WEBVTT 00:00:00.841 --> 00:00:04.566 Biliyorum TED konuşmaları büyük şeyler hakkında. 00:00:04.566 --> 00:00:08.116 Ama ben sizinle, çok küçük bir şey hakkında konuşmak istiyorum. 00:00:08.116 --> 00:00:10.308 Çok küçük bir şey, sadece bir kelime. 00:00:11.093 --> 00:00:13.299 "Uyumsuz" kelimesi. 00:00:13.299 --> 00:00:17.118 En sevdiğim kelimelerden birisi, çünkü düz anlamlı bir kelime. 00:00:17.403 --> 00:00:21.759 Uyum sağlayamayan bir insanı anlatıyor. 00:00:21.759 --> 00:00:24.048 Veya kötü uyum sağlayan birisini. 00:00:24.658 --> 00:00:27.575 Ya da şunu: "Yeni durumlara ve koşullara 00:00:27.575 --> 00:00:30.473 kötü adapte olmuş bir kişi". 00:00:31.298 --> 00:00:33.520 Ben resmî olarak bir uyumsuzum. 00:00:34.307 --> 00:00:37.104 Eminim ki bu odada başka uyumsuzlar da var, 00:00:37.104 --> 00:00:38.975 çünkü hiçbir zaman sadece ben olmam. 00:00:39.755 --> 00:00:42.140 Size bir uyumsuz hikâyesi anlatacağım. NOTE Paragraph 00:00:43.237 --> 00:00:45.753 30'larımın başında, 00:00:45.753 --> 00:00:49.775 yazar olma hayali kapıma kadar geldi. 00:00:50.108 --> 00:00:51.832 Aslında posta kutuma geldi, 00:00:51.832 --> 00:00:53.735 bir mektup şeklinde. 00:00:53.735 --> 00:00:58.284 Yazdığım kısa bir hikâye için büyük bir edebiyat ödülü kazanmıştım. 00:00:58.284 --> 00:01:02.164 Bu kısa hikâye benim hırslı bir yüzücü olarak hayatım üzerineydi 00:01:02.522 --> 00:01:04.687 ve berbat ev yaşamım, 00:01:05.258 --> 00:01:11.495 biraz da keder ve kayıp vermenin insanı nasıl delirttiğiyle ilgiliydi. 00:01:11.829 --> 00:01:16.496 Ödül, önemli editörlerle, ajanslarla ve başka yazarlarla tanışmak amaçlı 00:01:16.496 --> 00:01:18.300 bir New York gezisiydi. 00:01:18.300 --> 00:01:22.212 Yazar olmak isteyen birisi için çok iyi bir fırsat, değil mi? 00:01:22.573 --> 00:01:26.053 Eve mektup geldiği gün ne yaptım biliyor musunuz? 00:01:26.053 --> 00:01:27.799 Ben böyleyim işte... 00:01:27.799 --> 00:01:30.060 Mektubu mutfak masasının üzerine bıraktım, 00:01:30.060 --> 00:01:33.912 kendime bir bardak buzlu ve limonlu 00:01:33.912 --> 00:01:36.292 votka koydum 00:01:36.722 --> 00:01:40.900 ve bütün gün orada iç çamaşırlarımla oturarak, 00:01:40.900 --> 00:01:43.032 mektuba bakıp durdum. 00:01:44.608 --> 00:01:47.753 Hayatımı berbat ettiğim her türlü anı düşündüm. 00:01:47.777 --> 00:01:50.925 Ben kim oluyordum ki New York'a gidecektim 00:01:50.925 --> 00:01:52.705 ve bir yazarmışım gibi davranacaktım? 00:01:53.681 --> 00:01:55.180 Kimdim ben? NOTE Paragraph 00:01:55.180 --> 00:01:56.268 Anlatayım. 00:01:56.745 --> 00:01:58.595 Ben bir uyumsuzdum. 00:01:58.595 --> 00:02:00.988 Diğer bir sürü çocuk gibi, 00:02:01.658 --> 00:02:04.250 kötü davranış eğilimleri olan bir aileden geliyorum. 00:02:04.250 --> 00:02:07.096 Öyle ki, kendimi zor kurtardım. 00:02:07.727 --> 00:02:12.278 İki tane feci başarısız sonuçlanmış evliliğin yükünü taşıyorum. 