Return to Video

Küçük bir çocuk nasıl sanatçı oldu?

  • 0:01 - 0:03
    Merhaba. Adım Jarret Krosoczka.
  • 0:03 - 0:08
    Hayatımı kazanmak için çocuklar için
    kitaplar yazıyor ve resimliyorum.
  • 0:08 - 0:12
    Hayal gücümden tam zamanlı işim
    olarak faydalanıyorum.
  • 0:12 - 0:15
    Ama hayal gücüm mesleğim
    olmadan çok önce,
  • 0:15 - 0:18
    hayatımı kurtardı.
  • 0:18 - 0:20
    Küçükken, çizmeyi çok severdim
  • 0:20 - 0:23
    ve bildiğim en yetenekli ressam
  • 0:23 - 0:25
    annemdi.
  • 0:25 - 0:28
    Ancak annem bir eroin bağımlısıydı.
  • 0:28 - 0:32
    Ailenizde bir uyuşturucu
    bağımlısı olduğunda,
  • 0:32 - 0:35
    bu, Charlie Brown'ın futbol topunu
    tekmelemeye çabalaması gibidir.
  • 0:35 - 0:38
    Çünkü, bu insanı ne kadar çok
    sevmek isterseniz,
  • 0:38 - 0:40
    bu insandan ne kadar çok
    sevgi almak isterseniz,
  • 0:40 - 0:43
    kalbinizi her açışınızda,
    sırt üstü düşersiniz.
  • 0:43 - 0:47
    Çocukluğum boyunca, annem hapisteydi
  • 0:47 - 0:49
    ve babam yoktu, çünkü
  • 0:49 - 0:53
    6. sınıfa kadar onun adını
    bile öğrenememiştim.
  • 0:53 - 0:55
    Ama büyükbabam ve büyükannem vardı,
  • 0:55 - 0:57
    anne tarafından olan, Joseph ve Shirley.
  • 0:57 - 1:01
    3. doğum günümden önce
    beni evlat edinip
  • 1:01 - 1:02
    yanlarına aldılar,
  • 1:02 - 1:04
    hâlihazırda 5 çocuk büyüttükten sonra.
  • 1:04 - 1:07
    "Büyük Bunalım" döneminde büyüyen
    bu iki insan,
  • 1:07 - 1:12
    80'lerin ilk yıllarında yanlarına
    yeni bir çocuk aldılar.
  • 1:12 - 1:15
    Krosoczka ailesi komedi dizisinin
  • 1:15 - 1:17
    kuzen Oliver'iydim,
  • 1:17 - 1:19
    bir anda ortaya çıkan yeni çocuk.
  • 1:19 - 1:23
    Yaşamın onlarla tamamen rahat
    olduğunu söylemek isterim.
  • 1:23 - 1:26
    Günde iki paket sigara içerlerdi,
    ikisi de filtresiz.
  • 1:26 - 1:28
    6 yaşında olduğum zamanlarda,
  • 1:28 - 1:31
    sek bir Southern Comfort Manhattan
    söyleyebilirdim,
  • 1:31 - 1:34
    sek, bardağın kenarında bir meyve
    kabuğu büklümü ve yanında buz ile.
  • 1:34 - 1:37
    Buz, daha fazla içki koyulması için
    yanında gelecek şekilde.
  • 1:37 - 1:40
    Ama beni sevgiye boğdular.
    Çok fazla sevdiler.
  • 1:40 - 1:42
    Yaratıcı çabalarımı desteklediler,
  • 1:42 - 1:45
    çünkü büyükbabam sıfırdan
    başlamış bir insandı.
  • 1:45 - 1:47
    Fabrikada çalıştı.
  • 1:47 - 1:49
    Büyükannem ev hanımıydı.
  • 1:49 - 1:52
    Bense Transformers,
  • 1:52 - 1:56
    Snoopy ve Ninja Kampumbağaları
    seven bir çocuktum,
  • 1:56 - 2:01
    okuduğum karakterlere de aşıktım,
  • 2:01 - 2:04
    onlar benim arkadaşım oldular.
  • 2:04 - 2:06
    Bu yüzden, hayattaki en iyi arkadaşlarım
  • 2:06 - 2:08
    kitaplarda okuduğum karakterlerdi.
  • 2:08 - 2:12
    Worcester Massachusetts'teki
    Gates Lane İkokulu'na gittim
  • 2:12 - 2:14
    ve orada harika öğretmenlere sahiptim.
  • 2:14 - 2:18
    Özellikle de 1.sınıftaki Bayan Alisch.
  • 2:18 - 2:21
    Öğrencileri olarak bize sunduğu sevgiyi
  • 2:21 - 2:24
    hâlâ hatırlıyorum.
