Return to Video

Shyam Sankar: İnsan-bilgisayar işbirliğinin yükselişi

  • 0:01 - 0:03
    Size iki satranç karşılaşmasından bahsetmek istiyorum.
  • 0:03 - 0:07
    1997'de olan ilk karşılaşmayı Garry Kasparov
  • 0:07 - 0:11
    Deep Blue isimli makineye karşı kaybetti.
  • 0:11 - 0:13
    Çoğu için bu, insanın makineler tarafından
  • 0:13 - 0:16
    hükmedileceği yeni bir çağın şafağıydı.
  • 0:16 - 0:19
    Ama şimdi burdayız, 20 yıl geçti ve bilgisayarlarla en
  • 0:19 - 0:22
    büyük münasebetimiz Ipad yoluyla.
  • 0:22 - 0:24
    HAL değil.
    (HAL: Space Odyssey filmindeki akıllı bilgisayar)
  • 0:24 - 0:26
    İkinci karşılaşma 2005'te seçtikleri takdirde
  • 0:26 - 0:29
    insan ve makinenin rakip yerine ortak olarak
  • 0:29 - 0:34
    beraber girebileceği serbest stil bir satranç turnuvasıydı.
  • 0:34 - 0:36
    Başta, sonuçlar öngörülebilirdi.
  • 0:36 - 0:38
    Bir superbilgisayar bile görece daha zayıf bir bilgisayara sahip
  • 0:38 - 0:41
    bir satranç şampiyonu tarafından yenilebilirdi.
  • 0:41 - 0:44
    Sonuç süpriz oldu. Kim kazandı?
  • 0:44 - 0:46
    Süper bilgisayarlı bir şampiyon değil,
  • 0:46 - 0:48
    üç adet görece zayıf bilgisayar kullanan
  • 0:48 - 0:52
    iki Amerikalı amatör.
  • 0:52 - 0:54
    Onların bilgisayarlarını idare etmedeki, yönlendirmedeki
  • 0:54 - 0:57
    belirli pozisyonları tetkik etmedeki yetenekleri
  • 0:57 - 0:59
    şampiyonların üstün satranç bilgisinin ve
  • 0:59 - 1:02
    diğer rakiplerin üstün sayısal gücünün
  • 1:02 - 1:04
    etkisini verimli bir şekilde yok etti.
  • 1:04 - 1:07
    Bu hayret verici bir sonuçtu: Ortalama insan
  • 1:07 - 1:11
    ortalama makineler, en iyi insan ve en iyi makineleri yeniyordu.
  • 1:11 - 1:14
    Her neyse, bunun 'insan bilgisayara karşı' olması gerekmiyor muydu?
  • 1:14 - 1:18
    Onun yerine, işbirliği oldu. Doğru tür bir işbirliği.
  • 1:18 - 1:21
    Son 50 yılda Marvin Minsky'nin yapay zeka ile
  • 1:21 - 1:24
    ilgili vizyonuna çok ilgi gösterir olduk.
  • 1:24 - 1:26
    Bu kesinlikle çekici bir vizyon. Çoğu insan bu vizyonu kabul etti.
  • 1:26 - 1:29
    Bilgisayar bilimlerinde hakim bir düşünce tarzı haline geldi
  • 1:29 - 1:32
    Ama büyük veriler, network sistemleri, açık platformlar
  • 1:32 - 1:35
    ve birbirine ilişik teknolojiler çağına girerken
  • 1:35 - 1:38
    artık yaklaşık aynı zamanlarda geliştirilmiş
  • 1:38 - 1:41
    alternatif bir vizyonu değerlendirmenin zamanıdır derim.
  • 1:41 - 1:45
    Bahsettiğim şey J.C.R. Licklider'ın insan-bilgisayar ortak yaşamı
  • 1:45 - 1:49
    belki daha iyi bir isimle "Zeka Takviyesi" I.A.
  • 1:49 - 1:51
    Licklider teknolojinin ve internetin gelişmesinde
  • 1:51 - 1:54
    derin bir etkisi olan bir bilgisayar bilimi deviydi.
