0:00:01.510,0:00:09.907 Bir kum tanesinde dünyayı gör ve kır çiçeğinde cenneti sonsuzluğu avucunun içine al ve onu bir ana sığdır 0:00:18.837,0:00:21.055 Başlangıçta; Logos, 0:00:21.055,0:00:25.259 Büyük Patlama, ilk Om vardı. 0:00:25.259,0:00:29.279 Büyük Patlama teorisi, evrenin 0:00:29.279,0:00:32.004 toplu iğnenin başından milyarlarca kez küçük 0:00:32.004,0:00:34.263 akıl almaz sıcaklık ve yoğunluktaki 0:00:34.263,0:00:39.012 bir noktadan spirallenerek oluştuğunu söyler. 0:00:39.012,0:00:43.061 Nedenini ve nasılını söylemez. 0:00:43.061,0:00:47.043 Bir şey ne kadar gizemliyse ,onu 0:00:47.043,0:00:52.889 aynı ölçüde anladığımızı varsayarız. 0:01:00.739,0:01:03.524 Yer çekiminin ya çok yavaş bir genişlemeye 0:01:03.524,0:01:09.739 ya da evreni büyük bir ezilmeye götüreceği düşünülmüştü. 0:01:09.739,0:01:13.191 Ancak., Hubble uzay teleskobundan gelen görüntüler 0:01:13.191,0:01:17.197 evrenin genişlemesinin hızlandığı gösteriyor. 0:01:17.587,0:01:20.503 Büyük Patlama'dan bu yana gittikçe hızını arttırıyor. 0:01:20.503,0:01:26.069 Her nasılsa, evrende fiziğin tahmininden 0:01:26.069,0:01:33.043 daha çok kütle mevcut. Eksik kütleyi hesaplamak adına 0:01:33.043,0:01:37.054 fizikçiler şimdi evrenin yalnızca %4'ünün atomik maddeden yani 0:01:37.054,0:01:45.292 bildiğimiz maddeden oluştuğunu, %23'ünün karanlık maddeden 0:01:45.292,0:01:54.967 ve %73'ünün eskiden boşluk sandığımız karanlık enerjiden olduştuğunu söylüyor. 0:01:54.967,0:02:00.046 Bu bütün evrendeki her şeyi birbirine bağlayan 0:02:00.046,0:02:08.119 görünmez bir sinir sistemi gibidir. 0:02:08.119,0:02:11.351 Kadim Vedik eğitmenleri Nada Brahma öğretmişlerdi. 0:02:11.351,0:02:13.757 "Evren, titreşimdir." 0:02:13.757,0:02:17.573 Bütün ruhsal deneyimlerin ve bilimsel araştırmaların temelinde 0:02:17.573,0:02:22.981 bu titreşen alan vardır. 0:02:22.981,0:02:25.676 Azizlerin, Buddhaların, yogilerin, mistiklerin 0:02:25.676,0:02:36.793 rahiplerin, şamanların ve kahinlerin kendilerine bakarak gözlemledikleri 0:02:36.793,0:02:42.059 enerji alanının aynısıdır bu. Buna; Akasha, İlk Om, 0:02:42.059,0:02:47.359 Indra'nın mücevher ağı, kürelerin müziği, 0:02:47.359,0:02:54.133 ve tarih boyunca daha birçok isim verilmiştir. 0:03:00.863,0:03:05.012 Bütün dinlerin ortak kökü ve 0:03:05.012,0:03:19.979 iç ve dış dünyaların arasındaki köprüdür. 0:03:34.239,0:03:36.409 3. yy.daki Mahayana Budizminde, 0:03:36.409,0:03:39.709 kozmolojiyi günümüzün gelişmiş fiziğine 0:03:39.709,0:03:42.599 benzer tanımlamışlardı. 0:03:42.599,0:03:45.579 Indra'nın ağı, evreni birbirine dokunmuş bir kumaş 0:03:45.579,0:03:49.073 olarak tanımlayan çok eski bir Vedik öğretisi için 0:03:49.073,0:03:51.079 kullanılan bir metafordur. 0:03:52.969,0:03:55.449 Tanrıların kralı Indra 0:03:55.449,0:04:04.349 güneşi doğurdu, rüzgarı ve suyu yönetti. 0:04:04.349,0:04:09.219 Tüm boyutlara uzanan bir örümcek ağı hayal edin. 0:04:09.219,0:04:11.459 Bu ağ, çiğ damlalarından oluşmuş 0:04:11.459,0:04:16.119 ve her damla diğer damlaların yansımasını taşıyor 0:04:16.119,0:04:19.069 ve her çiğ damlasının yansımasında 0:04:19.069,0:04:23.003 bütün damlaların yansımasını buluyorsunuz. 0:04:23.003,0:04:27.001 Bütün ağda bu yansıma, en sonunda 0:04:27.001,0:04:29.019 sonsuza ulaşır. 