Beyin, kanser ve internet hakkında karıncalar bize ne öğretebilir
-
0:01 - 0:03Karıncaları inceliyorum;
-
0:03 - 0:06çölde, tropik ormanlarda
-
0:06 - 0:07ve mutfağımda.
-
0:08 - 0:11Ayrıca, yaşadığım Silikon Vadisi civarındaki tepelerde.
-
0:12 - 0:14Geçenlerde şunu fark ettim ki karıncalar
-
0:14 - 0:16farklı çevrelerde
-
0:16 - 0:17farklı etkileşimlerde bulunuyorlar.
-
0:17 - 0:19Bunun bize başka sistemler hakkında bir şeyler
-
0:19 - 0:21öğretebileceğini düşündüm.
-
0:21 - 0:26Örneğin beyinler ve mühendisliğini
yaptığımız veri ağları, -
0:26 - 0:29hatta kanser.
-
0:29 - 0:31Tüm bu sistemlerdeki ortak nokta
-
0:31 - 0:34merkezi bir kontrole sahip olmayışları.
-
0:34 - 0:38Bir karınca kolonisi, çevrede dolaşırken gördüğünüz
-
0:38 - 0:40kısır dişi işçiler ile
-
0:40 - 0:42yumurta bırakan bir veya birkaç
-
0:42 - 0:44doğurgan dişiden oluşur.
-
0:44 - 0:47Doğurgan dişiler kraliçe olarak adlandırılsalar da,
-
0:47 - 0:48hiçbir emir vermezler;
-
0:48 - 0:51kimseye ne yapacağını söylemezler.
-
0:51 - 0:54Yani bir karınca kolonisinde yönetici yoktur
-
0:54 - 0:57ve merkezi kontrolün olmadığı böyle tüm sistemler
-
0:57 - 1:01çok basit etkileşimlerle düzenlenirler.
-
1:01 - 1:03Karıncalar kokuyu kullanarak birbiriyle etkileşir.
-
1:03 - 1:05Antenleriyle koklarlar
-
1:05 - 1:08ve birbiriyle etkileşimde antenlerini kullanırlar,
-
1:08 - 1:11böylece bir karınca anteniyle diğerine dokunduğunda
-
1:11 - 1:13örnek olarak, diğer karıncayla
-
1:13 - 1:15aynı yuvayı paylaşıp paylaşmadığını
-
1:15 - 1:19veya diğer karıncanın hangi
görevde bulunduğunu anlayabilir. -
1:19 - 1:22Burada hareket halinde birçok karınca görüyorsunuz,
-
1:22 - 1:25tüp geçitlerle diğer iki alana bağlanan
-
1:25 - 1:27bir laboratuvar alanında etkileşiyorlar.
-
1:27 - 1:30Bir karınca diğeriyle karşılaştığında,
-
1:30 - 1:32hangi karıncayla karşılaştığı önemli değil,
-
1:32 - 1:34aslında birbirlerine karmaşık
-
1:34 - 1:37bir sinyal veya mesaj göndermiyorlar.
-
1:37 - 1:39Bir karınca için önemli olan
-
1:39 - 1:42diğer karıncalarla karşılaşma hızıdır.
-
1:42 - 1:45Tüm bu etkileşimler birlikte ele alındığında
-
1:45 - 1:47bir ağ oluşturuyor.
-
1:47 - 1:50İşte bu alanda hareket halinde gördüğünüz
-
1:50 - 1:52karıncaların oluşturduğu ağ
-
1:52 - 1:55ve bu ağ sürekli olarak değişen
-
1:55 - 1:58aynı zamanda koloninin davranışını düzenleyen bir ağ,
-
1:58 - 2:01yani tüm karıncaların yuvada
saklanıp saklanmayacağını -
2:01 - 2:04veya kaçının dışarı besin aramaya
gideceğini düzenlemek gibi. -
2:04 - 2:06Bir beyin de aslında aynı yolla çalışır,
-
2:06 - 2:08fakat karıncalarda muhteşem olan
-
2:08 - 2:12tüm ağı gerçekleştiği anda görebilmenizdir.