  • 1:54 - 1:57
    Onun vizyonu, bilgisayar ve insana, kararlar vermek ve
  • 1:57 - 2:01
    karmaşık durumları kontrol etmek için önceden belirli programlara
  • 2:01 - 2:02
    katı bir bağımlılık olmadan,
  • 2:02 - 2:05
    işbirliği yapma imkanı vermekti.
  • 2:05 - 2:07
    İşbirliği kelimesini dikkat edin.
  • 2:07 - 2:10
    Licklider bizi bir tost makinesi alıp da Star Trek'teki Data
  • 2:10 - 2:12
    haline getirelim diye teşvik etmiyor
  • 2:12 - 2:16
    ama insanı alıp daha yetkin hale getirmeyi teşvik ediyor.
  • 2:16 - 2:18
    İnsanlar çok ilginç -- nasıl düşündüğümüz,
  • 2:18 - 2:21
    doğrusal olmayan yaklaşımlarımız, yaratıcılığımız
  • 2:21 - 2:23
    tekrarlayan hipotezler. Hepsi de bilgisayarlar için
  • 2:23 - 2:24
    yapabilselerdi bile, çok zor olurdu.
  • 2:24 - 2:26
    Licklider bunu, insanları hedefler koyarken
  • 2:26 - 2:29
    hipotezler hazırlarken, kriterler belirler ve değerlendirmeler yaparken izleyip
  • 2:29 - 2:32
    sezgisel bir şekilde fark etti
  • 2:32 - 2:34
    Tabii ki başka yönlerden de insanlar çok sınırlı.
  • 2:34 - 2:37
    Ölçeklendirmede, hesaplamada ve hacimde berbatız.
  • 2:37 - 2:39
    Rock grubunu bir arada ve çalar vaziyette tutmak için
  • 2:39 - 2:41
    üst düzey bir yetenek yönetimine gereksinim duyuyoruz.
  • 2:41 - 2:43
    Licklider, anlayış ve karar verme yolunu hazırlayacak
  • 2:43 - 2:47
    tüm rutin işlerin bilgisayarlar tarafından yapıldığını öngördü.
  • 2:47 - 2:49
    Sessizce, çok tantana olmadan
  • 2:49 - 2:52
    bu yaklaşım, satranç alanında zaferler biriktirdi.
  • 2:52 - 2:55
    Satrançla aynı inanılmaz yayılmayı paylaşan protein katlaması konusu--
  • 2:55 - 2:59
    evrendeki atomların sayısından daha fazla protein katlama yolu var.
  • 2:59 - 3:01
    Hastalıkları anlayıp tedavi etme yetimiz üzerinde devasa etkileri olacak
  • 3:01 - 3:03
    dünyayı değiştirecek bir problem bu.
  • 3:03 - 3:07
    Ve bu görev için, süper bilgisayar alanının kaba kuvveti yeterli değil.
  • 3:07 - 3:10
    Bilgisayar bilimcileri tarafından yaratılan Foldit adlı oyun
  • 3:10 - 3:12
    bu yaklaşımın değerini örnekliyor.
  • 3:12 - 3:15
    Teknik veya biyolog olmayan amatörler bir bilgisayar oyunu oynayarak
  • 3:15 - 3:18
    bir proteinin yapısını görsel olarak yeniden düzenleyip
  • 3:18 - 3:20
    bilgisayarın atom kuvvetlerini ve ilişkilerini yönetmesini sağlayıp
  • 3:20 - 3:23
    yapısal sorunları tanımlıyorlar.
  • 3:23 - 3:26
    Bu yaklaşım süper bilgisayaları %50 oranda yenerken
  • 3:26 - 3:28
    %30 oranda da berabere kaldı
  • 3:28 - 3:32
    Foldit, Mason-Pfizer maymun virüsünün yapısal şifresini çözmek suretiyle
  • 3:32 - 3:35
    kayda değer ve önemli bir bilimsel keşif yaptı.
