Return to Video

Başörtüm sizin için ne ifade ediyor?

  • 0:02 - 0:06
    Bana benzeyen birisi
    sokakta yanınızdan geçiyor.
  • 0:07 - 0:09
    Onun bir anne,
  • 0:09 - 0:10
    bir mülteci
  • 0:10 - 0:12
    veya zulüm mağduru
    olabileceğini mi düşünürsünüz?
  • 0:12 - 0:14
    Yoksa bir kardiyolog,
  • 0:14 - 0:15
    bir avukat
  • 0:15 - 0:17
    veya yerel bir siyasetçi olabileceğini
    mi düşünürsünüz?
  • 0:18 - 0:20
    Beni tepeden tırnağa süzüp
  • 0:20 - 0:22
    ne kadar sıcak hissettiğimi mi
  • 0:23 - 0:25
    yoksa bu kıyafeti kocamın zoruyla
    giyip giymediğimi mi merak edersiniz?
  • 0:26 - 0:29
    Ya başörtümü bu şekilde taksam?
  • 0:32 - 0:35
    Aynı kıyafetle sokakta yürürken
  • 0:35 - 0:37
    dünyanın benden beklentisi
    ve bana yapılan muamele
  • 0:37 - 0:41
    şu bez parçasının şekline bağlı.
  • 0:41 - 0:44
    Bu konuşma başörtüsü hakkında
    başka bir monolog olmayacak,
  • 0:44 - 0:48
    çünkü Allah biliyor, Müslüman kadınlar
    başlarını örtmek için seçtikleri veya seçmedikleri
  • 0:48 - 0:52
    bir parça bezden çok daha fazlası.
  • 0:52 - 0:56
    Mesele önyargılarınızı aşmaktır.
  • 0:56 - 0:58
    Sizin yanınızdan geçsem
    ve sonrasında öğrenseniz ki
  • 0:58 - 1:02
    ben aslında yarış arabası mühendisiyim,
  • 1:02 - 1:05
    kendi yarış arabamı tasarlamışım
    ve üniversitemin yarış takımını yönetmişim,
  • 1:05 - 1:07
    çünkü bu doğru.
  • 1:07 - 1:12
    Ya size beş yıl boksörlük
    yaptığımı söyleseydim,
  • 1:12 - 1:14
    çünkü bu da doğru.
  • 1:14 - 1:16
    Bu sizi şaşırtır mıydı?
  • 1:17 - 1:18
    Neden?
  • 1:19 - 1:21
    Hanımlar ve beyler, nihayetinde,
  • 1:21 - 1:24
    bu şaşkınlık ve bununla
    ilişkili davranışlar
  • 1:24 - 1:27
    bilinçsiz önyargı veya
    örtülü önyargı
  • 1:27 - 1:28
    denen şeyin ürünüdür.
  • 1:28 - 1:32
    Ve bu da iş gücümüze zarar veren
  • 1:32 - 1:33
    çeşitlilik yetersizliğine neden oluyor,
  • 1:33 - 1:36
    özellikle de etki alanlarında.
  • 1:36 - 1:38
    Merhaba, Avusturya Federal Bakanlar Kurulu.
  • 1:38 - 1:40
    (Alkışlar)
  • 1:40 - 1:43
    Müsaadenizle başından beri
    söylediklerimi toparlayayım.
  • 1:43 - 1:47
    Bilinçsiz önyargı
    bilinçli ayrımcılık ile aynı şey değil.
  • 1:47 - 1:50
    Hepinizin içerisinde
    dışarı çıkmayı bekleyen
  • 1:50 - 1:53
    gizli bir cinsiyetçi, ırkçı veya
    yaş ayrımcısı olduğunu söylemiyorum.
  • 1:53 - 1:55
    Söylediğim şey bu değil.
  • 1:55 - 1:57
    Hepimizin önyargıları var.
  • 1:57 - 2:00
    Onlar dünyayı gördüğümüz filtrelerdir.
  • 2:00 - 2:02
    Kimseyi suçlamıyorum,
  • 2:02 - 2:03
    önyargı bir suçlama değildir.
