0:25
    yalnızca hareket eden bir pusette
  • 0:25 - 0:30
    ve tamamen sessizlikte
    uyuyabilen zavallı, sancılı bir bebek.
  • 0:30 - 0:33
    Günde gerçekten
    10 ila 15 mil yürüyordum
  • 0:33 - 0:35
    ve bebeğin verdiği kilo gitmişti.
  • 0:35 - 0:37
    Bu kısım muhteşemdi.
  • 0:37 - 0:39
    Fakat, ben sıkılmıştım.
  • 0:39 - 0:42
    Anne olmadan önce,
    Concorde kaza yaptığında
  • 0:42 - 0:44
    aceleyle oraya giden bir gazeteciydim.
  • 0:44 - 0:47
    Sırbistan'da devrim
    olduğunda Belgrad'a giden
  • 0:47 - 0:49
    ilk kişilerden birisi bendim.
  • 0:49 - 0:52
    Şimdi bitkinim.
  • 0:52 - 0:55
    Yürüyüş haftalarca devam etti.
  • 0:55 - 1:01
    Üç ay içerisinde bir şeyler
    değişene dek sürdü.
  • 1:01 - 1:03
    Ben kaldırımları arşınladıkça,
  • 1:03 - 1:06
    zihnim de dolaşmaya başladı.
  • 1:06 - 1:10
    Tekrar uyuduğumda ne yapacağımı
    hayal etmeye başladım.
  • 1:10 - 1:12
    Sonra sancı yok oldu
  • 1:12 - 1:15
    ve ben de bir iPhone aldım
  • 1:15 - 1:18
    ve tüm o saatleri,
    eyleme geçerek harcadım.
  • 1:18 - 1:22
    Hayalimdeki iş olan radyo
    şovu sunuculuğunu yarattım.
  • 1:22 - 1:24
    Artık savaş bölgelerine
    aceleyle gitmek yoktu,
  • 1:24 - 1:26
    fakat akıllı telefonum sayesinde
  • 1:26 - 1:28
    hem anne hem de gazeteci olabilirdim.
  • 1:28 - 1:33
    Aynı anda hem oyun alanında
    hem de Twitter'da olabilirdim.
  • 1:34 - 1:35
    Evet, pekala, bunu düşündüğümde,
  • 1:35 - 1:38
    teknoloji gelip her şeyi ele geçirdiğinde,
  • 1:38 - 1:40
    bu, iğneyle kuyu kazdığım andı.
  • 1:40 - 1:43
    Bunu şöyle resmetmenizi istiyorum:
  • 1:43 - 1:45
    bir ortam akışı
    sunuyorsunuz ve değerli radyo
  • 1:45 - 1:48
    dolarlarına yaptığınız yatırım,
  • 1:48 - 1:49
    buna değiyor.
  • 1:50 - 1:54
    Amacım, seyirci
    miktarını on kat arttırmaktı.
  • 1:54 - 1:56
    Bir gün beyin fırtınası yaptım,
  • 1:56 - 1:58
    sizler gibi
  • 1:58 - 2:00
    ve bir faydası olmadı.
  • 2:00 - 2:02
    Bu, yazarın
    tıkanmasından farklı, değil mi?
  • 2:02 - 2:05
    Orada ortaya çıkarılmayı
    bekleyen bir şeyler varmış gibi değil.
  • 2:05 - 2:06
    Ortada hiçbir şey yoktu.
  • 2:06 - 2:08
    Geriye dönük
    düşünmeye başladım:
  • 2:08 - 2:11
    En son ne zaman gerçekten
    iyi bir fikir bulmuştum?
  • 2:11 - 2:13
    Evet, bu lanet bebek
    arabasını iterken bulmuştum.
  • 2:14 - 2:17
    Artık gün içerisindeki tüm
    çatlaklar, telefonla doluyordu.
  • 2:17 - 2:21
    Kahvemi beklerken
    manşetleri kontrol ediyordum.
  • 2:21 - 2:25
    Koltukta otururken
    takvimimi düzenliyordum.