0:04:29.019,0:04:32.454 Indra'nın ağı, holografik evren olarak tanımlanabilir, 0:04:32.454,0:04:35.970 en ufak bir ışık hüzmesinde bile 0:04:35.970,0:04:42.069 bütünün tam bir modeli vardır. 0:04:42.069,0:04:46.003 Sırp-Amerikan bilimadamı, Nikola Tesla'dan 0:04:46.003,0:04:49.031 bazen 20. yy'ın mucidi olan adam 0:04:49.031,0:04:50.789 olarak da bahsedilir. 0:04:50.789,0:04:53.004 Tesla, alternatif akım elektriğinin 0:04:53.004,0:04:55.081 ve günlük hayatımızdaki diğer birçok 0:04:55.081,0:04:59.389 buluşun mucididir. 0:04:59.389,0:05:02.049 Kadim Vedik geleneğine olan ilgisi sebebiyle, 0:05:02.049,0:05:05.062 Tesla, hem doğu hem batı modelleri aracılığıyla 0:05:05.062,0:05:10.229 bilimi anlamak için eşsiz bir pozisyona sahiptir. 0:05:10.229,0:05:13.006 Bütün büyük bilimadamları gibi, Tesla da 0:05:13.006,0:05:15.289 dış dünyanın gizemlerine dalmıştır 0:05:15.289,0:05:19.065 ama ayrıca kendi derinliklerine de dalmıştır. 0:05:19.065,0:05:23.059 Tıpkı kadim yogiler gibi, Tesla da her şeyden yayılan 0:05:23.059,0:05:31.849 o enerji alanını tarif etmek için Akasha terimini kullandı. 0:05:31.849,0:05:35.099 Tesla, kadim Hint öğretilerini Batı'ya getiren 0:05:35.099,0:05:38.689 yogi Swami Vivekananda'yla çalıştı. 0:05:38.689,0:05:42.068 Vedik öğretilerinde, Akasha uzayın kendisidir; 0:05:42.068,0:05:45.021 diğer elementlerin doldurduğu 0:05:45.021,0:05:49.018 eş zamanlı olarak titreşerek var olan bir uzay. 0:05:49.018,0:05:59.949 Şu ikisi ayrılamaz. Akasha yin'dir, Prana ise yang. 0:06:05.439,0:06:09.005 Akasha'yı veya ilk maddeyi kavramsallaştırmamıza 0:06:09.005,0:06:16.009 yardımcı olabilecek modern bir kavram da fraktal fikridir. 0:06:16.009,0:06:20.025 80'lerdeki bilgisayar gelişimlerine kadar 0:06:20.025,0:06:23.439 doğadaki modelleri matematiksel olarak görselleştirme 0:06:23.439,0:06:26.479 olanağımız yoktu. 0:06:26.479,0:06:28.099 Fraktal terimini 1980'de, matematikçi 0:06:28.099,0:06:31.479 Benoit Mandelbrot tarafından öne sürüldü. 0:06:31.479,0:06:34.939 Kendisi bazı basit matematik denklemleri üzerine çalışıyordu. 0:06:34.939,0:06:37.896 bunlar, tekrar edildiğinde, kısıtlı bir çerçeve altında 0:06:37.896,0:06:41.185 matematiksel veya geometrik formlarda değişen, bitmeyen 0:06:41.185,0:06:42.663 bir dizi yaratıyordu. 0:06:42.663,0:06:48.119 Kısıtlı ama aynı zamanda da sonsuzlar. 0:06:49.469,0:06:53.709 Fraktal oldukça ağır bir geometrik şekildir. 0:06:53.709,0:06:56.535 Parçalara ayrılabilir ve her biri yaklaşık olarak 0:06:56.535,0:06:59.332 tüm desenin küçültülmüş bir kopyasıdır. 0:06:59.332,0:07:05.199 Özbenzeş de denilebilir. 0:07:05.199,0:07:08.036 Mandelbrot'un fraktallarına 0:07:08.036,0:07:14.547 Tanrı'nın parmak izi denilmiştir. 0:07:22.197,0:07:26.849 Kainatın kendi başına ürettiği bir sanat eserini görüyorsunuz. 0:07:26.849,0:07:29.952 Mandelbrot figürünü belli bir yönde çevirirseniz, 0:07:29.952,0:07:33.749 neredeyse bir Hindu ilahına ya da Buddha'ya benzer. 0:07:33.749,0:07:40.049 Bu figür "Buddhabrot" figürü olarak adlandırılmıştır. 0:07:56.849,0:08:01.099 Antik sanat ve mimarinin bazı yapılarına bakacak olursanız, 0:08:01.099,0:08:04.469 insanlığın fraktal desenlerin güzelliği ve kutsallığıyla 0:08:04.469,0:08:08.169 uzun bir ilişkisi olduğunu görürsünüz. 0:08:18.009,0:08:21.479 Sonsuz bir karmaşa, buna rağmen her parça yeniden yaratan 0:08:21.479,0:08:24.479 çekirdeğe sahip. 0:08:24.479,0:08:27.979 Fraktallar, bilim adamlarının evrene ve onun işleyişine olan 0:08:27.979,0:08:29.779 bakışını değiştirdi. 