Ölümcül bir bitkiyi nasıl büyüyen bir işletmeye çevirdim
-
0:01 - 0:03Bayeku'ya hoş geldiniz.
-
0:03 - 0:06Ikorodu, Lagos'ta yaşayan bir nehir halkı.
-
0:07 - 0:10Nijerya boyunca uzanan bir çok nehir
-
0:10 - 0:13topluluklarının temsili bir örneği.
-
0:13 - 0:15Öyle ki bu toplumlarin, su
-
0:15 - 0:17yolları istilacı su bitkisi
-
0:17 - 0:19tarafından kuşatılmış.
-
0:20 - 0:22Bu toplumların ekonomik
-
0:22 - 0:24yaşamları engellenmiş;
-
0:25 - 0:28Balıkçılık, şu ulaşımı ve ticaret
-
0:28 - 0:30zarar görmüş.
-
0:30 - 0:33Öyle ki, balık alanları ufalmış,
-
0:34 - 0:38çocuklar bazen günlerce bazen de
-
0:38 - 0:42üst üste haftalarca okula gidemez olmuş.
-
0:43 - 0:47Kim böyle yuvarlak yapraklı, şişik saplı
-
0:47 - 0:50ve gösterişli lavanta çiçekli bir bitkinin
-
0:50 - 0:53bu topluluklarda bu kadar tahribata sebep
-
0:53 - 0:56olabileceğini tahmin edebilirdi.
-
0:56 - 0:59Bu bitki sümbül olarak bilinir ve
-
0:59 - 1:02botanik adi Eichhornia Crassipestir.
-
1:02 - 1:06İlginçtir ki, Nijerya'da bu bitki aynı
-
1:06 - 1:09zamanda tarihi olaylar ve efsanelerden
-
1:09 - 1:11türemiş adlarla bilinir.
-
1:12 - 1:15Bazı yerlerde adi Babangidadir.
-
1:15 - 1:17Babangida,
-
1:17 - 1:21askeriyeyi ve askeri ihtilali hatırlatır.
-
1:21 - 1:24Sana, korku ve baskı aşılar.
-
1:24 - 1:27Nijerya'nın parçası olan Niger deltasında
-
1:27 - 1:30bitki Abiola olarak bilinir.
-
1:30 - 1:33Abiola dendiginde, akla iptal edilen
-
1:33 - 1:35seçimler gelir ve sen kırılan hayalleri
-
1:35 - 1:37düşünürsün.
-
1:37 - 1:40Nijerya'nın güneybatısında, bu bitki
-
1:40 - 1:41Gbe'borun olarak bilinir.
-
1:41 - 1:43Gbe'borun bir Yoruba tabiridir.
-
1:43 - 1:47Dedikodu ve laf taşıyıcı anlamına gelir.
-
1:47 - 1:51Dedikodu dendiğinde, hızla coğalmayı ve
-
1:51 - 1:53yıkımı düşünürsün.
-
1:53 - 1:56Nijerya'nın, Igala dili konuşulan kısmında
-
1:56 - 1:59bitki, A Kp'iye Kp'oma olarak bilinir ve
-
1:59 - 2:02bunu duyduğunda ölümü düşündürür, direkt
-
2:02 - 2:06tercümesi "anne ve çocuğun ölümüdür".
-
2:06 - 2:09Benim bu bitkiyle karşılaşmam
-
2:09 - 2:112009 yılında oldu.
-
2:11 - 2:15Amerika'dan, Nijerya'ya taşınmamdan kısa
-
2:15 - 2:17kısa bir süre sonraydı.
-
2:17 - 2:19Amerika'daki işimden ayrılıp,
-
2:19 - 2:22içten yükselen inanç sıçramasını
-
2:22 - 2:24dinleme kararı alarak
-
2:24 - 2:26Nijerya'da sürdürülebilir kalkınma
-
2:26 - 2:29alanında yapılabilecek çok işin olduğunu
-
2:29 - 2:31düşünmeye başlamıştım.