  • 2:25 - 2:28
    Mesajlaşma her anımı, iş arkadaşlarıma
  • 2:28 - 2:31
    ve sevgili kocama ne kadar
    duyarlı bir insan olduğumu gösterme
  • 2:31 - 2:33
    şansına çevirmişti
  • 2:34 - 2:36
    veya en azından Pinterest'teki
    sayfam için diğer mükemmel
  • 2:36 - 2:38
    koltuğu bulma şansı elimdeydi.
  • 2:39 - 2:42
    Hiç sıkılmadığımı fark ettim.
  • 2:42 - 2:45
    Her neyse, zaten yalnızca
    sıkıcı insanlar sıkılmazlar mı?
  • 2:45 - 2:47
    Sonra merak etmeye başladım:
  • 2:47 - 2:49
    Sıkıldığımız zaman bize aslında ne olur?
  • 2:49 - 2:53
    Daha da önemlisi: Hiç
    sıkılmazsak bize ne olur?
  • 2:53 - 2:58
    Peki bu insani duygulardan
    tamamen kurtulabilsek ne olurdu?
  • 2:58 - 3:02
    Nörologlarla ve bilişim psikologlarıyla
    konuşmaya başladım ve bana
  • 3:02 - 3:05
    söyledikleri şey, büyüleyiciydi.
  • 3:05 - 3:07
    Görünen o ki, sıkıldığınız zaman,
  • 3:07 - 3:11
    beyninizde "varsayılan mod"
    adında bir ağı yakıyorsunuz.
  • 3:11 - 3:16
    Yani vücudumuz, biz çamaşırları
    katlarken veya işe doğru yürürken
  • 3:16 - 3:17
    oto-pilota geçiyor,
  • 3:17 - 3:20
    fakat aslında beynimiz bu
    anda gerçekten meşgul oluyor.
  • 3:20 - 3:23
    Karşınızda sıkıntı
    araştırmacısı Dr. Sandi Mann.
  • 3:24 - 3:27
    (Ses) Dr. Sandi Mann:
    Hayal kurmaya başladığınızda
  • 3:27 - 3:28
    ve zihninizi gezinmeye bıraktığınızda,
  • 3:28 - 3:31
    bilincin biraz ötesinde,
    biraz bilinçaltına doğru
  • 3:31 - 3:33
    düşünmeye başlarsınız
  • 3:33 - 3:36
    ve bu da bir takım farklı
    bağlantıların oluşmasına yol açar.
  • 3:36 - 3:37
    Bu aslında gerçekten muhteşem.
  • 3:38 - 3:40
    Manoush Zomorodi: Çok muhteşem, değil mi?
  • 3:40 - 3:42
    Bu benim fMRI'daki beynim
  • 3:42 - 3:46
    ve öğrendim ki, varsayılan mod,
    farklı fikirleri birleştirdiğimizde,
  • 3:46 - 3:49
    en rahatsız edici
    sorunlarımızı çözdüğümüzde ve
  • 3:49 - 3:52
    "otobiyografik planlama" adlı
    şeyi yaptığımızda gerçekleşiyor.
  • 3:52 - 3:54
    Bu, yaşamda geçmişe doğru baktığımız,
  • 3:54 - 3:57
    büyük anları not ettiğimiz,
    kişisel bir anlatı oluşturduğumuz
  • 3:57 - 3:58
    ve amaçlar oluşturduğumuz,
  • 3:59 - 4:02
    onlara ulaşmak için atacağımız
    adımları belirlediğimiz andır.
  • 4:02 - 4:06
    Fakat artık koltuğa uzanıyoruz ve
    bir Google dökümanı güncelliyoruz veya
  • 4:06 - 4:08
    e-postaya cevap veriyoruz.
  • 4:08 - 4:11
    Buna "işleri halletmek" diyoruz,
  • 4:11 - 4:14
    fakat nörolog Dr. Daniel Levitin,
    aslında yaptığımız bu şeyi
  • 4:14 - 4:15
    şöyle tanımlıyor.
  • 4:16 - 4:19
    (Ses) Dr. Daniel Levitin:
    Dikkatinizi ne zaman bir yerden
  • 4:19 - 4:20
    başka bir yere çekseniz,
  • 4:20 - 4:23
    beyniniz, bunu başarmak için
    beyindeki besinleri kullanan
  • 4:23 - 4:26
    bir nörokimyasal şalteri
    çalıştırmak zorundadır.