-
2:12 - 2:15Yaşama uygun her türlü çevrede
-
2:15 - 2:1712.000'den fazla çeşit karınca yaşar
-
2:17 - 2:20ve çeşitli çevresel faktörlerlerle başa çıkmak için
-
2:20 - 2:22farklı etkileşimlerde bulunurlar.
-
2:22 - 2:25Her sistemin başa çıkmak zorunda olduğu
-
2:25 - 2:27çevresel sorunlardan biri
-
2:27 - 2:28işletme maliyetidir.
-
2:28 - 2:31Yani sistemi çalıştırmak için
gerekenlerin sağlanması. -
2:31 - 2:33Bir başka çevresel sorun kaynaklardır,
-
2:33 - 2:36kaynakları bulmak ve toplamak.
-
2:36 - 2:39Çölde işletme maliyeti fazladır;
-
2:39 - 2:40çünkü su azdır.
-
2:40 - 2:43Ayrıca çölde incelediğim tohum yiyen karıncalar
-
2:43 - 2:46su bulmak için su harcamak zorundalardı.
-
2:46 - 2:48Yani bir karınca besin bulmaya çıktığında,
-
2:48 - 2:50sıcak güneş altında tohum ararken
-
2:50 - 2:52kaybettiği suyu havaya verir.
-
2:52 - 2:54Ama koloni de yediği tohumların
-
2:54 - 2:57dışındaki yağı özümseyerek su elde eder.
-
2:57 - 2:59Yani bu çevrede, etkileşimler
-
2:59 - 3:02besin bulmaya karınca göndermek için kullanılır.
-
3:02 - 3:05Bir işçi, geri dönen işçilerle yeterli miktarda
-
3:05 - 3:07etkileşime girmediyse dışarı çıkmaz.
-
3:07 - 3:09Burada geri dönen işçileri görüyorsunuz.
-
3:09 - 3:11Tünelden yuvaya giriyorlar
-
3:11 - 3:13ve yolları üzerindeki diğer işçilerle karşılaşıyorlar.
-
3:13 - 3:15Bu koloni için mantıklı bir şey
-
3:15 - 3:18çünkü dışarda ne kadar fazla yiyecek varsa
-
3:18 - 3:19işçiler onu o kadar hızlı bulup
-
3:19 - 3:21o kadar çabuk geri döner
-
3:21 - 3:23ve daha fazla işçi dışarı yollanır.
-
3:23 - 3:26Olumlu bir şey olmadığı sürece
-
3:26 - 3:28sistem durmadan çalışacaktır.
-
3:28 - 3:32Yani etkileşimler, işçileri harekete geçirmeye yarar.
-
3:32 - 3:34İşte biz bu sistemin evrimi üzerinde çalışmaktayız.
-
3:34 - 3:36İlk olarak, çeşitli varyasyonlar var.
-
3:36 - 3:38Görünüşe bakılırsa, koloniler birbirinden farklı.
-
3:38 - 3:41Yağmursuz günlerde bazı koloniler daha az besin arıyor,
-
3:41 - 3:43yani koloniler su harcayarak tohum arama
-
3:43 - 3:45ve tohum bularak su elde etme
-
3:45 - 3:47arasındaki dengeye
-
3:47 - 3:49farklı şekillerde karar veriyorlar.
-
3:50 - 3:52Biz bazı kolonilerin neden
-
3:52 - 3:54diğer kolonilerden daha az besin aradığını,
-
3:54 - 3:56sinirbilimden modeller kullanarak,
-
3:56 - 3:59karıncaları nöronlar olarak
düşünerek anlamaya çalışıyoruz. -
3:59 - 4:01Tıpkı bir nöronun diğer nöronlardan gelen
-
4:01 - 4:03uyarıyla ateşlenmeye karar verip vermemesi gibi,
-
4:03 - 4:06bir karınca da diğer karıncalardan gelen uyarıyla
-
4:06 - 4:08besin arama konusunda karar verir.
