1 00:00:00,944 --> 00:00:02,842 TED konferansında konuşma yapacağımı 2 00:00:02,866 --> 00:00:04,905 ilk kez duyduğum zamanı hatırlıyorum. 3 00:00:04,929 --> 00:00:07,040 Öğrencilerime haber vermek için koridordan 4 00:00:07,064 --> 00:00:08,493 sınıflarımın birine koştum. 5 00:00:08,517 --> 00:00:09,765 ''Bilin bakalım ne oldu? 6 00:00:09,789 --> 00:00:11,867 TED konuşması yapmam istendi.'' 7 00:00:11,891 --> 00:00:13,922 Beklediğim bir tepkiyle karşılaşmadım. 8 00:00:13,946 --> 00:00:15,404 Bütün sınıf sus pus oldu. 9 00:00:17,134 --> 00:00:19,758 ''TED konuşması mı? Bize kumda izlettirdiğiniz gibi mi? 10 00:00:19,758 --> 00:00:22,927 Yoksa robotlarla harikalar yaratan bilim insanlarının olduğu mu?'' 11 00:00:22,927 --> 00:00:24,147 diye sordu Muhammad. 12 00:00:24,147 --> 00:00:26,148 ''Evet, aynen öyle.'' 13 00:00:27,137 --> 00:00:30,071 ''Koçum tamam da, o insanlar cidden önemli ve zekiler.'' 14 00:00:30,095 --> 00:00:32,172 (Kahkaha) 15 00:00:32,196 --> 00:00:33,518 ''Farkındayım.'' 16 00:00:34,793 --> 00:00:36,891 ''Koçum ama neden konuşuyorsun ki? 17 00:00:36,891 --> 00:00:39,071 Topluluk önünde konuşmaktan nefret edersiniz.'' 18 00:00:39,071 --> 00:00:40,580 ''Ediyorum'' diyerek onayladım. 19 00:00:42,174 --> 00:00:45,637 ''Ama bizim hakkımızda, sizin yolculuğunuz ve benim yolculuğum hakkında 20 00:00:45,637 --> 00:00:46,870 konuşmam önemli. 21 00:00:46,870 --> 00:00:48,409 İnsanlar bunu bilmeli.'' 22 00:00:49,098 --> 00:00:51,811 Mültecilerden oluşan, kurduğum okuldaki öğrenciler, 23 00:00:51,835 --> 00:00:54,227 son olarak teşvik sözleri söylemek istediler. 24 00:00:54,251 --> 00:00:56,070 ''Harika! İyi olsa iyi olur koçum.'' 25 00:00:56,094 --> 00:00:58,794 (Kahkaha) 26 00:00:58,818 --> 00:01:02,376 Savaş veya işkence sebebiyle, evlerinden, zorla yerlerinden edilen 27 00:01:02,400 --> 00:01:04,948 65,3 milyon insan var. 28 00:01:06,035 --> 00:01:09,018 11 milyonla, en çok Suriyeli var. 29 00:01:09,963 --> 00:01:14,322 Her gün 33.952 insan evlerinden kaçıyor. 30 00:01:16,846 --> 00:01:20,044 Büyük bir çoğunluğu, hiç kimse için 31 00:01:20,068 --> 00:01:24,093 insani olmayan şartlardaki mülteci kamplarında kalıyor. 32 00:01:24,686 --> 00:01:29,036 İnsanların aşağılanmasına ortak oluyoruz. 33 00:01:32,750 --> 00:01:34,531 Bu kadar yüksek sayı hiç görmemiştik. 34 00:01:34,555 --> 00:01:37,676 Bu, İkinci Dünya Savaşı'ndan beri en yüksek mülteci sayısı. 35 00:01:38,415 --> 00:01:41,187 Bu konunun benim için neden önemli olduğunu anlatayım. 36 00:01:42,144 --> 00:01:44,894 Ben bir Arabım. Ben bir göçmenim. 37 00:01:46,024 --> 00:01:47,291 Ben bir müslümanım. 