Msjlaşmak dili öldürüyor. Saka saka!
-
0:01 - 0:04Hep mesajlaşmanın
felaket olduğunu duyarız. -
0:04 - 0:08İnanışa göre mesajlaşma
Amerika'daki gençler arasında -
0:08 - 0:12ve artık bugün bütün dünyada
-
0:12 - 0:15her türlü edebî kültürün,
en azından yazma becerisinin -
0:15 - 0:17gerilemesi ve çökmesi anlamına geliyor.
-
0:17 - 0:20İşin gerçeği şu ki bu hiç de doğru değil.
-
0:20 - 0:23Bunun doğru olduğunu düşünmek kolay
-
0:23 - 0:25ama bunu başka şekilde görmek için
-
0:25 - 0:28mesajlaşmanın aslında
mucizevi bir şey olduğunu, -
0:28 - 0:31sadece enerjik değil,
aynı zamanda mucizevi bir şey olduğunu, -
0:31 - 0:33şu anda gerçekleştiğini gördüğümüz
-
0:33 - 0:35yeni çıkan bir tür karmaşıklık
olduğunu görmek için -
0:35 - 0:38kamerayı biraz geride tutup
açımızı genişleterek -
0:38 - 0:41dilin gerçekte ne olduğuna
bakmamız gerek, -
0:41 - 0:43bu durumda gördüğümüz
tek şey mesajlaşmanın -
0:43 - 0:48bir yazma eylemi bile olmadığı.
-
0:48 - 0:49Bununla ne demek istiyorum?
-
0:49 - 0:52Aslen dil üzerine düşünecek olursak
-
0:52 - 0:56dil herhalde 150 bin yıldır
varlığını sürdürmekte, -
0:56 - 0:58hiç olmazsa 80 bin yıldır
-
0:58 - 1:02ve dil konuşmadan ortaya çıktı.
İnsanlar önce konuştu. -
1:02 - 1:05Muhtemelen genetik olarak
buna programlıyız. -
1:05 - 1:07Dili en çok böyle kullanırız.
-
1:07 - 1:11Yazı ise çok daha sonraları ortaya çıktı
-
1:11 - 1:13ve son konuşmada gördüğümüz üzere,
-
1:13 - 1:16tam ne zaman çıktığına dair
ufak bir anlaşmazlık var -
1:16 - 1:18ama geleneksel tahminlere göre,
-
1:18 - 1:21eğer insanlık 24 saattir var olsaydı
-
1:21 - 1:27yazı aşağı yukarı 23.07'de ortaya çıktı.
-
1:27 - 1:30İşte yazı bu kadar geç
ortaya çıkan bir kavram. -
1:30 - 1:34Yani başta konuşma vardı,
daha sonra yazı geldi, -
1:34 - 1:35bir tür beceri şeklinde.
-
1:35 - 1:39Şimdi beni yanlış anlamayın,
yazının belirli avantajları var. -
1:39 - 1:42Yazmak bilinçli bir süreç olduğundan
-
1:42 - 1:44dönüp geriye bakabildiğinizden
-
1:44 - 1:47dile dair, sadece konuşuyor olsaydınız
-
1:47 - 1:49yapmanızın olası olmadığı
şeyleri yapabilirsiniz. -
1:49 - 1:53Mesela Edward Gibbon'un eseri
-
1:53 - 1:57"Roma İmparatorluğu'nun Gerilemesi
ve Çöküşü"nden bir paragraf düşünün: -
1:57 - 2:00"Tüm çarpışma 12 saatin üstünde sürdü,
-
2:00 - 2:04İranlıların gerilemesi
serkeş bir kaçışa dönene kadar -
2:04 - 2:08ki bu utanç verici örneği başlıca liderler
ve Surenas'ın kendisi vermişti." -
2:08 - 2:12Bu güzel ama kabul etmek gerekir ki
kimse bu şekilde konuşmaz -
2:12 - 2:17ya da bir gün üremeyi düşünüyorsa...