  • 4:26 - 4:29
    Yani eğer çoklu bir göreve girişiyorsanız,
  • 4:29 - 4:31
    bir kerede dört
    veya beş şey yapmak gibi,
  • 4:31 - 4:33
    aslında aynı anda dört,
    beş şey yapıyor olmazsınız,
  • 4:33 - 4:35
    çünkü beyin böyle çalışmaz.
  • 4:35 - 4:38
    Aksine, bir şeyden diğerine
    hızlıca geçiş yapıyor olursunuz,
  • 4:38 - 4:40
    her seferinde sinirsel
    kaynak tüketirsiniz.
  • 4:40 - 4:44
    (Ses) MZ: Değiştir, değiştir, değiştir,
    glikoz kullanıyorsun, glikoz, glikoz.
  • 4:44 - 4:47
    (Ses) DL: Kesinlikle doğru ve
    kısıtlı bir glikoz desteğimiz var.
  • 4:48 - 4:50
    MZ: On yıl önce,
    çalışırken dikkatimizi üç dakikada
  • 4:50 - 4:51
    bir değiştirirdik.
  • 4:51 - 4:54
    Artık 45 saniyede bir yapıyoruz
  • 4:54 - 4:56
    ve tüm gün yapıyoruz.
  • 4:56 - 4:59
    Ortalama bir insan, günde
    74 kez e-posta kontrolü yapıyor
  • 4:59 - 5:02
    ve günde 566 kez bilgisayardaki
  • 5:02 - 5:06
    görevlerini değiştiriyor.
  • 5:06 - 5:09
    Bunları bilişim profesörü
    Dr. Gloria Mark ile konuşarak
  • 5:09 - 5:11
    keşfettim.
  • 5:11 - 5:15
    (Ses) Dr. Gloria Mark:
    Görüyoruz ki insanlar stresliyken,
  • 5:15 - 5:18
    dikkatlerini daha hızlı
    değiştirme eğilimine sahipler.
  • 5:18 - 5:20
    Ayrıca, oldukça ilginç bir şey bulduk,
  • 5:20 - 5:26
    bir insan ne kadar az uyku
    alırsa, Facebook'u kontrol etme
  • 5:26 - 5:28
    eğilimleri de o kadar artıyor.
  • 5:28 - 5:32
    Yani bu kısır, alışılmış döngüdeyiz.
  • 5:32 - 5:34
    MZ: Peki bu döngü kırılabilir mi?
  • 5:34 - 5:38
    Bu kısır döngüyü kırarsak ne olur?
  • 5:39 - 5:42
    Belki dinleyicilerim
    bana yardımcı olabilir.
  • 5:43 - 5:46
    Gün içerisindeki bu
    çatlakları kurtarsak ne olurdu?
  • 5:47 - 5:50
    Yaratıcılığımızı hızla
    başlatmamıza yardımcı olabilir mi?
  • 5:51 - 5:55
    Projeye "Sıkkın ve Zeki" adını verdik.
  • 5:56 - 5:59
    Ben yüzlerce insanın
    katılmasını beklemiştim, bilirsiniz,
  • 5:59 - 6:02
    fakat binlerce insan başvurmaya başladı.
  • 6:02 - 6:05
    Telefonlarıyla ilişkileri
    bir tür "eş-bağımlı"
  • 6:05 - 6:08
    ilişkiye dönüştüğünden
    endişe duydukları için de bunu
  • 6:08 - 6:12
    yaptıklarını söylediler.
  • 6:12 - 6:16
    (Ses) Adam: Bir bebek ve
    ayıcığı veya bir bebek ve emziği
  • 6:16 - 6:18
    arasındaki ilişki
  • 6:18 - 6:21
    ya da bir yabancının kucağından sıkılmış
  • 6:21 - 6:24
    annesini isteyen bir bebek --
  • 6:24 - 6:25
    (Gülüşmeler)
  • 6:25 - 6:28
    benim telefonumla
    aramdaki ilişki de bu.