-
4:08 - 4:10Bizim aradığımız şey farklı koloniler arasında,
-
4:10 - 4:13bir karıncanın besin aramaya karar vermeden önce
-
4:13 - 4:15kaç karıncayla iletişime geçmesi gerektiği
-
4:15 - 4:17konusunda küçük farklılıklar olup olmadığı.
-
4:17 - 4:20Çünkü böyle bir koloni daha az besin arardı.
-
4:21 - 4:24Bu da beyinle ilgili benzer bir soruyu akla getiriyor.
-
4:24 - 4:26Beyin hakkında konuşuyoruz
-
4:26 - 4:28fakat elbette her beyin biraz farklıdır.
-
4:28 - 4:30Bazı insanlarda
-
4:30 - 4:31veya bazı durumlarda
-
4:31 - 4:34nöronlar, elektriksel özelliklerinden dolayı
-
4:34 - 4:38ateşlenmek için daha fazla
uyarıya ihtiyaç duyuyor olabilir. -
4:38 - 4:42Bu da beyin fonksiyonu konusunda
çeşitli farklılıklar oluşturur. -
4:42 - 4:44Böylece evrimsel sorular sormak amacıyla,
-
4:44 - 4:47üreme başarısını bilmemiz gerek.
-
4:47 - 4:49Bu 28 yıldır izlediğim, ki bir koloni ömrü
-
4:49 - 4:52yaklaşık bu kadardır,
-
4:52 - 4:55hasatçı karınca popülasyonunun bulunduğu
-
4:55 - 4:57çalışma alanının bir haritası.
-
4:57 - 4:59Her bir sembol bir koloni
-
4:59 - 5:03ve sembolün büyüklüğü kaç yavru verdiğini gösteriyor;
-
5:03 - 5:05çünkü ebeveyn ve yavruları eşleştirmek için
-
5:05 - 5:07genetik varyasyonları kullanabiliyoruz.
-
5:07 - 5:09Yani, hangi koloninin,
-
5:09 - 5:12hangi ebeveyn koloninin evladı olan
-
5:12 - 5:15kraliçe tarafından kurulduğunu anlayabiliyoruz.
-
5:15 - 5:17Bu benim için inanılmazdı. Bunca yıldan sonra,
-
5:17 - 5:19çok uzun zamandır bildiğim,
-
5:19 - 5:21örneğin 154. koloninin büyük büyükanne olduğunu
-
5:21 - 5:24anlamak benim için inanılmazdı.
-
5:24 - 5:25İşte onun evlat kolonisi,
-
5:25 - 5:28işte onun torun kolonisi,
-
5:28 - 5:30bunlar da onun torun çocuğu kolonileri.
-
5:30 - 5:34Bu sayede, hangi günün
besin aramaya çıkılmayacak -
5:34 - 5:37kadar sıcak olduğu konusunda
verdikleri karar bakımından -
5:37 - 5:40evlat kolonilerin ebeveyn kolonilere
benzediklerini öğrenebildim. -
5:40 - 5:41Ebeveyn kolonilerin evlatları
-
5:41 - 5:44birbirlerinden o kadar uzakta yaşıyorlardı ki,
karıncalar asla karşılaşmıyordu; -
5:44 - 5:46dolayısıyla evlat koloninin karıncaları
-
5:46 - 5:49bunu ebeveyn koloniden öğrenmiş olamazdı.
-
5:49 - 5:51Bu yüzden, bir sonraki adımımız
-
5:51 - 5:54bu benzerliği vurgulayan genetik varyasyona bakmaktı.
-
5:55 - 5:59Böylece, pekala, kim daha iyi beceriyor, diye sorabildim.
-
5:59 - 6:03Çalışma süresi boyunca
ve özellikle son 10 yılda, -
6:03 - 6:08Amerika'nın güneybatısında çok ciddi
ve derinleşen bir kuraklık oldu. -
6:08 - 6:11Sonunda anlaşıldı ki,
suyu saklayan koloniler, -
6:11 - 6:15dışarısı çok sıcak olduğunda içeride kalanlar
-
6:15 - 6:18ve böylece daha fazla yiyecek almayı gözden çıkaranlar,
-
6:18 - 6:21genellikle evlat koloniye sahip olanlardı.
