Return to Video

Antik metinlerin sırlarını nasıl keşfediyorum?

  • 0:01 - 0:03
    26 Ocak 2013 günü,
  • 0:03 - 0:07
    El-Kaide'li militan grup, Sahra Çölü'nün
    güney kıyısında bulunan
  • 0:07 - 0:09
    Timbuktu antik kentine girdi.
  • 0:10 - 0:14
    Orada bir orta çağ kütüphanesinde
    bulunan, Arapça ve
  • 0:14 - 0:17
    çeşitli Afrika dillerinde,
    astronomiden coğrafyaya,
  • 0:17 - 0:23
    tarihten tıbba kadar uzanan
    konularda yazılı, belki de sertleşme sorunu
  • 0:23 - 0:25
    tedavisi hakkında yazılmış ilk
  • 0:25 - 0:28
    kitabı da içerisinde barındıran,
    30.000 el yazmasını ateşe verdiler.
  • 0:30 - 0:31
    Batıda bilinmeyen,
  • 0:31 - 0:34
    bu tüm kıtanın bilgi
    birikimiydi ve
  • 0:35 - 0:39
    aynı zamanda Afrika'nın olmadığını
    düşündüğü anda sesi olduğuydu.
  • 0:39 - 0:42
    Olayı gören Bamako belediye başkanı,
    el yazmalarının
  • 0:42 - 0:44
    yakılmasının "dünya kültür mirasına
  • 0:44 - 0:46
    karşı bir suç olduğunu." belirtti.
  • 0:47 - 0:48
    Ve haklıydı da--
  • 0:48 - 0:52
    ya da gerçekte yalan söylediği durumu
    olmasaydı haklı olabilirdi.
  • 0:53 - 0:55
    Aslında olan, Afrikalı bilimciler
  • 0:55 - 0:59
    eski kitapları rastgele bir
    seçimle toplayıp geriye kalanları
  • 0:59 - 1:02
    teröristlerin yakması için bırakmasıydı.
  • 1:02 - 1:05
    Bugün, Mali'nin başkenti Bamako'da,
  • 1:05 - 1:06
    varlığı yalanlanan,
    bu saklı
  • 1:06 - 1:08
    koleksiyon,
    yüksek rutubetten çürümekte.
  • 1:08 - 1:10
    Şimdi ise türlü dolaplar sayesinde
  • 1:10 - 1:12
    kurtarılanlar çevre şartlarından
  • 1:12 - 1:13
    dolayı tehlike altında.
  • 1:14 - 1:17
    Ancak sadece Afrika ve dünyanın
  • 1:17 - 1:19
    ücra köşelerindeki değil,
  • 1:19 - 1:23
    ana yerlerde bulunan dünya kültür
    tarihini değiştirebilecek el yazmaları da
  • 1:23 - 1:25
    tehlike altında.
  • 1:26 - 1:31
    Bir kaç yıl önce, Avrupa araştırma
    kütüphaneleri için çalışma yürüttüm
  • 1:31 - 1:33
    ve şunu keşfettim;
    en az 60.000
  • 1:33 - 1:36
    el yazmasının
  • 1:36 - 1:38
    öncelikli olarak 1500'ü
  • 1:38 - 1:41
    su hasarından, renk solmasından,
    küflenmeden ve kimyasal
  • 1:41 - 1:45
    maddelerden dolayı okunamaz halde.
  • 1:45 - 1:48
    Gerçek rakam bunun iki katı kadarı
  • 1:48 - 1:50
    ve Rönesans el yazmaları, modern
  • 1:50 - 1:53
    el yazmaları ve haritalar gibi kültürel
  • 1:53 - 1:56
    miras objelerini işin
    içine katmıyoruz bile.
  • 1:58 - 2:00
    Peki eğer bu kaybolan ve gizli eserleri
  • 2:00 - 2:06
    kurtarabilecek bir teknolojimiz
    olsaydı ne olurdu?