  • 3:35 - 3:38
    Ne olduğununu saptanmasından 10 yıldan uzun süredir yakayı sıyıran Proteaz enzimi
  • 3:38 - 3:40
    sadece günler içinde, üç oyuncu tarafından çözüldü.
  • 3:40 - 3:42
    Belki de bir bilgisayar oyununundan kaynaklanan
  • 3:42 - 3:45
    ilk büyük bilimsel gelişmeydi bu.
  • 3:45 - 3:47
    Geçen sene, İkiz Kuleler'in olduğu yerde
  • 3:47 - 3:48
    bir 9/11 anıtı açıldı.
  • 3:48 - 3:51
    Binlerce kurbanın ismini 'anlamlı bitişiklik' dedikleri
  • 3:51 - 3:54
    güzel bir konsept ile sergilediler.
  • 3:54 - 3:56
    İsimleri yanyana ilişkilerine göre dizdiler.
  • 3:56 - 3:59
    Arkadaş, aile, iş arkadaşı
  • 3:59 - 4:02
    Hepsini bir araya getirdiğinizde, bu sağlam bir sayısal
  • 4:02 - 4:06
    mücadele: 3500 kurban, 1800 bitişiklik talebi
  • 4:06 - 4:09
    boydan boya fiziksel özellikler ve
  • 4:09 - 4:11
    nihai olarak estetiğin önemi.
  • 4:11 - 4:14
    Medya tarafından ilk haber yapıldığında bu başarının tüm itibarı
  • 4:14 - 4:16
    New York City'den bir dizayn şirketi olan Local Projects'in
  • 4:16 - 4:20
    br algoritmasına verilmişti. Gerçek ise biraz daha farklıydı.
  • 4:20 - 4:22
    Altta yatan taslağı geliştirmek için algoritma kullanılırken,
  • 4:22 - 4:25
    insanlar da taslağı nihai sonucu almak için kullandı.
  • 4:25 - 4:28
    Yani bu senaryoda, bilgisayar, milyonlarca olası şablonu
  • 4:28 - 4:31
    değerlendirip komplike bir ilişki sistemini yönetti
  • 4:31 - 4:33
    ve çok geniş bir ölçeklendirmenin ve değişkenlerin
  • 4:33 - 4:36
    hesabını tutarak, insanların dizayn ve düzensel seçenekler üzerinde
  • 4:36 - 4:39
    yoğunlaşmasına olanak verdi.
  • 4:39 - 4:40
    Etrafınıza daha çok baktıkça
  • 4:40 - 4:42
    Licklider'ın vizyonuna daha çok rastlıyorsunuz.
  • 4:42 - 4:45
    İster iphone'unuzdaki ister arabanızın GPS'indeki geliştirilmiş gerçeklik olsun
  • 4:45 - 4:48
    insan-bilgisayar ortak yaşamı bizi daha yetkin kılıyor.
  • 4:48 - 4:50
    Eğer insan-bilgisayar ortak yaşamını ilerletmek istiyorsanız
  • 4:50 - 4:51
    ne yapabilirsiniz?
  • 4:51 - 4:53
    İnsanı sürecin içinde tasarlamakla başlayabilirsiniz.
  • 4:53 - 4:56
    Sorunu çözmek için bilgisayar ne yapar diye düşünmek yerine
  • 4:56 - 5:00
    insanın da yapacaklarının ekseninde çözümü kurun.
  • 5:00 - 5:01
    Bunu yaptığınız zaman, hemen fark edeceksiniz ki
  • 5:01 - 5:04
    tüm zamanınızı, insanla makine arasındaki arayüz üzerinde
  • 5:04 - 5:07
    özellikle de etkileşimdeki sürtüşmeyi kaldırmak için harcamışsınız.
  • 5:07 - 5:10
    Aslında toplam kapasiteyi belirlerken
  • 5:10 - 5:12
    bu sürtüşme insanın gücünden ya da
  • 5:12 - 5:14
    makinenin gücünden daha önemlidir.
  • 5:14 - 5:16
    İşte bu yüzden, birkaç bilgisayarlı iki amatör
  • 5:16 - 5:19
    bir süperbilgisayar ve şampiyonu kolayca yendi.