-
6:21 - 6:23Yani tüm bu zaman boyunca, 154. koloninin
-
6:23 - 6:26bir kaybeden olduğunu düşünmüştüm,
çünkü gerçekten kuru günlerde, -
6:26 - 6:28sadece bir damla arama oluyordu.
-
6:28 - 6:29Bu arada diğer koloniler aramaya çıkıyorlar,
-
6:29 - 6:31bir çok yiyecekle dönüyorlardı;
-
6:31 - 6:34ama aslında, 154. koloni muazzam bir başarıydı.
-
6:34 - 6:36Bir aile reisiydi.
-
6:36 - 6:39Bölgedeki nadir büyük büyükannelerden biriydi.
-
6:39 - 6:41Bildiğim kadarıyla,
-
6:41 - 6:43doğal bir hayvan popülasyonunda
-
6:43 - 6:46süregiden bir kollektif davranışın evrimini
-
6:46 - 6:48ilk kez takip edebiliyorduk.
-
6:48 - 6:52Böylece neyin en çok işe yaradığını bulabiliyorduk.
-
6:53 - 6:56Artık, Internet verinin akışını düzenlemek için
-
6:56 - 6:58bir algoritma kullanıyor;
-
6:58 - 7:00bu hasatçı karıncaların
-
7:00 - 7:03toplayıcıların akışını düzenlemek için
-
7:03 - 7:04kullandıklarına çok benziyor.
-
7:04 - 7:08Tahmin edin, bu benzerliğe ne isim veriyoruz?
-
7:08 - 7:09Anternet geliyor.
-
7:09 - 7:12(Alkışlar)
-
7:12 - 7:14Yani veri, eğer seyahat edebilmesi için
-
7:14 - 7:17yeterli bant genişliği yoksa
-
7:17 - 7:20kaynak bilgisayarı terketmiyor.
-
7:20 - 7:21Internetin ilk zamanlarında,
-
7:21 - 7:24operasyon harcamaları gerçekten yüksekken
-
7:24 - 7:27ve herhangi bir veriyi kaybetmemek çok önemliyken,
-
7:27 - 7:30sistem veri akışını etkinleştirecek
-
7:30 - 7:32etkileşimler için ayarlanmıştı.
-
7:32 - 7:35Karıncaların yakın zamanda icat ettiğimize
-
7:35 - 7:38benzer bir algoritmayı kullanıyor olması ilginçtir;
-
7:38 - 7:41ancak bu bildiğimiz bir avuç karınca algoritmasının
-
7:41 - 7:43sadece bir tanesi.
-
7:43 - 7:46Karıncaların gerçekten iyi olan bir çoğunu
-
7:46 - 7:48geliştirmek için 130 milyon yılı vardı
-
7:48 - 7:50ve sanıyorum,
-
7:50 - 7:52diğer 12 bin türün bazısı
-
7:52 - 7:55şimdiye kadar duymadığımız veri ağları için
-
7:55 - 7:57ilginç olacak algoritmalara
-
7:57 - 7:59sahip olacaklar.
-
7:59 - 8:01Peki işletme masrafları düşük olduğunda ne olur?
-
8:01 - 8:03Tropiklerde işletme masrafları düşüktür;
-
8:03 - 8:06çünkü çok nemlidir ve karıncaların dışarıda
-
8:06 - 8:08dolaşabilmeleri kolaydır.
-
8:08 - 8:10Ancak tropiklerdeki karıncalar
-
8:10 - 8:12çok fazla ve çeşitlidir.
-
8:12 - 8:14O nedenle çok fazla rekabet vardır.
-
8:14 - 8:16Bir türün kullandığı kaynak ne olursa olsun,
-
8:16 - 8:19başka bir tür de aynı zamanda
-
8:19 - 8:22muhtemelen onu kullanıyordur.
-
8:22 - 8:25Yani bu çevre içinde, etkileşimler
-
8:25 - 8:27ters biçimde kullanılır.