  • 2:24 - 2:27
    3. sınıftayken,
  • 2:27 - 2:29
    muazzam bir olay oldu.
  • 2:29 - 2:31
    Bir yazar olan Jack Gantos
    okulumuzu ziyaret etti.
  • 2:31 - 2:35
    Kitapları yayınlanmış bir yazar,
    yaşamını kazandığı şey hakkında
  • 2:35 - 2:37
    bizimle konuşmak için geldi.
  • 2:37 - 2:40
    Konuşmadan sonra, hepimiz
    sınıflarımıza gittik
  • 2:40 - 2:43
    ve onun ana karakteri Rotten Ralph'i
  • 2:43 - 2:45
    kendi yorumlarımızla çizdik.
  • 2:45 - 2:47
    Aniden yazar kapı aralığında göründü,
  • 2:47 - 2:50
    sıra aralarında gezindiğini hatırlıyorum.
  • 2:50 - 2:54
    Tek kelime etmeden çocukların
    masalarına bakıyor ve ilerliyordu.
  • 2:54 - 2:57
    Ama benim masamın yanında durdu,
  • 2:57 - 3:00
    masamı hafifçe tıklattı ve dedi ki,
  • 3:00 - 3:02
    "Hoş kedi."
    (Gülüşmeler)
  • 3:02 - 3:05
    Ve yürüyüp gitti.
  • 3:05 - 3:10
    Yaşamımda şaşırtıcı farklılık
    yapan iki kelime.
  • 3:10 - 3:13
    3. sınıftayken, ilk kez bir kitap yazdım.
  • 3:13 - 3:17
    "En İyi Uçucu Olduğunu Düşünen Baykuş."
    (Gülüşmeler)
  • 3:17 - 3:19
    Kendi Yunan mitimizi, kendi öykümüzü
  • 3:19 - 3:22
    yazmak zorundaydık.
    Bu yüzden uçma yarışında Hermes'e
  • 3:22 - 3:26
    meydan okuyan bir baykuş hakkında
    bir hikâye yazdım
  • 3:26 - 3:28
    ve baykuş hile yaptı.
  • 3:28 - 3:31
    Bir Yunan tanrısı olan Hermes
    öfkelenip hiddetlendi
  • 3:31 - 3:33
    ve baykuşu aya çevirdi.
  • 3:33 - 3:38
    Baykuş geri kalan yaşamını, ailesinin ve
    arkadaşlarının gece oynadığını izlerken,
  • 3:38 - 3:39
    bir ay olarak yaşamak zorundaydı.
  • 3:39 - 3:42
    Evet.
    (Gülüşmeler)
  • 3:42 - 3:44
    Kitabımın bir başlık sayfası vardı.
  • 3:44 - 3:48
    8 yaşındayken, entellektüel özelliğim
    hakkında kesinlikle endişeliydim.
  • 3:48 - 3:51
    (Gülüşmeler)
  • 3:51 - 3:55
    Bu, kelimeler ve resimlerle anlatılan
    bir hikâyeydi.
  • 3:55 - 3:57
    Tam olarak şu an yaşamak için
    yaptığım şey.
  • 3:57 - 4:00
    Bazen kelimelerin sahneyi almasına,
  • 4:00 - 4:04
    bazense tek başına resimlerin
    işlemesine izin veriyorum,
  • 4:04 - 4:06
    hikâye anlatmak için.
  • 4:06 - 4:09
    En sevdiğim sayfa,
    "Yazar hakkında" sayfasıdır.
  • 4:09 - 4:11
    (Gülüşmeler)
  • 4:11 - 4:14
    Genç yaşta, kendimi üçüncü kişi olarak
  • 4:14 - 4:17
    yazmayı öğrendim.
  • 4:17 - 4:21
    Şu son cümleyi seviyorum:
    "Yazar kitabını yazmayı sevdi"
  • 4:21 - 4:25
    Bu kitabı yazmayı sevdim, çünkü hayal
    gücümü kullanmayı sevdim
  • 4:25 - 4:26
    ve işte yazmak budur.
  • 4:26 - 4:28
    Yazmak, kâğıt üzerinde hayal
    gücünü kullanmaktır.
  • 4:28 - 4:31
    Bazen çok korkuyorum, çünkü
    -şimdilerde birçok okula gidiyorum-
  • 4:31 - 4:34
    bu kavram çocuklara çok yabancı geliyor
  • 4:34 - 4:38
    -kâğıt üzerinde hayal gücünü
    kullanma kavramı.
  • 4:38 - 4:42
    Şimdilerde okul saatlerinde yazmalarına
    izin veriliyor mu bilmiyorum bile.