38 00:01:48,006 --> 00:01:51,780 Hayatımın son 12 yılını, mültecilerle birlikte çalışarak geçirdim. 39 00:01:51,804 --> 00:01:53,246 Ha, aynı zamanda geyim. 40 00:01:53,270 --> 00:01:55,170 Bu günlerde cidden popülerleştim. 41 00:01:55,194 --> 00:01:57,085 (Kahkaha) 42 00:01:57,109 --> 00:01:59,053 Bir mültecinin kızıyım. 43 00:02:00,056 --> 00:02:04,554 Büyükannem 1964'te, ilk Assad rejimi sırasında Suriye'yi terk etti. 44 00:02:04,578 --> 00:02:08,025 Bavulunu hazırlayıp 5 çocuğunu kapıp 45 00:02:08,049 --> 00:02:11,143 Ürdün'e doğru yol aldığında, üç aylık hamileydi 46 00:02:11,167 --> 00:02:14,179 ve geleceğin ailesine ve kendisine neler sunacağından bihaberdi. 47 00:02:14,203 --> 00:02:17,840 Durumun o kadar kötü olmadığını düşünen dedem, kalmaya karar verdi. 48 00:02:18,562 --> 00:02:22,036 Bir ay sonra kardeşi işkence gördükten ve fabrikasına devletin 49 00:02:22,060 --> 00:02:24,489 el koymasından sonra, o da büyükannemi takip etti. 50 00:02:25,039 --> 00:02:27,233 Sıfırdan, hayatlarını yeniden inşa ettiler 51 00:02:27,257 --> 00:02:30,532 ve nihayetinde Ürdün'ün bağımsız, varlıklı vatandaşları oldular. 52 00:02:31,969 --> 00:02:34,462 11 yıl sonra, Ürdün'de doğdum. 53 00:02:35,431 --> 00:02:38,741 Geçmişimizi ve yolculuğumuzu bilmek, büyükannem için 54 00:02:38,765 --> 00:02:39,919 büyük önem taşıyordu. 55 00:02:40,883 --> 00:02:44,500 İlk mülteci kampı ziyaretime, ben sekiz yaşındayken götürmüştü. 56 00:02:44,524 --> 00:02:45,964 Sebebini anlayamadım. 57 00:02:46,636 --> 00:02:48,767 Gitmemizin onun için neden bu denli önemli 58 00:02:48,791 --> 00:02:50,241 olduğunu bilmiyordum. 59 00:02:50,265 --> 00:02:53,204 Elini tutarak kampa gittiğimizi 60 00:02:53,228 --> 00:02:55,197 ve o kamptaki kadınları ziyaret ederken, 61 00:02:55,221 --> 00:02:57,724 bana ''Git çocuklarla oyna,'' dediğini hatırlıyorum. 62 00:02:58,606 --> 00:02:59,818 Gitmek istememiştim. 63 00:02:59,842 --> 00:03:01,258 Onlar benim gibi değillerdi. 64 00:03:01,282 --> 00:03:03,060 Fakirlerdi, kampta yaşıyorlardı. 65 00:03:03,084 --> 00:03:04,424 İstemedim. 66 00:03:04,448 --> 00:03:07,064 Yanıma çöktü ve sertçe, 67 00:03:07,438 --> 00:03:09,592 ''Git ve oynamadan geri gelme. 68 00:03:09,616 --> 00:03:11,656 Asla insanların senden aşağıda olduğunu 69 00:03:11,680 --> 00:03:14,479 ya da onlardan öğrenecek hiçbir şeyin olmadığını düşünme.'' 70 00:03:14,529 --> 00:03:15,969 Zoraki bir şekilde gittim. 71 00:03:15,993 --> 00:03:18,841 Büyükannemi hayal kırıklığına uğratmayı asla istemezdim. 72 00:03:19,475 --> 00:03:20,872 Birkaç saat sonra döndüm, 73 00:03:20,896 --> 00:03:25,526 kamptaki çocuklarla futbol oynamıştım. 