0:08:29.779,0:08:32.539 Büyütmenin her seviyesinde 0:08:32.539,0:08:35.919 orijinalinden farklılık göstermekte. 0:08:35.919,0:08:39.199 Bir fraktal detay seviyesinden diğerine geçtikçe 0:08:39.199,0:08:42.065 sürekli bir değişim ve dönüşüm cereyan etmekte. 0:08:42.065,0:08:46.025 Bu dönüşüm, kozmik spiraldir. 0:08:46.025,0:08:52.577 Uzay zaman matrisinin bütünleşik zekası. 0:09:14.067,0:09:18.203 Fraktallar doğası gereği kaotik bir gürültü ve yapıdadır. 0:09:18.203,0:09:22.345 Zihnimiz bir deseni farkettiği ya da tanımladığı zaman, 0:09:22.345,0:09:26.679 ona tek bir şeymiş gibi odaklanır. 0:09:26.679,0:09:29.454 Güzel gördüğümüz desenleri bulmaya çalışırız, 0:09:29.454,0:09:32.079 ama o desenleri aklımızda tutmak için de 0:09:32.079,0:09:36.576 diğer bütün fraktalları bir kenara atmamız gerekir. 0:09:53.026,0:09:55.329 Bir fraktalı, duyularla anlamak demek 0:09:55.329,0:10:01.018 hareketi sınırlamak demektir. 0:10:01.018,0:10:04.437 Evrendeki bütün enerji nötr, 0:10:04.437,0:10:10.018 zamansız, boyutsuzdur. 0:10:10.018,0:10:13.068 Desen tanımlama için yaratıcılığımız ve kapasitemiz, 0:10:13.068,0:10:17.062 mikrokozmos ile makrokozmos arasındaki bağlantıdır. 0:10:17.062,0:10:24.006 Dalgaların zamansız dünyası ve şeylerin cismani dünyası. 0:10:26.376,0:10:29.031 Gözlem, düşünerek limitlemeden doğan 0:10:29.031,0:10:31.058 bir yaratım şeklidir. 0:10:31.058,0:10:34.013 Katılık illüzyonunu biz yaratıyoruz; 0:10:34.013,0:10:37.694 bir şeyleri etiketleyerek, isimleyerek. 0:10:37.694,0:10:40.215 Filozof Kierkegaard der ki, 0:10:40.215,0:10:43.026 "Beni isimlendirirseniz, beni reddedersiniz." 0:10:43.026,0:10:46.043 Bana isim, etiket vererek, olabileceğim 0:10:46.043,0:10:49.826 her şeyi reddetmiş olursunuz. 0:10:49.826,0:10:52.106 Partikülü bir şey oldurarak, sıkarak, 0:10:52.106,0:10:55.585 isimlendirerek, kilitlersiniz. 0:10:55.585,0:10:58.574 ama aynı zamanda varlığını tanımlayarak 0:10:58.574,0:11:03.005 onu yaratırsınız. 0:11:03.005,0:11:06.046 Yaratıcılık bizim en ulvi tabiatımız. 0:11:06.046,0:11:10.000 Bir şeylerin yaratımı zamanla 0:11:10.000,0:11:16.336 katılığın illüzyonunu da yaratır. 0:11:20.636,0:11:23.551 Einstein, boş alan olarak düşündüğümüz şeyin 0:11:23.551,0:11:26.455 hiçlik olmadığını fark eden ilk bilim adamıydı. 0:11:26.455,0:11:28.342 Özellikleri vardı, 0:11:28.342,0:11:33.113 Uzayın doğasının temelinde neredeyse akıl almaz büyüklükte bir enerjinin yattığını 0:11:33.113,0:11:35.158 fark eden ilk bilim adamı olmuştur. 0:11:35.308,0:11:38.037 Tanınmış fizikçi Richard Feynman bir seferinde, 0:11:38.367,0:11:41.149 ''Uzayın tek bir metre küpü,dünyanın bütün 0:11:41.989,0:11:48.061 okyanuslarının kaynatabilecek enerjiyi barındır,''demiştir. 0:11:48.471,0:11:51.697 Deneyimli meditasyoncular ,evrendeki büyük gücün, 0:11:51.697,0:11:54.029 dinginlikte olduğunun bilirler. 0:11:56.059,0:11:59.626 Buda'nın bu temel madde için kullandığı bir tabir daha vardır: 0:12:02.076,0:12:04.937 Buda'nın 'Kalapas' olarak tanımladığı şey saniyede 0:12:04.937,0:12:11.064 tirilyonlarca kez yükselen ve sona eren minik parçacık ya da dalgacıklardır. 0:12:15.054,0:12:17.085 Bu bakımdan gerçekte olan şey 0:12:17.635,0:12:22.385 bir süreklilik illüzyonu oluşturmak için holografik bir kameradan 0:12:22.385,0:12:27.047 hızla geçen bir dizi görüntü karesidir. 