  • 2:06 - 2:10
    Geçmişteki gizli kalan, yüzlerce,
    binlerce yıllık metinlerin,
  • 2:10 - 2:13
    dünya çapında,
    tarihi bilgilerimizi radikalce
  • 2:13 - 2:16
    nasıl değiştirebileceğini hayal edin.
  • 2:18 - 2:22
    Keşfedebileceğimiz gizli klasiklerin
    edebi, tarihi, felsefi,
  • 2:22 - 2:26
    müzikal ilkelerin--
    ya da daha etkili bir biçimde,
  • 2:26 - 2:27
    kültürel kimliklerimizi
  • 2:28 - 2:31
    yeniden tanımlayarak,
    insanlar ve kültürler arasında
  • 2:31 - 2:35
    yeni köprüler oluşturduğunu hayal edin.
  • 2:36 - 2:38
    Bu soruları bana, metin bilimcilerin
  • 2:38 - 2:41
    arasında bulunan bir orta çağ alimi,
  • 2:41 - 2:43
    bir metin okuyucusu yöneltti.
  • 2:44 - 2:46
    "Okuyucu" ne kadar da tatminsiz
    bir kelime.
  • 2:46 - 2:49
    Benim açımdan, koltukta boş boş oturup,
    bilginin ona
  • 2:49 - 2:51
    küçük bir kutuda gelmesini
  • 2:51 - 2:54
    bekleyen birinin,
    hareketsizliğinin
  • 2:54 - 2:55
    resmini yansıtıyor.
  • 2:56 - 2:59
    Geçmişte keşfedilmemiş bir ülkede
  • 2:59 - 3:02
    gizli yazıtları arayan
    bir maceracı olsaydı
  • 3:02 - 3:04
    ne kadar da iyi olabilirdi.
  • 3:05 - 3:08
    Akademisyen olarak, sadece
    bir okuyucuydum.
  • 3:09 - 3:11
    İnsanların yüzlerce yıldır
    okuyup, öğrettiği
  • 3:11 - 3:14
    Virgil, Ovid, Chaucer, Petrarch--
  • 3:14 - 3:17
    gibi benzer klasikleri okudum ve öğredim.
  • 3:17 - 3:20
    Yayınladığım her bilimsel makaleyle,
  • 3:20 - 3:23
    insanlığın bilgi birikimine ufak ufak
    katkı sağladım.
  • 3:25 - 3:26
    Geçmişte olmak istediğim şey
  • 3:26 - 3:28
    bir arkeolojist,
  • 3:28 - 3:30
    bir bilgi kaşifi,
  • 3:30 - 3:32
    bir kırbaçsız Indiana Jones olmaktı--
  • 3:32 - 3:33
    ya da aslında kırbaçlı.
  • 3:34 - 3:35
    (Gülüşmeler)
  • 3:35 - 3:38
    Bunu sadece kendim için değil
    öğrencilerim içinde istedim.
  • 3:38 - 3:42
    Böylelikle altı yıl sonra kariyer
    gidişatını değiştirdim.
  • 3:42 - 3:45
    Bir zaman, Avrupa Orta Çağı'nın
    hiç düzenlenmemiş,
  • 3:45 - 3:48
    son önemli uzun şiiri olan
    "The Chess of Love,"
  • 3:48 - 3:50
    üzerinde çalıştım.
  • 3:50 - 3:53
    Düzeltilememişti çünkü var olan
    tek el yazması, 2. Dünya Savaşı
  • 3:53 - 3:56
    esnasında gerçekleşen Dresden
    bombalaması sırasında
  • 3:56 - 3:57
    kötü bir biçimde
  • 3:58 - 4:00
    hasar görüp, yitirildiği bilimciler
    tarafından bildirilmişti.
  • 4:01 - 4:05
    Beş yıl boyunca, morötesi lambasıyla
    yazmaların kalıntılarını
  • 4:05 - 4:07
    kurtarmaya çalıştım ve
  • 4:07 - 4:09
    teknolojinin el verdiği ölçüde,
  • 4:09 - 4:11
    bu konuda ilerledim.
