Return to Video

Kör bir gök bilimci nasıl yıldızları duymayı başardı

  • 0:01 - 0:03
    Bir zamanlar, bir yıldız vardı.
  • 0:04 - 0:07
    O da, diğer her şey gibi, doğdu;
  • 0:07 - 0:11
    güneşimizin 30 katı büyüklüğe ulaştı
  • 0:11 - 0:13
    ve çok uzun süre yaşadı.
  • 0:13 - 0:15
    Ne kadar olduğu hakkında
  • 0:15 - 0:17
    kimse kesin bir şey söyleyemiyor.
  • 0:17 - 0:19
    Hayattaki diğer her şey gibi,
  • 0:19 - 0:22
    kalbi, yaşamının özü,
    gücünü yitirdiği zaman,
  • 0:22 - 0:25
    o da sıradan yıldız günlerinin
  • 0:25 - 0:27
    sonuna ulaştı.
  • 0:27 - 0:28
    Ama bu bir son değildi.
  • 0:28 - 0:32
    O yıldız bir süpernovaya
    dönüştü ve bu süreçte
  • 0:32 - 0:34
    muazzam bir enerji ortaya çıkardı,
  • 0:34 - 0:37
    parlaklığıyla, galaksideki diğer cisimleri
  • 0:37 - 0:40
    gölgede bıraktı ve bir saniyede,
  • 0:40 - 0:44
    güneşimizin 10 günde yaydığı enerjiye
    eşit miktarda enerjiyi ortaya çıkardı.
  • 0:44 - 0:47
    O yıldız, galaksimizde
    başka bir role büründü.
  • 0:48 - 0:50
    Süpernova patlamaları çok şiddetlidir.
  • 0:51 - 0:55
    Ama gama ışınları yayanlar,
    daha da şiddetlidir.
  • 0:55 - 0:58
    Süpernovaya dönüşme sürecinde,
  • 0:58 - 1:01
    yıldızın iç kısmı
    kendi ağırlığı altında çöker
  • 1:01 - 1:04
    ve normalden daha hızlı dönmeye başlar,
  • 1:04 - 1:08
    tıpkı buz pateni yapan birinin,
    kollarını vücuduna yapıştırması gibi.
  • 1:09 - 1:13
    Bu şekilde yıldız çok hızlı
    dönmeye başlar ve manyetik alanını
  • 1:13 - 1:15
    kuvvetle arttırır.
  • 1:15 - 1:18
    Yıldızın etrafındaki madde
    etrafa sürüklenir
  • 1:18 - 1:21
    ve bu dönüşün oluşturduğu enerji,
    etraftaki bu maddeye geçer
  • 1:21 - 1:25
    ve manyetik alan daha da artar.
  • 1:25 - 1:31
    Bu yöntemle yıldızımız, hem parlaklıkta
    hem de gama ışımasında,
  • 1:31 - 1:34
    galaksinin geri kalanını gölgede bıraktı.
  • 1:34 - 1:37
    Hikâyemdeki yıldızım
  • 1:37 - 1:39
    magnetar olarak bilinen şeye dönüştü.
  • 1:39 - 1:41
    Bu arada, bilin diye söylüyorum,
  • 1:41 - 1:45
    bir magnetarın manyetik alanı,
    dünyamızın manyetik alanının
  • 1:45 - 1:47
    bin trilyon katıdır.
  • 1:48 - 1:51
    Gök bilimcilerin şu ana kadar
    ölçtüğü en yüksek enerjiye
  • 1:51 - 1:53
    sahip hadiseler,
    gama-ışınları parlamalarıdır,
  • 1:53 - 1:57
    çünkü biz onları genelde parlamalar veya
    patlamalar olarak inceleriz,
  • 1:57 - 1:59
    ve çoğu zaman, gama
    ışınları olarak ölçeriz.
  • 2:00 - 2:04
    Hikâyemizde magnetara
    dönüşen yıldızımız, patlamanın
  • 2:04 - 2:06
    en yüksek enerjili zaman diliminde,
  • 2:06 - 2:09
    bir gama-ışını parlaması
    olarak tespit edilir.