0:12:27.497,0:12:33.065 Bu illüzyon,ancak bilinç tam anlamıyla durgunlaştığında anlaşılır 0:12:33.065,0:12:37.543 çünkü bilinç, bu illüzyonu devam ettiren şeyin kendisidir 0:13:17.808,0:13:18.538 Var olan 0:13:18.538,0:13:20.618 her şeyin titreşim olduğu gerçeği, 0:13:20.618,0:13:22.951 Doğu'nun eski geleneklerinde, 0:13:22.951,0:13:25.057 binlerce yıldır anlatılagelmiştir. 0:13:27.217,0:13:30.088 ''Nada Brahma'' -evren, sestir. 0:13:32.008,0:13:35.036 'Nada' kelimesi ses ya da titreşim anlamına gelir. 0:13:35.436,0:13:37.088 ''Brahma '' ise tanrının adıdır. 0:13:38.398,0:13:42.421 Brahma aynı anda hem evren, hem de yaradandır. 0:13:42.421,0:13:48.098 Sanatçı ve sanat eseri birbirinden ayrılamaz 0:13:48.998,0:13:54.616 Eski Hindistan 'da bulunan en eski insan kayıtlarından 0:13:54.616,0:13:57.139 biri olan Upanişad'da ''Yaradan Brahma 0:13:57.139,0:13:59.694 bir lotusta otururken gözlerini açar ... 0:14:00.004,0:14:05.074 ve dünya birden var olur. 0:14:05.474,0:14:07.294 Brahma gözlerini kapar , 0:14:08.004,0:14:13.214 ve dünya birden yok olur'', der. 0:14:14.014,0:14:16.000 Eski mistikler,yogiler ve kahinler, 0:14:16.000,0:14:17.706 bilincin kök seviyesinde, 0:14:17.706,0:14:20.007 bir alanın var olduğunu savunmuşlardır 0:14:20.007,0:14:23.915 Akaşik alan ,bir diğer adıyla Akaşik kayıtlar. 0:14:23.935,0:14:28.025 Bütün bilginin;geçmiş,şimdi ve gelecekte yapılan 0:14:28.025,0:14:31.522 tüm deneyimlerin şu anda ve sonsuza dek var oldukları 0:14:32.252,0:14:34.099 bu var olan her şeyin, 0:14:34.519,0:14:36.373 doğduğu alan ya da matristir 0:14:36.373,0:14:39.894 Atom altı parçacıklardan galaksilere, 0:14:39.894,0:14:48.694 yıldızlar, gezegenler ve bütün canlılığa kadar her şeyin var olduğu alan 0:14:51.024,0:14:54.206 Hiç bir şeyi kendi bütünlüğü içinde göremezsiniz. 0:14:54.206,0:14:57.808 çünkü her şey sürüsüyle titreşim katmanından oluşmuştur 0:14:57.808,0:15:00.265 Sürekli bir biçimde değişmekte ve 0:15:00.265,0:15:05.004 Akaşa ile bilgi alışverişinde bulunmaktadır 0:15:05.004,0:15:10.780 Bir ağaç gün içinde havayı,yağmuru, 0:15:11.000,0:15:15.444 toprağı içer. 0:15:16.394,0:15:19.085 Bir enerji denizi ağaç adını verdiğimiz bu şeyin, 0:15:19.085,0:15:22.029 içine ve içinden dünyaya akar. 0:15:22.099,0:15:24.484 Düşünüp duran zihin durgunlaştığında, 0:15:24.484,0:15:27.044 gerçekliği olduğu gibi görürsünüz. 0:15:27.044,0:15:30.038 tüm yönleriyle... 0:15:30.038,0:15:33.014 Ağaç, gökyüzü, yeryüzü, yağmu ve yıldızlar 0:15:33.014,0:15:36.045 birbirlerinden ayrı değildir. 0:15:36.045,0:15:41.005 Yaşam ve ölüm, kişi ve diğerleri, birbirlerinden ayrı değildir. 0:15:41.005,0:15:45.747 Tıpkı bir dağ ile vadinin birbirlerinden ayrılamayacağı gibi 0:15:45.967,0:15:49.036 Kızılderili ve diğer yerli geleneklerinde, 0:15:49.036,0:15:51.995 her şeyin bir ruhu olduğu,yani diğer bir deyişle 0:15:51.995,0:15:53.905 her şeyin tek bir titreşimsel 0:15:53.905,0:15:57.079 kaynağa bağlı olduğu söylenir. 0:15:58.589,0:16:02.037 Her şeyin içinden akan tek bir bilinç, 0:16:02.037,0:16:04.987 tek bir alan,tek bir güç vardır. 0:16:04.987,0:16:07.578 Bu alan varlığını senin etrafında değil 0:16:07.578,0:16:10.212 seninle BİRLİKTE, 0:16:10.212,0:16:14.234 ve SEN olarak sürdürür. 0:16:15.034,0:16:17.118 Evren, 'SEN' sindir. 0:16:18.428,0:16:23.004 Yaradılışın kendini izlediği gözler 'SEN'sindir. 