74 00:03:26,039 --> 00:03:27,316 Kamptan ayrıldık 75 00:03:27,340 --> 00:03:29,989 ve heyecanla, ne kadar güzel zaman geçirdiğimi 76 00:03:29,989 --> 00:03:32,020 ve çocukların ne iyi olduğunu anlatıyordum. 77 00:03:33,175 --> 00:03:35,855 ''Haram!'' dedim Arapça, ''Yazık onlara.'' 78 00:03:36,648 --> 00:03:39,539 ''Asıl bize haram,'' dedi, kelimelerin eş anlamlarıyla, 79 00:03:39,539 --> 00:03:41,142 bizim günaha girdiğimizi anlattı. 80 00:03:42,002 --> 00:03:44,375 ''Onlara acıma, onlara inan.'' 81 00:03:46,351 --> 00:03:49,770 Doğduğum yeri bırakıp Birleşik Devletler'e gelene kadar, 82 00:03:49,794 --> 00:03:51,806 bu kelimelerin etkisini kavrayamamıştım. 83 00:03:53,187 --> 00:03:56,861 Üniversite mezuniyetimden sonra, siyasi sığınma talebinde bulundum, 84 00:03:56,885 --> 00:03:58,977 sosyal bir grubun üyesi olarak kabul edildim. 85 00:03:59,710 --> 00:04:01,400 Bazı insanlar bunun farkında değil, 86 00:04:01,424 --> 00:04:05,090 ama bazı ülkelerde sırf gey olduğun için ölüm cezasına çarptırılabiliyorsun. 87 00:04:07,077 --> 00:04:09,121 Ürdün vatandaşlığımı kaybetmek zorundaydım. 88 00:04:09,145 --> 00:04:11,258 Bu vermek zorunda kaldığım en zor karardı, 89 00:04:11,258 --> 00:04:12,848 ama başka çarem yoktu. 90 00:04:17,387 --> 00:04:18,630 Olay şu ki, 91 00:04:19,506 --> 00:04:22,582 kendini ev ile hayatta kalma arasında seçim yaparken bulduğunda, 92 00:04:22,606 --> 00:04:25,438 ''Nerelisin?'' sorusu çok koyuyor insana. 93 00:04:26,772 --> 00:04:30,039 Yunanistan'daki mülteci kampında kısa süre önce tanıştığım bir kadın, 94 00:04:30,063 --> 00:04:31,331 Halep'i terk etmek 95 00:04:31,355 --> 00:04:34,925 zorunda kaldığını fark ettiği anı en iyi şekilde dile getirdi. 96 00:04:35,277 --> 00:04:37,535 ''Camdan dışarı baktım ve hiçbir şey yoktu. 97 00:04:37,559 --> 00:04:38,918 Her yer enkazdı. 98 00:04:39,593 --> 00:04:43,385 Ne bir sokak, ne bir dükkân, ne de bir okul kaldı. Her şey yok oldu. 99 00:04:44,006 --> 00:04:46,053 Aylardır kendi dairemdeydim, 100 00:04:46,077 --> 00:04:49,357 bombaların düşüşlerini dinliyor, insanların ölmelerini izliyordum. 101 00:04:49,771 --> 00:04:51,834 Yine de her daim daha iyi olacağını, 102 00:04:53,028 --> 00:04:55,102 kimsenin beni terk etmeye zorlamayacağını, 103 00:04:55,126 --> 00:04:57,448 kimsenin evimi elimden almayacağını düşündüm. 104 00:04:57,795 --> 00:05:01,067 Neden o sabah öyleydi bilmesem de, dışarı baktığımda, 105 00:05:01,091 --> 00:05:04,229 eğer gitmezsem üç küçük çocuğumun da öleceğini fark ettim. 106 00:05:04,253 --> 00:05:05,642 Bu yüzden oradan ayrıldım. 107 00:05:05,666 --> 00:05:08,670 İstediğimiz için değil, zorunda olduğumuz için ayrıldık. 