  • 6:28 - 6:31
    (Ses) Kadın: Telefonumu bir
    güç aracı olarak görüyorum:
  • 6:31 - 6:35
    inanılmaz kullanışlı, fakat
    düzgün kullanmıyorsan da tehlikeli.
  • 6:35 - 6:37
    (Ses) Kadın 2: Eğer
    yeterince dikkat etmezsem,
  • 6:37 - 6:40
    birdenbire bir saattir
    çok saçma bir şeyler yapıyor
  • 6:40 - 6:42
    olduğumu fark ediyorum.
  • 6:42 - 6:44
    MZ: Tamam, ama bir
    gelişmeyi ölçmek için verilere
  • 6:44 - 6:45
    ihtiyacımız var, değil mi?
  • 6:45 - 6:48
    Çünkü son zamanlarda böyle yapıyoruz.
  • 6:48 - 6:51
    Biz de telefonumuzda ne kadar
    zaman harcadığımızı ölçebilecek
  • 6:51 - 6:53
    birkaç uygulama ile işbirliği yaptık.
  • 6:53 - 6:54
    Eğer insanlardan telefonlarında
  • 6:54 - 6:57
    daha az vakit geçirmeleri için başka bir
  • 6:57 - 6:59
    uygulama indirmelerini
    istemem ironik geliyorsa:
  • 6:59 - 7:01
    evet, insanlarla
    oldukları yerde buluşmalısınız.
  • 7:01 - 7:03
    (Gülüşmeler)
  • 7:03 - 7:05
    Mücadele haftasından önce
  • 7:05 - 7:08
    telefonlarımızda günde
    iki saat ortalama alıyorduk
  • 7:08 - 7:09
    ve 60 kontrol,
  • 7:09 - 7:12
    bilirsiniz, hızlı kontrol gibi,
    yeni bir postam var mı?
  • 7:12 - 7:14
    Bard Kolejinden
    Tina'nın kendisiyle ilgili
  • 7:14 - 7:16
    keşfettiği şey şöyle;
  • 7:17 - 7:19
    (Ses) Tina: Bu zamana dek
  • 7:19 - 7:22
    telefonumda günde ortala
    150, 200 dakika geçiriyordum
  • 7:22 - 7:26
    ve telefonumu günde
    70 ila 100 kez elime alıyordum.
  • 7:26 - 7:28
    Bu konuyla alakalı,
  • 7:28 - 7:31
    çünkü bu, daha yaratıcı,
    daha kendime dönük bir
  • 7:31 - 7:34
    şeylere harcayabileceğim
    kadar uzun bir zaman,
  • 7:34 - 7:37
    çünkü telefon elimdeyken
    önemli bir şey yapmıyorum.
  • 7:37 - 7:41
    MZ: İnsanlar da tıpkı Tina gibi
    kendilerini gözlemlemeye başladılar.
  • 7:41 - 7:43
    Mücadele haftasına hazırlanıyorlardı.
  • 7:43 - 7:45
    O Pazartesi,
  • 7:45 - 7:48
    mesaj kutularındaki talimatlara
    ve denenecek bir deneye
  • 7:48 - 7:50
    uyandılar.
  • 7:50 - 7:52
    Gün bir:
  • 7:52 - 7:53
    "Onu cebine koy."
  • 7:53 - 7:56
    Telefonu elinden bırak.
  • 7:56 - 7:59
    Tüm gün kontrol etme
    refleksini yok edip edemediğini gör,
  • 7:59 - 8:00
    sadece bir gün için.
  • 8:00 - 8:02
    Kolay geliyor olabilir,
  • 8:02 - 8:03
    henüz denemediniz.
  • 8:03 - 8:05
    İşte dinleyicimiz Amanda Itzko.
  • 8:05 - 8:09
    (Ses) Amanda Itzko:
    Kesinlikle sinirlerim bozuluyor.