0:16:24.464,0:16:28.018 Bir rüyanın ardımdan uyandığında ,rüyandaki her şeyin 0:16:28.018,0:16:30.086 aslında sen olduğunu fark edersin. 0:16:30.086,0:16:32.054 Onu sen yaratmışsındır. 0:16:32.054,0:16:35.061 Sözde gerçek yaşam da bundan farklı değildir. 0:16:35.061,0:16:37.758 Herkes ve her şey 'SEN'sin 0:16:38.318,0:16:47.487 Her bir gözden , her bir kayanın altına, 0:16:53.047,0:17:00.127 Her bir parçacık vesilesiyle bakan tek bir bilinç. 0:17:06.147,0:17:09.127 Uluslararası araştırma merkezi CERN'de 0:17:09.217,0:17:12.004 parçacık fiziği labaratuarındaki görevliler 0:17:12.004,0:17:13.705 her varlığa uzanan bu alanı, 0:17:13.705,0:17:15.789 araştırmaktalar. 0:17:15.789,0:17:17.601 Ancak içlerine bakmak yerine, 0:17:17.601,0:17:22.529 dışarıdaki fiziksel dünyaya bakmayı tercih ediyorlar. 0:17:22.529,0:17:25.812 Cern'ün İsviçre Geneva'daki labaratuvarında görev alan 0:17:25.812,0:17:28.039 araştırmacılar Higgs Bozonu'nu, yani, 0:17:28.039,0:17:32.021 tanrı parçacığını bulduklarını açıkladılar. 0:17:32.021,0:17:35.140 Higgs Bozonu deneyleri uzayın boşluğunu görünmez bir 0:17:35.140,0:17:40.452 enerji alanın kapladığını bilimsel olarak ispatladı. 0:17:41.072,0:17:44.344 CERN'ün büyük hadron çarpıştırıcıısı, 0:17:44.344,0:17:47.854 iki parçacık demetinin ters istikamette 0:17:47.854,0:17:51.085 ve neredeyse ışık hızında ilerlerken kavuşarak çarpıştıkları 0:17:51.085,0:17:53.175 çevresi 17 mil uzunluğunda olan bir, 0:17:53.175,0:17:55.093 halkadan oluşuyor. 0:17:55.093,0:17:57.981 Bilim insanları şiddetli şiddetli çarpmalar sonucuda 0:17:57.981,0:18:00.016 ortaya neler çıktığını gözlemliyorlar. 0:18:02.086,0:18:04.124 Standart model parçacıkların, 0:18:04.124,0:18:06.743 nasıl kütle kazandıklarını açıklayamıyor. 0:18:06.743,0:18:09.292 Her şey tireşimde oluşmuş gibi görünüyor 0:18:09.292,0:18:14.506 ancak ortada titreşecek bir 'şey' yok. 0:18:16.006,0:18:20.452 Sanki gizlice evrenin balesine ayak uyduran dans eden, 0:18:20.452,0:18:23.562 görünmez bir dansçı bir gölge gibi. 0:18:24.082,0:18:26.114 Diğer tüm dansçılar ezelden beri , 0:18:26.114,0:18:28.955 bu görünmez dansçının etrafında dans eder durur. 0:18:28.955,0:18:32.203 Bu dansın koreografisini gözlemlemeyi başardık ,ancak... 0:18:32.203,0:18:36.583 o dansçıyı bu güne kadar hiç görememiştik. 0:18:41.203,0:18:44.096 Sözüm ona tanrı parçacığı 0:18:44.096,0:18:47.109 evrenin temel malzemesinin nitelikleri, 0:18:47.109,0:18:52.088 evrenin genişlemesine sebep olan bütün o açıklanamaz 0:18:55.968,0:18:59.587 kütle ve enerjiye bir açıklama getirebilecek maddenin özü. 0:18:59.587,0:19:02.194 Ancak Higgs Bozonu'nu keşfi evrenin doğasını 0:19:02.194,0:19:05.001 çok daha gizemli bir evreni açığa çıkararak , 0:19:05.001,0:19:09.132 bizlere daha da büyük bir gizem sunmuş oldu. 0:19:10.702,0:19:13.733 Bilim, gitgide bilinç ile madde arasındaki, 0:19:13.733,0:19:15.853 eşiğe yaklaşıyor 0:19:15.853,0:19:21.234 İlksel alandan bize bakmakta olan göz 0:19:21.234,0:19:26.300 aynı gözdür. 0:19:35.000,0:19:38.038 Alman yazar ve aydın Wolfgang Von Göthe, 0:19:38.038,0:19:41.068 ''Dünyayı meydana getiren ilksel fenomen, 0:19:41.068,0:19:44.099 dalgadır'', demiştir, 0:19:47.119,0:19:52.135 Görünür sesi araştıran bilim dalına Siyamatik denir. 