  • 4:11 - 4:13
    Yani çoğu insanın yaptığını yaptım.
  • 4:13 - 4:15
    İnternet üzerinden,
  • 4:15 - 4:17
    ünlü Yunan matematikçi Arşimet'in,
  • 4:17 - 4:21
    13. yüzyılda palimpsestlerinden
    kayıp iki eseri,
  • 4:21 - 4:24
    çok bantlı görüntüleme kullanarak
  • 4:24 - 4:26
    nasıl kurtarıldığını öğrendim.
  • 4:26 - 4:29
    Palimpsest, silinmiş ve
    üzeri tekrar yazılmış el yazmasıdır.
  • 4:30 - 4:31
    Ve birdenbire,
  • 4:31 - 4:35
    Arşimet palimpsest projelesinin
  • 4:35 - 4:37
    baş görüntüleme bilimcisi,
  • 4:37 - 4:38
    Profesör Roger Easton'a
    plan
  • 4:38 - 4:40
    ve talep yazısı
    yazmaya karar verdim.
  • 4:40 - 4:42
    Aslında sürpriz olan, bana geri döndü.
  • 4:44 - 4:48
    Onunda yardımıyla, ABD'den,
    taşınabilir bir
  • 4:48 - 4:52
    çoklu bant laboratuvarı inşa etmek
    için teminat aldım.
  • 4:52 - 4:57
    Bu laboratuvar ile yakılmış ve
    solmuş olan bir dağınıklığı,
  • 4:57 - 4:59
    yeni bir orta çağ klasiğine çevirdim.
  • 4:59 - 5:02
    Peki çoklu bant görüntüleme
    aslında nasıl çalışıyor?
  • 5:02 - 5:05
    Çoklu bant görüntülemenin
    arkasındaki fikir,
  • 5:05 - 5:09
    kızılötesi gece görüş gözlüğüne
    aşina olanlar
  • 5:09 - 5:10
    hemen anlayacak,
  • 5:10 - 5:13
    görebileceğimiz ışık spektrumu
  • 5:13 - 5:15
    toplam olanın sadece çok ufak bir parçası.
  • 5:16 - 5:18
    Aynı şey görünür yazılar içinde geçerli.
  • 5:19 - 5:23
    Sistemimiz, morötesi ve
    kızılötesi arasında bulunan
  • 5:23 - 5:26
    12 ışık dalga boyunu kullanıyor ve
  • 5:26 - 5:29
    bunlar yukarıdaki LED yığınlarından,
    el yazmalarının
  • 5:29 - 5:31
    üzerine düşüyor.
  • 5:31 - 5:33
    Bir diğer çok bantlı ışık kaynağıysa,
  • 5:33 - 5:36
    tek olarak direkt sayfaya gönderiyor.
  • 5:36 - 5:40
    Çok güçlü dijital kameralar
    kullanılarak sayfanın,
  • 5:40 - 5:43
    her bir dizesi için 35
    görüntü oluşturuluyor.
  • 5:43 - 5:45
    Dünyada 5 tane var olan,
  • 5:45 - 5:47
    kuvarstan yapılma lenslere sahipler.
  • 5:47 - 5:49
    Bu görüntüleri çektiğimiz zaman,
  • 5:49 - 5:51
    onları istatiksel algoritma
  • 5:51 - 5:53
    kullanarak, iyileştirip temizliyoruz.
  • 5:53 - 5:57
    Bu yazılım aslında uydu görüntüleme,
  • 5:57 - 6:00
    jeo-uzamsal bilimciler gibileri ve CIA
  • 6:00 - 6:01
    tarafından kullanılıyor.
  • 6:02 - 6:04
    Sonuçlar şaşırtıcı olabiliyor.
  • 6:04 - 6:07
    Yavaş yavaş jelatinleşen
  • 6:07 - 6:08
    Ölü Deniz Parşömenleri'ne
  • 6:08 - 6:10
    ne olduğunu duymuşsunuzdur.