108 00:05:08,694 --> 00:05:10,442 Seçim yoktu,'' dedi. 109 00:05:11,978 --> 00:05:14,256 Evin olmadığında, kendi ülken korku veya işkence 110 00:05:14,280 --> 00:05:15,744 sebebiyle seni reddettiğinde 111 00:05:15,768 --> 00:05:19,774 veya büyüdüğün şehir tamamen harap olduğunda, 112 00:05:19,798 --> 00:05:23,702 aidiyet duygusu hissetmek inanılması güç bir durum. 113 00:05:24,805 --> 00:05:26,836 Evim varmış gibi hissetmiyordum. 114 00:05:26,860 --> 00:05:29,317 Artık Ürdün vatandaşı değildim, 115 00:05:29,341 --> 00:05:30,973 ama Amerikalı da değildim. 116 00:05:31,643 --> 00:05:33,381 Bugün hâlâ 117 00:05:33,405 --> 00:05:35,524 kelimelere dökemediğim bir yalnızlık çektim. 118 00:05:36,781 --> 00:05:40,064 Üniversiteden sonra, çaresizce ''yuva'' arayışına düştüm. 119 00:05:40,546 --> 00:05:42,262 Eyaletten eyalete sürüklendim 120 00:05:42,286 --> 00:05:44,721 ve nihayetinde kendimi Kuzey Karolina'da buluverdim. 121 00:05:44,745 --> 00:05:46,870 Benim için üzülen güzel yürekli insanlar, 122 00:05:47,413 --> 00:05:48,747 kira ödemeyi teklif ettiler 123 00:05:49,405 --> 00:05:52,719 veya bana yemek ısmarlamayı ya da iş görüşmem için takım almayı. 124 00:05:52,743 --> 00:05:55,766 Bu beni daha çok yalnız ve aciz hissettirdi. 125 00:05:56,481 --> 00:05:58,295 Dibe battığımda beni yönlendiren 126 00:05:58,319 --> 00:06:02,055 ve iş bulan Güneyli Vaftiz Sarah ile tanıştıktan sonra 127 00:06:02,079 --> 00:06:03,972 kendime inanmaya başladım. 128 00:06:04,695 --> 00:06:08,492 Bayan Sarah, Kuzey Karolina dağlarında bir lokanta işletiyordu. 129 00:06:09,856 --> 00:06:12,025 Benim itinalı yetiştirilme tarzım 130 00:06:12,049 --> 00:06:13,568 ve Yedi Kız Kardeş eğitimimle, 131 00:06:13,592 --> 00:06:15,796 bana orada yönetici işi vereceğini düşündüm. 132 00:06:15,820 --> 00:06:17,028 Yanılmıştım. 133 00:06:17,972 --> 00:06:19,675 İşe bulaşıkları yıkayarak, tuvalet 134 00:06:19,699 --> 00:06:21,678 temizleyerek ve ızgara yaparak başladım. 135 00:06:22,247 --> 00:06:25,332 Utandım, sıkı çalışmanın değerini anlamıştım. 136 00:06:25,356 --> 00:06:27,966 En önemlisiyse, değer görmüş ve sahiplenmiş hissettim. 137 00:06:28,924 --> 00:06:30,804 Onun ailesiyle Noel'i kutladım 138 00:06:30,828 --> 00:06:33,180 ve benimle birlikte Ramazan coşkusunu gözlemledi. 139 00:06:34,236 --> 00:06:36,906 Ona açılırken ne kadar gergin olduğumu anımsıyorum, 140 00:06:36,930 --> 00:06:38,972 nihayetinde kendisi Güney Vaftiziydi. 141 00:06:38,996 --> 00:06:40,456 Koltukta yanına oturdum 142 00:06:40,480 --> 00:06:43,011 ve şunu dedim: ''Sarah, gey olduğumu biliyorsundur.'' 143 00:06:43,035 --> 00:06:45,221 Tepkisi asla aklımdan çıkmayacak. 144 00:06:45,715 --> 00:06:47,914 ''Sorun yok canım. Sürtük olma yeter.'' 