-
2:17 - 2:19...konuşmamalı. Böyle --
-
2:19 - 2:22(Kahkahalar)
-
2:22 - 2:25insanların günlük konuşmaları
böyle değil. -
2:25 - 2:27Günlük konuşma tamamen farklı bir şey.
-
2:27 - 2:29Dil bilimciler aslında göstermiştir ki
-
2:29 - 2:32gözlenmeyen bir şekilde
rahat konuşma yaparken -
2:32 - 2:357 ile 10 kelimelik paketler hâlinde
-
2:35 - 2:36konuşmaya eğilimliyiz.
-
2:36 - 2:41Konuşurken kendinizin veya bir grubun
sesini kaydetme durumunuz olursa -
2:41 - 2:42bunu fark edeceksiniz.
-
2:42 - 2:44Konuşma böyle bir şey.
-
2:44 - 2:48Konuşma çok daha esnek.
Çok daha kısa ve öz. -
2:48 - 2:52Daha az yansıtıcı -- yazmadan çok farklı.
-
2:52 - 2:54Dili yazılı olarak çok sık gördüğümüzden
-
2:54 - 2:57doğal olarak dilin
bu olduğunu düşünmeye meyilliyiz -
2:57 - 3:01ancak dil aslında konuşma.
Bunlar iki ayrı şey. -
3:01 - 3:04Şimdi tabii ki tarih riayet ederken
-
3:04 - 3:07yazma ve konuşma arasında belirli miktarda
-
3:07 - 3:10sızma olması doğal.
-
3:10 - 3:15Bu yüzden, örneğin
şimdi uzak kalan bir çağda -
3:15 - 3:17biri konuşma yaptığında
-
3:17 - 3:20yazıyormuş gibi konuşması yaygındı.
-
3:20 - 3:22Yani demek istediğim,
-
3:22 - 3:25eski bir filmde birinin boğazını
temizleyip verdiği şu türde bir konuşma: -
3:25 - 3:28"Öhöm hanımlar ve beyler" ve ardından
-
3:28 - 3:31normal konuşmayla hiç ilgisi olmayan
bir biçimde konuşurlar. -
3:31 - 3:35Resmîdir, bu Gibbon'ınki gibi
uzun cümleler kullanırlar. -
3:35 - 3:38Aslına bakılırsa bu,
yazdığın gibi konuşmaktır -
3:38 - 3:41ve bu yüzden, örneğin bugünlerde
Lincoln hakkında düşünüyoruz, -
3:41 - 3:43film yüzünden.
-
3:43 - 3:46Gettysburg Konuşması, o etkinliğin
ana öğünü değildi. -
3:46 - 3:50Ondan iki saat önce
Edward Everett'in konuştuğu konu, -
3:50 - 3:53açıkçası, bugün bizi ilgilendiremez,
-
3:53 - 3:55o zaman da zorla ilgilendirdi.
-
3:55 - 3:57Amaç onun yazıyormuş gibi
-
3:57 - 3:59konuşmasını dinlemekti.
-
3:59 - 4:01Sıradan insanlar dikilip
iki saat dinlediler. -
4:01 - 4:03Bu son derece doğaldı.
-
4:03 - 4:05O zamanlar insanlar
yazıyor gibi konuşuyordu. -
4:05 - 4:08E yazıyor gibi konuşabiliyorsan
-
4:08 - 4:14o zaman mantıken bazen de
konuşuyor gibi yazmak isteyebilirsin. -
4:14 - 4:16Sorun sadece malzemedeydi,
-
4:16 - 4:20o zamanlar mekanik anlamda bu daha zordu,
-
4:20 - 4:23bunun basit nedeni de malzemelerin
elverişli olmamasıydı. -
4:23 - 4:25Ellerle bunu yapmak
neredeyse imkansızdır, -
4:25 - 4:28stenografi hariç,
o zaman da iletişim limitli. -
4:28 - 4:31Manuel daktiloda bu çok zordu,
-
4:31 - 4:33elektrikli olanlar çıktığında bile
-
4:33 - 4:35veya ardından bilgisayar klavyelerinde,
-
4:35 - 4:38az çok konuşmanın hızına yetişecek şekilde
-
4:38 - 4:40hızlıca yazabilecek olsanız bile
-
4:40 - 4:43mesajınızı hızlıca alabilecek biri olmalı.