00:02:12.278 --> 00:02:15.202 Okuldan bir kere değil, iki kere atıldım. 00:02:15.202 --> 00:02:18.424 Hatta belki üç kere, üçüncüyü burada anlatmayacağım. NOTE Paragraph 00:02:18.448 --> 00:02:20.258 (Kahkahalar) NOTE Paragraph 00:02:20.582 --> 00:02:24.243 Uyuşturucu kullanımı rehabilitasyonu geçirdiğim bir dönemim oldu. 00:02:24.795 --> 00:02:29.245 Ve hapiste geçirdiğim iki muhteşem dönemim var. 00:02:30.228 --> 00:02:32.132 Yani bu sahneye çok uyuyorum. NOTE Paragraph 00:02:33.480 --> 00:02:35.770 (Kahkahalar) NOTE Paragraph 00:02:36.744 --> 00:02:40.211 Ama bence, uyumsuz birisi olmamın gerçek sebebi, 00:02:40.211 --> 00:02:43.517 kızımın doğduğu gün ölmüş olması 00:02:43.517 --> 00:02:45.683 ve benim bununla nasıl baş edeceğimi 00:02:45.683 --> 00:02:48.113 henüz bilemiyor olmamdı. 00:02:48.113 --> 00:02:53.360 Kızım öldükten sonra uzun bir süre evsiz yaşadım, 00:02:53.360 --> 00:02:55.322 bir üst geçidin altında, 00:02:55.322 --> 00:02:59.564 derin bir yas ve kayıp hâli içerisinde. 00:02:59.564 --> 00:03:02.092 Yolda bazılarımızın başına geldiği gibi. 00:03:02.092 --> 00:03:05.503 Belki yeterince uzun yaşarsak, hepimize olabilir. 00:03:06.240 --> 00:03:10.201 Bilirsiniz, evsiz insanlar, aramızdaki en büyük uyumsuzlardandır. 00:03:10.201 --> 00:03:13.357 Çünkü yola bizim gibi başlarlar. 00:03:14.540 --> 00:03:17.112 Gördüğünüz gibi, neredeyse, hiçbir kategori içerisinde 00:03:17.112 --> 00:03:20.232 uyumu yakalayamadım. 00:03:20.232 --> 00:03:25.332 Evlat, eş, anne veya öğrenci olarak. 00:03:25.642 --> 00:03:34.280 Ve yazar olma hayali, boğazımda kalmış hüzünlü bir taş gibiydi. 00:03:34.700 --> 00:03:38.273 Neredeyse kendime rağmen o uçağa bindim. 00:03:38.273 --> 00:03:40.728 New York'a uçtum, NOTE Paragraph 00:03:40.728 --> 00:03:42.985 yazarların olduğu yere. 00:03:42.985 --> 00:03:46.476 Sevgili uyumsuzlar, gözlerinizin parladığını görebiliyorum. 00:03:46.476 --> 00:03:48.856 Sizi bir odada rahatça ayırt edebilirim. 00:03:48.856 --> 00:03:51.463 Başta çok güzel görünüyordu. 00:03:51.463 --> 00:03:54.219 Tanışmak istediğiniz üç ünlü yazar seçiyordunuz 00:03:54.219 --> 00:03:56.891 ve bu insanlar sizin için onları bulup getiriyorlardı. 00:03:56.891 --> 00:04:00.057 Gramercy Park Otel'de kalıyordunuz, 00:04:00.057 --> 00:04:02.239 gece geç saatte Scotch viski içebiliyordunuz, 00:04:02.239 --> 00:04:04.293 harika, akıllı, havalı insanlarla. 00:04:04.293 --> 00:04:07.641 Onlar gibi harika, akıllı ve gösterişliymişsiniz gibi 00:04:07.641 --> 00:04:09.281 davranmanız gerekiyordu. 00:04:09.281 --> 00:04:12.926 Editörler, yazarlar ve ajanslarla tanışıyordunuz, 00:04:12.926 --> 00:04:16.639 çok ama çok şık öğle ve akşam yemeklerinde. 00:04:17.049 --> 00:04:18.931 Ne kadar şık olduğunu sorun. 