  • 6:10 - 6:14
    Kızılötesi kullanarak, Ölü Deniz
    Parşömenleri'nin en siyahlanmış
  • 6:14 - 6:16
    kısımlarını okuyabiliyoruz.
  • 6:17 - 6:18
    Bunun yanında, risk altındaki
  • 6:18 - 6:21
    diğer İncil metinlerinden de
    haberdar olmayabilirsiniz.
  • 6:21 - 6:25
    Örnek olarak, burada görüntülediğimiz,
  • 6:25 - 6:26
    el yazması sayfası
  • 6:26 - 6:30
    belkide dünyadaki
    en değerli Hristiyan İncili.
  • 6:31 - 6:37
    Codex Vercellensis, Latince'deki
    en eski İncil çevirisi ve
  • 6:37 - 6:39
    dördüncü yüzyılın ilk yarısı tarihli.
  • 6:41 - 6:43
    Bu bizi, Hristiyanlığın
  • 6:43 - 6:47
    İmparator Konstantin
    tarafından kurulduğu zamana,
  • 6:47 - 6:48
    ve aynı zamanda Hristiyanlık
    temel ilkelerinin
  • 6:48 - 6:51
    kabul edildiği İznik Konseyi zamanına
  • 6:51 - 6:54
    en çok yaklaştıran İncil.
  • 6:55 - 6:58
    Bu yazma, ne yazık ki çok kötü
    bir biçimde zarar görmüş.
  • 6:58 - 7:00
    Çünkü yüzyıllar boyu, kilisedeki
  • 7:00 - 7:02
    yemin seramonileri esnasında
  • 7:03 - 7:05
    kullanılmış ve elle tutulmuş.
  • 7:05 - 7:10
    Aslında, sol kısımda gördüğünüz
    mor leke,
  • 7:10 - 7:14
    bir mantar olan Aspergillus ki
  • 7:14 - 7:18
    veremli bir kişinin yıkanmamış
  • 7:18 - 7:20
    ellerinden ortaya çıkar.
  • 7:21 - 7:24
    Görüntülememiz, bu el yazmasının
    250 sene içerisindeki,
  • 7:24 - 7:26
    ilk yazımını bulmamı sağladı.
  • 7:28 - 7:31
    İhtiyaç halinde, koleksiyona seyahat
    edebilen bir laboratuvar,
  • 7:31 - 7:33
    çözümün sadece bir kısmı.
  • 7:33 - 7:36
    Teknoloji çok pahalı ve az bulunur.
  • 7:36 - 7:40
    Görüntüleme ve görüntü işleme becerileri
    olağan dışı.
  • 7:40 - 7:41
    Bunun anlamı, kurtarılanların
  • 7:41 - 7:46
    montajını, çoğu araştırmacıdan ziyade,
    varlıklı enstitüler yapabilir.
  • 7:46 - 7:49
    Bu, bireysel çalışan araştırmacılara
    ve bütçesiz,
  • 7:49 - 7:51
    daha ufak enstitülere,
  • 7:51 - 7:55
    çoklu bant görüntüleyici
    sağlayabilmek adına
  • 7:55 - 7:59
    kar amacı gütmeyen,
    Lazarus Projesi'ni kurmamın sebebi.
  • 8:00 - 8:01
    Geçen beş yılda,
  • 8:01 - 8:05
    görüntüleme bilimcisi takımımız,
    bilimcilerimiz ve öğrencilerimiz
  • 8:05 - 8:07
    yedi farklı ülkeye seyahat ettiler ve
  • 8:07 - 8:11
    içerisinde İngilizce en eski kitap
    olan Vercelli Book, Gal dilindeki
  • 8:11 - 8:14
    en eski kitap olan Black Book of
    Carmarthen ve
  • 8:14 - 8:17
    eski Sovyet Gürcistan'ındaki
    bazı çok değerli erken
  • 8:17 - 8:20
    dönem İncilleri'nin de bulunduğu,
    dünyanın zarar görmüş,
  • 8:20 - 8:23
    en kıymetli, bazı yazmalarını kurtardılar.