  • 2:10 - 2:15
    Ancak, gama-ışını parlamaları,
    gök bilimciler tarafından
  • 2:15 - 2:18
    şu ana kadar ölçülmüş
    en güçlü hadiseler olsa da
  • 2:18 - 2:20
    onları çıplak gözle göremeyiz.
  • 2:20 - 2:23
    Gama ışınlarını gözlemleyebilmek için,
  • 2:23 - 2:25
    başka yöntemlere
    bağlı kalırız ve güveniriz.
  • 2:25 - 2:27
    Onları çıplak gözle göremeyiz.
  • 2:27 - 2:30
    Bizler sadece, elektromanyetik
    spektrumun, görünür ışık
  • 2:30 - 2:34
    olarak adlandırılan çok
    küçük bir kısmını görebiliriz.
  • 2:34 - 2:36
    Bunun ötesinde, başka metotlar kullanırız.
  • 2:36 - 2:42
    Oysa biz, gök bilimciler,
    ışığı daha büyük bir ölçekte inceleriz
  • 2:42 - 2:44
    ve bunu yapmak için
    başka yöntemlere başvururuz.
  • 2:45 - 2:47
    Ekranda bu şekilde gözükür.
  • 2:48 - 2:50
    Şimdi bir grafik görüyorsunuz.
  • 2:50 - 2:51
    Bu bir ışık eğrisi.
  • 2:52 - 2:55
    Işık yoğunluğunun zamana bağlı grafiği.
  • 2:55 - 2:58
    Bu bir gama-ışını eğrisi.
  • 2:58 - 3:02
    Görme yetisi olan gök bilimciler, ışık
    yoğunluğunun zamanla nasıl
  • 3:02 - 3:06
    değiştiğini yorumlamak için,
    buna benzer bir grafiğe ihtiyaç duyarlar.
  • 3:07 - 3:12
    Sol tarafta, patlaması olmayan
    ışık yoğunluğunu görüyorsunuz
  • 3:12 - 3:17
    ve sağ tarafta, patlaması olan
    ışık yoğunluğunu görüyorsunuz.
  • 3:18 - 3:22
    Kariyerimin ilk zamanlarında,
    ben de böyle bir grafiği görebilirdim.
  • 3:23 - 3:25
    Fakat sonra, görme yetimi kaybettim.
  • 3:25 - 3:28
    Hastalığımın ilerlemesiyle görme
    yeteneğimi tamamen yitirdim
  • 3:28 - 3:32
    ve bu nedenle hem bu grafiği görme,
    hem de fizik araştırmalarımı
  • 3:33 - 3:36
    sürdürme fırsatını kaybetmiştim.
  • 3:36 - 3:40
    Bu durum, benim için
    her anlamda çok zor bir geçişti.
  • 3:41 - 3:46
    Profesyonel anlamda işimi
    yapabilmemin bir yolu kalmamıştı.
  • 3:46 - 3:50
    Bu kuvvetli ışığı irdelemek, ona ulaşmak
    ve onun astrofiziksel nedenini
  • 3:50 - 3:53
    anlamak için çok can attım.
  • 3:53 - 3:56
    Böyle devasa göksel bir olayın tespitinin
    verdiği engin mucizeyi,
  • 3:56 - 4:01
    heyecanı ve zevki tecrübe etmek istedim.
  • 4:01 - 4:05
    Bir ışık eğrisinin, görsel bir grafiğe
  • 4:05 - 4:08
    çevrilmiş bir sayı tablosu
    olduğunu fark ettiğim zaman,
  • 4:08 - 4:12
    bunun üzerinde uzun süre düşündüm.
  • 4:13 - 4:15
    İş arkadaşlarımla birlikte
  • 4:15 - 4:19
    çok çalıştık ve o sayıları sese çevirdik.
  • 4:20 - 4:22
    Verilere ulaşmayı başardım
  • 4:22 - 4:27
    ve artık sesi kullanarak, en iyi
    gök bilimci seviyesinde
  • 4:27 - 4:28
    fizik yapabiliyorum.