-
4:43 - 4:46O mesajı alabilecek şeyler
cebinizde olduğunda -
4:46 - 4:52o zaman konuştuğunuz gibi yazmanızı
sağlayan koşullara sahipsinizdir. -
4:52 - 4:55İşte mesajlaşma da burada devreye giriyor.
-
4:55 - 4:59İşte bu yüzden de mesajlaşmanın
yapısı çok esnek. -
4:59 - 5:03Mesajlaşırken hiç kimse büyük harfler
veya noktalamayı düşünmez -
5:03 - 5:06ama konuşurken
bunları düşünüyor musunuz ki? -
5:06 - 5:09Hayır, o zaman
mesajlaşırken niye düşünesiniz? -
5:09 - 5:13Mesajlaşma, yazma dediğimiz şeyin
-
5:13 - 5:17kaba mekaniklerini içerse de
parmaklı konuşmadır. -
5:17 - 5:19Mesajlaşma budur.
-
5:19 - 5:22Artık konuştuğumuz biçimde yazabililriz.
-
5:22 - 5:24Bu çok da ilginç bir şey
-
5:24 - 5:30ama yine de bunun bir çeşit düşüşü
temsil ettiğini düşünmesi kolay. -
5:30 - 5:33Yapının bu genel sarkıklığını,
kurallarla alakasızlığını -
5:33 - 5:39ve kara tahtada öğrenmeye
alışkın olduklarımızı görüyor -
5:39 - 5:42ve dolayısıyla bir şeylerin
yanlış gittiğini düşünüyoruz. -
5:42 - 5:45Bu çok doğal bir his.
-
5:45 - 5:49Fakat işin aslı, tek olan
-
5:49 - 5:53bir çeşit doğmakta olan karmaşıklık.
-
5:53 - 5:55Bu parmaklı konuşmada bunu görüyoruz.
-
5:55 - 5:58Bunu anlamak için de
-
5:58 - 6:03bu yeni tür dilde yeni bir yapının
-
6:03 - 6:07ortaya çıktığını görmek istiyoruz.
-
6:07 - 6:12Dolayısıyla örneğin mesajlaşmada
-
6:12 - 6:15şu LOL olayı var.
-
6:15 - 6:17Şimdi bu LOL,
-
6:17 - 6:20genelde bunun "yüksek sesle gülme"
anlamına geldiğini düşünürüz. -
6:20 - 6:23Elbette, teoride bu böyle,
-
6:23 - 6:25çok eski metinlere bakarsanız
o zaman insanlar bunu -
6:25 - 6:28yüksek sesle gülmeyi
belirtmek için kullanıyordu. -
6:28 - 6:32Ama şimdi mesajlaşırken
veya mesajlaşmanın alt katmanının -
6:32 - 6:35geldiği durumun farkında biriyseniz
-
6:35 - 6:39LOL'un artık yüksek sesle gülme
anlamına gelmediğini fark edeceksiniz. -
6:39 - 6:43Bu açıklaması çok daha güç
başka bir şeye dönüştü. -
6:43 - 6:46Şimdi şu, fazla uzun olmayan bir süre önce
-
6:46 - 6:5020 yaşlarında, erkek olmayan
bir kişinin yazdığı -
6:50 - 6:52gerçek bir mesaj.
-
6:52 - 6:55"Kullandığın yazı tipini sevdim bu arada."
-
6:55 - 6:58Julie: "lol teşekkürler gmail
şu anda çok yavaş" -
6:58 - 7:00Şimdi düşünürseniz, bu komik değil.
-
7:00 - 7:03Kimse gülmüyor. (Kahkahalar)
-
7:03 - 7:06Ama yine de bunun bir tür
hıçkırık olduğunu varsayıyorsunuz. -
7:06 - 7:08Sonra Susan "lol, biliyorum," diyor,
-
7:08 - 7:10yine, bu sıkıntılar hakkında konuşurken
-
7:10 - 7:14alışkın olduğumuzdan daha kahkahalı.