  • 4:42 - 4:45
    Yazmayı çok sevdim. Okuldan eve gelirdim,
  • 4:45 - 4:47
    birkaç parça kâğıt çıkarır,
  • 4:47 - 4:49
    onları bir araya zımbalardım
  • 4:49 - 4:52
    ve o boş sayfaları kelimeler ve
    resimlerle doldururdum,
  • 4:52 - 4:56
    sırf hayal gücümü kullanmayı
    sevdiğim için.
  • 4:56 - 4:58
    Bu karakterler benim arkadaşlarım oldu.
  • 4:58 - 5:00
    Yumurta, domates, marul
    ve balkabağı vardı.
  • 5:00 - 5:03
    Hepsi buzdolabı şehrinde yaşardı.
  • 5:03 - 5:06
    Maceralarının birinde birçok
    tehlikeyle dolu olan
  • 5:06 - 5:07
    perili bir eve gittiler.
  • 5:07 - 5:12
    Orada onları doğramayı deneyen
    karıştırıcı canavarı,
  • 5:12 - 5:18
    bir ekmek çiftini kaçırmayı deneyen
    tost canavarı,
  • 5:18 - 5:21
    bir kalıp tereyağı olan arkadaşlarını
    eritmeyi deneyen
  • 5:21 - 5:24
    mikrodalga canavarı gibi tehlikeler vardı.
    (Gülüşmeler)
  • 5:24 - 5:26
    Kendi çizgi romanlarımı da yaptım.
  • 5:26 - 5:28
    Benim için hikâye anlatmanın
    farklı bir yoluydu,
  • 5:28 - 5:32
    kelimeler ve resimler aracılığıyla.
  • 5:32 - 5:33
    6. sınıftayken,
  • 5:33 - 5:36
    Worcester devlet okulu sisteminde,
    kamu finansmanı
  • 5:36 - 5:38
    okullara sanat bütçesi ayırmamıştı.
  • 5:38 - 5:41
    Haftada bir kez resim dersinden
  • 5:41 - 5:43
    ayda iki kez,
  • 5:43 - 5:46
    ayda bir keze azaldı resim derslerim
    ve sonunda kalktı.
  • 5:46 - 5:48
    Büyükbabam bilge bir adamdı
  • 5:48 - 5:50
    ve bunu bir problem olarak gördü.
    Çünkü biliyordu ki,
  • 5:50 - 5:53
    bu benim sahip olduğum tek şeydi.
    Spor yapmıyordum.
  • 5:53 - 5:56
    Benim için resim vardı.
  • 5:56 - 5:58
    Bir akşam odama geldi,
  • 5:58 - 6:00
    yatağımın kenarına oturdu
  • 6:00 - 6:02
    ve "Jarrett, bu senin seçimin ama istersen
  • 6:02 - 6:05
    seni Worcester Sanat Müzesi'ndeki
    sınıfa gönderebiliriz."
  • 6:05 - 6:06
    Çok heyecanlanmıştım.
  • 6:06 - 6:08
    6. sınıftan 12. sınıfa kadar,
  • 6:08 - 6:10
    haftada bir, iki, bazen üç kez
  • 6:10 - 6:12
    sanat müzesinde ders alıyordum.
  • 6:12 - 6:15
    Etrafım resim yapmayı seven
    çocuklarla çevriliydi,
  • 6:15 - 6:18
    benimle benzer tutkuyu
    paylaşan çocuklarla.
  • 6:18 - 6:21
    Yayıncılık kariyerim,
    8. sınıf yıllığı için
  • 6:21 - 6:24
    kapak dizayn ettiğimde başladı.
  • 6:24 - 6:27
    Eğer maskotumuza giydirdiğim kıyafet
    tarzını merak ediyorsanız,
  • 6:27 - 6:30
    o zamanlar gerçekten de
    Bell Biv DeVoe, Mc Hammer
  • 6:30 - 6:33
    ve Vanilla İce'a aşıktım.
    (Gülüşmeler)
  • 6:33 - 6:37
    Bugün hâlâ "ice ice baby"
    karaokesini yapabilirim,
  • 6:37 - 6:40
    hem de ekrana bakmadan.
  • 6:40 - 6:43
    Beni kışkırtmayın, çünkü yaparım.
  • 6:43 - 6:45
    Sonra özel okula gönderildim.
  • 6:45 - 6:47
    Kreşten ilkokul sonuna kadar devletteydim.
  • 6:47 - 6:50
    Ama büyükbabam yerel lisede birisinin
  • 6:50 - 6:52
    bıçaklanarak öldürülmesine üzülmüştü
  • 6:52 - 6:55
    ve bu yüzden beni oraya
    göndermek istemedi.
  • 6:55 - 6:58
    Özel okula gitmemi istedi
    ve bana bir seçenek sundu.