0:19:53.455,0:19:57.008 Siyamatik kelimesi,Yunanca dalga ya da 0:19:57.008,0:20:00.043 titreşim anlamına gelen 'cyma' kökünden türemiştir. 0:20:08.543,0:20:11.449 Dalga fenomenini ciddi anlamda araştıran ilk batılı 0:20:11.449,0:20:13.425 bilim insanlarından biri, 18.yy'da 0:20:13.425,0:20:15.909 yaşamış Alman bir müzisyen ve fizikçi olan, 0:20:15.909,0:20:18.031 Ernst Chladni'ydi. 0:20:18.031,0:20:23.076 Chladini, üzerine kum serptiği metal levhaları, 0:20:23.076,0:20:25.856 bir keman yayıyla titreştirdiğinde, kumun kendini 0:20:25.856,0:20:29.307 yeniden düzenleyerek belirli örüntüler oluşturduğunu keşfetti. 0:20:29.307,0:20:32.242 Kumlar,üretilen titreşimlerin türüne göre değişerek, 0:20:32.242,0:20:34.973 farklı şekiller oluşturuyorlardı. 0:20:38.303,0:20:40.712 Chladni, bu şekillerin tamamından oluşan 0:20:40.712,0:20:42.747 bir katalog düzenledi. Bu şekillere, 0:20:42.747,0:20:45.333 Chladni Figürleri adı verilir. 0:20:45.333,0:20:49.177 Bu örüntülerin bir çoğu doğada gözlemlenebilir. 0:20:49.177,0:20:54.197 Bir kaplumbağanın kabuğundaki işaretler, 0:20:54.197,0:20:59.124 ya da bir leoparın benekleri gibi. 0:21:03.664,0:21:06.808 Chladni şekillerini ya da siyamatik şekillerini incelemek, 0:21:06.808,0:21:13.014 Büyük gitar, keman ya da diğer enstrüman ustalarının ses kalitelerini ölçmek 0:21:13.014,0:21:17.988 için kullandıkları gizli yöntemlerden biiridir. 0:21:21.128,0:21:27.557 Hans Enny, 1960 yıllarında ses frekansları oluşturmak için 0:21:27.557,0:21:37.032 Chladni'nin çalışmalarını ilerletii ve ''Siyamatik'' terimini ortaya attı. 0:21:37.032,0:21:40.354 Eğer bir kap suyun içinden basit sine dalgaları geçirirseniz, 0:21:40.354,0:21:43.064 suda oluşan şekilleri gözlemleyebilirsiniz. 0:21:43.064,0:21:45.072 Suyun üzerinde dalgaların frekansına bağlı olarak, 0:21:45.072,0:21:47.618 değişik dalga şekilleri oluşr 0:21:47.618,0:21:52.009 Frekans ne kadar yükselirse, şeklin karmaşıklığı o kadar artar. 0:21:52.009,0:21:55.008 Bu şekiller tekrarlanabilirler ve rastgele oluşmazlar. 0:21:55.008,0:21:57.396 Gözlemlemeye devam ettiğiniz taktirde, 0:21:57.396,0:22:01.258 titreşimin maddeyi nasılda basit ve kendini tekrarlayan dalgalardan, 0:22:01.258,0:22:04.357 karmaşık formlara dönüştürdüğünü daha iyi anlarsınız. 0:22:04.357,0:22:10.096 Suyun titreşimleri bir ayçiçeği görünümünü alır. 0:22:29.086,0:22:32.013 sadece ses frekansını değiştirerek , 0:22:32.013,0:22:37.124 değişik bir örüntü elde edebiliriz. 0:22:52.004,0:22:55.037 Su oldukça gizemli bir maddedir. 0:22:55.037,0:22:57.559 Şartlardan çok kolay etkilenebilir. 0:22:57.559,0:23:00.082 Yani titreşimi alarak onu sürdürebilir. 0:23:00.082,0:23:03.059 Su yüksek rezonans kapasitesi, hassasiyeti 0:23:03.059,0:23:07.022 ve yapısal olarak rezone olmaya meyilli olması nedeniyle, 0:23:07.022,0:23:09.052 her türlü ses dalgasına, 0:23:09.052,0:23:12.058 derhal yanıt verir. 0:23:12.058,0:23:13.941 Bitki ve hayvanların kütlesinin, 0:23:13.941,0:23:17.983 büyük çoğunluğunu,titreşen su ve toprak oluşturur. 0:23:19.013,0:23:21.755 Basit tireşimlerin, suda nasıl da belirgin ve doğal 0:23:21.755,0:23:25.000 örüntüler oluşturduğunu gözlemlemek kolaydır ancak, 0:23:25.000,0:23:30.008 buna katıları da ekleyerek genişliği arttırdığımızda , 0:23:30.008,0:23:34.122 işler daha da ilginç bir hal almaya başlar. 0:23:34.532,0:23:36.815 Suya mısır nişastası eklediğimzde, 0:23:36.815,0:23:42.955 daha karmaşık bir fenomen elde ederiz. 