  • 2:03 - 2:06
    Aksine, bu tanımlanması, kabul edilmesi
  • 2:06 - 2:09
    ve terbiye edilmesi gereken bir şeydir.
  • 2:09 - 2:10
    Önyargı ırk veya cinsiyet
  • 2:10 - 2:12
    hakkında olabilir.
  • 2:12 - 2:15
    Ayrıca sınıf, eğitim,
    engellilik hakkında da olabilir.
  • 2:15 - 2:18
    İşin gerçeği, hepimizin farklı olan
    şeylere karşı önyargıları var,
  • 2:18 - 2:21
    sosyal düsturlarımıza farklı olan şeylere karşı.
  • 2:21 - 2:24
    Olay şu ki, doğum şartlarınızın
  • 2:24 - 2:27
    geleceğinizi belirlemediği
  • 2:27 - 2:30
    ve eşit fırsatların yaygın olduğu
  • 2:30 - 2:32
    bir dünyada yaşamak istiyorsak,
  • 2:32 - 2:36
    o zaman bilinçsiz önyargının hayatlarımızı
    tayin etmemesini garantilemek için
  • 2:36 - 2:39
    her birimizin oynaması
    gereken bir rol var.
  • 2:40 - 2:44
    Bilinçsiz önyargı alanında
    1970 ve 1980'lerde cinsiyet
  • 2:44 - 2:48
    hakkında yapılan çok meşhur deney var.
  • 2:48 - 2:52
    Orkestralar, o zamanlar,
    çoğunlukla erkeklerden oluşuyordu,
  • 2:52 - 2:54
    sadece yüzde beşi kadındı.
  • 2:54 - 2:58
    Ve görünüşe göre bunun nedeni
    erkeklerin farklı çalmasıydı,
  • 2:58 - 3:01
    galina daha iyiydiler. Galiba!
  • 3:01 - 3:04
    Fakat 1952 yılında,
    Boston Senfoni Orkestrası
  • 3:04 - 3:05
    bir deney yaptı.
  • 3:05 - 3:07
    Kör seçmeleri başlattılar.
  • 3:07 - 3:11
    Yüz yüze seçmelerden farklı olarak bir
    ekranın arkasında çalmak zorundaydınız.
  • 3:11 - 3:12
    Tuhaftır ki
  • 3:12 - 3:15
    katılımcılara odaya girmeden önce
  • 3:15 - 3:18
    ayakkabılarını çıkartmaları
    söylenene kadar
  • 3:18 - 3:20
    ani bir değişime rastlanmamış.
  • 3:20 - 3:22
    Çünkü ahşap zeminde
  • 3:22 - 3:24
    topuklu ayakkabı sesi
  • 3:24 - 3:26
    kadınları ele veriyormuş.
  • 3:26 - 3:27
    Şimdi olaya bakın.
  • 3:27 - 3:29
    Sınav sonuçlarında
  • 3:29 - 3:32
    kadınların ilk aşamayı geçme şansının
  • 3:32 - 3:35
    yüzde 50 arttığı görülmüş.
  • 3:35 - 3:40
    Bu, seçilme şanslarını
    neredeyse üç katına çıkarmıştı.
  • 3:40 - 3:41
    Bu bize ne anlatıyor?
  • 3:41 - 3:45
    Ne yazık ki erkekler
    aslında farklı çalmamıştı
  • 3:45 - 3:48
    ama öyle çaldıklarına dair bir algı vardı.
  • 3:48 - 3:51
    Ve kararlarını etkileyen şey
    bu önyargıydı.
  • 3:51 - 3:54
    Burada bir önyargının olduğunu
  • 3:54 - 3:55
    tanımlıyor ve onaylıyoruz.
  • 3:55 - 3:57
    Ve bakın, bunu hepimiz yapıyoruz.
  • 3:57 - 3:59
    Müsaadenizle bir örnek vereyim.
  • 3:59 - 4:02
    Bir çocuk ve babası
    korkunç bir kaza geçiriyor.
  • 4:02 - 4:04
    Babası çarpma anında ölüyor
  • 4:04 - 4:08
    ve oğlu ağır yaralı olarak
    hastaneye götürülüyor.