145 00:06:47,938 --> 00:06:51,110 (Kahkaha) 146 00:06:51,134 --> 00:06:53,809 (Alkış) 147 00:06:53,833 --> 00:06:59,745 Hâlâ yuva arayışında olan ben, nihayetinde Atlanta'ya taşındım. 148 00:07:00,261 --> 00:07:02,640 Yolculuğumun seyri, dışarıda top oynayan 149 00:07:02,664 --> 00:07:05,897 bir grup mülteci çocukla tanışmamdan üç yıl sonra değişti. 150 00:07:06,318 --> 00:07:08,858 Apartmana giderken yanlış yerden dönmüştüm 151 00:07:08,882 --> 00:07:11,097 ve dışarıda futbol oynayan bu çocukları gördüm. 152 00:07:11,496 --> 00:07:14,059 Kendinden geçmiş bir topla, yalın ayak oynuyorlardı, 153 00:07:14,083 --> 00:07:15,535 kale olarak taş yığmışlardı. 154 00:07:15,559 --> 00:07:17,259 Onları bir saat kadar izledim 155 00:07:17,283 --> 00:07:18,861 ve sonrasında gülümsüyordum. 156 00:07:19,296 --> 00:07:20,883 Bana evimi hatırlatmışlardı. 157 00:07:21,368 --> 00:07:23,846 Ürdün sokaklarında, ağabeyim ve kuzenlerimle 158 00:07:23,870 --> 00:07:26,500 futbol oynayarak büyüdüğüm zamanları anımsattılar. 159 00:07:27,792 --> 00:07:29,793 Sonunda aralarına girdim. 160 00:07:29,817 --> 00:07:32,660 Beni aralarına almada şüpheci yaklaştılar, 161 00:07:32,684 --> 00:07:35,240 çünkü onlara göre kızlar futboldan anlamazdı. 162 00:07:35,240 --> 00:07:36,716 Bariz bir şekilde oynadım. 163 00:07:36,740 --> 00:07:38,984 Daha önce takımda oynayıp oynamadıklarını sordum 164 00:07:39,008 --> 00:07:41,442 ve oynamadıklarını, ama istediklerini söylediler. 165 00:07:41,931 --> 00:07:44,952 Zamanla onların sevgisini kazandım ve ilk takımımızı kurduk. 166 00:07:45,851 --> 00:07:50,735 Bu çocuklar bana mülteciler, yoksulluk ve insanlık hakkında 167 00:07:51,997 --> 00:07:53,479 yoğun bir ders verdiler. 168 00:07:54,375 --> 00:07:57,930 Afganistanlı üç kardeş, Roohullah, Noorullah ve Zabiullah, 169 00:07:57,954 --> 00:07:59,578 bunda büyük rol oynadı. 170 00:08:00,380 --> 00:08:03,948 Bir gün antrenmanlara geç kaldığımda, bütün alanı bomboş buldum. 171 00:08:03,972 --> 00:08:05,153 Çok endişelenmiştim. 172 00:08:05,177 --> 00:08:06,788 Takımım alıştırmayı severdi. 173 00:08:06,812 --> 00:08:09,419 Alıştırmayı kaçırmak, onların adetinde yoktu. 174 00:08:09,443 --> 00:08:12,531 Arabamdan çıktım ve iki çocuk çöp kutusunun arkasından ellerini 175 00:08:12,555 --> 00:08:14,378 delice sallayarak fırlayıverdi, 176 00:08:15,095 --> 00:08:17,142 ''Koç, Rooh'u dövdüler, saldırıya uğradı. 177 00:08:17,166 --> 00:08:18,744 Her yerde kan vardı.'' 178 00:08:18,768 --> 00:08:20,907 ''Ne diyorsun sen? Ne demek saldırıya uğradı?'' 179 00:08:20,907 --> 00:08:23,034 ''Kötü çocuklar geldi ve onu dövdüler koç. 180 00:08:23,034 --> 00:08:25,190 Herkes kaçtı. Herkes çok korkmuştu.'' 