  • 4:28 - 4:31
    Diğer insanların yüzyıllardır
  • 4:31 - 4:32
    görerek yaptıkları işi,
  • 4:32 - 4:34
    ben artık sesi kullanarak
  • 4:34 - 4:36
    yapıyorum.
  • 4:36 - 4:37
    (Alkış)
  • 4:37 - 4:39
    Ekranda görünen, bu gama-ışınının
  • 4:39 - 4:41
    sesi --
    (Alkış devam ediyor)
  • 4:41 - 4:42
    Teşekkürler.
  • 4:42 - 4:45
    Ekranda gördüğünüz
    gama-ışını parlamasını dinlemek,
  • 4:45 - 4:48
    kulağa, görünen
    parlamanın ötesinde bir şey getirdi.
  • 4:48 - 4:50
    Şimdi parlamayı sizin için oynatacağım.
  • 4:50 - 4:52
    Bu bir müzik değil, bir ses.
  • 4:53 - 4:57
    (Dijital bip sesleri çalıyor.)
  • 4:57 - 5:00
    Bu sese çevrilen bilimsel bir veri ve
  • 5:00 - 5:01
    eğimi haritalanmış.
  • 5:01 - 5:04
    Bu işleme, selenleme denir.
  • 5:07 - 5:09
    Bunu dinlemek, kulağa görünen parlamanın
  • 5:09 - 5:11
    dışında bir şey getirdi.
  • 5:11 - 5:17
    Çok güçlü, alçak frekanslı
    bölgeleri ya da bas hattını incelerken --
  • 5:18 - 5:21
    şimdi bas hattını yakınlaştırıyorum.
  • 5:22 - 5:26
    Güneş rüzgârları gibi,
    karakteristik elektrik yüklü gaz
  • 5:26 - 5:29
    rezonanslarını fark ettik.
  • 5:29 - 5:31
    Benim ne duyduğumu duymanızı istiyorum.
  • 5:31 - 5:35
    Bunu, sesin şiddetinin hızla
    azalması olarak duyacaksınız.
  • 5:35 - 5:38
    Görebildiğiniz için de,
    size hangi ışık yoğunluğunun
  • 5:38 - 5:42
    sese dönüştüğünü gösteren
    kırmızı bir çizgi göstereceğim.
  • 5:44 - 5:46
    (Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.)
  • 5:46 - 5:49
    Islık sesi, evdeki kurbağalar,
    onlara aldırmayın.
  • 5:49 - 5:51
    (Gülüşmeler)
  • 5:51 - 5:57
    (Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.)
  • 5:57 - 5:58
    Sanırım duydunuz, değil mi?
  • 6:00 - 6:01
    Bulduğumuz şey,
  • 6:01 - 6:06
    tanecikler arasındaki enerji
    değişimlerinden kaynaklanan ve
  • 6:06 - 6:09
    hacme bağlı olarak coşkulu
    olabilecek olan,
  • 6:09 - 6:11
    dalga rezonanslarını desteklemek için
    uzun süre dayanan
  • 6:11 - 6:13
    patlamalardır.
  • 6:13 - 6:16
    Yıldızın etrafındaki maddenin
    sürüklendiğini söylediğimi
  • 6:16 - 6:18
    hatırlıyorsunuz, değil mi?
  • 6:18 - 6:22
    Bu, boyutlar tarafından belirlenen
    alan dağılımını ve frekansı,
  • 6:22 - 6:24
    güç aracılığıyla yayar.
  • 6:24 - 6:28
    Çok güçlü bir manyetik alan magnetarına
    dönüşen süper kütleli yıldızdan
  • 6:28 - 6:32
    bahsettiğimizi hatırlıyorsunuzdur.
  • 6:32 - 6:37
    Eğer durum buysa, patlayan yıldızdan
    çıkan sızıntılar, bu gama-ışını
  • 6:37 - 6:39
    patlaması ile ilişkilendirilebilir.
  • 6:39 - 6:41
    Bu ne anlama gelir?
  • 6:41 - 6:44
    Yıldız oluşumu, bu süpernova
    patlamalarının çok önemli
  • 6:44 - 6:45
    bir kısmı olabilir.