  • 4:08 - 4:11
    Hastaneye varıldığında
    cerrah çocuğa bakıyor ve
  • 4:11 - 4:14
    "Ameliyat edemem." diyor.
  • 4:14 - 4:16
    Neden?
  • 4:16 - 4:19
    "Çocuk benim çocuğum."
  • 4:19 - 4:20
    Bu nasıl olur?
  • 4:20 - 4:21
    Hanımlar ve beyler,
  • 4:21 - 4:24
    cerrah annesiymiş.
  • 4:24 - 4:26
    Şimdi el kaldıralım -- önemli değil --
  • 4:26 - 4:30
    ama ilk başta cerrahın erkek
    olduğunu düşündüyseniz el kaldırın.
  • 4:31 - 4:34
    İşte bilinçsiz önyargının
    var olduğuna kanıt.
  • 4:34 - 4:37
    Fakat bizler onun orada
    olduğunu kabul etmek
  • 4:37 - 4:40
    ve onu geride bırakabileceğimiz
    yollar aramak zorundayız
  • 4:40 - 4:42
    ki böylece çözümler üretebilelim.
  • 4:43 - 4:45
    Bilinçsiz önyargı alanında
  • 4:45 - 4:48
    ilginç olan şeylerden
    birisi de kota konusu.
  • 4:48 - 4:51
    Ve bu sık sık gündeme getirilen bir şey.
  • 4:51 - 4:54
    Eleştirilerden birisi de
    liyakat düşüncesi.
  • 4:54 - 4:57
    Bakın, kadın olduğum için
    seçilmek istemiyorum,
  • 4:57 - 4:59
    liyakat sahibi olduğum için,
  • 4:59 - 5:02
    en iyisi olduğum için
    seçilmek istiyorum.
  • 5:02 - 5:05
    Bu, birlikte çalıştığım ve tanıdığım
    kadın mühendisler arasında
  • 5:05 - 5:06
    oldukça yaygın olan bir fikir.ı
  • 5:06 - 5:08
    Evet, bunu anlıyorum, ben de yaşadım.
  • 5:08 - 5:11
    Fakat, liyakat düşüncesi doğru ise
  • 5:11 - 5:15
    neden benzer özgeçmişler --
    2012 yılında Yale'de yapılan bir deneyde
  • 5:15 - 5:20
    laboratuvar teknisyenliği için
    tamamen aynı özgeçmişler gönderiliyor.
  • 5:20 - 5:23
    Peki neden Jennifer
    daha az ehil addediliyor,
  • 5:23 - 5:25
    neden iş teklif edilme
    olasılığı düşük oluyor
  • 5:25 - 5:29
    ve neden John'dan daha az maaş alıyor?
  • 5:30 - 5:32
    Bilinçsiz önyargı orada,
  • 5:32 - 5:34
    fakat bizler bunu
    aşmanın yollarını aramalıyız.
  • 5:34 - 5:36
    İlginçtir ki
  • 5:36 - 5:37
    bunun neden böyle olduğundan
    bahseden bir araştırma var
  • 5:37 - 5:40
    ve adı da liyakat paradoksu.
  • 5:40 - 5:43
    Şirketlerde --
    ve bu biraz ironik --
  • 5:43 - 5:47
    iş verdikleri kişilerde en değer
    verdikleri şeyin liyakat olduğundan
  • 5:47 - 5:48
    bahseden şirketler,
  • 5:48 - 5:52
    daha çok erkekleri işe alıyor
    ve erkeklere daha fazla maaş veriyor
  • 5:52 - 5:55
    çünkü belli ki liyakat
    erkeklere özezl bir özelliktir.
  • 5:55 - 5:56
    Neyse.
  • 5:56 - 5:59
    Siz erkekler beni
    anladığınızı düşünüyorsunuz,
  • 5:59 - 6:02
    durumu çözdünüz gibi.
  • 6:02 - 6:06
    Şunlardan birini kullandığımı
    hayal edebiliyor musunuz?
  • 6:06 - 6:08
    İçeri girip şöyle dediğimi
    hayal edebiliyor musunuz:
  • 6:08 - 6:11
    "Hey gençler, olay budur.