  • 5:19 - 5:22
    Kasparov'un süreç dediği şey sürtüşmenin bir yan ürünü.
  • 5:22 - 5:24
    Süreç daha iyi oldukça, sürtüşme de azalıyor.
  • 5:24 - 5:28
    Ve sürtüşmeyi minimize etmek belirleyici etken haline geliyor.
  • 5:28 - 5:31
    Başka bir örneğe bakalım: büyük veri
  • 5:31 - 5:32
    Dünyadaki tüm etkileşimlerlimiz sürekli artan bir
  • 5:32 - 5:35
    sensör dizilimi ile kayıt ediliyor: telefonunuz
  • 5:35 - 5:38
    kredi kartınız, bilgisayarınız. Sonuç devasa bir veri
  • 5:38 - 5:40
    ve bize insanlık halini daha derinden
  • 5:40 - 5:42
    anlamamız için bir fırsat tanıyor.
  • 5:42 - 5:45
    Bu büyük dataya olan çoğu yaklaşımın ana vurgusu şunlara odaklanıyor.
  • 5:45 - 5:47
    "Bu veriyi nasıl depolarım? Bu data içinde nasıl arama yaparım?
  • 5:47 - 5:49
    Bu datayı nasıl işlerim?"
  • 5:49 - 5:51
    Bunlar gerekli ama yetersiz sorular.
  • 5:51 - 5:54
    Zorunluluk nasıl hesaplanacağını bulmak değil neyi hesaplayacağını
  • 5:54 - 5:56
    bulmak. İnsan sezgisini bu ölçüde bir veriye
  • 5:56 - 5:58
    nasıl yüklersin?
  • 5:58 - 6:01
    Yine, insanı sürecin içinde tasarlamakla başlıyoruz.
  • 6:01 - 6:04
    PayPal ilk işe başladığında, en büyük mücadelesi
  • 6:04 - 6:07
    "Parayı çevrimiçi nasıl sağa sola yollarım?" değildi
  • 6:07 - 6:11
    "Organize suç örgütleri tarafından dolandırılmadan bunu nasıl yaparım"dı.
  • 6:11 - 6:13
    Neden bu kadar zor? Çünkü bilgisayarlar dolandırıcılık kalıplarını
  • 6:13 - 6:16
    tespit edip belirleyebiliyorlar ancak daha önce
  • 6:16 - 6:17
    görmedikleri kalıplarda bunu yapmayı
  • 6:17 - 6:20
    öğrenemiyorlar ve organize suç örgütlerinin
  • 6:20 - 6:22
    seyircileri ile çok ortak yönü var: zeki insanlar,
  • 6:22 - 6:26
    acımasız bir beceri, girişimci bir ruh
  • 6:26 - 6:29
    ve çok büyük ve önemli bir farkı var: amaç
  • 6:29 - 6:31
    Bu yüzden bilgisayarlar her ne kadar tek başlarına en zeki dolandırıcılar dışındakileri
  • 6:31 - 6:34
    yakalayabilseler de, en zeki olanları yakalamak başarı
  • 6:34 - 6:36
    ile fiyasko arasındaki farkı oluşturuyor.
  • 6:36 - 6:38
    Bu türde uyumsal rakipleri olan çok problem vardır.
  • 6:38 - 6:41
    Çok nadir olarak, o da olursa, bilgisayarlar için
  • 6:41 - 6:44
    ayırt edilebilir tekrar eden bir kalıp gösterirler.
  • 6:44 - 6:48
    Aksine, doğasında bir yenilenme ve bozulma vardır ve
  • 6:48 - 6:50
    bu problemler de artarak büyük verinin içinde gömülüp gitmektedir.
  • 6:50 - 6:53
    Mesela, terörizm. Teröristerler yeni koşullara küçük ve büyük
  • 6:53 - 6:55
    yollarla adapte olmaktadırlar ve televizyonda
  • 6:55 - 6:58
    gördüklerinizin aksine, bu adaptasyonlar
  • 6:58 - 7:00
    ve bunların belirlenmesi easen insanidir.