  • 6:46 - 6:50
    Bu gama-ışını patlamasını dinlemek,
    bize sesin, birleşik görsel bir teşhir
  • 6:50 - 6:53
    olarak kullanılma kavramını gösterdi
    ve bu teşhir,
  • 6:53 - 6:56
    aynı zamanda, daha fazla bilgi
    arayışında olan
  • 6:56 - 6:58
    görme yetenekli gök
    bilimcileri de destekleyebilir.
  • 6:59 - 7:04
    Eş zamanlı olarak, diğer teleskoplardan
    gelen ölçümler üzerinde çalıştım
  • 7:04 - 7:06
    ve deneyimlerim gösterdi ki;
  • 7:06 - 7:10
    sesi birleşik görsel bir teşhir olarak
    kullandığınızda,
  • 7:10 - 7:13
    astronomlar, bugün daha fazla
    erişilebilen veri dizisinde
  • 7:13 - 7:16
    daha fazla bilgi bulabilirler.
  • 7:17 - 7:21
    Bu veriyi sese dönüştürme kabiliyeti,
  • 7:21 - 7:24
    astronomiye muazzam bir
    dönüştürme gücü verir.
  • 7:24 - 7:28
    Ve çok görsel olan bir alanın,
    göklerde neler olduğunu
  • 7:28 - 7:33
    anlamakla ilgilenen herkesi dâhil
    etmek için geliştirilebileceği gerçeği
  • 7:33 - 7:35
    bir moral kaynağıdır.
  • 7:35 - 7:37
    Görme yeteneğimi kaybettiğimde,
  • 7:37 - 7:40
    görme yeteneği olan bir
    astronomun sahip olduğu
  • 7:40 - 7:42
    aynı miktar ve kalitede bilgiye
  • 7:42 - 7:43
    erişemediğimi fark ettim.
  • 7:44 - 7:48
    Bir parçası olmak için
    çok çalıştığım alanın
  • 7:48 - 7:52
    üretken bir üyesi olma
    ümidimi yeniden kazanmam
  • 7:52 - 7:54
    selenleme işlemini bulmamızla oldu.
  • 7:55 - 8:00
    Ancak, bilgiye erişim sadece
    astronomiye has
  • 8:00 - 8:02
    bir şey değil.
  • 8:03 - 8:05
    Durum sistemiktir
  • 8:05 - 8:08
    ve bilimsel alanlar buna yetişemiyor.
  • 8:09 - 8:11
    Vücut değişebilen bir şeydir --
  • 8:12 - 8:15
    herkes her an bir engelli olabilir.
  • 8:15 - 8:17
    Hâlihazırda kariyerlerinin zirvesinde olan
  • 8:17 - 8:20
    bilim insanlarını düşünelim.
  • 8:20 - 8:23
    Eğer engelli olurlarsa onlara ne olur?
  • 8:23 - 8:25
    Benim gibi aforoz edilmiş gibi
    hissedecekler mi?
  • 8:26 - 8:29
    Bilgi erişimi bizim ilerlememizi sağlıyor.
  • 8:29 - 8:33
    Yeteneklerimizi göstermemiz ve
    hayatımızda potansiyel engellere değil,
  • 8:33 - 8:36
    ilgilerimize dayanarak
    yapmak istediğimiz şeyleri
  • 8:36 - 8:39
    seçmememiz için
    bize eşit fırsatlar sunuyor.
  • 8:40 - 8:45
    İnsanlara sınırlama olmadan
    başarmaları için fırsat verdiğimiz zaman,
  • 8:45 - 8:49
    bu onlara kişisel tatmin ve
    başarılı bir hayat sağlayacak.
  • 8:49 - 8:52
    Ve bence astronomide sesin kullanımı,
  • 8:52 - 8:55
    bunu başarmamıza ve bilime
    katkı sağlamamıza yardım ediyor.
