Fakat bezen John mutlak bilgiye ulaşacaktır ve.. ,,denek, John un yanıldığını düşünecek ve sonra ,,yanılmadığını fark edecek veya cevabı ,,bilemeyecek ve aileden birine veya arkadaşlarından ,,biriyle iletişime geçmek zorunda kalacak ve ,,işin sonunda doğru olduğunu anlayacak. Ve biz bu deneyde ,,bir şeyi daha anladık. John'un duyarlılık ölçüsü genellikle ortalama ,,yüzde 80 ve 90 civarındaydı. Ve monitör ekranı bize onun ,,beyin dalgalarının ve kalp ölçüsünün deneği,, ,,taklit etmediğini gösterdi. John'un kalbinin,kastedilen deneğin kalbiyle,kesin olarak,, birlikte senkronize attığını keşfettik ve tabiki ,,bütün katılımı başka yerdeydi. Bana aynı zamanda içtikten sonra isim verdiği,, ,,köpek hakkında da konuşmamı söylediler. Tabi ki köpeğim Jager gibi, ,,bir köpeğin var olup olmadığını bilmiyorum. Jager mi? Evet! Bu arada görünen o ki onun temizlenmeye ihtiyacı var. Evet şuan gerçekten kötü kokuyor. John'la yaptığımız laboratuvar, ,,deneylerine dayalı olarak şunu söyleyebilirim ki John ,,gerçek bir medyumdur. Yaşam sonrası deneyleri yapan ,, bilimsel dernek kendi aralarında önemli derecede,, ,,karışıklık yaşadılar çünkü cevaplardan daha çok,, sorular ürettiler. Şuanda ,bilimsel olarak , ,,John Edward gibi gerçek medyumların ne yaptığını bilmiyoruz. Üzerinde çalıştığımız deneylerde,, hepimizde bir enerji olduğunu anladık. Bu enerji,uzaklarda ki yıldızların- ,,ışığı gibi devam eder. John'un ve diğerlerinin farkı,beyinlerinin ve algılarının adeta bir anten ya da uydu gibi hizmet etmek. Ve bunu işaretlere ve aldığı sinyallere göre kontrol ederek ,etrafa yaymak. Burada olmanın erdeminin bir parçası olan ,gerçeğin kumaşına bağlı bu konsept,, Yıldız Savaşlarının gücüne benzer. Obi Wan gezegen patlarken bi noktada birden bire. ,,rahatsız olur Ve bu dalgalanma hisleri ,, uzaydan ona herşeyi hissedebilme yeteneği verir. bu doğa üstü olaya bir ESP diyoruz. Büyük ihtimalle bunun üzerinde uğraşılıyor. Fizik bu uzak bağlantı için,, ,,bir isim bulmuştu ve bu isim quantum karışıklığıdır Şuanda bu teori sadece,, elektron ve moleküller olarak bilinir. bilim adamları henüz bunun beyine ulaşıp ulaşmadığını bilmiyorlar. Ama yakın zamanda ki haberler,, bu fazladan duyusal algının düşündüğümüzden yakın zamanda tasdikleneceğinden yana. Bu her zaman zor bir tahmin olmuştur bu tarz şeyler olduğunda tahminimce 20 yılı var. yarın ile 20 yıl arasında bir zaman dilimi geçtiğimiz 2 asır beynin gizemini,, çözmekte söz verdi. Beyin bilimcileri çoktan akıllı teknolojilerle,, hayal edemeyeceğimi şekilde,yaşamımızı değiştirecek,, şeyler üzerinde çalışıyorlar. anlık iletişime geçeceğimiz zaman ,, internetten beynimize bilgi yükleneceğine inanıyorum. hatta eminim ya beynimizi makinalar kullanarak,, şarj edip