  • 8:25 - 8:28
    Yani görüngelsel görüntüleme,
    kayıp metinleri kurtarabiliyor.
  • 8:28 - 8:33
    Dahası her bir eşyanın
    arkasındaki, kimin, neden, nasıl
  • 8:33 - 8:38
    yazdığına dair ikinci bir hikayeyi ve
    bazen yazarın, yazım esnasında
  • 8:38 - 8:42
    ne düşündüğünü de ortaya çıkarabiliyor.
  • 8:43 - 8:46
    Örnek olarak, bir kaç yıl önce
    bazı arkadaşlarım,
  • 8:46 - 8:48
    Kongre Kütüphanesi'nde bulunan,
    Thomas Jefferson'ın
  • 8:48 - 8:51
    kendi elleriyle yazdığı,
    Bağımsızlık Bildirisi'nin
  • 8:51 - 8:52
    taslağını görüntülediler.
  • 8:52 - 8:55
    Kuratörler bir kelimenin baştan sona
  • 8:55 - 8:57
    karalanıp tekrar yazıldığını fark ettiler.
  • 8:57 - 9:00
    Tekrar yazılan kelime "vatandaşlar" idi.
  • 9:00 - 9:03
    Belki de altındaki kelimeyi
    tahmin edebilirsiniz.
  • 9:04 - 9:05
    "Yurttaşlar"
  • 9:05 - 9:08
    Orada, bayanlar ve baylar,
    Thomas Jefferson'ın
  • 9:08 - 9:10
    ellerinde gelişen Amerikan
    demokrasisi var.
  • 9:11 - 9:15
    Ya da Yale'in Beinecke El Yazmaları
    Kütüphanesi'nde görüntülediğimiz,
  • 9:15 - 9:18
    1491 yapımı Martellus Haritası'nı
    ele alalım.
  • 9:18 - 9:20
    Bu büyük ihtimalle, Columbus'un Yeni Dünya
  • 9:20 - 9:22
    yolculuğuna çıkmadan
    önce başvurduğu
  • 9:22 - 9:25
    ve Asya'nın neye benzediği
    ile Japonya'nın yeri
  • 9:25 - 9:26
    fikirlerini ona veren harita.
  • 9:28 - 9:31
    Bu haritayla ilgili sorunumuz,
    mürekkebi ve pigmentleri
  • 9:31 - 9:33
    zamanla ağarmış ki bu durum,
  • 9:33 - 9:35
    yaklaşık 2 metre büyüklüğündeki
    bu haritada,
  • 9:35 - 9:37
    dünyayı dev bir çöle çevirmiş.
  • 9:38 - 9:41
    Şu ana kadar Columbus'un dünya hakkında
    ne bildiğiyle ve dünya kültürlerinin
  • 9:41 - 9:43
    nasıl resmedildiği ile ilgili
  • 9:43 - 9:45
    çok az, detaylı fikrimiz vardı.
  • 9:45 - 9:49
    Haritayla ilgili yaygın efsane, normal
    ışık altında tümüyle okunamadığıydı.
  • 9:49 - 9:52
    Morötesi ışık çok az yardımda bulunmuştu.
  • 9:52 - 9:54
    Çok bantlı görüntüleme bize hepsini verdi.
  • 9:55 - 9:58
    Asya'da, tüm vücudunu
    kaplayan uzunlukta kulaklara
  • 9:58 - 10:01
    sahip canavarların var olduğunu öğrendik.
  • 10:01 - 10:05
    Afrika'da ise, toprakta islenmeye
    neden olan bir yılan var.
  • 10:07 - 10:09
    Tıpkı bir yıldız ışığı gibi, Evrenin
  • 10:09 - 10:12
    uzak geçmişindeki
    görüntüleri bize getirebiliyor.
  • 10:12 - 10:15
    Yani çok bantlı ışık bizi eşyaların
    yaratıldığı emekleme
  • 10:15 - 10:17
    anlarına götürebiliyor.
