1 00:00:06,713 --> 00:00:10,030 Suç mahallinden kaçarken göz ucuyla gördükleri 2 00:00:10,030 --> 00:00:15,631 bir banka soyguncusunu tespit etmesi istenen sıraya dizilmiş on tanık düşünün. 3 00:00:15,631 --> 00:00:18,274 Eğer altısı aynı kişiyi seçerse 4 00:00:18,274 --> 00:00:21,204 asıl suçlunun o olma şansı yüksektir 5 00:00:21,204 --> 00:00:23,015 ve eğer onu da aynı tercihi yaparsa 6 00:00:23,015 --> 00:00:25,209 gerçeğin su götürmez olduğunu düşünebilirsiniz 7 00:00:25,209 --> 00:00:27,255 ama yanılırsınız. 8 00:00:27,255 --> 00:00:29,728 Çoğumuza göre bu oldukça tuhaf. 9 00:00:29,728 --> 00:00:34,693 Ne de olsa toplumumuzun büyük kısmı toplu oylara ve konsensüslere dayanıyor, 10 00:00:34,693 --> 00:00:35,693 gerek siyaset, 11 00:00:35,693 --> 00:00:36,693 gerek iş hayatı 12 00:00:36,693 --> 00:00:37,751 veya eğlence olsun. 13 00:00:37,751 --> 00:00:42,030 Yani daha çok konsensüsün iyi bir şey olduğunu düşünmek doğal. 14 00:00:42,030 --> 00:00:44,863 Belli bir noktaya kadar da aslında öyle. 15 00:00:44,863 --> 00:00:48,986 Ancak bazen siz toplu bir anlaşmaya daha çok yaklaştıkça 16 00:00:48,986 --> 00:00:52,590 sonuç daha güvenilmez hâle gelir. 17 00:00:52,590 --> 00:00:56,032 Buna oy birliği paradoksu denir. 18 00:00:56,032 --> 00:00:58,347 Bu bariz paradoksu anlamadaki temel nokta 19 00:00:58,347 --> 00:01:01,894 söz konusu tartışma konusuna ilişkin 20 00:01:01,894 --> 00:01:05,783 tüm bilinmezlerin hesaba katılması. 21 00:01:05,783 --> 00:01:09,936 Örneğin tanıklardan bu sıradaki elmayı tespit etmelerini istesek 22 00:01:09,936 --> 00:01:13,389 oy birliğiyle alınan karar bizi şaşırtmaz. 23 00:01:13,389 --> 00:01:17,500 Ancak bazı durumlarda doğal bir değişken beklemek için nedenlerimiz olur, 24 00:01:17,500 --> 00:01:21,334 değişkenli dağılım da beklemeliyiz. 25 00:01:21,334 --> 00:01:23,460 Madeni bir parayı 100 kez havaya attığınızda 26 00:01:23,460 --> 00:01:28,156 bunların yaklaşık yarısında tura gelmesini beklersiniz. 27 00:01:28,156 --> 00:01:31,541 Aldığınız sonuçlar tamamen tura çıkmaya başlarsa da 28 00:01:31,541 --> 00:01:34,177 bir şeylerin yanlış olduğundan şüphelenirsiniz, 29 00:01:34,177 --> 00:01:35,972 atışlarınızdan değil, 30 00:01:35,972 --> 00:01:39,001 madeni paranın kendisinden. 31 00:01:39,001 --> 00:01:43,806 Elbette şüpheli tesbiti yazı tura atmak gibi rastgele değil 32 00:01:43,806 --> 00:01:48,339 ama elmaları muzlardan ayırmak kadar bariz de değil. 33 00:01:48,339 --> 00:01:54,203 Aslında 1994 yılına ait bir çalışma tanıkların %48'ine kadarlık kısmının 34 00:01:54,203 --> 00:01:56,967 yanlış kişiyi seçme eğiliminde olduğunu gösterdi, 35 00:01:56,967 --> 00:02:00,312 hatta seçimlerinde ne kadar özgüvenli olsalar da. 36 00:02:00,312 --> 00:02:03,788 Kısa bir bakışa dair hafıza güvenilir olmayabilir 37 00:02:03,788 --> 00:02:07,204 ve biz genellikle doğruluk oranımızı olduğundan iyi sanırız. 38 00:02:07,204 --> 00:02:08,164 Bunları bilerek 39 00:02:08,164 --> 00:02:12,093 oy birliğiyle tespit yapmak bizi daha az suçluluk 40 00:02:12,093 --> 00:02:14,705 ve daha fazla sistematik hata 41 00:02:14,705 --> 00:02:17,024 veya sıralamada önyargı hissi uyandırıyor. 42 00:02:17,024 --> 00:02:21,013 Sistematik hatalar sadece insan yargılaması sonucunda olmaz. 43 00:02:21,013 --> 00:02:23,364 1993'ten 2008'e kadar 44 00:02:23,364 --> 00:02:28,835 Avrupa boyunca pek çok suç mahallinde aynı kadın DNA'sı bulundu, 45 00:02:28,835 --> 00:02:34,433 bulunamayan katil Yüzsüz Katil olarak adlandırıldı. 46 00:02:34,433 --> 00:02:40,233 Ancak DNA kanıtı o kadar tutarlıydı ki tam da bu yüzden hatalıydı. 47 00:02:40,233 --> 00:02:43,963 DNA örneklerini toplamada kullanılan pamuklu fırçalara kaza eseri 48 00:02:43,963 --> 00:02:50,045 fırça fabrikasında çalışan bir kadının DNA'sının bulaştığı ortaya çıktı. 49 00:02:50,045 --> 00:02:54,194 Diğer durumlarda ise sistematik hatalar kasten yapılan dolandırmalar sonucu çıkar, 50 00:02:54,194 --> 00:02:59,218 tıpkı 2002 yılında Saddam Hüseyin tarafından yapılan referandum gibi, 51 00:02:59,218 --> 00:03:06,368 bu oylamaya göre seçmenlerin tamamı yedi yıllık yeni dönem için 52 00:03:06,368 --> 00:03:09,456 %100 oranında lehine oy vermişlerdi. 53 00:03:09,456 --> 00:03:10,839 Bu açıdan baktığınızda 54 00:03:10,839 --> 00:03:15,121 oy birliği paradoksu aslında o kadar da paradoks değil. 55 00:03:15,121 --> 00:03:18,244 Teoride oy birliği anlaşmaları değişken ve bilinmeyenlere dair 56 00:03:18,244 --> 00:03:23,588 çok düşük ihtimallerin olduğu durumlarda ideal olsa da 57 00:03:23,588 --> 00:03:24,557 pratik uygulamada 58 00:03:24,557 --> 00:03:29,058 kusursuz anlaşmanın yüksek oranda muhtemel olmadığı durumlarda başarılması 59 00:03:29,058 --> 00:03:34,180 muhtemelen bu sistemi etkileyen gizli bir şeyin olduğu fikrini vermelidir. 60 00:03:34,180 --> 00:03:37,018 Uyum ve konsensüs için çabalamıza rağmen, 61 00:03:37,018 --> 00:03:41,969 pek çok durumda hata ve anlaşmazlık doğal olarak beklenmeli. 62 00:03:41,969 --> 00:03:44,796 Kusuruz bir sonuç gerçek olamayacak kadar doğru görünüyorsa 63 00:03:44,796 --> 00:03:46,623 muhtemelen öyledir.