00:04:18.931 --> 00:04:20.248 Seyirciler: Ne kadar şık? 00:04:20.248 --> 00:04:27.025 Lidia Yuknavitch: Bir itirafta bulunayım: Üç adet keten peçete çaldım, NOTE Paragraph 00:04:27.025 --> 00:04:27.836 (Kahkahalar) NOTE Paragraph 00:04:27.836 --> 00:04:30.695 üç farklı restorandan. NOTE Paragraph 00:04:30.695 --> 00:04:33.100 Menüyü araklamaya çalıştım. NOTE Paragraph 00:04:33.100 --> 00:04:34.020 (Kahkahalar) 00:04:34.020 --> 00:04:38.346 Sadece eve döndüğümde bir hatıra olsun istedim ki, NOTE Paragraph 00:04:38.346 --> 00:04:41.090 bunun gerçekten benim başıma geldiğine inanabileyim. NOTE Paragraph 00:04:41.090 --> 00:04:42.586 Biliyor musunuz, 00:04:43.006 --> 00:04:45.275 tanışmak istediğim üç yazar 00:04:45.275 --> 00:04:48.267 Carole Maso, Lynne Tillman ve Peggy Phelan idi. NOTE Paragraph 00:04:48.267 --> 00:04:51.734 Onlar meşhur, çok satan yazarlar değillerdi, 00:04:51.734 --> 00:04:55.523 ancak bana göre dev kadın-yazarlardı. 00:04:55.523 --> 00:04:59.523 Carole Maso, sanat alanında sonradan kutsal kitabım olacak kitabı yazdı. 00:04:59.523 --> 00:05:02.704 Lynne Tillman bana inanabilme gücü verdi, 00:05:02.704 --> 00:05:04.406 hikâyelerimin dünyanın bir parçası 00:05:04.406 --> 00:05:06.936 olabileceğine inanmanın gücünü. 00:05:06.936 --> 00:05:09.507 Ve Peggy Phelan bana, 00:05:09.507 --> 00:05:14.007 beynimin memelerimden daha önemli olabileceğini hatırlattı. 00:05:14.687 --> 00:05:17.891 Onlar ana akım kadın yazarlar değillerdi, 00:05:17.891 --> 00:05:21.450 ancak ana akımın içerisindeki bir yolu kesiyorlardı, 00:05:21.450 --> 00:05:24.334 bedene dair hikâyeler anlatarak. 00:05:24.334 --> 00:05:29.211 Suyun Büyük Kanyon'u keserek içinden akması gibi. 00:05:29.211 --> 00:05:32.101 Neredeyse zevkten ölüyordum, 00:05:32.101 --> 00:05:35.381 bu 50'lerindeki üç kadın yazarla takılırken. NOTE Paragraph 00:05:35.381 --> 00:05:37.593 Bu kadar zevk almış olmamın sebebi 00:05:37.593 --> 00:05:40.378 böyle bir zevkin varlığını daha önceden bilmiyor olmamdı. 00:05:40.378 --> 00:05:42.664 Böyle bir odanın içerisinde daha önce hiç bulunmamıştım. 00:05:42.664 --> 00:05:44.293 Annem okula hiç gitmedi. 00:05:44.293 --> 00:05:46.805 Ve benim yaratıcı kariyerim, o zamana kadar, 00:05:46.805 --> 00:05:53.023 küçük, hüzünlü ve geleceği olmayan bir şeydi. 00:05:53.783 --> 00:05:56.662 Ben de, New York'taki ilk gecelerimde adeta ölmek istedim. 00:05:56.662 --> 00:06:00.494 "Şimdi öldür beni. Şu an iyiyim. Böyle güzel." diye düşünüyordum. 00:06:00.494 --> 00:06:04.423 Buradaki bazılarınız sonra ne olduğunu tahmin edeceklerdir. 00:06:04.423 --> 00:06:08.867 Beni önce Farrar, Straus ve Giroux'taki ofislerine götürdüler. 00:06:08.867 --> 00:06:12.385 Farrar, Straus ve Giroux benim en büyük hayallerimi süsleyen 00:06:12.385 --> 00:06:13.405 yayınevleriydi. NOTE Paragraph 00:06:13.405 --> 00:06:16.983 T.S. Eliot ve Flannery O'Connor buralardan çıkmışlardı. 00:06:16.983 --> 00:06:20.858 Baş editör bana uzun bir konuşma yaptı, 00:06:20.858 --> 00:06:23.683 içimde, yüzücü hayatımla ilgili bir kitap olduğuna 00:06:23.683 --> 00:06:26.323 beni ikna etmeye çalıştı. 