  • 6:58 - 7:00
    Karma eğitime sahip Holy Name'e
  • 7:00 - 7:02
    veya erkek lisesi St. John'a
    gidebilirsin.
  • 7:02 - 7:04
    Çok bilgeydi, çünkü yapacağım
    şeyi biliyordu
  • 7:04 - 7:07
    ama kendi kararımı kendim
    vermiş gibi hissettim.
  • 7:07 - 7:09
    St. John'u seçmeyeceğimi biliyordu,
  • 7:09 - 7:10
    yani Holy Name Lisesi'ne gittim.
  • 7:10 - 7:13
    Zor bir geçiş süreciydi,
    çünkü söylediğim gibi,
  • 7:13 - 7:15
    ben spor yapmıyordum
  • 7:15 - 7:17
    ve orası da spora odaklanmıştı.
  • 7:17 - 7:21
    Ama Bay Shilale'nin resim sınıfında
    teselli buldum.
  • 7:21 - 7:24
    Burada yıldızım parladı.
  • 7:24 - 7:27
    Her gün sınıfa gitmek için
    sabırsızlanıyordum.
  • 7:27 - 7:29
    Nasıl arkadaş edindim?
  • 7:29 - 7:33
    Öğretmenlerimin eğlenceli resimlerini
    çizdim -- (Gülüşmeler) --
  • 7:33 - 7:36
    ve onları elden ele dolaştırdım.
  • 7:36 - 7:40
    İngilizce sınıfında, 9. sınıfta,
  • 7:40 - 7:42
    sıra arkadaşım John,
  • 7:42 - 7:45
    birazcık fazla güldü.
  • 7:45 - 7:47
    Bay Greenwood bundan hoşnut olmadı.
  • 7:47 - 7:51
    (Gülüşmeler)
  • 7:51 - 7:54
    Kargaşaya neden olduğumu
    anında gördü
  • 7:54 - 7:58
    ve hayatımda ilk kez koridora
    gönderildim.
  • 7:58 - 8:01
    "Hayır, kader mahkûmuyum.
  • 8:01 - 8:04
    Büyükbabam beni öldürecek."
    diye düşündüm.
  • 8:04 - 8:05
    Koridorda göründü ve dedi ki,
  • 8:05 - 8:07
    "Bana kâğıdı göster."
  • 8:07 - 8:11
    "Hayır, bunun bir not olduğunu düşünüyor"
    diye düşündüm.
  • 8:11 - 8:15
    Resmi aldım ve ona verdim.
  • 8:15 - 8:18
    Kısa bir süre sessizce oturduk
  • 8:18 - 8:20
    ve bana dedi ki,
  • 8:20 - 8:23
    "Çok yeteneklisin."
    (Gülüşmeler)
  • 8:23 - 8:25
    "Gerçekten iyisin. Biliyorsun,
    okul gazetesinin
  • 8:25 - 8:28
    yeni bir karikatüriste ihtiyacı var.
    Karikatürist olmalısın.
  • 8:28 - 8:32
    Sadece benim dersimde çizme."
  • 8:32 - 8:34
    Ailem asla bunu öğrenmedi.
  • 8:34 - 8:37
    Başım belaya girmedi.
    Okul gazetesini idare eden
  • 8:37 - 8:39
    Bayan Casey'e tanıtıldım.
  • 8:39 - 8:43
    Üç buçuk yıl boyunca,
  • 8:43 - 8:46
    okul gazetemin karikatüristiydim.
  • 8:46 - 8:48
    Ağır konular işledim;
  • 8:48 - 8:51
    son sınıflar acımasız,
  • 8:51 - 8:54
    birinci sınıflar inek,
  • 8:54 - 8:57
    balo fiyatları çok pahalı.
  • 8:57 - 9:00
    Baloya gitmenin bu kadar maliyetli
    olduğuna inanamıyorum.
  • 9:00 - 9:03
    Okul müdürünü eleştirdim
  • 9:03 - 9:08
    ve bir de, Wesley adında aşkta şansız
    olan bir çocuğun hikâyesini
  • 9:08 - 9:10
    yazdım ve yemin ederim ki,
  • 9:10 - 9:12
    bu ben değildim.
  • 9:12 - 9:16
    Ama yıllar sonra, bu tam olarak bendim.
  • 9:16 - 9:18
    Çok havalıydı,
    çünkü bu hikâyeleri yazabildim,
  • 9:18 - 9:20
    bu fikirlerle ortaya çıktım,
  • 9:20 - 9:22
    onlar okul gazetesinde yayınlandı
  • 9:22 - 9:24
    ve tanımadığım insanlar onları okuyabildi.