  • 7:00 - 7:04
    Bilgisayarlar alışılmamış kalıpları ve yeni davranışları tespit edemezler
  • 7:04 - 7:07
    ama insanlar eder. İnsanlar bunu teknolojiyi kullanarak, hipotezleri test ederek
  • 7:07 - 7:11
    bir içgörü arayarak, makinelerden kendileri için çalışmasını isteyerek yapıyorlar.
  • 7:11 - 7:14
    Osama Bin Ladin yapay zeka ile yakalanmadı.
  • 7:14 - 7:16
    Değişik teknolojilerle ortaklaşa çalışan kendini adamış,
  • 7:16 - 7:21
    becerikli, zeki insanlar tarafından yakalandı.
  • 7:21 - 7:23
    Kulağa ne kadar cezbedici gelse de cevabı bulmak için
  • 7:23 - 7:25
    algoritmik data madenciliği ile yolunuzu yapamazsınız.
  • 7:25 - 7:28
    "Teröristi Bul" diye bir düğme yoktur ve bambaşka sistemlerden
  • 7:28 - 7:30
    gelen çok çeşitli veri formatları karşısında
  • 7:30 - 7:32
    yine çok çeşitli kaynakları birleştirdiğimizde
  • 7:32 - 7:36
    veri madenciliği de daha az verimli oluyor.
  • 7:36 - 7:38
    Onun yerine insanlar veriye bakacak ve içgörü arayacak,
  • 7:38 - 7:41
    ve Licklider'ın çok önceden öngördüğü gibi
  • 7:41 - 7:44
    burda muazzam sonuçlar için anahtar doğru tür bir işbirliği
  • 7:44 - 7:45
    ve Kasparov'un fark ettiği gibi
  • 7:45 - 7:48
    bu arayüzdeki sürtüşmeyi minimize etmek demek.
  • 7:48 - 7:51
    Bu yaklaşım değişik kaynaklardan gelen
  • 7:51 - 7:54
    tüm mevcut veriyi taramayı, önemli ilişkileri tanımlamayı
  • 7:54 - 7:57
    onları bir yerde toplamayı mümkün hale getirir ki bu
  • 7:57 - 8:00
    daha önce yapılması imkansıza yakın olan bir şeydi.
  • 8:00 - 8:02
    Bazılarına göre, bunun korkutucu bir gizlilik ve insan hakları
  • 8:02 - 8:05
    imaları var. Diğerlerine göre ise gizlilik ve insan haklarının
  • 8:05 - 8:07
    temel ilke kabul edileceği daha büyük bir
  • 8:07 - 8:10
    gizllik ve insan hakları çağınının habercisi.
  • 8:10 - 8:13
    Bu kabul edilmeli ve en iyi niyetle bile olsa
  • 8:13 - 8:15
    bir yana atılmamalı
  • 8:15 - 8:18
    O zaman yakın dönemde insan-bilgisayar ortak yaşamını
  • 8:18 - 8:20
    yönetmek için geliştirilmiş teknolojilerin etkileri üzerine
  • 8:20 - 8:23
    bir kaç örneğe bakalım.
  • 8:23 - 8:26
    Ekim 2007'de A.B.D. ve koalisyon kuvvetleri Irak'ın
  • 8:26 - 8:29
    Suriye sınırında, Sinjar şehrinde bir El Kaide hücre
  • 8:29 - 8:31
    evine baskın yaptı.
  • 8:31 - 8:33
    Burada bir belge hazinesi buldular:
  • 8:33 - 8:35
    700 yabancı mücahitin biyografik taslakları.
  • 8:35 - 8:38
    Bu yabancı mücahitler Körfez'deki, Doğu Akdeniz'deki ve Kuzey Afrika'daki
  • 8:38 - 8:41
    ailelerini bırakıp Irak'ta El Kaide'ye katılmışlardı.
  • 8:41 - 8:43
    Bu kayıtlar insan kaynağı formlarıydı.