  • 8:09 - 8:11
    Biraz çılgın gibi hissediyorum,
  • 8:11 - 8:16
    çünkü bir odadan diğer odaya
    geçerken bile telefonumu
  • 8:16 - 8:20
    elime aldığımı fark ettim,
  • 8:20 - 8:21
    asansöre binerken,
  • 8:21 - 8:25
    ve hatta -- bu gerçekten
    sesli söylemekten en çok
  • 8:25 - 8:27
    utandığım kısım --
  • 8:27 - 8:28
    arabadayken.
  • 8:28 - 8:30
    MZ: Hadi be.
  • 8:30 - 8:31
    Evet, fakat Amanda öğrendi ki,
  • 8:31 - 8:35
    bu sinirlenme hissi onun hatası değil.
  • 8:35 - 8:39
    Teknoloji, bu davranışı
    tetiklemek için oluşturuldu.
  • 8:39 - 8:42
    (Gülüşmeler)
  • 8:44 - 8:46
    Yani, değil mi?
  • 8:46 - 8:49
    Karşınızda, eski
    Google tasarımcısı, Tristan Harris.
  • 8:49 - 8:53
    (Ses) Tristan Harris: Eğer ben
    Facebook, Netflix veya Snapchat isem,
  • 8:53 - 8:55
    işi sizin ilginizi çekmek olan
  • 8:55 - 8:57
    binlerce mühendisim var demektir.
  • 8:57 - 8:59
    Bunda çok iyiyim
  • 8:59 - 9:00
    ve hiç durmanı istemiyorum.
  • 9:00 - 9:03
    Netflix'in başkanı
    geçenlerde şöyle söyledi,
  • 9:03 - 9:06
    "En büyük rakiplerimiz
    Facebook, YouTube ve uyku."
  • 9:06 - 9:09
    Yani dikkatinizi harcayabileceğiniz
    milyonlarca yer var
  • 9:09 - 9:11
    ama bunun için bir savaş sürüyor.
  • 9:11 - 9:13
    MZ: Yani, o hissi bilirsiniz:
  • 9:13 - 9:15
    "Transparent" dizisinin
    o muhteşem son bölümü
  • 9:15 - 9:17
    ve bir sonraki oynamaya başlar,
  • 9:17 - 9:20
    siz de tamam dersiniz,
    uyumayıp izleyeceğim.
  • 9:20 - 9:23
    LinkedIn ilerleme çubuğu size
    mükemmel bir profile ne kadar
  • 9:23 - 9:25
    yaklaştığınızı gösterir,
  • 9:25 - 9:28
    siz de biraz daha
    kişisel bilgi eklersiniz.
  • 9:28 - 9:30
    Bir UX tasarımcısının söylediği gibi,
  • 9:30 - 9:34
    müşterilerine "kullanıcı" adıyla
    hitap eden tek insanlar, uyuşturucu
  • 9:34 - 9:36
    satıcıları ve teknoloji uzmanlarıdır.
  • 9:36 - 9:37
    (Gülüşmeler)
  • 9:37 - 9:40
    (Alkış)
  • 9:43 - 9:47
    Kullanıcılar da, bildiğimiz
    gibi, çok fazla para ederler.
  • 9:47 - 9:50
    Karşınızda, eski Facebook üretim müdürü
  • 9:50 - 9:53
    ve yazarı, Antonio García Martínez.
  • 9:54 - 9:57
    (Ses) Antonio García Martínez:
    Söylenen şu, eğer bir ürün ücretsizse,
  • 9:57 - 9:59
    o zaman ürün
    sizsinizdir; ilginiz, üründür.
  • 10:00 - 10:01
    Peki ilginizin değeri nedir?
  • 10:01 - 10:03
    Sadece Facebook'ta
    veya bir uygulamada değil,
  • 10:03 - 10:05
    bir yerde bir sayfa açtığınızda
  • 10:05 - 10:08
    bir reklam etkisinin ederini
    ölçmek için günde milyarlarca kez,
  • 10:08 - 10:10
    anında bir açık artırma yapılıyor.
  • 10:10 - 10:14
    MZ: Bu arada, ortalama bir insan
    yaşamının iki senesini Facebook'ta
  • 10:14 - 10:15
    geçirmiş olacak.
  • 10:15 - 10:17
    Mücadele haftasına dönelim.