181 00:08:25,594 --> 00:08:28,312 Arabama atladık ve Rooh'un evine gittik. 182 00:08:28,336 --> 00:08:30,835 Kapıya vurdum ve Noor açtı. 183 00:08:31,589 --> 00:08:34,341 ''Rooh nerede? Konuşup nasıl olduğunu görmem lazım.'' 184 00:08:34,365 --> 00:08:36,981 ''Odasında ve çıkmayı reddediyor koç.'' 185 00:08:37,325 --> 00:08:38,492 Kapıya vurdum. 186 00:08:38,516 --> 00:08:40,586 ''Rooh, dışarı çık. Seninle konuşmam lazım. 187 00:08:40,586 --> 00:08:43,747 İyi olduğunu veya hastaneyi gitmemiz gerekmediğini görmem lazım.'' 188 00:08:44,191 --> 00:08:45,162 Dışarı çıktı. 189 00:08:45,216 --> 00:08:47,478 Kafasında derin bir yarık vardı, dudağı patlamış 190 00:08:48,019 --> 00:08:49,770 ve fiziksel olarak sarsılmıştı. 191 00:08:50,514 --> 00:08:51,847 Ona bakıyordum 192 00:08:51,871 --> 00:08:54,430 ve çocuklardan annesini aramalarını istedim, 193 00:08:54,454 --> 00:08:56,866 onunla hastaneye gitmem gerekiyordu. 194 00:08:56,890 --> 00:08:58,197 Annesini aradılar. 195 00:08:58,608 --> 00:08:59,800 Geldi. 196 00:09:00,239 --> 00:09:03,818 Arkam ona dönüktü ve kadın birden Farsça bağırmaya başladı. 197 00:09:04,577 --> 00:09:06,652 Çocuklar gülmekten yere yattılar. 198 00:09:06,676 --> 00:09:07,828 Çok şaşkındım, 199 00:09:07,852 --> 00:09:09,926 komik bir yanı yoktu ki. 200 00:09:10,390 --> 00:09:12,390 Onun şunları söylediğini anlattılar, 201 00:09:12,414 --> 00:09:15,228 ''Koçunuzun kadın ve müslüman olduğunu söylemiştiniz.'' 202 00:09:15,252 --> 00:09:17,621 Arkadan ikisine de benzemiyordum. 203 00:09:17,645 --> 00:09:21,278 (Kahkaha) 204 00:09:21,302 --> 00:09:23,538 ''Müslümanım,'' dedim ona dönerek. 205 00:09:23,562 --> 00:09:25,493 ''Eşhedü enla ilahe illallah,'' 206 00:09:25,517 --> 00:09:27,886 kelime-i şehadet getirdim. 207 00:09:28,587 --> 00:09:29,891 Şaşkındı 208 00:09:31,208 --> 00:09:33,198 ve belki de biraz da olsa ikna olmuştu, 209 00:09:33,222 --> 00:09:34,377 fark etti ki evet, ben, 210 00:09:34,401 --> 00:09:37,526 Amerikalı gibi davranan, şort giyen, peçesiz bu kadın 211 00:09:37,526 --> 00:09:38,906 gerçekten de müslümandı. 212 00:09:40,166 --> 00:09:42,116 Onların ailesi Taliban'dan kaçmışlardı. 213 00:09:43,687 --> 00:09:45,391 Köylerindeki yüzlerce insan 214 00:09:45,415 --> 00:09:46,661 öldürülmüştü. 215 00:09:46,685 --> 00:09:48,898 Babaları Taliban tarafından alıkoyulmuş, 216 00:09:48,922 --> 00:09:52,723 birkaç ay sonra ruhu sömürülmüş bir şekilde geri dönmüştü. 217 00:09:54,738 --> 00:09:57,149 Aile Pakistan'a kaçtı 218 00:09:57,173 --> 00:10:00,741 ve şu anda sekiz ve on yaşlarında olan iki büyük çocuk, 219 00:10:00,765 --> 00:10:04,002 ailelerine bakabilmek için günde on saat halı dokumaya başladılar. 