-
2:31 - 2:34Böylece 2009 yılında, daha doğrusu
-
2:34 - 2:372009 yılının sonunda, Lagos'ta Üçüncü
-
2:37 - 2:39Ana Köprünün üzerindeydim.
-
2:39 - 2:41Soluma baktım ve çok dikkat çekici bir
-
2:41 - 2:43manzarayla karşılaştım.
-
2:44 - 2:47Bu balıkçı botlarına dolaşmış
-
2:47 - 2:51çok yoğun su sümbülü tabakalarıydı.
-
2:51 - 2:54Bu görüntü bana çok acı vermişti çünkü
-
2:54 - 2:58kendi kendime, bu perişan halkın her gün
-
2:58 - 3:00karşılaştığı kısıtlamayla nasıl yaşamaya
-
3:00 - 3:03çalıştığını düşündüm.
-
3:04 - 3:07"Daha iyi bir yol olmalı." dedim.
-
3:07 - 3:10Çift taraflı bir kazançla hem yosunları
-
3:10 - 3:15temizleyerek cevre bakımını sağlamak,
-
3:15 - 3:18hem de bu bitkiden zarar gören topluluklar
-
3:18 - 3:22için ekonomik kazanç üretmek.
-
3:23 - 3:27O an benim için bir kıvılcımdı.
-
3:27 - 3:29Böylece bu bitkinin faydalı kullanımları
-
3:29 - 3:33konusunda araştırmaya başladım.
-
3:33 - 3:35Bir çok seçenekten en çok
-
3:35 - 3:37bir tanesinden etkilendim.
-
3:37 - 3:40Bu bitkinin el işlerinde kullanımıydı.
-
3:40 - 3:42Bu harika bir fikirdi.
-
3:42 - 3:44Şahsen, el işlerini severim.
-
3:44 - 3:49Özellikle bir hikayeyle örülmüş olanları.
-
3:49 - 3:53Düşündüm ki bu iş teknik beceri talep
-
3:53 - 3:57etmeden topluma kolayca aşılanabilir.
-
3:58 - 4:00Kendi kendime "Üç basit adımla,
-
4:00 - 4:02büyük çözüme ulaşacağım." diye düşündüm
-
4:03 - 4:05İlk adım: Şu yollarına çıkmak ve
-
4:05 - 4:08sümbülleri biçmek.
-
4:08 - 4:11Bu şekilde erişimi sağlarsın.
-
4:11 - 4:15ikinci adımda, sümbül saplarını kurutursun
-
4:15 - 4:18Üçüncü adımda, sapları dokuyarak
-
4:18 - 4:21ürünler oluşturmaya başlarsın.
-
4:21 - 4:23Üçüncü adım ise zor olan kısımdı.
-
4:23 - 4:25Bakın, ben bir bilgisayar uzmanıyım,
-
4:25 - 4:28yaratıcı sanatlar alanında değilim.
-
4:28 - 4:31Bu sebeple, dokuma öğrenme
-
4:31 - 4:33arayışım başlamış oldu.
-
4:33 - 4:36Bu arayış beni Ibadan'da, Sabo
-
4:36 - 4:38denilen bir topluma götürdü.
-
4:39 - 4:42Sabo, "Yabancıların Konağı" demektir.
-
4:42 - 4:44Topluluk da çoğunlukla ülkenin
-
4:44 - 4:47kuzeyinden gelen kişilerle doludur.
-
4:47 - 4:49Böylelikle elime gerçek anlamda
-
4:49 - 4:52kuru sapları aldım ve kapı kapı
-
4:52 - 4:55dolaşarak, bu sümbül saplarını nasıl
-
4:55 - 4:59örebileceğimi soruşturmaya başladım.
-
4:59 - 5:01Beni Malam Yahaya
-
5:01 - 5:03kulübesine yönlendirdiler.
-
5:03 - 5:05Ama küçük bir problem vardi.