  • 10:17 - 10:20
    Birdenbire, bir
    yaratıcılık doğduğunu gördük.
  • 10:20 - 10:22
    İşte New York'tan Lisa Alpert.
  • 10:23 - 10:25
    (Ses) Lisa Alpert: Sanırım sıkılmıştım.
  • 10:25 - 10:30
    Birden, istasyonun yukarısına
    çıkan merdivenlere baktım ve
  • 10:30 - 10:31
    şöyle düşündüm, bilirsiniz,
  • 10:31 - 10:34
    az önce o merdivenlerden
    indim, fakat tekrar çıkabilirim
  • 10:34 - 10:37
    ve sonra tekrar inebilirim
    ve spor yapmış olabilirim.
  • 10:37 - 10:38
    Ben de yaptım,
  • 10:38 - 10:42
    sonra biraz daha zamanım
    vardı, tekrar ve tekrar yaptım,
  • 10:42 - 10:44
    10 kez yapmıştım.
  • 10:44 - 10:46
    Bir spor çalışmasını tamamlamış oldum.
  • 10:46 - 10:49
    R trenine bitkin bir şekilde bindim,
  • 10:49 - 10:51
    ama, vay, bu bana
    daha önce hiç olmamıştı.
  • 10:51 - 10:53
    Bu nasıl oldu?
  • 10:53 - 10:54
    (Gülüşmeler)
  • 10:54 - 10:58
    MZ: Yani öğrendim ki, yaratıcılık
    herkes için farklı bir anlama geliyor.
  • 10:58 - 10:59
    (Gülüşmeler)
  • 10:59 - 11:02
    Fakat herkes üçüncü gün
    mücadelesinin en zor olduğunu düşündü.
  • 11:03 - 11:05
    Adı "O uygulamayı sil".
  • 11:05 - 11:07
    O uygulamayı -- hangisi olduğunu
  • 11:07 - 11:09
    biliyorsun; seni hep elinde
    tutan, seni içine çeken --
  • 11:09 - 11:11
    telefonundan sil,
  • 11:11 - 11:12
    en azından o gün için.
  • 11:12 - 11:15
    Ben Two Dots adlı oyunu
    sildim ve neredeyse ağlayacaktım.
  • 11:15 - 11:16
    (Gülüşmeler)
  • 11:16 - 11:19
    Evet, Two Dots
    oyuncuları beni anlıyorlar.
  • 11:19 - 11:21
    Fakat, mutsuzluğum yalnız değildi.
  • 11:24 - 11:27
    (Ses) Adam 2: Ben
    Los Angeles'tan Liam ve
  • 11:27 - 11:31
    telefonumdan Twitter, Facebook,
    Instagram, Tumblr, Snapchat ve Vine'ı
  • 11:32 - 11:33
    bir hamlede
  • 11:33 - 11:34
    sildim.
  • 11:34 - 11:39
    İlk başta bu utandırıcı bir
    şekilde duygusal bir tecrübeydi.
  • 11:39 - 11:43
    Hiçbir bildirim olmayan kilit
    ekranına bakmak, garip şekilde
  • 11:43 - 11:45
    yalnız hissettirdi.
  • 11:45 - 11:48
    Fakat telefonumun benim adıma
  • 11:48 - 11:52
    karar verme gücüne sahip olması
    yerine, sosyal ağlarıma ne zaman
  • 11:52 - 11:55
    erişeceğim konusunda kendi
    kararımı vermeyi çok sevdim.
  • 11:56 - 11:57
    O yüzden teşekkürler.
  • 11:57 - 12:00
    (Ses) Kadın 3: Twitter
    uygulamasını silmek çok üzücüydü
  • 12:00 - 12:03
    ve Twitter'da geçirdiğim son
    bir yılda ona karşı bir bağımlılık
  • 12:03 - 12:05
    geliştirdiğimi hissettim
  • 12:05 - 12:08
    ve bu "Sıkkın ve Zeki"
    mücadelesi bunu fark etmemi sağladı.
  • 12:08 - 12:11
    Berbat bir geri çekilme hissi
    süreci sonrasında, tıpkı kafein
  • 12:11 - 12:13
    eksikliğinin baş ağrısı gibi,
  • 12:13 - 12:15
    artık hoş hissediyorum.