  • 9:24 - 9:30
    Basılmış sayfalar aracılığıyla fikirlerimi
    paylaşabilme düşüncesini sevmiştim.
  • 9:30 - 9:33
    14. doğum günümde, büyükbabam
    ve büyükannem,
  • 9:33 - 9:35
    bana o güne kadarki en güzel
    hediyeyi verdi:
  • 9:35 - 9:40
    Bir çizim masası, o zamandan beri
    üzerinde çalıştığım masa.
  • 9:40 - 9:41
    İşte burada, 20 yıl sonra,
  • 9:41 - 9:46
    hâlâ hergün o masada çalışıyorum.
  • 9:46 - 9:49
    14. doğum günümün akşamında,
  • 9:49 - 9:53
    bu masa bana verildi ve Çin yemeği yedik.
  • 9:53 - 9:56
    Bu benim kaderimdi:
  • 9:56 - 9:58
    "İşinde başarılı olacaksın."
  • 9:58 - 10:01
    Masamın sol üst köşesine bunu bantladım
  • 10:01 - 10:03
    ve gördüğünüz gibi, hâlâ orada.
  • 10:03 - 10:07
    Büyükbabam ve büyükannemden
    hiçbir şey istemedim.
  • 10:07 - 10:10
    Sadece iki şey:
    Harika bir hamster olan
  • 10:10 - 10:13
    ve ben 4. sınıftayken
    uzun bir ömür yaşayan Rusty.
  • 10:13 - 10:17
    (Gülüşmeler)
  • 10:17 - 10:20
    Ve bir de video kamera.
  • 10:20 - 10:22
    Sadece bir video kamera istedim.
  • 10:22 - 10:24
    Noel için rica ve yalvarışlardan sonra,
  • 10:24 - 10:27
    ikinci el bir kameram oldu.
  • 10:27 - 10:31
    Hemen kendi animasyonlarımı
    yapmaya başladım,
  • 10:31 - 10:33
    sadece kendim.
  • 10:33 - 10:35
    Bütün lise hayatım boyunca,
    kendi animasyonlarımı yaptım.
  • 10:35 - 10:38
    10. sınıf ingilizce öğretmenimi,
    kitap sunumumu
  • 10:38 - 10:42
    Stephen King'in "Sadist"inin animasyon
    kısa filmi olarak yapmama
  • 10:42 - 10:46
    izin vermesi için ikna ettim. (Gülüşmeler)
  • 10:46 - 10:48
    Çizgi romanlar yapmaya devam ettim.
  • 10:48 - 10:52
    Çizgi romanlar yapmaya devam ettim ve
    Worcester Sanat Müzesi'nde,
  • 10:52 - 10:57
    bana hiçbir eğitmen tarafından verilmeyen
    en harika tavsiye verildi.
  • 10:57 - 10:59
    Mark Lynch, ilginç bir öğretmen
  • 10:59 - 11:02
    ve hâlâ benim arkadaşım.
  • 11:02 - 11:04
    14 ya da 15 yaşındaydım,
  • 11:04 - 11:07
    dersin yarısı bitmişken
    onun karikatür sınıfına girdim,
  • 11:07 - 11:09
    çok heyecanlıydım ve ışıldıyordum.
  • 11:09 - 11:12
    Marvel tarzı karikatürün nasıl çizildiğini
    anlatan bir kitabım vardı.
  • 11:12 - 11:15
    Bana süper kahramanların,
  • 11:15 - 11:17
    bir kadının ve kasların nasıl çizildiğini
  • 11:17 - 11:19
    olması gereken şekliyle öğretti,
  • 11:19 - 11:22
    eğer X-Men ya da örümcek adamı
    çizecek olsaydım.
  • 11:22 - 11:25
    Yüzünden bütün renk çekildi
    (öğretmenin).
  • 11:25 - 11:26
    Bana baktı ve dedi ki,
  • 11:26 - 11:29
    "Öğrendiğin her şeyi unut."
  • 11:29 - 11:33
    Anlamadım. Dedi ki,
    "Harika bir tarzın var.
  • 11:33 - 11:37
    Kendi tarzını kutla. Sana çizmen
    söylenen şekilde çizme.
  • 11:37 - 11:39
    Kendi çizim tarzında çiz
    ve buna devam et.
  • 11:39 - 11:42
    Çünkü sen gerçekten iyisin."
  • 11:42 - 11:45
    Gençken, herhangi bir genç
    gibi kaygılıydım.
  • 11:45 - 11:48
    Ama, 17 yıldır bir yo-yo gibi
  • 11:48 - 11:51
    hayatımın bir içinde bir dışında
    olan bir anneye
  • 11:51 - 11:55
    ve yüzü olmayan bir babaya
    sahip olmaktan dolayı kızgındım.