-
5:05 - 5:06Ne onlar İngilizce konuşuyorlardı,
-
5:06 - 5:08ne de ben Hausa dili konuşabiliyordum.
-
5:08 - 5:10Lakin küçük çocuklar yardıma
-
5:10 - 5:12ve tercüme etmeye geldiler.
-
5:12 - 5:16Bu sayede kuru sümbül saplarını örerek,
-
5:16 - 5:20bu küçük su sümbülü saplarını, bu
-
5:20 - 5:23uzun iplere dönüştürme eğitimim başladı.
-
5:23 - 5:26Elimdeki uzun ipler sayesinde,
-
5:26 - 5:29üretime başlamaya hazırdım.
-
5:29 - 5:32Bu ayrıca bir ortaklığın da başlangıcıydı.
-
5:32 - 5:34Hintkamışından sepet üreticilerle,
-
5:34 - 5:35yeni ürünler düşündük.
-
5:35 - 5:39Elimde bununla kendimden emin hissettim.
-
5:39 - 5:44Sayesinde, nehir insanlarına geri dönüp
-
5:44 - 5:47sıkıntılarını refaha çevirecektim.
-
5:48 - 5:51Bu yabanı otları alıp, gerçekten örerek
-
5:51 - 5:54satılabilecek ürünlere dönüştürecektik.
-
5:54 - 5:58Burada, kalemlerimiz, sofra takımımız,
-
5:58 - 6:02cüzdanlarımız, mendil kutularımız var.
-
6:02 - 6:04Bu sayede, insanlara su sümbülünü
-
6:04 - 6:07farklı bir açıdan görmesini sağlamak var.
-
6:07 - 6:12Su sümbülünü değerli, estetik, dayanıklı,
-
6:12 - 6:16çetin, elastik olarak görmek,
-
6:16 - 6:20bitkinin adlarını ve yaşamları değiştirdi.
-
6:20 - 6:25Gbe'borun, dedikodudan Olusotan, masalcıya
-
6:25 - 6:29A kp'ye Kp'oma, "ana ve çocuk katilinden",
-
6:29 - 6:32"ana ve çocuğa geçim
-
6:32 - 6:35sağlayıcıya" değişti.
-
6:35 - 6:38Sözlerimi Michael Margolisten alıntıyla
-
6:38 - 6:40bitirmek istiyorum.
-
6:40 - 6:42"Eğer bir kültürü tanımak istiyorsan,
-
6:42 - 6:44onların hikayelerini dinle.
-
6:44 - 6:46Şayet, bir kültürü değiştirmek istiyorsan,
-
6:46 - 6:48onların hikayelerini değiştir."
-
6:48 - 6:50Bu şekilde, Makoko topluluğundan,
-
6:50 - 6:55Abobiri'de, Ewoi'de, Kolo'da, Owahwa'da,
-
6:55 - 6:59Esaba'da hikayeleri değiştirdik.
-
6:59 - 7:01Tesekkürler. (Alkış)
- Title:
- Ölümcül bir bitkiyi nasıl büyüyen bir işletmeye çevirdim
- Speaker:
- Achenyo Idachaba
- Description:
-
Su sümbülü zararsız hatta güzel bir bitki olarak görünebilir ama gerçekte ise su yollarını tıkayan, ekonomiyi durduran, eğitimi aksattıran ve günlük hayatı engelleyen bir istilacı su bitkisidir. Bu afette yeşil girişimci Achenyo İdachaba bir fırsat gördü. Kendisiyle bitkileri, işlenmiş mucizelere çevirdiği yolculuğuna katılın.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 07:17
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Dilan Timucin accepted Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Nihan Sipahioglu edited Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Nihan Sipahioglu edited Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Nihan Sipahioglu edited Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Nihan Sipahioglu edited Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Nihan Sipahioglu edited Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business | ||
Dilan Timucin declined Turkish subtitles for How I turned a deadly plant into a thriving business |