  • 12:15 - 12:17
    Ailemle hoş bir akşam yemeği yedim
  • 12:17 - 12:22
    ve umarım bu güçlü araçları bu
    şekilde kullanmaya devam ederim.
  • 12:22 - 12:24
    (Ses) Kadın 4: Telefonumda
    boşa vaktimi harcadığımda
  • 12:24 - 12:26
    hissettiğim suçluluk
    hissini şu an hissetmiyorum.
  • 12:26 - 12:30
    Belki de kendime her sabah
    bu tür mücadeleler ve hatırlatıcılar
  • 12:30 - 12:31
    yaratmalıyım.
  • 12:31 - 12:33
    MZ: Yani, evet, bu bir süreçtir.
  • 12:33 - 12:35
    Hafta sonunda rakamların
    ne söylediğini görmek için
  • 12:35 - 12:37
    sabırsızlanıyorum.
  • 12:38 - 12:40
    Fakat veriler geldiğinde gördük ki,
  • 12:40 - 12:42
    ortalamada bir eksiğimiz
  • 12:42 - 12:44
    vardı,
  • 12:44 - 12:46
    yalnızca altı dakika --
  • 12:46 - 12:49
    günde 120 dakika telefondan,
  • 12:49 - 12:51
    114 dakikaya.
  • 12:52 - 12:53
    Evet. Yaşasın.
  • 12:53 - 12:57
    Biraz sıkkın hissederek
    bilim adamlarına gittim
  • 12:57 - 12:59
    ve bana güldüler, dediler ki,
  • 12:59 - 13:01
    bu kadar kısa sürede
    insanların davranışlarını
  • 13:01 - 13:03
    değiştirmek, saçma bir şekilde
  • 13:03 - 13:05
    hırslıydı ve başardığın şey,
  • 13:05 - 13:10
    mümkün olduğunu
    düşündüğümüzün ötesinde bir şeydi.
  • 13:10 - 13:14
    Çünkü insanların hikayeleri,
    rakamlardan daha önemlidir.
  • 13:14 - 13:16
    Güçlenmiş hissettiler.
  • 13:16 - 13:18
    Telefonları bir başkan olmaktan
  • 13:18 - 13:20
    çıkıp, bir araca
  • 13:20 - 13:22
    dönüştü.
  • 13:23 - 13:27
    Aslında, genç insanların
    söylediklerini daha şaşırtıcı buldum.
  • 13:27 - 13:28
    Bazıları bana, mücadele
  • 13:28 - 13:30
    haftasında hissettikleri
    duyguların bazılarını
  • 13:30 - 13:32
    daha önce fark etmediklerini söyledi,
  • 13:32 - 13:33
    çünkü, düşünürseniz,
  • 13:33 - 13:36
    bağlantısız bir hayatın ne demek
    olduğunu bilmiyor olsaydınız,
  • 13:36 - 13:39
    sıkkınlığı hiç tecrübe etmeyebilirdiniz.
  • 13:39 - 13:42
    Bunun sonuçları da olabilir.
  • 13:42 - 13:45
    Güney Kaliforniya Üniversitesindeki
    araştırmacılar şunu buldular --
  • 13:45 - 13:48
    sohbet ederken veya ödev yaparken
    sosyal medyada gezen gençler
  • 13:48 - 13:49
    üzerinde çalışıyorlar
  • 13:49 - 13:53
    ve bu yolda geçen iki yıl sonunda,
    kişisel gelecekleri ve etraflarındaki,
  • 13:53 - 13:55
    şiddet gibi sosyal sorunları çözme
  • 13:55 - 13:59
    konusunda hayal güçleri ve
    yaratıcılıkları zayıflamış durumda.
  • 14:00 - 14:02
    Sonraki neslin bazı büyük sorunlara
  • 14:02 - 14:05
    odaklanabilmesine ihtiyacımız var:
  • 14:05 - 14:07
    iklim değişikliği, ekonomik eşitsizlik,
  • 14:07 - 14:09
    devasa kültürel farklılıklar.