-
7:14 - 7:16Böylece Julie
"Sana bir e-posta gönderdim." diyor. -
7:16 - 7:18Susan: "lol, gördüm."
-
7:18 - 7:22Çok komik insanlar, LOL bu demekse.
-
7:22 - 7:24Bu Julie "Pekâlâ, ne var ne yok?" diyor.
-
7:24 - 7:26Susan: "lol, 10 sayfalık
bir yazı yazmam lazım." -
7:26 - 7:29Hiç de eğlenmiyor. Bunu düşünelim.
-
7:29 - 7:31LOL çok belirli bir şekilde kullanılıyor.
-
7:31 - 7:35Empati işareti, konfor işareti.
-
7:35 - 7:38Biz dil bilimciler böyle şeylere
edimsel parçacıklar diyoruz. -
7:38 - 7:42Gerçek insanların kullandığı
tüm konuşma dillerinde bunlar var. -
7:42 - 7:47Japonca biliyorsanız birçok cümle sonunda
kullanılan o kısa "ne" kelimesini düşünün. -
7:47 - 7:50Bugün siyahi gençliğin
konuşmalarını dinlerseniz -
7:50 - 7:51"yo" sözcüğünü düşünün.
-
7:51 - 7:53Bunun hakkında bitirme tezi yazılabilir,
-
7:53 - 7:56muhtemelen yazılıyordur da.
-
7:56 - 7:59Edimsel parçacık, LOL giderek bu oluyor.
-
7:59 - 8:03Gerçek insanlar arasında
dilin kullanılma biçimi. -
8:03 - 8:07Diğer bir örnek de "eğik çizgi".
-
8:07 - 8:10Şimdi, eğik çizgiyi alışkın olduğumuz gibi
-
8:10 - 8:12"Parti-eğik çizgi-network
oturumu yapacağız." -
8:12 - 8:15cümlesinde olduğu gibi kullanabiliriz.
-
8:15 - 8:17Geldiğimiz nokta hemen hemen bu.
-
8:17 - 8:20Eğik çizgi gençler arasında bugün
-
8:20 - 8:23mesajlaşmada çok farklı
bir şekilde kullanılıyor. -
8:23 - 8:25Sahneyi değiştirmek için kullanılıyor.
-
8:25 - 8:28Yani örneğin bu Sally kişisi diyor ki
-
8:28 - 8:30"Takılacak birilerini bulmam gerek"
-
8:30 - 8:31Jake de diyor ki "Haha" --
-
8:31 - 8:34bu "Haha" da tez konusu
ama şimdi zaman yok -- -
8:34 - 8:37"Haha yani kendi başına
gidiyorsun? Neden?" -
8:37 - 8:39Sally: "NYU'daki bu yaz programına."
-
8:39 - 8:42Jake: "Haha. Eğik çizgi,
tek gözle atış yapmaya çalışan -
8:42 - 8:44suns oyuncuları videosu izliyorum."
-
8:44 - 8:45Eğik çizgi ilginç.
-
8:45 - 8:48Ondan sonra Jake'in ne hakkında
konuştuğunu bilmiyorum bile -
8:48 - 8:53ama fark ettiğiniz gibi
konuyu değiştiriyor. -
8:53 - 8:55Şimdi bu oldukça sıradan görünüyor
-
8:55 - 8:56ama gerçek hayatta
-
8:56 - 8:59bir konuşmada konuyu değiştirmenin
-
8:59 - 9:01zarif yollarını düşünün.
-
9:01 - 9:02Doğrudan dalmazsınız.