-
8:27 - 8:28Sistem, olumsuz bir şey olmadığı sürece
-
8:28 - 8:30devam eder.
-
8:30 - 8:33Çalıştığım bir tür, yem arayan karıncaların
-
8:33 - 8:35ağaçlarında devriye geziyordu.
-
8:35 - 8:37Yuvadan yemek kaynağına ve tekrar geriye,
-
8:37 - 8:39sadece döne döne,
-
8:39 - 8:41olumsuz bir şey olmadığı sürece,
-
8:41 - 8:43başka türlerin karıncaları ile
-
8:43 - 8:44bir etkileşim gibi.
-
8:44 - 8:47İşte karınca güvenliğine dair bir örnek.
-
8:47 - 8:49Ortada, bir karınca
-
8:49 - 8:51diğer bir türle etkileşimlere cevap olarak
-
8:51 - 8:54yuva girişini kafasıyla kapatıyor.
-
8:54 - 8:57Şunlar, karınları havaya doğru dönmüş
-
8:57 - 8:58etrafta koşturup duran küçükler.
-
8:58 - 9:00Ancak tehdit geçer geçmez,
-
9:00 - 9:03giriş tekrar açılıyor.
-
9:04 - 9:07Belki bilgisayar güvenliğinde
-
9:07 - 9:09kalıcı bir güvenlik duvarı
-
9:09 - 9:11ya da kalesi kurmak yerine
-
9:11 - 9:13işletme masraflarının yeterince düşük olduğu,
-
9:13 - 9:15ki ani bir tehdite karşı geçici olarak
-
9:15 - 9:17erişimi engellediğimiz
-
9:17 - 9:19ve sonra tekrar açtığımız,
-
9:19 - 9:22durumlar vardır.
-
9:22 - 9:25Tüm sistemlerin baş etmek zorunda olduğu
-
9:25 - 9:27çevresel güçlük kaynaklardır,
-
9:27 - 9:30onları bulmak ve toplamak.
-
9:30 - 9:32Bunu yapmak için, karıncalar
-
9:32 - 9:33kollektif toplama sorununu çözmüşlerdir,
-
9:33 - 9:35Bu sorun şu anda robotik konusunda
-
9:35 - 9:37çalışanları ilgilendiriyor.
-
9:37 - 9:38Çünkü anladık ki,
-
9:38 - 9:42tek bir, karmaşık, pahalı robotu
-
9:42 - 9:45başka bir gezegeni keşfetmeye
-
9:45 - 9:47ya da yanan bir binayı aramaya
-
9:47 - 9:49yollamak yerine, çok minimal
-
9:49 - 9:51bilgi değiş tokuşu yapan
-
9:51 - 9:55daha ucuz bir grup robotu almak
-
9:55 - 9:56daha etkili olabilir.
-
9:56 - 10:00Karıncaların yaptığı da budur.
-
10:00 - 10:02İstilacı Arjantin karıncası
-
10:02 - 10:04genişleyebilir araştırma ağları kurar.
-
10:04 - 10:06Kollektif araştırma ana sorunuyla
-
10:06 - 10:07baş etmede iyidirler;
-
10:07 - 10:09bu da çok detaylı araştırma
-
10:09 - 10:11ve her yönüyle ele almanın
-
10:11 - 10:13arasında yapılmış bir değiş tokuştur.
-
10:13 - 10:15Şunu yaparlar:
-
10:15 - 10:17Küçük bir alanda çok karınca varsa,
-
10:17 - 10:18her biri çok detaylı bir şekilde araştırabilir;
-
10:18 - 10:20çünkü yakınında, oralarda bir yerde,
-
10:20 - 10:22başka bir karınca araştırıyordur.
-
10:22 - 10:23Ancak ne zaman daha büyük bir alanda
-
10:23 - 10:25daha az karınca varsa,
-
10:25 - 10:27o zaman daha geniş bir alanı
-
10:27 - 10:30kapsayabilmek için yollarını genişletirler.
