Beyin hayret verici ve karmaşık bir organdır. İnsanların çoğu beyin konusunda büyülenmiş olsa da, size beynin çalışma prensipleri hakkında pek bir şey söyleyemezler çünkü okullarda sinirbilim öğretmiyoruz. Bu donanımın bu kadar karmaşık bir yapıda ve pahalı olmasının sebeplerinden biri, sadece büyük üniversitelerde ve enstitülerde yapılabiliyor olmasıdır. Yani beyne ulaşabilmek için, gerçekten hayatınızı adamalı ve mezun olduktan sonra altı buçuk yılınızı sadece bu aletlere ulaşabilecek bir sinirbilimci olmak için harcamalısınız. Bu çok kötü, çünkü içimizdeki beş kişiden birinde -ki bu dünyanın %20'si eder- sinir hastalığı bulunuyor. Bu hastalıklar için tedavi yoktur. Yani yapmamız gereken şey, eğitim sürecinde geriye giderek, öğrencilere sinirbilimi öğretmek gibi gözüküyor, böylece belki de gelecekte beyin üzerine çalışan bir bilim adamı olmayı düşünebilirler. Yüksek lisanstayken, laboratuvar ortağım Tim Marzullo ve ben, beyin üzerinde çalışırken kullandığımız bu karmaşık aleti alıp, tanıdığınız herhangi birinin, bir amatörün, bir lise öğrencisinin karşılayabileceği kadar hesaplı ve öğrenip sinirbilim keşfine katılabileceği kadar basit bir şekle soksak ne olur diye düşündük ve kararımızı verdik. Bunu başardık. Böylece birkaç yıl önce Backyard Brains adında bir şirket kurduk ve KY (kendin yap) sinirbilimmalzemeleri yaptık ve bu akşam buraya birkaç tane getirdim. Burada biraz tanıtım yapmak istiyorum. Bir şeyler görmek ister misiniz millet? Bir gönüllüye ihtiyacım olacak. İlk önce, adınız nedir? (Alkış) Sam Kelly: Sam. Greg Gage: Pekâlâ, Sam, şimdi beyninin sesini kaydedeceğim. Bunu daha önce denemiş miydin? SK: Hayır. GG: Bilim için kolunu uzatmanı istiyorum, Kolunu birazcık katla, evet şimdi yapacağım şey şu, koluna elektrotlar bağlayacağım ve şu anda şunu merak ediyor olmalısın beyninin sesini kaydedeceğim dedim ama kolunla neden uğraşıyorum? Beyninde yaklaşık 80 milyar nöron var. Bu nöronlar ileri geri hareket eden elektriksel ve kimyasal iletiler gönderiyorlar. Kolunu böyle hareket ettirdiğin zaman, tam buradaki motor korteksindeki bazı nöronlar aşağıya ileti gönderiyorlar. Korpus kallozumundan aşağıya inecekler, omuriliğinin üzerinden geçip, kaslarındaki motor sinir hücresine gelecekler ve bu elektriksel boşalma buradaki elektrotlar tarafından alınacak ve böylece beyninin tam olarak ne yaptığını dinleyebiliyor olacağız. Şimdi çalıştıracağım. GG: Beyninin sesinin nasıl olduğunu daha önce duymuş muydun? SK: Hayır. GG: Pekâlâ, hadi deneyelim. Devam et elini sık. (Gürültü) Dinlediğin şey, burada bulunan motor birimlerin. Haydi bunu bir de görelim. Pekâlâ burada duracağım ve uygulamamızı açacağım. Pekâlâ elini sıkmanı istiyorum. (Gürültü) Evet buradakiler onun omuriliğinden çıkıp kaslarına gelen motor birimleri. Bunu o yapıyor. Burada gerçekleşen elektriksel etkinliği görüyorsunuz. Hatta buraya tıklayabilir ve bir tanesini görmeyi deneyebilirsiniz. Bunu güçlü bir şekilde yapmaya devam et. Şimdi beyninin içinde gerçekleşen potansiyel bir motor eylemde durduk. Dahasını ister misiniz? (Alkış) Bu çok ilgi çekici. Daha da ilgi çekici yapalım! Bir gönüllüye daha ihtiyacım var. İsminiz nedir, beyefendi? Miguel Goncalves: Miguel. GG: Pekâlâ, Miguel. Burada duracaksın. Kolunu böyle hareket ettirdiğinde, beynin aşağıya, buradaki kaslarına sinyal gönderir. Senin de kolunu hareket ettirmeni istiyorum. Pekâlâ, beynin kaslarınıza sinyal gönderecek. Tam burada çalışan, bu üç parmağı sinir sistemine bağlayan bir sinir vardır ve deriye, onu uyarabileceğimiz kadar yakındır böylece senin ellerinden çıkan beyin sinyallerini kopyalayıp senin ellerine aktarabiliriz. Böylece senin beynin ellerine hareket etmesini söylediğinde senin ellerin hareket edecek. Bir bakıma, senin özgür iradeni elinden alacak ve bu el üzerinde artık hiçbir hükmün kalmayacak, kabul ediyor musun? Sizi bağlamam gerekiyor. (Gülüşmeler) Dirsek kemiğindeki siniri bulmam lazım. Muhtemelen buralarda bir yerde. Buraya gelirken neye giriştiğin hakkında bir fikrin yoktu. Pekâlâ uzaklaşacağım ve bunları insan-insana arayüzümüze bağlayacağız. Pekâlâ, Sam tekrar elini sık. Tamam. Tekrar yap. Harikasın. Tamam, şimdi sizi bağlayacağım böylece... Başlangıçta biraz tuhaf hissettirebilir. Şey gibi hissettirecek -- (Gülüşmeler) Bilirsin, özgür iradeni kaybetmişsin ve birisi senin yöneticin olmuş. Biraz tuhaf hissettirebilir. Şimdi, elini gevşetmeni istiyorum. Sam, sen benimlesin. Şimdi elini sık. Henüz aleti çalıştırmadım. Devam et. Elini sık. Pekâlâ, Miguel hazır mısın? MG: Hem de hiç olmadığım kadar. GG: Çalıştırdım. Devam et! Elini hareket ettir! Biraz hissedebildin mi? MG: Hayır. GG: Tamam, tekrar yap. MG: Evet, biraz. GG: Biraz? (Gülüşmeler) Tamam gevşeyin. Tekrar yap! (Gülüşmeler) Harika, harika! Gevşet, tekrar yap! Pekâlâ, şu anda senin beynin kendi kolunu ve aynı zamanda onun kolunu yönetiyor. Devam et, bir kez daha yap. Pekâlâ, bu harika. (Gülüşmeler) Peki elinin denetimini ben devralsam ne olur? Elini gevşet. Ne oluyor? Hiçbir şey. Neden olmuyor? Çünkü bunu beyin yapmak zorunda. Şimdi sen yap. Pekâlâ, bu güzel. (Gülüşmeler) (Alkış) Böyle güzel örnekler olduğunuz için teşekkürler arkadaşlar. Dünyanın her yerinde olan şey bu -elektrofizyoloji! Sinirsel bir devrimin gelişimini başlatacağız. Teşekkürler. (Alkış)