    Bu iş böyle yapılır."
  • 6:11 - 6:14
    Ne mutlu ki hayal edebiliyorsunuz.
  • 6:19 - 6:22
    (Alkışlar)
  • 6:25 - 6:28
    Çünkü hanımlar ve beyler,
    bu benim her gün yaptığım iş.
  • 6:28 - 6:31
    Ve en güzel yanı da
    çok eğlenceli bir iş olması.
  • 6:31 - 6:33
    Aslında, Malezya gibi yerlerde,
  • 6:33 - 6:35
    tulum giyen müslüman kadınlar
    konuşmaya bile değmezler.
  • 6:35 - 6:37
    Onlardan çok var.
  • 6:37 - 6:38
    Ama bu eğlenceli.
  • 6:38 - 6:40
    Hatırlıyorum, adamın birisine şöyle dedim:
  • 6:40 - 6:43
    "Hey, dostum, sörf yapmayı
    gerçekten öğrenmek istiyorum."
  • 6:43 - 6:45
    O da: "Yasmin tüm bu üzerindekilerle
  • 6:45 - 6:48
    nasıl sörf yapabilirsin bilmiyorum
  • 6:48 - 6:50
    ve kadınlara özel bir sahil de bilmiyorum."
  • 6:50 - 6:53
    Sonra adamın aklına
    harika bir fikir geldi.
  • 6:53 - 6:55
    Dedi ki: "Biliyorum, sen
    Sınır Tanımayan Gençler'in
  • 6:55 - 6:57
    başındasın, değil mi?
  • 6:57 - 7:01
    Neden sahillerdeki Müslüman kadınlar için
    bir giyim markası oluşturmuyorsun?
  • 7:01 - 7:04
    Adını da Sörf Şortu Olmayan
    Gençler koyabilirsin."
  • 7:04 - 7:05
    (Gülüşler)
  • 7:05 - 7:07
    Ben de,"Teşekkürler, beyler." dedim.
  • 7:07 - 7:10
    Bir keresinde de adamın biri
  • 7:10 - 7:12
    yiyebildiğim kadar
    yoğurt yememi söyledi
  • 7:12 - 7:15
    çünkü orada bulabileceğim
    tek kültür buydu.
  • 7:17 - 7:20
    Fakat asıl problem bunun doğru olması,
  • 7:20 - 7:24
    çünkü işgücümüzde
    aşırı bir çeşitlilik eksikliği var,
  • 7:24 - 7:26
    özellikle de etki alanlarında.
  • 7:26 - 7:27
    2010 yılında,
  • 7:27 - 7:30
    Avustralya Ulusal Üniversitesi bir deneyde
  • 7:30 - 7:33
    4.000 birbirinin aynısı başvuru gönderdi.
  • 7:33 - 7:37
    İlk iş deneyimi için.
  • 7:37 - 7:41
    İngiliz isimli birisiyle aynı
    sayıda görüşme yapabilmek için,
  • 7:41 - 7:46
    eğer Çinli isen yüzde 68 daha fazla
    başvuru göndermek zorundasın.
  • 7:46 - 7:48
    Eğer Ortadoğulu isen --
    Abdülmecid --
  • 7:48 - 7:50
    yüzde 64 daha fazla göndermelisin
  • 7:50 - 7:53
    ve eğer İtalyan isen,
    oldukça şanslısın,
  • 7:53 - 7:55
    sadece yüzde 12 fazla göndermen gerekiyor.
  • 7:55 - 7:58
    Silikon Vadisi gibi yerlerde,
    durum o kadar da iyi değil.
  • 7:58 - 8:00
    Google çeşitlilik oranlarını açıkladı.
  • 8:00 - 8:07
    Yüzde 61 beyaz, yüzde 30 Asyalı
    ve yüzde 9 siyah, İspanyol vs.
  • 8:07 - 8:09
    gibi bir sonuç vardı.
  • 8:09 - 8:11
    Ve geri kalan teknoloji
    dünyası bundan daha iyi değil
  • 8:11 - 8:13
    ve bunu kabul de ediyorlar
  • 8:13 - 8:15
    fakat bununla ilgili ne
    yaptıklarından pek emin değilim.