00:06:26.323 --> 00:06:28.498 Bilirsiniz, bir biyografi gibi. 00:06:28.498 --> 00:06:30.763 Benimle konuştuğu tüm zaman boyunca 00:06:30.763 --> 00:06:35.660 gülümseyerek ve kafa sallayarak, elleri göğsünün üzerinde kenetlenmiş 00:06:35.660 --> 00:06:38.116 duygusuz bir aptal gibi oturdum. 00:06:38.116 --> 00:06:42.975 Hiçbir şey ama hiçbir şey söyleyemiyordum. 00:06:43.795 --> 00:06:47.514 Sonunda, omzumu hafifçe sıvazladı, 00:06:47.514 --> 00:06:49.636 aynı bir yüzücü koçunun yapacağı gibi 00:06:49.636 --> 00:06:52.013 ve bana şans diledi. 00:06:52.013 --> 00:06:54.064 Bana bazı bedava kitaplar verdi 00:06:54.064 --> 00:06:56.139 ve beni kapıya doğru yönlendirdi. 00:06:56.989 --> 00:07:00.517 Sonra beni, W.W Norton ofisine götürdüler. 00:07:00.517 --> 00:07:03.718 Aslında beni dışarı atacaklarından emindim, NOTE Paragraph 00:07:03.718 --> 00:07:06.365 Doc Martens (bir ayakkabı markası) giymiş olduğum için. 00:07:06.365 --> 00:07:08.839 Ancak böyle bir şey olmadı. 00:07:08.839 --> 00:07:11.162 Norton ofisinde olmak, 00:07:11.162 --> 00:07:15.149 gece gökyüzüne çıkıp aya dokunurken, 00:07:15.149 --> 00:07:18.445 bir yandan yıldızların evrene isminizi yazması gibi bir şeydi. 00:07:18.445 --> 00:07:21.761 Yani, bunun benim için ne kadar büyük olduğunu anlatmaya çalışıyorum. 00:07:21.761 --> 00:07:23.468 Anlayabildiniz mi? 00:07:23.468 --> 00:07:25.976 Baş editör, Carol Houck Smith, 00:07:25.976 --> 00:07:31.027 parlak ve ateşli gözlerini dikerek yüzüme doğru eğildi 00:07:31.027 --> 00:07:33.936 ve dedi ki, "Bana bir şeyler gönder, bir an önce!" 00:07:33.936 --> 00:07:36.573 Şimdi, insanların birçoğu, özellikle TED insanları, 00:07:36.573 --> 00:07:39.797 böyle bir durumda hemen posta kutularına koşarlar, değil mi? 00:07:39.797 --> 00:07:43.951 Sadece bir zarfa bir şeyler koyup üzerine bir pul yapıştırmayı 00:07:43.951 --> 00:07:48.811 hayal etmem bile neredeyse yıllar aldı. 00:07:48.811 --> 00:07:50.481 Son gece, 00:07:50.481 --> 00:07:54.070 Ulusal Şiir Klubü'nde bir okuma yaptım. NOTE Paragraph 00:07:54.070 --> 00:07:56.035 Okumanın sonunda, 00:07:56.035 --> 00:08:00.738 Kidde, Hoyt & Picard Edebiyat Ajansı'ndan Katharine Kidde, 00:08:00.738 --> 00:08:03.159 direkt bana doğru geldi ve elimi sıktı 00:08:03.159 --> 00:08:06.798 ve bana, o an, orada, temsilcim olmayı önerdi. 00:08:08.408 --> 00:08:11.539 Orada öyle durdum, sanki onu duymuyordum. 00:08:11.539 --> 00:08:13.750 Böyle bir şey hiç sizin başınıza geldi mi? 00:08:13.750 --> 00:08:15.807 Neredeyse ağlayacaktım, 00:08:15.807 --> 00:08:19.403 çünkü odadaki herkes çok güzel ve özenliydi. 00:08:19.403 --> 00:08:22.655 Benim ağzımdan sadece şu çıkabildi: 00:08:22.655 --> 00:08:26.274 "Bilmiyorum, düşünmem lazım." 00:08:26.704 --> 00:08:30.991 "Tamam o zaman" dedi ve gitti. 00:08:32.581 --> 00:08:39.505 Tüm önümde açılan kapılar ve boğazımdaki o küçük, hüzünlü yumru... 