220 00:10:04,926 --> 00:10:08,683 Birleşik Devletler'e yeniden yerleşme onayı aldıklarını duyunca 221 00:10:08,707 --> 00:10:10,869 çok heyecanlandılar 222 00:10:11,223 --> 00:10:14,476 ve bu şansa nail olan o yüzde 0,1'lik kesimden biri oldular. 223 00:10:14,500 --> 00:10:16,090 Turnayı gözünden vurmuşlardı. 224 00:10:16,930 --> 00:10:18,500 Tek bir hikâye değil bu. 225 00:10:19,085 --> 00:10:22,907 Beraber çalıştığım her mülteci aile aşağı yukarı aynı geçmişe sahip. 226 00:10:22,907 --> 00:10:24,477 Annelerinin tecavüze uğradığını 227 00:10:25,206 --> 00:10:29,065 ve babalarının parmaklarının doğrandığını gören çocuklarla çalışıyorum. 228 00:10:29,089 --> 00:10:32,044 Bir çocuk, büyükannesinin alnına kurşun dayandığını görmüş, 229 00:10:32,068 --> 00:10:36,106 çünkü asilerin onu, çocuk asker olarak almalarına müsaade etmemiş. 230 00:10:37,943 --> 00:10:39,484 Yolculukları tüyler ürpertici. 231 00:10:39,940 --> 00:10:45,714 Yine de her gün gördüğüm, umut, direnç, kararlılık, yaşam sevgisi 232 00:10:45,738 --> 00:10:46,923 ve hayatlarını 233 00:10:46,947 --> 00:10:49,791 yeniden inşa edebiliyor olmanın şükranlığı. 234 00:10:51,607 --> 00:10:53,732 Bir gece çocukların evindeydim, 235 00:10:53,756 --> 00:10:58,566 anneleri bir günde 18 otel odası temizledikten sonra eve gelmişti. 236 00:10:58,590 --> 00:11:00,883 Annesi oturdu ve Noor ayaklarını ovdu, 237 00:11:01,679 --> 00:11:04,754 mezun olunca ona bakacağını söyledi. 238 00:11:04,778 --> 00:11:06,272 Bitkinlikten gülümsedi annesi. 239 00:11:06,296 --> 00:11:09,704 ''Tanrı iyidir. Hayat iyidir. Burada olduğumuz için şanslıyız.'' 240 00:11:11,001 --> 00:11:15,796 Geçtiğimiz iki yılda, mülteci karşıtları gitgide artıyor. 241 00:11:16,219 --> 00:11:17,438 Küresel bir durum. 242 00:11:18,579 --> 00:11:21,823 Önlemek veya durdurmak için hiçbir şey yapmadığımızdan 243 00:11:21,847 --> 00:11:23,548 sayılar artmaya devam ediyor. 244 00:11:23,572 --> 00:11:27,124 Gündemimiz mültecilerin ülkemize gelmesini nasıl engelleyeceğimiz olmamalı. 245 00:11:27,148 --> 00:11:30,136 Kendi yuvalarını terk etmek zorunda kalmamalarını konuşmalıyız. 246 00:11:30,160 --> 00:11:34,595 (Alkış) 247 00:11:46,510 --> 00:11:47,835 Özür dilerim. 248 00:11:47,859 --> 00:11:51,787 (Alkış) 249 00:11:57,917 --> 00:12:00,442 Daha ne kadar ıstırap, 250 00:12:00,466 --> 00:12:02,511 daha ne kadar ıstırap çekmeli? 251 00:12:03,255 --> 00:12:05,860 Daha ne kadar insan, biz ''Yeter!'' diyene kadar 252 00:12:05,860 --> 00:12:07,255 yerlerinden edilmeli? 