  • 10:17 - 10:21
    Bu lensler aracılığıyla hatalara,
    fikir değişikliklerine, toyluklara,
  • 10:21 - 10:24
    sansürsüz düşüncelere, insanın
  • 10:24 - 10:27
    hayal gücünün kusurlarına
    tanıklık ediyoruz.
  • 10:27 - 10:29
    Ki bu kutsallaşmış eşyaları ve
    onların yazarlarını
  • 10:29 - 10:31
    daha gerçekçi kılarak tarihi
  • 10:31 - 10:34
    bize daha yakın bir hale sokuyor.
  • 10:35 - 10:36
    Peki geleceğe dair ne var?
  • 10:36 - 10:39
    Geçmiş adına çok daha fazlası var ve
  • 10:39 - 10:42
    bunları sonsuza kadar kaybolmadan
  • 10:42 - 10:46
    kurtarabilecek beceride çok az insan var.
  • 10:46 - 10:50
    Bu, "metin bilimi" dediğim
    bu yeni karma disiplini
  • 10:50 - 10:52
    öğretmeye başlamamın nedeni.
  • 10:52 - 10:53
    Metin bilimi, geleneksel
  • 10:53 - 10:56
    edebi bilimcilik becerisiyle,
    eski dilleri ve
  • 10:56 - 10:58
    el yazılarını okuyabilme
    kabiliyetinin bir birleşimi.
  • 10:58 - 11:00
    Görüntüleme bilimi, mürekkep ve
  • 11:00 - 11:02
    pigment kimyası, bilgisayar destekli optik
  • 11:02 - 11:05
    karakter algılama gibi yeni tekniklerle,
    metinlerin
  • 11:05 - 11:08
    nasıl oluşturulduğunu, konumlandırıp
  • 11:08 - 11:10
    zamanlandırarak öğrenme şansı veriyor.
  • 11:11 - 11:13
    Geçen sene, sınıfımdaki
    Latince ve Yunanca'ya
  • 11:13 - 11:15
    hakim bir birinci sınıf
  • 11:15 - 11:16
    öğrencisi Roma'da ünlü
  • 11:16 - 11:19
    bir kütüphanede fotoğrafladığımız
  • 11:19 - 11:22
    bir palimpsestin görüntüsünü işliyordu.
  • 11:22 - 11:27
    O çalıştıkça, metinin arkasında, küçücük
    Yunanca bir yazı belirmeye başladı.
  • 11:28 - 11:30
    Herkes etrafında toplandı ve
  • 11:30 - 11:32
    o Yunan komedi yazarı Menander'in
  • 11:32 - 11:35
    kayıp işlerinden bir mısra okudu.
  • 11:36 - 11:38
    Bu kelimeler, üzerinden
    binlerce yıl geçtikten
  • 11:38 - 11:41
    sonra, ilk defa sesli bir
    şekilde telaffuz edildi.
  • 11:42 - 11:44
    Şu anda kendisi bir bilimci oldu.
  • 11:45 - 11:48
    Bayanlar ve baylar,
    bu geleceğin geçmişi.
  • 11:49 - 11:50
    Hepinize çok teşekkürler.
  • 11:50 - 11:53
    (Alkış)
Title:
Antik metinlerin sırlarını nasıl keşfediyorum?
Speaker:
Gregory Heyworth
Description:

Gregory Heyworth bir metin bilimci; o ve onun laboratuvar çalışmaları, hayali görüntüleme teknolojisi kullanarak, antik el yazmaları ve haritaları okumaya yeni bir soluk getiriyor. Bu etkileyici konuşmada Heyworth'ün, binlerce yıldır okunmamış metinleri deşifre ederek, kayıp tarih üzerinde parıldamasını izliyoruz. Peki bu kayıp klasikler, geçmiş hakkındaki bildiklerimizi nasıl değiştirebilirdi?

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
12:07

Turkish subtitles

Revisions