  • 11:55 - 11:57
    17 yaşındayken, ilk kez babamla tanıştım.
  • 11:57 - 12:01
    Ayrıca, hiç bilmediğim bir ablaya
    ve bir ağabeye sahip olduğumu öğrendim.
  • 12:01 - 12:03
    Babamla ilk karşılaştığım gün,
  • 12:03 - 12:07
    Rhode Island Tasarım Okulu (RISD)
    tarafından reddedildim.
  • 12:07 - 12:10
    Üniversite için tek tercihimdi.
  • 12:10 - 12:13
    Ama o zamanlarda, Sunshine Kampı’na
    bir haftalığına gönüllü olarak gittim.
  • 12:13 - 12:16
    Çok harika çocuklarla,
    lösemili çocuklarla çalıştım
  • 12:16 - 12:18
    ve Eric adlı bu çocuk
    hayatımı değiştirdi.
  • 12:18 - 12:21
    Eric, 6. doğum gününü
    göremeden vefat etti.
  • 12:21 - 12:23
    Eric her gün benimle yaşıyor.
  • 12:23 - 12:27
    Bu deneyimden sonra,
    resim öğretmenim Bay Shilale,
  • 12:27 - 12:28
    bu resimli kitapları getirdi
  • 12:28 - 12:30
    ve "Çocuklar için resimli kitaplar!"ı
    düşündüm.
  • 12:30 - 12:34
    Lise son sınıftayken, genç okuyucular için
  • 12:34 - 12:36
    kitaplar yazmaya başladım.
  • 12:36 - 12:39
    Nihayet, Rhode İsland Tasarım Okuluna
    gitmeye hak kazandım.
  • 12:39 - 12:41
    2. sınıf öğrencisi olarak RISD'a geçtim.
  • 12:41 - 12:45
    Burada, yazmayla ilgili alabileceğim
    her dersi aldım
  • 12:45 - 12:49
    ve bir çocukla arkadaş olmak isteyen
    dev turuncu sümüklü böcekle
  • 12:49 - 12:51
    ilgili hikâyemi burada yazdım.
  • 12:51 - 12:52
    Çocuğun onun için sabrı yoktu.
  • 12:52 - 12:55
    Bu kitabı çok sayıda yayıncıya gönderdim
  • 12:55 - 12:58
    ve her seferinde reddedildi.
  • 12:58 - 13:01
    Ama "Hole in the Wall Gang Kampı"
    ile de bağlantılıydım,
  • 13:01 - 13:04
    ciddi hastalıklara sahip çocuklar
    için harika bir kamp
  • 13:04 - 13:07
    ve kamptaki çocuklar hikâyelerimi okuyor,
  • 13:07 - 13:11
    ben de onlara okuyordum ve çalışmamdan
    etkilendiklerini görüyordum.
  • 13:11 - 13:14
    RISD'dan mezun oldum. Büyükannem
    ve büyükbabam çok gururluydu.
  • 13:14 - 13:17
    Boston'a taşınıp bir mağaza açtım.
  • 13:17 - 13:19
    Bir stüdyo kurdum ve işlerimi
    yayınlatmayı denedim
  • 13:19 - 13:22
    Kitaplarımı gönderdim.
    Editörlere ve sanat yönetmenlerine
  • 13:22 - 13:25
    yüzlerce kartpostal gönderdim,
  • 13:25 - 13:26
    ama cevaplanmadı.
  • 13:26 - 13:28
    Büyükbabam her hafta beni arar
  • 13:28 - 13:32
    ve "Jarrett, nasıl gidiyor? Bir işin
    var mı?" diye sorardı.
  • 13:32 - 13:35
    Çünkü benim üniversite eğitimim için
  • 13:35 - 13:37
    önemli bir para harcamıştı.
  • 13:37 - 13:41
    "Evet bir işim var. Çocuk kitapları
    yazıyor ve resmediyorum" derdim.
  • 13:41 - 13:44
    "Peki, kim sana maaşını veriyor?" derdi.
  • 13:44 - 13:46
    "Kimse, henüz kimse.
  • 13:46 - 13:47
    Ama olacağını biliyorum."
  • 13:47 - 13:51
    Haftasonları, fazladan para kazanmak ve
    kendi ayaklarım üzerinde durmak için
  • 13:51 - 13:54
    Hole in the Wall'da ölü sezon
    programlarında çalışırdım
  • 13:54 - 13:58
    ve gerçekten hiperaktif olan bir çocuğa,
  • 13:58 - 14:01
    "Maymun Çocuk" demeye başladım.
  • 14:01 - 14:04
    Eve gittim ve "İyi geceler Maymun Çocuk"
    adında bir kitap yazdım.