0:23:58.045,0:24:01.421 Belki de yaşamın ilkeleri,doğrudan küçük mısır nişastasının, 0:24:01.421,0:24:07.019 organizmaya benzer bir şekle bürünmesi sayesinde gözlemlenebilir. 0:24:12.764,0:24:15.023 Bütün büyük dinlerde, 0:24:15.023,0:24:18.011 evrenin canlılık ilkeleri tarihin o dönemindeki 0:24:18.011,0:24:20.026 anlayışı yansıtan kelimeler işle 0:24:20.026,0:24:22.972 aktarılmıştır. 0:24:26.002,0:24:31.035 Kolomp öncesi Amerika'da ki en büyük uygarlık olan İnka dilinde 0:24:31.035,0:24:34.612 ''alpa camasca'' sözcüğü tam olarak canlı dünya anlamına gelir 0:24:34.612,0:24:41.001 ve insan vücudunu belirtmek için kullanılırdı. 0:24:41.001,0:24:43.005 Kabala ve Yahudi mistisiziminde , 0:24:43.005,0:24:46.059 Tanrının kutsal isimlerinden bahsederler. 0:24:46.059,0:24:48.999 Zikredilemeyen isim. 0:24:48.999,0:24:51.709 Zikredilemez çünkü o isim aslında her yer olan 0:24:51.709,0:24:56.069 titreşimdir. O, bütün kelimeler, bütün maddelerdir. 0:24:56.069,0:25:00.022 Her şey o kutsal kelimedir. 0:25:00.022,0:25:02.009 Dört yüzlü,üç boyutta var olabilecek, 0:25:02.009,0:25:04.732 en basit şekildir. 0:25:04.732,0:25:07.126 Bir şey fiziksel bir gerçekliği olabilmesi için 0:25:07.126,0:25:09.448 en azından dört noktaya sahip olmalıdır. 0:25:09.448,0:25:12.174 Üçgen,doğanın kendi kendine ayakta durabilen, 0:25:12.174,0:25:13.905 tek örüntüsüdür. 0:25:13.905,0:25:17.154 ''Tetragramaton(dört harfli)'' kelimesi Eski Ahit'te sıklıkla, 0:25:17.154,0:25:20.026 Tanrı'nın belli bir alametini belirtmek için kullanılır. 0:25:20.026,0:25:23.075 BU,genellikle Tanrı'nın sözlerinden ya da Tanrı'nın 0:25:23.075,0:25:30.088 özel adı, Logos ya da ilksel sözcükten bahsedilirken kullanılırdı. 0:25:33.248,0:25:36.022 Antik uygarlıklar evrenin temelinde, 0:25:36.022,0:25:40.047 dörtyüzlü şeklin olduğunu biliyorlardı. 0:25:40.047,0:25:43.091 Doğa bu şekil sayesinde dengeye doğru meyleden 0:25:43.091,0:25:47.055 bir temel sergiler:Shiva. 0:25:47.055,0:25:50.561 Bu temelin de değişime doğru meyleden bir temeli vardır: 0:25:50.561,0:25:55.026 Shakti. 0:25:56.086,0:25:59.035 Yeni Ahitt'te yer alan Yuhanna İncili'nin ,genellikle, 0:25:59.035,0:26:01.679 ''başlangıçta söz vardı'',dediği kabul edilir. 0:26:01.679,0:26:04.066 Ancak orjinal metinde kullanılan terim , 0:26:04.066,0:26:07.074 ''Logos'tu''. 0:26:07.074,0:26:09.581 İsa'dan yaklaşık olarak 500 yıl önce yaşayan 0:26:09.581,0:26:13.002 Yunan Filozof Heraklitos,Logos'tan; 0:26:13.002,0:26:16.495 temelde bilinemez nitelikte olan bir olugu olarak bahsetmiştir. 0:26:16.495,0:26:22.029 Bütün tekrarlamanın, örüntünün ve şeklin kaynağı. 0:26:22.029,0:26:24.073 Heraklitus'un öğretilerini izleyen 0:26:24.073,0:26:27.039 Stoacı Filozoflar,bu terimi, 0:26:27.039,0:26:33.161 evrenin tümüne yayılan kutsal canlılık ilkesi ile bağdaştırdılar. 0:26:36.041,0:26:42.002 Tasavvufta ise Logos her yerdir ve her şeyin içindedir. 0:26:42.002,0:26:50.552 Yok'un Var'a dönüştüğü şey O'dur. 0:26:52.082,0:26:57.027 Hindu geleneğinde Shiva Nataraja tam olarak, 0:26:57.027,0:26:59.092 ''dansın lordu'' anlamına gelir 0:26:59.092,0:27:03.045 Bütün kozmos Shiva'nın davulları eşliğinde dans eder. 0:27:03.045,0:27:07.099 Her şey nabız atışı ile içeri alınır(döllenir) ve dışarı verilir(doğar). 0:27:07.839,0:27:10.021 Dünya, ancak Shiva dansını sürdürdükçe 0:27:10.021,0:27:13.005 evrimleşerek değişmeye devam edebilir. 