  • 14:10 - 14:12
    Bir IBM anketindeki müdürlerin
  • 14:12 - 14:17
    yaratıcılığı bir numaralı liderlik
    gücü olarak tanımlaması şaşırtıcı değil.
  • 14:18 - 14:20
    Ancak, işte güzel haberler:
  • 14:20 - 14:24
    Sonucunda, o hafta 20,000 kişi
    "Sıkkın ve Zeki"ye katılmıştı.
  • 14:24 - 14:26
    Yüzde doksanı dakikalarını azalttı.
  • 14:26 - 14:29
    Yüzde yetmişinin
    düşünmek için hala zamanı var.
  • 14:29 - 14:31
    İnsanlar daha iyi uyuduklarını söylediler.
  • 14:31 - 14:33
    Daha mutluydular.
  • 14:33 - 14:36
    En sevdiğim notta bir adam,
    ruhsal bir kış uykusundan
  • 14:36 - 14:38
    uyanmış gibi hissettiğini söylüyordu.
  • 14:40 - 14:43
    Biraz kişisel veri ve biraz nöroloji
  • 14:43 - 14:46
    bizlere biraz daha
    çevrimdışı olma iznini verdi ve
  • 14:46 - 14:49
    biraz sıkkınlık da bizlere
    berraklık verdi ve bazılarımızın
  • 14:49 - 14:51
    hedefler koymasına yardımcı oldu.
  • 14:52 - 14:54
    Yani, belki de daimi bağlantı birkaç yıl
  • 14:54 - 14:57
    içerisinde karizma bir şey olmayacak.
  • 14:58 - 15:02
    Ama bu esnada insanlara, özellikle
    çocuklara, teknolojinin yaşamlarını
  • 15:02 - 15:05
    geliştirmek için nasıl kullanılacağını
    öğretmek ve öz-düzenleme,
  • 15:05 - 15:06
    dijital okur yazarlığın
  • 15:06 - 15:09
    bir parçası olmalıdır.
  • 15:11 - 15:13
    Telefonunuzu baktığınızda,
    teknolojiyi nasıl
  • 15:14 - 15:18
    kullanacağınıza kendiniz karar
    vermezseniz, platformların sizin adınıza
  • 15:18 - 15:20
    karar vereceğini unutmayın.
  • 15:21 - 15:23
    Kendinize sorun:
  • 15:23 - 15:24
    Gerçekten neye bakıyorum?
  • 15:24 - 15:28
    Eğer e-posta kontrolü ise,
    güzel -- kontrol edin, bitsin.
  • 15:28 - 15:31
    Ama eğer derin düşünme
    gerektiren zor işten kendinizi
  • 15:31 - 15:33
    uzaklaştırmak içinse,
  • 15:33 - 15:35
    ara verin,
  • 15:35 - 15:36
    pencereden bakın
  • 15:37 - 15:40
    ve hiçbir şey yapmayarak
  • 15:40 - 15:44
    aslında en üretken ve en yaratıcı
    özünüze döndüğünüzü unutmayın.
  • 15:44 - 15:47
    İlk başta garip
    ve huzursuz hissettirebilir,
  • 15:47 - 15:50
    fakat sıkkınlık, gerçekten
    dahiliğe neden olabilir.
  • 15:50 - 15:52
    Teşekkürler.
  • 15:52 - 15:56
    (Alkış)
Title:
Sıkkınlık nasıl en parlak fikirlere neden olur?
Speaker:
Manoush Zomorodi
Description:

Bazen, çamaşırları katlarken, bulaşıkları yıkarken veya özellikle hiçbir şey yapmıyorken en yaratıcı fikirleri bulduğunuz oluyor mu? Bunun nedeni, vücudunuz otomatik pilota geçtiğinde, beyninizin fikirleri birbirine bağlayan ve problemleri çözen yeni sinirsel bağlantılar oluşturmakla meşgul olmasıdır. Manoush Zomorodi mesafe koyma ve yaratıcılık arasındaki bağlantıyı açıklarken, sizler de sıkılmayı sevmeyi öğrenin.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
16:13

Turkish subtitles

Revisions