  • 8:43 - 8:46
    Organizasyona katıldıklarında bizzat mücahitler tarafından doldurulmuşlardı.
  • 8:46 - 8:47
    Görüldü ki El Kaide de
  • 8:47 - 8:49
    bürokrasi kullanmıyor değildi. (gülüşler)
  • 8:49 - 8:51
    Cevap verdikleri sorular şöyleydi: "Sizi kim üye yaptı?"
  • 8:51 - 8:54
    "Memleketiniz neresi", "Ne iş yapmak istiyorsunuz?"
  • 8:54 - 8:58
    Bu son soruyla şaşırtıcı bir içgörü ortaya çıktı.
  • 8:58 - 9:00
    Bu yabancı mücahitlerin büyük çoğunluğu
  • 9:00 - 9:02
    şehitlik mertebesine ulaşmak için intihar bombacısı olmak istiyordu
  • 9:02 - 9:07
    Bu çok önemliydi çünkü 2003 ve 2007 yılları arasında Irak'ta
  • 9:07 - 9:11
    istikrarsızlığın temel sebebi olan 1382 intihar bombası gerçekleşmişti.
  • 9:11 - 9:13
    Bu verileri analiz etmek zordu. Orjinalleri bilgisayara taranıp
  • 9:13 - 9:16
    tercüme edilmesi gereken Arapça kağıtlar üzerindeydi.
  • 9:16 - 9:18
    Süreçteki sürtüşme, insanları, PDF dosyalarını ve sebatı
  • 9:18 - 9:21
    kullanan bir operasyonel zaman diliminde anlamlı
  • 9:21 - 9:23
    sonuçlar yaratmadı.
  • 9:23 - 9:25
    Araştırmacıların kendi insan zihinlerini teknoloji ile
  • 9:25 - 9:28
    yükseltmeleri gerekti ki daha derine dalabilsinler, belirsiz
  • 9:28 - 9:31
    hipotezleri keşfedebilsinler ve böylece gerçekler su yüzüne çıktı.
  • 9:31 - 9:34
    Yabancı mücahitlerin %20'si Libya'dan, bunların
  • 9:34 - 9:37
    %50'si de Libya'nın tek bir kasabasından
  • 9:37 - 9:39
    Bu çok önemli çünkü önceki istatistikler bu değerin %3
  • 9:39 - 9:41
    olduğunu söylüyordu. Yine El Kaide'de yükselen bir öneme sahip
  • 9:41 - 9:44
    Libya İslami savaş örgütünden üst düzey bir vaiz olan
  • 9:44 - 9:47
    Abu Yahya al-Libi'ye odaklanmak için yardımcı oldu.
  • 9:47 - 9:50
    Al-Libi, 2007'de akabinde Libya mücahitlerine katılmak için
  • 9:50 - 9:53
    bir galeyan yaratan bir vaaz vermişti.
  • 9:53 - 9:56
    Belki en zekicesi olarak her ne kadar en az görüneni olsa da,
  • 9:56 - 9:58
    verileri kafalarında ters yüz etmek suretiyle
  • 9:58 - 10:01
    araştırmacılar, Suriye'deki yabancı mücahitlerin
  • 10:01 - 10:04
    kabulü ve ulaşımından nihai sorumlu
  • 10:04 - 10:06
    koordinasyon ağlarını keşfedebildi.
  • 10:06 - 10:09
    Bunlar, ideolojistlerden ziyade para için bu koordinasyon
  • 10:09 - 10:11
    işine girmiş paralı askerlerdi.
  • 10:11 - 10:13
    Mesela, Suudi mücahitlere, Libyalılar'a oranla oldukça
  • 10:13 - 10:15
    fazla fatura kesiyorlardı. Bu para aksi takdirde
  • 10:15 - 10:18
    El Kaide'ye gidecekti.
  • 10:18 - 10:20
    Eğer karşı taraf muhtemel cihadcıları dolandırdıklarını
  • 10:20 - 10:23
    bilselerdi belki de kendi ağlarını kendileri bozucaktı
  • 10:23 - 10:26
    Ocak 2010'da Haiti 7 büyüklüğünde yıkıcı bir deprem tarafından vuruldu.