-
9:02 - 9:07Bacaklarınızı sıvazlayıp
dalgın bir şekilde uzaklara bakarsınız -
9:07 - 9:11ya da "Hımm, aklıma geldi de..."
gibi bir şeyler dersiniz -
9:11 - 9:13öyle olmasa da, ama yapmaya --
-
9:13 - 9:15(Kahkahalar)
-
9:15 - 9:18aslında yapmaya çalıştığınız
konuyu değiştirmektir. -
9:18 - 9:20Mesajlaşırken bunu yapamazsınız,
-
9:20 - 9:24dolayısıyla bu ortamda bunu yapmanın
yolları ortaya çıkıyor. -
9:24 - 9:26Dil bilimcilerin
yeni bilgi işareti dediğinden -
9:26 - 9:29tüm konuşma dillerinde var
hatta iki üç tane. -
9:29 - 9:34Mesajlaşma eğik çizgiden
bir tane ortaya çıkardı. -
9:34 - 9:37Böylelikle tüm bir dizi
gelişmekte olan yeni anlam var -
9:37 - 9:39ve yine de bir şeylerin yolunda olmadığını
-
9:39 - 9:42düşünmesi kolay.
-
9:42 - 9:45Bir çeşit yapı eksikliği var.
-
9:45 - 9:50"The Wall Street Journal"da kullanılan
dil kadar sofistike değil. -
9:50 - 9:51İşin aslı,
-
9:51 - 9:541956'daki şu kişiye bakın,
-
9:54 - 9:56bu daha mesajlaşma yokken
-
9:56 - 9:58"I Love Lucy" dizisi yayındayken.
-
9:58 - 10:02"Birçokları alfabeyi
veya çarpım tablosunu bilmiyor, -
10:02 - 10:03gramatik yazamıyor --"
-
10:03 - 10:05Bu tür şeyleri daha önce duyduk,
-
10:05 - 10:09sadece 1956'da değil.
1917'de Connecticut okul öğretmeni. -
10:09 - 10:121917. Bu hepimizin
yazma açısından her şeyin -
10:12 - 10:15bir şekilde mükemmel olduğunu
düşündüğümüz zamanlar -
10:15 - 10:18çünkü "Downton Abbey"dekilerin
hitabeti kuvvetli -
10:18 - 10:19ya da öyle bir şeyler.
-
10:19 - 10:22Peki "Ülkedeki her kolejden
ağlayışlar yükseliyor, -
10:22 - 10:25'Yeni öğrencilerimiz yazamıyor,
noktalamaları hatalı.'" Falan filan. -
10:25 - 10:27Bundan daha geriye de gidebilirsiniz.
-
10:27 - 10:30Harvard rektörü. Yıl 1871.
-
10:30 - 10:32Elektrik yok. İnsanların üç adı var.
-
10:32 - 10:35"Yazmada kötü imla,
-
10:35 - 10:38yanlışlık yapmanın yanı sıra
ifade kabalığı." -
10:38 - 10:40Bahsettiği insanlar da kolej eğitimlerine
-
10:40 - 10:42diğer türlü iyi hazırlanmış kişiler.
-
10:42 - 10:44Daha bile geriye gidebilirsiniz.
-
10:44 - 10:481841, bir okul yöneticisi üzgün
-
10:48 - 10:51çünkü uzun bir süre boyunca
"üzüntüyle fark ettim ki -
10:51 - 10:55neredeyse tümüyle ihmal edilen orjinal"
falan filan falan filan. -
10:55 - 11:00Ya da MS 63'e kadar geri gidebilirsiniz
(Kahkahalar) -
11:00 - 11:02ve bu zavallı adam
-
11:02 - 11:03insanların Latincelerini beğenmiyor.
-
11:03 - 11:07Aslında Fransızcanın nasıl
ortaya çıktığı hakkında yazıyormuş. -
11:07 - 11:13İşte böyle, her zaman
(Kahkahalar) (Alkış) --- -
11:13 - 11:15bunlar hakkında
endişelenen insanlar var -
11:15 - 11:18ve gezegen bir şekilde
dönmeye devam ediyor. -
11:18 - 11:23İşte böyle, ben bugünlerdeki mesajlaşmayı
şöyle görüyorum: -
11:23 - 11:29gençlerin geliştirdiği
yepyeni bir yazma biçimi, -
11:29 - 11:32normal becerilerinin yanı sıra
bunu kullanıyorlar, -
11:32 - 11:35bu da iki şeyi de yapabildikleri
anlamına geliyor. -
11:35 - 11:38Çift dilli olmanın bilişsel olarak
faydalı olduğuna dair -
11:38 - 11:40kanıtlar artıyor.