  • 8:15 - 8:17
    Mesele şu ki, bu her yerde var.
  • 8:17 - 8:19
    İngiliz üst düzey yönetici tedarik eden
  • 8:19 - 8:23
    Green Park tarafından
    yapılan bir çalışmada,
  • 8:23 - 8:28
    FTSE 100 şirketlerinin
    yarısından fazlasının
  • 8:28 - 8:30
    üst yönetiminde beyaz olmayan
    bir başkanın olmadığı ortaya çıktı.
  • 8:30 - 8:32
    idari veya bağımsız.
  • 8:32 - 8:36
    Her üçünden ikisinde ise azınlıktan olan
  • 8:36 - 8:38
    bir yönetici hiç yok.
  • 8:38 - 8:41
    Azınlıktan olanların çoğu ise
  • 8:41 - 8:42
    bağımsız yönetim kurulu
    üyesi seviyesinde.
  • 8:42 - 8:45
    Yani etkileri o kadar da büyük değil.
  • 8:45 - 8:47
    Size bir sürü kötü şey anlattım.
  • 8:47 - 8:51
    Siz de, "Aman Tanrım, ne kadar da kötü.
    Bununla ilgili ne yapabilirim?" der gibi oldunuz.
  • 8:52 - 8:54
    Neyse ki,
  • 8:54 - 8:56
    bir sorun olduğunun farkına vardık.
  • 8:56 - 9:01
    Ortada bilinçsiz önyargıdan kaynaklanan
    bir fırsat mahrumiyeti var.
  • 9:02 - 9:04
    Fakat orada otururken
    şöyle düşünüyor olabilirsiniz:
  • 9:04 - 9:07
    "Ben kahverengi değilim.
    Bunun benimle ne alakası var?"
  • 9:08 - 9:10
    Size bir çözüm sunayım.
  • 9:10 - 9:12
    Ve önceden dediğim gibi,
  • 9:12 - 9:16
    bir idealin peşinde olduğumuz
    bir dünyada yaşıyoruz.
  • 9:16 - 9:17
    Ve eğer doğum şartlarının
  • 9:17 - 9:20
    önemsiz olduğu
    bir dünya yaratmak istiyorsak
  • 9:20 - 9:22
    hepimiz çözümün bir parçası olmalıyız.
  • 9:22 - 9:25
    Ve ilginçtir ki laboratuvar
    özgeçmişi deneyinin yazarı
  • 9:25 - 9:27
    bir çeşit çözüm sundu.
  • 9:27 - 9:30
    Dediğine göre başarılı kadınları
    bir araya getiren tek şey,
  • 9:30 - 9:32
    ortak sahip oldukları tek şey,
  • 9:32 - 9:35
    iyi akıl hocalarına sahip olmak.
  • 9:35 - 9:37
    Akıl hocalığını hepimiz duymuşuzdur,
  • 9:37 - 9:40
    anadilde olan bir kelime.
  • 9:40 - 9:43
    Size zor bir görev daha.
  • 9:43 - 9:47
    Her birinizi farklı bir kişiye akıl hocalığı
    yapmaya davet ediyorum.
  • 9:48 - 9:49
    Bunu bir düşünün.
  • 9:49 - 9:52
    Herkes tanıdık birisine
    akıl hocalığı yapmak ister,
  • 9:52 - 9:53
    kendine benzeyen,
  • 9:53 - 9:54
    deneyim paylaştığı kişilere.
  • 9:54 - 9:57
    Benim gibi bir
    müslüman bir kız görsem
  • 9:57 - 9:59
    "Naber? Hadi takılalım." derim.
  • 9:59 - 10:02
    Bir odaya giriyorsunuz ve
    orada aynı okulda okuduğunuz,
  • 10:02 - 10:03
    aynı sporla uğraştığınız birisi varsa,
  • 10:03 - 10:07
    büyük ihtimalle o kişiye
    yardım etmek isteyeceksinizdir.