253 00:12:07,255 --> 00:12:08,664 Yüz milyon mu? 254 00:12:09,125 --> 00:12:11,951 Yaşamak zorunda kaldıkları gaddarlık yüzünden 255 00:12:13,245 --> 00:12:16,078 onları sadece utandırıp, suçlayıp, dışlamakla kalmıyor, 256 00:12:17,012 --> 00:12:18,167 onlara ülkemizin 257 00:12:18,191 --> 00:12:21,156 kapılarını açacağımıza, onlara yeniden travma yaşatıyoruz. 258 00:12:23,291 --> 00:12:26,594 Onların haysiyetlerini çiğniyor, onlara suçlu gibi davranıyoruz. 259 00:12:26,618 --> 00:12:29,324 Birkaç önce ofisime bir öğrenci geldi. 260 00:12:29,348 --> 00:12:31,164 Aslen Iraklı. 261 00:12:31,188 --> 00:12:32,627 Yaşlara boğuldu. 262 00:12:33,595 --> 00:12:35,223 ''Neden bizden nefret ediyorlar?'' 263 00:12:35,247 --> 00:12:36,421 ''Kim nefret ediyor?'' 264 00:12:36,445 --> 00:12:39,216 ''Herkes, herkes mülteciyiz diye, müslümanız diye 265 00:12:39,240 --> 00:12:40,596 bizden nefret ediyor.'' 266 00:12:42,019 --> 00:12:44,355 Eskiden, öğrencilerimi dünyanın büyük çoğunluğu 267 00:12:44,379 --> 00:12:47,016 mültecilerden nefret etmiyor diye teselli edebiliyordum. 268 00:12:47,040 --> 00:12:48,425 Ama bu sefer yapamadım. 269 00:12:48,868 --> 00:12:52,348 Alışveriş yaparlarken, annesinin başörtüsünün 270 00:12:52,372 --> 00:12:54,157 neden zorla çıkarıldığını 271 00:12:54,181 --> 00:12:57,219 veya karşı takımdan birinin ona neden terörist deyip 272 00:12:57,219 --> 00:13:00,022 geldiği yere dönmesi gerektiğini söylemesini açıklayamadım. 273 00:13:00,022 --> 00:13:01,718 Babasının, 274 00:13:01,742 --> 00:13:04,081 Birleşik Devletler ordusuna 275 00:13:04,105 --> 00:13:07,225 mütercim olarak verdiği hayat fedakârlığının, Amerikan vatandaşı 276 00:13:07,249 --> 00:13:09,959 olarak onu daha değerli kılacağını dile getiremedim. 277 00:13:11,051 --> 00:13:13,923 Dünya çapında, çok az mülteciye kapı açıyoruz. 278 00:13:14,949 --> 00:13:17,635 Yüzde 0,1'den azını yeniden yerleştiriyoruz. 279 00:13:18,778 --> 00:13:21,978 İşte o yüzde 0,1'in bize onlardan daha çok faydası dokunuyor. 280 00:13:22,797 --> 00:13:26,583 ''Mülteci'' kelimesinin rezil, utanılacak bir şey olarak nitelendirilmesi beni 281 00:13:26,607 --> 00:13:28,220 hayretler içerisinde bırakıyor. 282 00:13:28,244 --> 00:13:30,108 Onların utanacak hiçbir şeyi yok. 283 00:13:33,827 --> 00:13:36,550 İnsaniyet dışında, hayatımızın her noktasında 284 00:13:36,574 --> 00:13:37,952 gelişme katettik. 285 00:13:38,523 --> 00:13:42,962 65,3 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı, 286 00:13:42,986 --> 00:13:44,230 savaş yüzünden -- 287 00:13:44,685 --> 00:13:46,534 tarihteki en büyük sayı. 288 00:13:47,110 --> 00:13:49,167 Utanması gereken bizleriz. 289 00:13:49,712 --> 00:13:50,867 Teşekkürler. 290 00:13:50,891 --> 00:13:57,420 (Alkış)