00:08:39.505 --> 00:08:43.467 Anlıyor musunuz, size benim gibi insanlar ile ilgili bir şey anlatmaya çalışıyorum. 00:08:43.467 --> 00:08:46.397 Uyumsuz insanlar ---bizler çoğu zaman nasıl umut edeceğimizi 00:08:46.397 --> 00:08:47.805 veya nasıl evet diyeceğimizi NOTE Paragraph 00:08:47.805 --> 00:08:49.835 veya o büyük şeyi seçeceğimizi bilemiyoruz, 00:08:49.835 --> 00:08:51.452 o şey gözümüzün önünde olsa bile. 00:08:51.452 --> 00:08:53.187 Bu bizim taşıdığımız bir nevi utanç. 00:08:53.187 --> 00:08:55.007 İyi bir şey istiyor olmanın utancı. 00:08:55.007 --> 00:08:56.970 İyi bir şey hissediyor olmanın utancı. 00:08:56.970 --> 00:09:00.025 Hayranlık duyduğumuz insanlarla, bu odada olmayı 00:09:00.025 --> 00:09:03.531 gerçekten hak ettiğimize inanmıyor olmanın utancı. 00:09:04.351 --> 00:09:06.787 Eğer mümkün olsa, geçmişe dönüp kendime, 00:09:06.787 --> 00:09:10.652 bana yardım eden 50'nin üzerindeki o kadınlar gibi yardım ederdim. NOTE Paragraph 00:09:10.652 --> 00:09:13.708 Kendime, bir şeyleri nasıl isteyebileceğimi öğretirdim, 00:09:13.708 --> 00:09:16.395 nasıl sağlam durulacağını, nasıl istenebileceğini. 00:09:16.395 --> 00:09:20.420 Derdim ki, "Sen! Evet, sen! Sen de bu odaya aitsin." 00:09:20.420 --> 00:09:22.950 Her birimiz ışıltılıyız 00:09:22.950 --> 00:09:25.560 ve birbirimiz olmadan hiçbir şeyiz. 00:09:26.440 --> 00:09:30.476 Peki ben ne yaptım? Oregon'a uçtum, 00:09:30.476 --> 00:09:35.771 ve Evergreeen (bir dizi) izlerken yağmur yağmaya başladı. 00:09:35.771 --> 00:09:38.741 Uçaktan aldığım bir sürü küçük 00:09:38.741 --> 00:09:41.588 "kendime acıyorum" şişelerinden içerken, 00:09:41.588 --> 00:09:44.370 bir yazar olsaydım, nasıl uyumsuz bir yazar 00:09:44.370 --> 00:09:47.080 olacağımı düşündüm. 00:09:47.080 --> 00:09:47.902 Demek istediğim, 00:09:47.902 --> 00:09:50.254 Oregon'a, bir kitap anlaşması ayarlamadan döndüm, 00:09:50.254 --> 00:09:51.553 bir ajansla anlaşmadan, 00:09:51.553 --> 00:09:54.421 kafam ve kalbim anılarla dolu döndüm, 00:09:54.421 --> 00:10:00.132 çok güzel yazarlara, bu kadar yakın durabilmiş olmanın hatıralarıyla. 00:10:00.132 --> 00:10:03.507 Hatıralar, kendime izin verdiğim tek ödülümdü. 00:10:04.427 --> 00:10:08.008 Ve yine, evimde, karanlıkta, 00:10:08.438 --> 00:10:10.368 iç çamaşırlarımla oturduğumda, 00:10:11.128 --> 00:10:14.204 hâlâ onların seslerini duyabiliyordum. NOTE Paragraph 00:10:14.204 --> 00:10:18.196 Dediler ki, "Seni susturmayı isteyen kimseye kulak asma 00:10:18.196 --> 00:10:20.559 ya da hikâyeni değiştirmeni isteyen." 00:10:20.559 --> 00:10:22.279 Dediler ki, "Sadece senin nasıl anlatılacağını bildiğin 00:10:22.279 --> 00:10:25.279 o hikâyeye ses ver." 00:10:25.279 --> 00:10:27.040 Dediler ki: "Bazen hikâyeyi anlatmak 00:10:27.040 --> 00:10:30.358 hayatını kurtaran şey hâline gelir." 00:10:31.458 --> 00:10:35.657 Şimdi ben, gördüğünüz gibi, 50'nin üzerindeki o kadınım. 