  • 10:07 - 10:11
    Ama sizinle aynı tecrübeyi
    paylaşmamış bir kişi ile
  • 10:11 - 10:13
    o bağlantıyı kurmak oldukça zor olur.
  • 10:13 - 10:16
    Başka birisine akıl hocalığı yapma fikri,
  • 10:16 - 10:19
    sizinle aynı arka plana sahip olmayan
    bir kişiye akıl hocalığı yapmak,
  • 10:19 - 10:20
    arka planı her ne ise,
  • 10:20 - 10:23
    lanet koridora bile gidemeyen insanlar için
  • 10:23 - 10:25
    kapılar açmaktır.
  • 10:26 - 10:30
    Çünkü hanımlar ve beyler,
    dünya adil değil.
  • 10:30 - 10:32
    İnsanlar eşit fırsatlarla doğmuyor.
  • 10:32 - 10:35
    Dünya'nın en fakir şehirlerinden
    biri olan Hartum'da doğdum.
  • 10:35 - 10:37
    Kahverengi doğdum, kadın olarak doğdum
  • 10:37 - 10:41
    ve kontrol edemediğim nedenlerden dolayı
  • 10:41 - 10:44
    bizden şüphe edilen bir dünyaya
    Müslüman olarak doğdum.
  • 10:44 - 10:48
    Lakin ayrıcalıklı doğduğum
    gerçeğini de kabul ediyorum.
  • 10:48 - 10:50
    Harika bir ailede doğdum,
  • 10:50 - 10:51
    eğitim gördüm
  • 10:51 - 10:54
    ve Avustralya'ya göç etme
    nimetine sahip oldum.
  • 10:54 - 10:57
    Ayrıca, var olduğunu bile
    bilmediğim kapıları
  • 10:57 - 11:00
    bana açan harika akıl hocalarına sahiptim.
  • 11:00 - 11:01
    Bir akıl hocam şöyle dedi:
  • 11:01 - 11:03
    "Hey, hikayen ilginç.
  • 11:03 - 11:06
    Haydi bununla ilgili bir şeyler yazalım,
    ben de bunu insanlarla paylaşırım."
  • 11:06 - 11:07
    Bir akıl hocam şöyle dedi:
  • 11:07 - 11:10
    "Bu üzeridekilerin Avustralya'ya
    ait olmadığını biliyorum,
  • 11:10 - 11:12
    ama neyse haydi gel."
  • 11:12 - 11:13
    Ve işte buradayım,
    sizinle konuşuyorum.
  • 11:13 - 11:14
    Ve buradaki tek kişi ben değilim.
  • 11:14 - 11:17
    Toplumumda
  • 11:17 - 11:19
    akıl hocalarının yönlendirdiği
    her türden insan var.
  • 11:19 - 11:21
    Sidney'de genç Müslüman bir adam
  • 11:21 - 11:24
    akıl hocasının yardımıyla
  • 11:24 - 11:27
    Bankstown'da bir şair atışması başlattı
  • 11:27 - 11:29
    ve şimdi büyük bir olaya dönüştü.
  • 11:29 - 11:32
    Başka birçok gencin
    hayatını değiştirebiliyor.
  • 11:32 - 11:34
    Brisbane'de bir hanım,
  • 11:34 - 11:35
    mülteci olan Afgan bir hanım,
  • 11:35 - 11:38
    Avustralya'ya geldiğinde zar zor
    İngilizce konuşabiliyordu.
  • 11:38 - 11:40
    Akıl hocaları doktor
    olmasına yardım etti
  • 11:40 - 11:43
    ve 2008 yılında Yılın Genç
    Queensland'lısı ödülümüzü kazandı.
  • 11:43 - 11:46
    Kendisi tam bir ilham kaynağı.
  • 11:50 - 11:52
    O kadar kolay değil.
  • 11:54 - 11:57
    Bu benim.
  • 11:57 - 12:00
    Fakat ben hem tulum giyen,
  • 12:00 - 12:04
    hem de ilk başta ferace giyen kadınım.
  • 12:04 - 12:07
    Beni diğer hallerden birinde görseydiniz
  • 12:07 - 12:09
    bana akıl hocalığı yapar mıydınız?