-
10:30 - 10:32Sanırım yoğunluğu değerlendirmek için
etkileşimleri kullanıyorlar. -
10:32 - 10:34Böylece gerçekten kalabalık olduklarında,
-
10:34 - 10:36daha sık karşılaşıyorlar
-
10:36 - 10:37ve daha detaylıca araştırıyorlar.
-
10:37 - 10:41Farklı karınca türleri farklı algoritmalar
kullanıyor olmalılar, -
10:41 - 10:43çünkü farklı kaynaklarla baş etme konusunda
-
10:43 - 10:45evrimleşmişlerdir.
-
10:45 - 10:47Bunu bilmek de gerçekten işe yarayabilir
-
10:47 - 10:49ve bu yüzden, geçenlerde
-
10:49 - 10:51Uluslararası Uzay İstasyonu'nun
-
10:51 - 10:53zorlu yerçekimsiz ortamındaki
-
10:53 - 10:55kollektif araştırma sorununu
-
10:55 - 10:57çözmelerini istedik karıncalardan.
-
10:57 - 10:58Bu resmi ilk gördüğümde şöyle düşündüm:
-
10:58 - 11:01"Ah hayır, yuvayı dikey inşa etmişler."
-
11:01 - 11:04Ancak sonra fark ettim ki, bu elbette önemli değildi.
-
11:04 - 11:07Yani fikir şu, karıncalar duvara ya da yere
-
11:07 - 11:09ya da ne derseniz deyin,
-
11:09 - 11:11tutunmak için o kadar fazla çalışıyorlar ki,
-
11:11 - 11:14etkileşme ihtimalleri daha az oluyor.
-
11:14 - 11:16Böylece ne kadar kalabalık oldukları
-
11:16 - 11:18ve ne sıklıkla karşılaştıkları arasındaki
-
11:18 - 11:19ilişki karışıyor.
-
11:19 - 11:21Hala bu veriyi analiz ediyoruz.
-
11:21 - 11:22Henüz sonuçlar elime ulaşmadı.
-
11:22 - 11:25Ancak dünya üzerindeki farklı çevrelerde
-
11:25 - 11:27diğer türlerin bu sorunu nasıl çözdüğünü
-
11:27 - 11:29bilmek ilginç olurdu.
-
11:29 - 11:31Böylece tüm dünyadaki çocukları
-
11:31 - 11:34farklı türlerle bu deneyi tekrarlamaları için
-
11:34 - 11:36teşvik eden bir program kuruyoruz.
-
11:36 - 11:37Bu çok basit.
-
11:37 - 11:39Ucuz malzemelerle yapılabilir.
-
11:39 - 11:42Ve bu şekilde, karınca kollektif araştırma
-
11:42 - 11:45algoritmasının küresel haritasını çıkarabiliriz.
-
11:45 - 11:48Sanıyorum, istilacı türler,
-
11:48 - 11:50binalarımıza gelenler,
-
11:50 - 11:51bu konuda gerçekten iyi olacaklar.
-
11:51 - 11:54Çünkü mutfağınızdalar,
-
11:54 - 11:58çünkü yiyecek ve su bulma konusunda gerçekten çok iyiler.
-
11:58 - 12:00Şimdi, karıncalar için en tanıdık kaynak
-
12:00 - 12:02bir pikniktir.
-
12:02 - 12:04Bu kümelenmiş bir kaynaktır.
-
12:04 - 12:06Bir parça meyve olduğunda,
-
12:06 - 12:08yakınlarda başka bir parça olma olasılığı vardır.
-
12:08 - 12:11Kümelenmiş kaynaklar konusunda uzman karıncalar
-
12:11 - 12:13diğerlerini toplama için etkileşimi kullanır.
-
12:13 - 12:15Böylece bir karınca diğerine rastladığında
-
12:15 - 12:16ya da başkası tarafından yere bırakılan
-
12:16 - 12:18bir kimyasal ile karşılaştığında,
-
12:18 - 12:20etkileşim yönünü takip edebilmek için
-
12:20 - 12:22yönünü değiştirir
-
12:22 - 12:23ve pikniğinizi paylaşan karınca izine
-
12:23 - 12:25bu şekilde ulaşırsınız.