00:10:36.057 --> 00:10:38.158 Ve bir yazarım. 00:10:38.158 --> 00:10:40.428 Ve bir anneyim. NOTE Paragraph 00:10:40.428 --> 00:10:42.903 Ve bir öğretmen oldum. 00:10:42.903 --> 00:10:45.389 Tahmin edin, en sevdiğim öğrencilerim hangileri. 00:10:45.949 --> 00:10:49.126 O rüya mektubun posta kutuma 00:10:49.126 --> 00:10:50.876 geldiği gün olmasa da, 00:10:50.876 --> 00:10:52.497 bir biyografi yazdım, 00:10:52.497 --> 00:10:54.205 "Suyun Kronolojisi" adında. 00:10:54.795 --> 00:10:59.473 İçerisinde kendimi tekrar tekrar yeniden keşfedişimin hikâyeleri var, 00:10:59.473 --> 00:11:02.496 seçimlerimin yarattığı harabelerin içerisinden çıkışım, 00:11:02.496 --> 00:11:06.689 başarısızlık gibi görünen şeylerin nasıl güzel bir şeylere 00:11:06.689 --> 00:11:09.754 açılan garip kapılar olduğunun hikâyeleri. 00:11:10.264 --> 00:11:14.548 Tek yapmam gereken, hikâyeyi seslendirmek oldu. 00:11:15.368 --> 00:11:19.888 Birçok kültürde, hayallerinin peşinden gitmekle ilgili söylenler vardır. 00:11:20.345 --> 00:11:22.607 Buna kahramanın yolculuğu denir. 00:11:23.287 --> 00:11:25.509 Ben farklı bir söyleni tercih ediyorum, NOTE Paragraph 00:11:25.509 --> 00:11:27.442 bunun biraz kıyısında kalmış 00:11:27.442 --> 00:11:28.833 bir söylen. 00:11:28.833 --> 00:11:31.027 Buna uyumsuzun söyleni deniyor. 00:11:31.206 --> 00:11:33.476 Ve şu şekilde devam ediyor: 00:11:33.476 --> 00:11:35.583 Başarısız olduğun anda bile, 00:11:35.583 --> 00:11:39.475 o anda bile, sen güzelsin. 00:11:39.475 --> 00:11:40.820 Bunu henüz bilmiyorsun, 00:11:40.820 --> 00:11:43.695 ancak kendini her zaman yeniden bulma yeteneğine sahipsin, 00:11:43.695 --> 00:11:45.273 sonsuz olarak. 00:11:45.273 --> 00:11:47.655 Güzelliğin burada. 00:11:47.655 --> 00:11:49.352 Sarhoş olabilirsin, 00:11:49.352 --> 00:11:51.670 kötü bir muameleye maruz kalmış olabilirsin, 00:11:51.670 --> 00:11:52.966 sabıkalı olabiirsin, NOTE Paragraph 00:11:52.966 --> 00:11:54.472 evsiz olabilirsin, 00:11:54.472 --> 00:11:58.511 tüm paranı kaybetmiş olabilirsin veya işini, kocanı veya karını 00:11:58.511 --> 00:12:00.307 ya da en kötüsü, 00:12:00.307 --> 00:12:01.747 çocuğunu. 00:12:01.747 --> 00:12:04.065 Kafayı yemiş bile olabilirsin. 00:12:04.065 --> 00:12:08.389 Başarısızlığının ortasında ölü gibi asılı kalmış olabilirsin 00:12:08.389 --> 00:12:10.709 ve buna rağmen, şunu söylemek için buradayım: 00:12:10.709 --> 00:12:13.002 Çok güzelsin. 00:12:13.002 --> 00:12:15.471 Hikâyen, duyulmayı hak ediyor, 00:12:15.471 --> 00:12:19.549 çünkü sen, sen az bulunur ve harikulade uyumsuz, 00:12:19.549 --> 00:12:22.679 sen yeni bir tür, 00:12:22.679 --> 00:12:24.566 sen odadaki tek kişisin, 00:12:24.566 --> 00:12:26.439 hikâyeyi senin anlattığın gibi 00:12:26.439 --> 00:12:29.255 anlatabilecek tek kişi. 00:12:29.556 --> 00:12:32.015 Ve ben dinliyor olacağım. 00:12:32.205 --> 00:12:33.821 Teşekkürler. 00:12:33.821 --> 00:12:36.229 (Alkışlar)