  • 8:56 - 9:01
    Diğer ülkeler, algı tekniği çalışmasının
    astronomiyle ilgili olmadığını,
  • 9:01 - 9:04
    çünkü bu alanda
    astronomi verisi çalışması yapacak
  • 9:04 - 9:07
    görmeyen astronom olmadığını söylerken,
  • 9:08 - 9:11
    Güney Afrika, "Alana katkıda bulunacak
    engelli insanlarla
  • 9:11 - 9:13
    çalışmak istiyoruz." dedi.
  • 9:13 - 9:14
    Şu anda,
  • 9:14 - 9:17
    Güney Afrika Astronomik Rasathanesi,
  • 9:17 - 9:20
    Gelişim için Astronomi
    Ofisi'nde çalışıyorum.
  • 9:20 - 9:25
    Orada, Athlone Körler Okulu
    öğrencileri üzerinde etki bırakmak için,
  • 9:25 - 9:29
    selenleme teknikleri ve
    inceleme metotları üzerine çalışıyoruz.
  • 9:30 - 9:32
    Bu öğrenciler radyoastronomi
  • 9:32 - 9:35
    ve selenleme metotlarını öğrenerek
  • 9:35 - 9:40
    taçküre kütle atımı olarak bilinen,
    güneşten gelen büyük enerji atımları gibi
  • 9:40 - 9:42
    astronomik olayları çalışabilecekler.
  • 9:43 - 9:45
    Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey --
  • 9:45 - 9:47
    bu öğrencilerin birden çok engeli var ve
  • 9:47 - 9:51
    onlara başa çıkma
    stratejileri uygulanacak --
  • 9:51 - 9:53
    Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey
  • 9:53 - 9:57
    profesyonel seviyede yapılan şeyleri
    doğrudan etkileyecek.
  • 9:57 - 9:59
    Buna naçizane "gelişme" diyorum.
  • 9:59 - 10:01
    Ve bu şu anda oluyor.
  • 10:02 - 10:06
    Bence bilim herkes içindir.
  • 10:06 - 10:08
    İnsanlara aittir
  • 10:08 - 10:10
    ve herkese açık olmalıdır,
  • 10:10 - 10:13
    çünkü biz hepimiz doğal kâşifleriz.
  • 10:13 - 10:18
    Bana göre, eğer bizler
    engelli insanları bilime katılımdan
  • 10:18 - 10:20
    kısıtlarsak,
  • 10:20 - 10:24
    tarih ve toplum ile bağlarımızı koparırız.
  • 10:24 - 10:27
    İnsanların birbirlerine saygıyı
    teşvik ettikleri, birbirlerine
  • 10:27 - 10:32
    saygı gösterdikleri, strateji değişimi
    yaptıkları ve birlikte keşfettikleri,
  • 10:32 - 10:35
    adil bir bilimsel oyun alanı
    hayal ediyorum.
  • 10:36 - 10:40
    Eğer engelliler bilimsel alanlara
    girebilirlerse,
  • 10:40 - 10:45
    bir infilak, dev bir
    patlama gerçekleşecek.
  • 10:45 - 10:46
    Eminim.
  • 10:49 - 10:51
    (Dijital bip sesleri)
  • 10:51 - 10:53
    Dev patlama bu.
  • 10:54 - 10:56
    Teşekkür ederim.
  • 10:56 - 10:57
    Teşekkür ederim.
  • 10:57 - 11:02
    (Alkışlar)
Title:
Kör bir gök bilimci nasıl yıldızları duymayı başardı
Speaker:
Wanda Diaz Merced
Description:

Wanda Diaz Merced evrendeki en şiddetli hadise olan gama-ışını parlamaları nedeniyle yayılan ışığın üzerinde çalışıyor. Görme yetisini kaybedip yaptığı işi sürdürmek için bir yol olmadığında daha önce kimsenin yapmadığı bir yol buldu: Göremediği ışık eğrilerini sese çevirip duyabilirdi. Selenleme sayesinde tekrar işinin uzmanı oldu ve şimdi daha kapsamlı bir bilimsel topluluğa destek oluyor. "Bilim herkes içindir," diyor. "Bilim her bir bireye ulaşmalı, çünkü hepimiz birer araştırmacıyız."

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
11:15

Turkish subtitles

Revisions