  • 12:09 - 12:11
    Çünkü ben aynı kişiyim.
  • 12:12 - 12:15
    Bilinçsiz önyargımızı aşmak zorundayız.
  • 12:15 - 12:18
    Kendi fikrinize tam ters birisini bulun,
  • 12:18 - 12:21
    çünkü yapısal değişim zaman alır
  • 12:21 - 12:25
    ve bende o kadar sabır yok.
  • 12:25 - 12:26
    Yani eğer bir değişim yaratacaksak,
  • 12:26 - 12:28
    eğer bu tür imkanlara sahip olacağımız
  • 12:28 - 12:30
    bir dünya yaratacaksak,
  • 12:30 - 12:33
    o zaman insanlara
    imkan tanımayı tercih edin.
  • 12:33 - 12:36
    Çünkü çeşitliliğin sizinle
    alakası olmadığını düşünebilirsiniz,
  • 12:36 - 12:38
    fakat hepimiz
    bu sistemin bir parçasıyız
  • 12:38 - 12:40
    ve bizler çözümün bir parçası olabiliriz.
  • 12:40 - 12:43
    Eğer farklı insanları
    nerede bulabileceğiniz bilmiyorsanız,
  • 12:43 - 12:45
    genelde gitmediğiniz yerlere gidin.
  • 12:45 - 12:47
    Eğer özel derslerine katılıyorsanız,
  • 12:47 - 12:48
    semtinizdeki devlet okuluna gidin
  • 12:48 - 12:52
    veya yerel mülteci
    eğitim merkezine uğrayın.
  • 12:52 - 12:54
    Veya bir ofiste çalışıyor olabilirsiniz.
  • 12:54 - 12:57
    Mekana uyum sağlayamamış
    yeni mezun elemanı alın --
  • 12:57 - 12:58
    çünkü o kişi bendim --
  • 12:58 - 12:59
    ve onlara kapılar açın,
  • 12:59 - 13:02
    ama bunu iş olsun diye yapmayın,
    çünkü bizler kurban değiliz.
  • 13:02 - 13:04
    Onlara fırsatları gösterin,
  • 13:04 - 13:06
    çünkü kendi dünyanızı
    onlara açmak,
  • 13:06 - 13:09
    sizin erişiminiz olan kapıların
    varlığından haberleri bile olmadığını
  • 13:09 - 13:11
    ve sizin bunu bilmediğinizi
  • 13:11 - 13:14
    fark etmenizi sağlayacak.
  • 13:14 - 13:16
    Hanımlar ve beyler,
  • 13:16 - 13:20
    toplumumuzda fırsat
    mahrumiyeti sorunu var.
  • 13:20 - 13:22
    Bunun nedeni özellikle
    bilinçsiz önyargı.
  • 13:22 - 13:26
    Fakat her biriniz bunu değiştirme
    potansiyeline sahipsiniz.
  • 13:26 - 13:29
    Bugün çok fazla zorlu görevler
    yüklendiğinizi biliyorum,
  • 13:29 - 13:32
    fakat bu görevi üstlenin ve
    bunu biraz daha farklı düşünün,
  • 13:32 - 13:36
    çünkü çeşitlilik sihirlidir.
  • 13:36 - 13:40
    Eski algılarınızı kenara koymanız için
    sizleri cesaretlendiriyorum,
  • 13:40 - 13:41
    çünkü bahse varım ki
  • 13:41 - 13:43
    muhtemelen yanlışlar.
  • 13:43 - 13:46
    Teşekkür ederim.
  • 13:46 - 13:49
    (Alkışlar)
Title:
Başörtüm sizin için ne ifade ediyor?
Speaker:
Yassmin Abdel-Magied
Description:

Bilinçsiz önyargı kültürleri yönlendiren, hepimizin yetişme tarzımıza dayanan varsayımlar yapmasına neden olan yaygın bir etmen. Bu tür .... her şeyi etkilde ve artık daha düşünceli, akıllı, iyi olmamızın vakti geldi. Bu eğlenceli, dürüst konuşmada, Yassmin Abdel-Magied .......

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
14:01

Turkish subtitles

Revisions Compare revisions