  • 14:04 - 14:08
    Toplu olarak son bir kartpostal
    serisi gönderdim.
  • 14:08 - 14:11
    Random House'da bir editörden,
  • 14:11 - 14:15
    "İyi iş!" başlıklı ve ünlem işaretli
    bir e-posta aldım.
  • 14:15 - 14:17
    "Sevgili Jarrett, kartpostalını aldım.
  • 14:17 - 14:20
    Sanatını beğendim. Bu yüzden
    websitene baktım.
  • 14:20 - 14:23
    Kendi öykülerini yazmayı deneyip
    denemediğini merak ediyorum.
  • 14:23 - 14:26
    Sanatını gerçekten beğendim, işlerinde
    hikâyeler var gibi görünüyor.
  • 14:26 - 14:30
    New York'ta olursan lütfen
    bana haber ver."
  • 14:30 - 14:33
    Bu, Random House Çocuk Kitapları'ndan
    bir editördendi.
  • 14:33 - 14:36
    Bir sonraki hafta New York'ta
    olacağım tuttu.
  • 14:36 - 14:38
    (Gülüşmeler)
  • 14:38 - 14:41
    Bu editörle tanıştım
  • 14:41 - 14:44
    ve ilk kitabımın sözleşmesiyle
    New York'tan ayrıldım.
  • 14:44 - 14:46
    "İyi geceler Maymun Çocuk,"
  • 14:46 - 14:49
    12 Haziran 2001'de basıldı.
  • 14:49 - 14:54
    Yerel gazetem haberi övünçle duyurdu.
  • 14:54 - 14:59
    Yerel kitabevi kitapla ilgili
    büyük bir anlaşma yaptı.
  • 14:59 - 15:01
    Kitaplarının hepsini sattılar.
  • 15:01 - 15:04
    Arkadaşım bunu bir uyanış olarak
    tarif etti, ama mutlu bir uyanış.
  • 15:04 - 15:07
    Çünkü tüm tanıdıklarım beni görmek
    için sırada bekliyordu,
  • 15:07 - 15:10
    ama ben ölmemiştim.
    Sadece kitap imzalıyordum.
  • 15:10 - 15:12
    Büyükannem ve büyükbabam
    da oradaydı.
  • 15:12 - 15:14
    Çok mutluydular. Daha fazla gurur
    duyamazlardı.
  • 15:14 - 15:17
    Bayan Alisch, Bay Shilale ve
    Bayan Casey oradaydı.
  • 15:17 - 15:20
    Bayan Alisch, kuyruğun önüne
    geçti ve dedi ki,
  • 15:20 - 15:22
    "Ona okumayı ben öğrettim."
    (Gülüşmeler)
  • 15:22 - 15:25
    Sonra, hayatımı değiştiren bir şey oldu.
  • 15:25 - 15:27
    İlk dikkate değer hayran postamı aldım.
  • 15:27 - 15:30
    Bir çocuk, Maymun Çocuğu çok sevip
  • 15:30 - 15:34
    Maymun Çocuklu bir doğum günü
    pastası istemişti.
  • 15:34 - 15:38
    İki yaşında biri için bu, dövme
    yaptırmak gibi bir şey. (Gülüşmeler)
  • 15:38 - 15:41
    Yılda sadece bir defa doğum
    gününüz olur
  • 15:41 - 15:44
    ve bu onun daha ikincisiydi.
  • 15:44 - 15:46
    Bu resmi aldım ve düşündüm ki,
  • 15:46 - 15:49
    "Bu resim onun bilinçaltında
    tüm yaşamı boyunca yaşayacak.
  • 15:49 - 15:54
    Aile albümlerinde sonsuza kadar
    yer alacak."
  • 15:54 - 15:56
    O zamandan beridir bu fotoğraf,
  • 15:56 - 16:00
    kitaplarım üzerinde çalışırken
    önümde çerçeveli durur.
  • 16:00 - 16:02
    10 resimli kitabım yayınlandı.
  • 16:02 - 16:06
    "Punk Farm," "Baghead,"
    "Ollie the Purple Elephant."
  • 16:06 - 16:09
    "Lunch Lady" serisinin 9. kitabını
    henüz bitirdim,
  • 16:09 - 16:13
    öğle yemeği servisçisi, suçla savaşan
    bir kadın hakkındaki çizgi roman serim.
  • 16:13 - 16:16
    "Ornitorenk Polis Ekibi:
    Vıraklayan Kurbağa"
  • 16:16 - 16:19
    adlı çocuk kitabımın çıkmasını bekliyorum.