-
12:25 - 12:27Burası, karıncalardan kanser hakkında bir şeyler
-
12:27 - 12:30öğrenebileceğimi düşündüğüm yer.
-
12:30 - 12:33Yani, öncelikle, bedenlerimizde kanserin gelişimini
-
12:33 - 12:35destekleyen toksinleri etrafa saçan
-
12:35 - 12:37ya da satan insanlara
-
12:37 - 12:39izin vermeyerek, kanseri engellemek için
-
12:39 - 12:41çok şey yapabileceğimiz aşikar.
-
12:41 - 12:43Ancak karıncaların bu konuda pek yardımcı olabileceğini
-
12:43 - 12:46sanmıyorum çünkü karıncalar asla kendi kolonilerini zehirlemez.
-
12:46 - 12:48Ancak kanserin tedavisi ile ilgili karıncalardan
-
12:48 - 12:50bazı şeyler öğrenebiliriz.
-
12:50 - 12:52Kanserin bir çok farklı türü var.
-
12:52 - 12:55Her biri bedenin belirli bir bölgesinde ortaya çıkıyor
-
12:55 - 12:58ve sonra bazı tür kanserler dağılıyor.
-
12:58 - 13:01Ya da belirli diğer dokulara sıçrama yaparak
-
13:01 - 13:04gereksinim duyduğu kaynaklara oralardan ulaşıyor.
-
13:04 - 13:06Yani eğer erken metastatik kanser hücresi
-
13:06 - 13:08bakış açısıyla düşünecek olursanız,
-
13:08 - 13:11ihtiyaç duydukları kaynakları araştırırken,
-
13:11 - 13:13eğer bu kaynaklar kümelenmiş ise,
-
13:13 - 13:16diğer karıncaları toplamak için muhtemelen etkileşimleri kullanacaklardır.
-
13:16 - 13:20Eğer kanser hücrelerinin nasıl diğerlerini topladığını çözebilirsek,
-
13:20 - 13:23o zaman yerleşmeden onları yakalayacak
-
13:23 - 13:25tuzakları kurabiliriz.
-
13:25 - 13:28Yani karıncalar muazzam çeşitli ortamlarda
-
13:28 - 13:31farklı yollarla etkileşimler kullanıyorlar.
-
13:31 - 13:34Bundan da, merkezi kontrol olmadan çalışan
-
13:34 - 13:36diğer sistemlerle ilgili
-
13:36 - 13:38bir şeyler öğrenebiliriz.
-
13:38 - 13:40Sadece basit etkileşimleri kullanarak,
-
13:40 - 13:42130 milyon yıldan fazla bir zamandır,
-
13:42 - 13:45karınca kolonileri inanılmaz başarılar gösteriyor.
-
13:45 - 13:47Onlardan öğrenecek çok şeyimiz var.
-
13:47 - 13:48Teşekkürler.
-
13:48 - 13:52(Alkışlar)
- Title:
- Beyin, kanser ve internet hakkında karıncalar bize ne öğretebilir
- Speaker:
- Deborah Gordon
- Description:
-
Ekolojist Deborah Gordon bulduğu her yerde karıncaları inceliyor - çölde, tropiklerde, mutfağında... Bu büyüleyici konuşmada, çoğumuzun bir an düşünmeden memnunlukla ezip geçeceğimiz böceklere duyduğu tutkuyu açıklıyor. Karınca yaşamının başka bir çok konuda, hastalık, teknoloji ve insan beyni de dahil olmak üzere, faydalı bir model sağladığını iddia ediyor.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 14:09
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
S Uzel accepted Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
S Uzel edited Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
S Uzel edited Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
S Uzel edited Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
Meric Aydonat rejected Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet | ||
Ayşegül Şenyiğit accepted Turkish subtitles for What ants teach us about the brain, cancer and the Internet |
Meric Aydonat
Merhaba,
Lütfen vikimizdeki kurallara, özellikle 5 numaraya dikkat ederek yeniden gözden geçirin.