  • 10:26 - 10:29
    tüm zamanların üçüncü en ölümcül depremi 1 milyon insanı,
  • 10:29 - 10:32
    nüfusun %10'unu evsiz bıraktı.
  • 10:32 - 10:35
    Bölgeye gıda ve su teslimatı başladığında, bütün yara
  • 10:35 - 10:37
    sarma çabaları içinde küçük görünen bir kısmı artan bir
  • 10:37 - 10:39
    şekilde önemli hale geldi.
  • 10:39 - 10:41
    Haiti'de Ocak ve Şubat ayları yağışsız geçiyor yine
  • 10:41 - 10:44
    kampların çoğu su biriktirebildi.
  • 10:44 - 10:46
    Haiti'nin taşkın yatakları ile ilgili detalı bilgiye
  • 10:46 - 10:47
    sahip tek kurum, yöneticileri de içindeyken
  • 10:47 - 10:50
    deprem sırasında yıkıldı.
  • 10:50 - 10:53
    Şu sorular doğdu, hangi kamplar riskte,
  • 10:53 - 10:55
    bu kamplarda kaç kişi var, sellerin zaman
  • 10:55 - 10:57
    çizelgesi nedir ve çok az kaynak ve alt yapı ile yeniden
  • 10:57 - 11:00
    yerleştirmeyi nasıl önceliklendiririz?
  • 11:00 - 11:03
    Veriler birbirinden tamamen farklıydı. A.B.D ordusunun
  • 11:03 - 11:06
    ülkenin sadece küçük bir kısmı için detaylı bilgisi vardı.
  • 11:06 - 11:08
    2006 çevresel risk konferansından kalma çevrimiçi veriler vardı
  • 11:08 - 11:11
    ancak diğer coğrafik veriler ise birleştirilmemişti.
  • 11:11 - 11:14
    Burda insanın amacı ihtiyaçları önceliklendirmek suretiyle yeniden
  • 11:14 - 11:16
    yerleşmek için kamplar belirlemekti.
  • 11:16 - 11:19
    Bilgisayarın muazzam büyüklükte bir coğrafik bilgiyi
  • 11:19 - 11:21
    sosyal medya verisini ve yardım organizasyonu bilgisini birleştirmesi lazımdı ki
  • 11:21 - 11:25
    bu soruyu cevaplayabilsin.
  • 11:25 - 11:27
    Daha üstün bir işlem yürürlüğe sokularak, 3 ayda 40
  • 11:27 - 11:30
    kişinin çalışmasını gerektirecek bir iş, 40 saatte 3
  • 11:30 - 11:33
    kişinin yapabileceği basit bir işe dönüştü,
  • 11:33 - 11:36
    burada zafer insan-bilgisayar ortak-yaşamının.
  • 11:36 - 11:38
    Licklider'ın gelecek vizyonunun 50 yıldan fazla ötesindeyiz
  • 11:38 - 11:40
    ve veriler söylüyor ki bu yüzyılın en zor problemlerini insan
  • 11:40 - 11:43
    ve makine işbirliği ile çözmek için çok
  • 11:43 - 11:46
    heyecanlı olmalıyız.
  • 11:46 - 11:48
    Teşekkürler. (Alkış)
  • 11:48 - 11:51
    (Alkış)
Title:
Shyam Sankar: İnsan-bilgisayar işbirliğinin yükselişi
Speaker:
Shyam Sankar
Description:

Kaba işlemci kuvveti tek başına dünyanın sorunlarını çözemez. Veri madenciliği yenilikçisi Shyam Sankar neden büyük problemleri (teröristleri yakalamak veya büyük gizli eğilimleri belirlemek gibi) çözmenin doğru algoritmayı bulma meselesi değil de bilgisayar hesabı ile insan yaratıcılığının doğru ortak yaşam ilişkisini kurması meselesi olduğunu açıklıyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
12:12

Turkish subtitles

Revisions