  • 16:19 - 16:23
    Sayısız okulu ziyaret ederek
    ülkeyi geziyorum,
  • 16:23 - 16:27
    çocuklara harika kediler
    çizdiklerini söylüyorum.
  • 16:27 - 16:31
    Bagheads ile tanışıyorum.
  • 16:31 - 16:36
    Öğle yemeği servis eden bayanlar
    bana çok iyi davranıyor.
  • 16:36 - 16:39
    Adımı ışıklarda görme şansım oldu,
  • 16:39 - 16:41
    çünkü çocuklar adımı oraya koydular.
  • 16:41 - 16:44
    Lunch Lady serisi, 3 ve 4. sınıf
    kategorisinde iki defa
  • 16:44 - 16:46
    yılın çocuk kitabı ödülünü kazandı
  • 16:46 - 16:48
    ve kazananlar Times Meydanı'ndaki
  • 16:48 - 16:52
    devasa ekranda gösterildi.
  • 16:52 - 16:55
    "Punk Farm" ve "Lunch Lady"
    film olma aşamasında,
  • 16:55 - 16:58
    bu yüzden aynı zamanda bir
    film yapımcısıyım
  • 16:58 - 17:00
    ve bunun 9. sınıfta bana verilen
    video kamera sayesinde
  • 17:00 - 17:03
    gerçekleştiğini düşünüyorum.
  • 17:03 - 17:06
    "Punk Farm" doğum günü partileri
    yapan insanlar,
  • 17:06 - 17:09
    Cadılar Bayramı için "Punk Farm"
    gibi giyinen insanlar,
  • 17:09 - 17:11
    "Punk Farm" bebek odası gördüm
  • 17:11 - 17:15
    --ki bu, beni uzun vadede çocuğun
    iyiliği için endişelendirdi.--
  • 17:15 - 17:17
    Çok şaşırtıcı hayran mesajları,
  • 17:17 - 17:20
    çok harika projeler alıyorum
  • 17:20 - 17:23
    ve benim için en büyük an son
    Cadılar Bayramı'nda yaşandı.
  • 17:23 - 17:26
    Kapı zili çaldı, karakterim gibi giyinmiş
  • 17:26 - 17:29
    şeker ya da şaka diyen bir çocuk geldi.
    Çok havalıydı.
  • 17:29 - 17:33
    Büyükannem ve büyükbabam artık yaşamıyor.
  • 17:33 - 17:36
    Onları onurlandırmak adına,
    Worcester Sanat Müzesi'nde
  • 17:36 - 17:38
    maddi durumu kötü olup
  • 17:38 - 17:42
    derslere gelemeyen çocuklar için
    bir burs başlattım.
  • 17:42 - 17:44
    Yayıncılığımın ilk 10 yılından
    çalışmalarım sergilendi
  • 17:44 - 17:47
    ve kutlamak için kim oradaydı
    biliyor musunuz? Bayan Alisch.
  • 17:47 - 17:49
    "Bayan Alisch nasılsınız?" dedim.
  • 17:49 - 17:52
    "Buradayım" diye cevap verdi.
    (Gülüşmeler)
  • 17:52 - 17:59
    Bu doğru. Yaşıyorsunuz ve bu,
    şu anda oldukça iyi.
  • 17:59 - 18:00
    Ama benim için en büyük an,
  • 18:00 - 18:03
    şu anki en önemli işim, bir baba olmam.
  • 18:03 - 18:05
    İki güzel kızım var
  • 18:05 - 18:08
    ve amacım onları ilhamla çevrelemek.
  • 18:08 - 18:11
    Evimizin her odasında olan kitaplardan
  • 18:11 - 18:13
    odalarının duvarlarına
    boyadığım resimlere,
  • 18:13 - 18:17
    sessiz zamanlarda bulunan
    yaratıcılık anlarından
  • 18:17 - 18:20
    bahçe avlusuna çizdiğim yüzlere,
  • 18:20 - 18:23
    20 yıldır oturmakta olduğum
    çizim masasına
  • 18:23 - 18:25
    onları oturtmaktaki tek amacım bu.
  • 18:25 - 18:28
    Teşekkürler.
    (Alkışlar)
Title:
Küçük bir çocuk nasıl sanatçı oldu?
Speaker:
Jarrett J. Krosoczka
Description:

Jarrett J. Krosoczka küçükken spor yapmadı ama sanatı çok sevdi. Küçük bir çocuğun komik ve dokunaklı hikâyesinde iki tutkudan bahsediyor: Çizmek ve hikâye yazmak. Ailesinin ve öğretmenlerinin desteğiyle kahramanımız, sevilen çocuk kitaplarındaki kahramanların başarılı yaratıcısı ve sanat eğitiminin sesli savunucusu olur.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
18:48

Turkish subtitles

Revisions