0:27:13.005,0:27:19.025 Aksi taktirde ise büzülerek tekrar hiçliğe döner. 0:27:19.025,0:27:23.015 Shiva,bizlerin bilince tanıklık etmesini temsil ederken, 0:27:23.015,0:27:26.089 Shakti dünyanın varlığı ya da cismidir. 0:27:26.089,0:27:29.071 Shiva meditasyon yaparken, 0:27:29.071,0:27:31.996 Shakti onu hareket ettirmeye ve 0:27:31.996,0:27:34.006 dansa kaldırmaya çalışır. 0:27:34.006,0:27:36.641 Tıpkı yin ve yang gibi, dansçı ve dans da 0:27:36.641,0:27:41.336 teklik içinde varlığını sürdürür. 0:27:42.086,0:27:47.179 Logos, aynı zamanda açıkta olan gerçek anlamına gelir. 0:27:47.179,0:27:51.057 Logos'u bilen gerçeği de bilir. 0:27:51.057,0:27:53.496 Akaşa karmik kayıtlar oluşturmak üzere, 0:27:53.496,0:27:56.028 girdaplar halinde dönerken, asıl kaynağı 0:27:56.048,0:27:59.003 yine kaynağın kendisinden gizleyebilmek için 0:27:59.003,0:28:01.592 insan dünyasına bir çok örtü katmanı getirir. 0:28:01.592,0:28:04.046 Binlerce yıldır,kutsal bir saklambaç oyunu 0:28:04.046,0:28:07.559 oynar gibi saklandık ve sonunda... 0:28:07.559,0:28:10.809 oyunun kendisini bile unuttuk. 0:28:10.809,0:28:17.064 Bir şekilde bulmamız gereken bir şeyler olduğunu unuttuk. 0:28:17.064,0:28:21.089 Budizm'de kişiye meditasyon aracılığıyla doğrudan 0:28:21.089,0:28:25.399 Logos'u yani kendi içindeki değişim ya da 0:28:25.979,0:28:28.386 geçicilik alanını algılama yöntemi öğretilir. 0:28:28.386,0:28:31.014 Kendi iç dünyanı gözlemlerken zihin git gide 0:28:31.014,0:28:34.017 daha yoğun ve odaklı hale geldikçe, 0:28:34.017,0:28:38.063 daha ince enerji ve algıları gözlemliyor hale gelirsin. 0:28:38.063,0:28:41.087 ''Annica'' ya da algının temel seviyesindeki geçiciliğin, 0:28:41.087,0:28:44.079 doğrudan fark edilmesi ile kişi, 0:28:44.079,0:28:50.097 haricive geçici şekillere olan bağımlılığından sıyrılır. 0:28:50.487,0:28:53.622 Bütün dinlerin ortak temelinde tek bir titreşim alanı 0:28:53.622,0:28:55.897 olduğunu fark ettiğimzde, 0:28:55.897,0:29:02.433 nasıl''benim dinim'' ya da ''bu benim ilksel OM'um'' 0:29:02.433,0:29:07.577 ya da benim'' kuantum alanım'' diyebilirz ki? 0:29:25.789,0:29:28.444 Dünyamızdaki asıl kriz sosyal, politik 0:29:28.444,0:29:31.989 ya da ekonomik bir bunalım değil. 0:29:31.989,0:29:41.009 Bizim bunalımımız bir bilinç buhranı,gerçek doğamızı doğrudan deneyimleyememe yetersizliğidir. 0:29:41.009,0:29:44.737 Herkesin ve her şeyin özünde olan bu doğayı 0:29:44.737,0:29:50.056 fark etme yetersizliği. 0:29:53.006,0:29:56.035 Budist geleneğinde içindeki Buda doğasını 0:29:56.035,0:29:59.989 uyandırabilmiş olan kişiye , ''Bodhisattava''denir. 0:29:59.989,0:30:04.031 Bir Bodhisattava yalnızca tek bir bilincin var olduğunu fark ederek 0:30:04.031,0:30:09.309 evrendeki her varlığı uyandırmaya yemin eder. 0:30:09.309,0:30:15.624 Kişi kendi gerçek benliğini uyandırabilmek için her şeyi uyandırmalıdır. 0:30:19.994,0:30:24.049 ''Evrende sayısız bilinçli varlık vardır. 0:30:24.049,0:30:28.559 Her birine uyanmalarında yardım edeceğime ant içerim. 0:30:28.559,0:30:31.707 kusurlarım tükenmez. 0:30:31.707,0:30:35.128 Hepsinin üstesinden geleceğime ant içerim. 0:30:35.128,0:30:37.976 Dharma bilinemez. 0:30:37.976,0:30:41.011 Bileceğime ant içerim. 0:30:41.011,0:30:46.074 Uyanış yoluna erişilemez. 0:30:46.074,0:30:53.124 Erişeceğime ant içerim.