-
11:40 - 11:43İki lehçeli olmakta da bu doğru.
-
11:43 - 11:46Yazmanız açısından iki lehçeli olmanız
için de kesinlikle doğru. -
11:46 - 11:51Yani mesajlaşma aslında gençlerin bugün
kullandığı dengeli bir eylemin kanıtı, -
11:51 - 11:54bilinçli bir şekilde değil elbette
-
11:54 - 11:58ama bu dilbilimsel repertuarlarının
genişlemesi olayı. -
11:58 - 11:59Çok basit.
-
11:59 - 12:021973'ten biri 1993'te
bir yurt mesaj panosunda -
12:02 - 12:07yazılanlara baksaydı
-
12:07 - 12:08"Aşk Hikâyesi" çağından bu yana
-
12:08 - 12:10kelimeler biraz değişmiş olacaktı
-
12:10 - 12:14ama o mesajda ne yazdığını anlardı.
-
12:14 - 12:161993'ten o kişiyi alın,
üzerinden çok geçmedi, -
12:16 - 12:20"Bill and Ted's Excellent Adventure",
o zamanın insanları. -
12:20 - 12:21O insanları alın
-
12:21 - 12:25ve bugün 20 yaşındaki birinin yazdığı
çok tipik bir mesajı okusun. -
12:25 - 12:28Yarısının ne demek olduğuna dair
fikri bile olmayacaktır -
12:28 - 12:32çünkü bize küçük araçlarıyla
koşuşturur gibi -
12:32 - 12:34sıradan bir şey yapıyorlar gibi gelirken
-
12:34 - 12:36gençlerimiz arasında tamamen
-
12:36 - 12:38yeni bir dil gelişti.
-
12:38 - 12:42Pekâlâ, kapatırken, eğer geleceğe,
-
12:42 - 12:462033'e gidebilseydim
-
12:46 - 12:49ilk işim David Simon'ın
"The Wire" dizisinin devamını -
12:49 - 12:53yapıp yapmadığını sormak olacak.
Bunu bilmek isterim. -
12:53 - 12:56Gerçekten de bunu sorardım
-
12:56 - 12:59ve "Downton Abbey"de esasen
neler olduğunu bilmek isterdim. -
12:59 - 13:00İkinci şey bu olurdu.
-
13:00 - 13:03Üçüncü şey de
-
13:03 - 13:08lütfen bana 16 yaşındaki gençlerin
yazdığı yazıları gösterin olacaktır -
13:08 - 13:10çünkü bu dilin bizim zamanımızdan bu yana
-
13:10 - 13:12nereye geliştiğini bilmek isterdim
-
13:12 - 13:16ve ideal olarak sonra bunları
şimdiki size ve bana gönderirdim -
13:16 - 13:19ki burnumuzun tam ucunda gerçekleşen
-
13:19 - 13:21bu dil bilimsel mucizeyi inceleyebilelim.
-
13:21 - 13:22Çok teşekkürler.
-
13:22 - 13:28(Alkış)
-
13:28 - 13:31Teşekkürler. (Alkış)
- Title:
- Msjlaşmak dili öldürüyor. Saka saka!
- Speaker:
- John McWhorter
- Description:
-
Mesajlaşma iyi yazma becerilerinin sonu mu demek? John McWhorter mesajlaşmanın -- dilsel, kültürel açıdan -- göründüğünden çok daha fazlası olduğunu öne sürüyor ve haberler tümüyle iyi.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 13:48
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Nevaz Mescioğlu accepted Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Nevaz Mescioğlu edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Ceyda Aldemir-Down edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Ceyda Aldemir-Down edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! | ||
Ceyda Aldemir-Down edited Turkish subtitles for Txtng is killing language. JK!!! |